İzmir kentlerin en güzeli.. bütün ağların izini taşıyan bir kent.. peki ne yapmışız bu kente Atatürkçü olduğunu iddia edenlerin yönettiği kentte Atatürk ten bir iz kalmamış.. Anafartalar caddesinden İzmir’e giren Atatürk’ün yürüdüğü bu yaklaşımı 5 km caddenin durumu içler açısı.. kordonda bulunan eski cumbalı evlerin yerine ne olduğu belirsiz 8 katlı beton yığınları yapılmış… alt yapı yok konakta 111 mahallenin yüzde 80 de kaldırım yok.. yağmur yağdımı İzmirli ne yapacağım korkusuyla çaresiz bekliyor.. pis sokaklar bakımsız parklar koklan bir kent. Tarihi yapılar yok olmaya terk edilirken. Adını Yunanlı bile anladığı tam 2000 yıl önce Ege kıyılarını yağmalayan sonra gemilerini alıp Yunan yarım adasına geri dönen bir agamemnon hayranlığı.. İzmir marka bir kent olur bütün tarihi mirası korur mimari yapılarıyla Prag, Milano gibi kentler gibi hayranlık uyandıran eserler günümüzle Yaşar kemer altı cazibe noktası haline getirilir, ülkelerin büyük gelir kaynaklarından biri olan turizmi kentimize kazandırırız, yollar kullanışlı, alt yapı sorunu olmayan, körfezini insan odaklı kullana bilen bir kent olur o zaman romadan, bizanstan, Selçuklulardan, Osmanlı’dan kalan eserlere sahip çıkabiliriz. Daha uzağa gitmeye gerek yok cumhuriyet dönemimden kalan eserlere sahip çıkamayan Soyer agamemnona sahip çıkmaya çalışıyor. İşte bunu anlamak istemeyenler bu kente ihanet edenlerdir.. ne yazık ki kenti yönetenler kente sırtını dönmüş kendi haline bırakmış hiç bir şeyden haberdar değiller.