Yaklaşık 150 yıldır Batı ne istediyse yaptı bu topraklarda. İmparatorluğ yıkacağız dediler, yıktılar. Kimin iktidar olmasını istediyseler onu iktidar yaptılar. Rejimi de onlar belirledi, bekçilerini de. Sınırlarımızı da onlar belirledi, dostlarımızıdüşmanlarımızı da. Alfebemizden eğitimimize, müziğimizden kıyafetinize onlar ne dediyse o oldu. İtiraz edenler berteraf edildi, diklenenler asıldı yahut cinayetlere kurban gitti. On yılada bir darbe ve muhtıralarla milletin seçtiklerini alaşağa ettiler. Abdulhamit ten bu yana ilk defa halkın seçtiği birini muhtıra ile, darbe ile deviremediler. İlk defa halk doğrudan karşılarına çıktı meydanlarda. Siz yapamazsınız dedikleri şeyleri yapmaya başladık. Kırk yıldır emek verdikleri Fetö ellerinde patladı. Kırk yıldır terör estiren PKK bitti. Sınırlarımız dışında bize zarar verecek şeyleri dahi "yapamazsınız" diye mücadele veriyoruz..."Biz yapamayız" noktasından "Başaracağız" noktasına geldik. Heyecanlandık, umutlandık. Bu süreçte Erdoğan''ın yanlış tercihleri, hataları oldu mu ? Oldu. Eleştirdik. Ama bir dünyada güzel şeyler yaptı. Övdük, övüyoruz... Herkesin bakış açısı ve tercihleri farklı olabilir ama benim için en önemli şey Batı''ya diklenmesi olmuştur. Batı''nın isteklerine boyun eğmemesi olmuştur. Hala dikleniyor geri adım atmış değil. Dün yanlızdı hatta yola çıktıkları bile yarı yolda bırakıp gittiler. Düşse de yerine geçsek diye fırsat kolluyorlar. Bu gün Bahçeli yanına geldi satan yol arkadaşların yerine düşmesin diye omuz verdi. Ufukta ikisinden başka daha iyisini yapacak birileri gözükmüyor. Yıksak yerine koyack adam yok. Abdulhmit''i yıktık ama yerine kimi koyacağımızı, ne yopacağımızı hesaplamadığımız için devlet gitti. Karşısındakiler Batı''nın bize dayatıp Erdoğan''ın kabul etmediği şeyleri dillendirip, halkına kurşun sıkan adamları savunuyorlar. Hal böyle iken her kes aklını başına alsın. Kötü değil de, olsa bile bizim kötümüz, Batı''nın iyisinden bin kat daha iyidir...