Belediye Başkanı Pekdaş gündeme dair birbirinden önemli açıklamalara imza attı. Yeni dönemde aday olduğunu net bir dille ifade eden Başkan Pekdaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun ‘yokum’ kararına değindi.

2014 SEÇİMLERİNDEN ÖNCE ADAY DEĞİLİM DİYE SÖYLÜYORDU
‘Başkan Kocaoğlu kırgın mı?’ sorusu karşısında konuşan Pekdaş, “Başkan önceden beri aday olmayacağını söylüyordu. 2014 seçimlerinden önce ben baro başkanıydım, o sohbetlerde söylüyordu. ‘Demokrasilerde görevden ayrılmasını bilmek, zirvede bırakmak gerekiyor’ diyordu. Kırgın mı değil mi o konuda bir şey söylemek istemiyorum. Görevlerdeyken haklı haksız o kadar eleştiriye uğruyorsunuz ki, bir taraftan kendinizi anlatmak bir taraftan görev yapmak durumundasınız. Herkese açıklama yapmak zordur. Aziz Başkan çok çelebi bir tavırla, Anadolu insanı tavrıyla görevde olmanın getirdiği sonuç olarak bunu değerlendirdi” dedi.

15 YIL BOYUNCA CHP’NİN BAŞINI ÖNÜNE EĞDİRMEDİ
İzmir kırsalındaki köylülerin 20 Ekim’de Kocaoğlu için mitinge hazırlanmasına değinen Pekdaş, “Aziz Başkan onlara yapmayın demiş. Kendisi açıklamasında da salona kimseyi almadı. Gazetecilerle ben yalnız olacağım dedi. İşi şova döndürmemek gibi bir tarzı var. Her konuda örnek… 1 Ekim’de yaptığı açıklamada hiçbir yol arkadaşını salona bile almadı. Aziz Başkan bu kente 15 yıl hizmet etmiş. CHP’nin de başını öne eğdirmemiştir. Yargılandığı dava kitap oldu. O dönem yapılanları okuduğunuzda belgeli bir şekilde ortada. 15 yıl boyunca köy, sokak, kasaba, her yerde var olan, Yarımada, Bakırçay ve her bölgenin ince ince planlarını hazırlayarak kentse hizmet etmiş insanın, kente nüfuz etmiş partilinin değerlendirilmesi gerekir. İzmir ruhunu yükseltmemiz gereken bir süreçtir. İzmir modeli ve İzmir ruhu yabana atılacak kavramlar değildir” diye konuştu.

AKILI BİR BAŞKAN HASADIN BAŞKANI OLABİLİR!
‘Bundan sonraki süreçte ne olacak?’ sorusunu yanıtlayan Pekdaş, “Ben Aziz Başkan’ın devamı ve programın uygulanmasından yanaydım. Ama Aziz Başkan kararını vermiş. Bundan sonra bu kadar yıllık birikimi ve stratejik planların hayata geçmesi için yeni bir bildirgeyle, manifestoyla ortaya çıkmak gerekiyor. Bütün bu birikimin heba edilmemesi gerekiyor. Şimdi İzmir’de hasat, meyve toplama zamanı. Şimdi akılı bir başkan bu meyveleri toplayarak hasadın başkanı olabilir. İnsanlar bunları gerçekten bilmiyor” dedi.  

NİYE ADAY OLDUĞUNU DETAYLANDIRDI!
2019 yılında gerçekleşecek yerel seçimlerde görevine devam etmek için aday olacağını bir kez daha yineleyen Pekdaş, “Yeni dönem bildiğimiz bir dönem değil. Bilgi, birikim, cesaretle karar alınabilecek bir dönem. Bu nedenle adayım diyorum. Kamuculuğun önemli olduğunu düşünüyorum. Bu iddiadayım. Sadece düşünmüyorum bu yönde uygulamalar yapıyorum. Siz ekonomiyi buna göre yöneten bir sistem kurmazsanız, insanları serbest piyasanın insafına bırakırsanız orada sosyal adalet kalmaz. İnsanların yurttaş olması gerekir. Biz de yerelden nasıl katkıda bulunuruz, buna bakıyoruz. Yeni dönemde dayatılacak belediyeciliğe karşı doğru uygulamaları hayata geçirmek ve başlamış işlerin tamamlanmasını sağlamak için adayım. Söyleyecek sözüm ve yapacak çok şeyim var. Takdir genel merkezin ve Konaklı hemşerilerimizin. Kuşkum yok. Adayım diyorum” diye konuştu.

BİR DE BUNLAR KENDİLERİNE MUHAFAZAKAR DİYORLAR!
AK Partili vekillerin Konak için yaptığı eleştirilere yanıt veren Pekdaş, “İzmir’e, Konak’a bakıyorlar eski yapıları görüyorlar varoş diyorlar. Tarihe bakıyorlar varoş diyorlar. Bu zihniyetle karşı karşıyayız. İşimiz bundan zor. Bir de bunlar kendilerine muhafazakar diyorlar. Tarih bilincinden yoksunlar. Biz çalışıyoruz. Hemşerilerimize olumlu dokunmak istiyoruz” dedi.  

KÜLTÜRPARK’TAKİ TAHSİS ELEŞTİRİLERİNE YANIT: KATILSAYDIM OY VERİRDİM
Kültürpark Şube Müdürlüğü tarafından kullanılan hizmet binasının 3 yıl süreyle, İzmir Tınaztepe Üniversitesi’nin Rektörlük ve Akademik Birimlerinin eğitim hizmetlerinde kullanılması için tahsis edilmesine yönelik eleştirilere yanıt veren Başkan Pekdaş, “Bu binanın meclis kararıyla özel bir üniversite kurmak isteyen vakfa 3 yıllığına tahsis edilmesi ile ilgili ‘Kültürpark talan ediliyor’ diye bir görüş var. O meclise katılıp oy verenlerden biri değilim. Ama katılmış olsaydım oy verirdim. Şöyle kar elde edecek vakıf deniliyor. Öncelikle bir hukukçu olarak şunu belirtmek istiyorum. Vakıflar ve dernekler kar amacı gütmeyen tüzel kişiliklerdir. Medeni Kanun’da tüzel kişiler olarak tanımlanmıştır. Kar amacı güden tüzel kişiler ise şirketlerdir. Ticaret Kanunu’nda tanımlanmışlardır.  Dolayısıyla bir vakıf kanunda tanımlanmış olması nedeniyle tüzel kişi olarak kar amacı gütmeyen tüzel kişilere kar amacı güdüyor demek hukuken hatadır. Vakıf kar amacı gütmez. Bu kentte bir hastanesi olan ve Tıp fakültesi olan bir girişim bu. İZFAŞ Müdürlüğü’ne tanınmış boş bir yeri, bu vakfın 3 yıl süreyle kullanılması için tahsis ediliyor. Kente bir yatırım gelecekse bu yatırım kentin ekonomisine katkı sağlayacaksa ve bu katkı vakıf aracılığıyla olacaksa hukuken bunda bir sakınca yok. Ve bu alanın yapısını nasıl yok edebiliyor? Bunu anlamıyorum. Bir vakfa ait üniversitenin binası olarak oraya öğretmenler ve öğretim üyeleri gelecek. Vandallar ve barbarlar değil. Şair Eşref Bulvarı’ndan iç içe o sokaktan girip çıkacak bir haldeler. Ve biz Kültürpark’ın, fuarın yaşaması, canlamasını ve etkinliklerle dolu dolu olmasını istemiyormuyuz? Dolayısıyla bu mantık doğru bir mantık değil. Seçim öncesi ortalık toz duman haldeyken yaratılan bir algı olarak düşünüyorum” dedi.