Başkan Kocaoğlu 10 yıllık sırrı açıkladı: Erdoğan’la hangi diyaloğu yaşadı?
Başkan Kocaoğlu 10 yıllık sırrı açıkladı: Erdoğan’la hangi diyaloğu yaşadı?
Kocaoğlu, “2009 seçimleri öncesinde İzmir’in suyunda arsenik var dediler. Bakanlar su içerek şov yaptı. Ankara’da 36 yerde numune aldım, değerlerini tespit ettim. Sabahleyin açıklayacağım, akşam dönemin başbakanı ‘bu tartışmayı bitirelim’ dedi. Devlet nezaketinden dolayı açıklamadım” dedi.
14 Eylül 2018 Cuma  19:23

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi Eylül ayı olağan meclis toplantısının üçüncü oturumu Başkan Aziz Kocaoğlu idaresinde gerçekleşti.

Toplantıda komisyon raporları görüşülürken AK Parti Grup Başkanvekili Ali Kökoğuz söz aldı. Önce İZBAN’da uygulanan daha sonra pilot nokta seçilerek ESHOT tarafından Seferihisar Bölgesi’nde hayata geçirilen ‘Gittiğin kadar öde’ tarifesinin İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yeni ulaşım politikası çerçevesinde bundan böyle 984 nolu hatta (Urla ile Fahrettin Altay Aktarma istasyonu arasında) faaliyete geçecek olmasıyla ilgili konuşan Kökoğuz çağrıda bulundu.

Oturuma ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu’nun açıklamaları damga vurdu. Eylül ayındaki ilk iki oturuma katılmayan ve üçüncüsüne gelen Başkan Kocaoğlu, son günlerde kentin havasında ve suyunda kirlilik olduğunu öne süren AK Parti temsilcilerine sert cevaplar verdi. 2008 yılından örnek veren Kocaoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile o dönem yaşadığı bir diyalog hakkında ilk kez konuştu.

ULAŞIMDA TÜRKİYE’YE ÖRNEK UYGULAMAYI OYA GİBİ İŞLİYORUZ
Kökoğuz, “Burada her ne kadar vatandaşın lehine gibi görünse de vatandaşa kaşıkla verip kepçeyle alma durumu vardır. 90 dakika hakkını kaldırmış oluyorsunuz. Bunu kaldırmayın. Lütfen vatandaşın elindeki hakkı kaldırmayın” dedi. Kökoğuz’un ardından açıklama yapan Başkan Kocaoğlu, “Ulaşım konusunda Türkiye’ye örnek olacak uygulamayı oya gibi işleyerek hayata geçirmeye çalışıyoruz. Vatandaşın aleyhine hiçbir iş yapmadık. Genelin menfaati dışında şahsi menfaatlere yönelik de karar almadık. Bu ulaşımdaki yeni sistem vatandaşın lehinedir. Sizin görüşünüz odur, saygı duyuyorum” yorumunu yaptı.

MADRA DAĞI’NDAN BEYDAĞ’A KADAR HERKES YARARLANACAK
Kökoğuz bu kez, “90 dakika kaldırıldı mı kaldırılmadı mı?” sorusunu yöneltti.  Kocaoğlu ise, “Bir gün size o projenin ne olduğunu anlatırım. Madra Dağı’ndaki köyden Beydağ’daki köye kadar herkes merkezi hükümetin ve belediyenin ulaşım için verdiği destekten yararlanacaktır. Bu onun projesidir. O kadar!” ifadelerini kullandı.

KOCAOĞLU’NDAN KÖKOĞUZ’A: HATİP İNCİLER DÖKTÜRÜYOR!
İzmir’in dünyanın, Ege’nin incisi olduğu yaşamayanlar tarafından bilinmektedir. Bazı sokak ve caddelerde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin billboardlarını görmekteyiz. Şiirsel cümleler görmekteyiz. ‘Her yer İzmir gibi olsun’ demektesiniz. Gerçekten öyle mi? Onu bir test edin isterseniz. İzmir bir deniz şehridir. İzmir’i deniz kültürüne yabancı bıraktınız. Deniz ulaşımı yeteri kadar olmamaktadır. Yüzülebilir körfez dediniz çok uzaktasınız” dedi.  Salonda sesler yükselince araya giren Başkan Kocaoğlu, “Hatibi dinleyelim, inciler dökülüyor” diye konuştu. 

KÖKOĞUZ’DAN KOCAOĞLU’NA: AKLINIZ FİKRİNİZ SİYASET ÜRETMEKTE
Eleştirilerini sürdüren Kökoğuz, “Denizi yasaklı kıldınız. Sayenizde insanlar denize yabancılaşmaktadır. Tramvay denize ulaşımı engellemiştir. Meydanlar yayalarındır. Konak Meydanı’nda yürümek yayalar için işkencedir. Arabalar hızla akıyor. Şehrin doğasına aykırıdır. Akşam karar verip sabah uygulayarak tüm işlemleri yürütmektesiniz. Kaldırımlarda yürümek bir zulüm. Her taraf lağım kokuyor. Nerede sizin yüzülebilen körfeziniz? 1 haftadır yetkililere soruyoruz. Araştırmalar devam ediyor denilmektedir. Yeni bir uzay mekiği mi icat ediyorsunuz? Bu anlaşılamaz bir durumdur. Son yapılan testlerde normal olması gereken bakteri oranı 20 milyon çıkmıştır. Gereklerini yerine getiriniz. Denizdeki canlıları yok etmeyiniz. Bunları yapmaktansa aklınız fikriniz siyaset üretmekte. Billboardlarda diyorsunuz, her yer böyle mi İzmir gibi olacak? Vatandaşa şaka mı yapıyorsunuz?” dedi.

MÜDÜR SALNUR’UN AÇIKLAMASINI HATIRLATTI
AK Partili Meclis Üyesi Çağlar Haspolat da söz aldı ve deniz kirliliğiyle ilgili Sağlık İl Müdür Bediha Salnur’un yaptığı açıklamayı hatırlattı. Haspolat, “İl sağlık müdürü açıklama yaptı. Denize dokunan hasta olur diyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden bir açıklama gelmedi. Biz de vatandaş da bekliyor. Deniz kirliliğinin yanında koku da var. Çiğli’deki çamur arıtma tesislerinde buna benzer kokular var. Bu tesisler İzmir’in kapasitesini kaldırıyor mu, kaldırmıyor mu? Dere ıslahları yeterli mi? Bununla ilgili açıklama bekliyoruz. Bilim insanları ne bulmuş? İzmir Büyükşehir Belediyesi ne bekliyor?” açıklamasını yaptı.

ERDOĞAN’LA 10 SENE ÖNCE YAŞANAN DİYALOG HAKKINDA İLK KEZ KONUŞTU!
Başkan Kocaoğlu, AK Partili temsilcilerin öne sürdüğü, çevre, koku, su ve deniz kirliliği eleştirilerine toplu cevap verdi. Kocaoğlu, 2008 yılında, 2009 yerel seçimleri öncesinde yaşanan arsenik krizini hatırlattı. Kocaoğlu, dönemin Başbakanı ve şimdiki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile arasındaki diyalog hakkında ilk kez bilgi verdi. Kocaoğlu, “Tam 10 sene önce 2009 seçimlerine 6-7 ay kala bir arsenik krizi yaşandı. İzmir’in suyunda arsenik var dediler. O zamanki Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek bunu duyurdu. Çoğu vilayetlerimizde bizim değerlerimizden kat be kat fazla arsenik değerleri olmasına rağmen sadece İzmir gündeme getirildi. Aslında bir geçişten dolayı bu yaşandı. 50 miligram olan değer, dünya standardı 10 mikrograma düşürüldü. Bizim de bazı yerlerimizde 15-20 mikrogram bir durum allandı pullandı. Kızılırmak’ın ağır metal yüklü suyu Ankara’da verildi. O zaman Ankara’daki insanlara o suyun ne durumda olduğunu sormamız mümkündür. O süreçte epeyce uğraştık. Bakanlarımız sular içerek şov yaptılar. En son Ankara’da 36 yerde numune aldım, değerlerini tespit ettim. Sabahleyin açıklayacağım, akşam dönemin başbakanı ‘bu tartışmayı bitirelim’ dedi. Devlet nezaketinden dolayı açıklamadım” diye konuştu.

KOKU HAKKINDA NE DEDİ?
Son günlerde gündemde olan koku meselesine değinen Kocaoğlu, “Şimdi koku meselesiyle karşı karşıyayız. Çeşitli nedenler üzerinde çalışıyoruz. Tek bir neden yok. Sabaha karşı borular boşalınca artıyor. Biz çok yoğun bir çalışma gerçekleştiriyoruz. Ve su değerlerimiz hem çevre il müdürlüğü tarafından hem diğer kurumlar tarafından hem İZSU tarafından sürekli denetlenmektedir. Bir problem söz konusudur. Basmane’de bir havuza dökülür güneyden gelen sular. Oradan da cazibeyle Bayraklı gümrük pompaya gider. Basmane ile Bayraklı gümrük pompa, Çiğli’ye kadar 2 bin 200’lük tahliye boruyla gider. Basmane’ye kadar olan boruda yetersizlkik vardı. 6-7 sene önce gazi bulvarından ikinci bir hat çektik, o hattı rahatlattık. Geçen kış aynı şekilde Üçkuyular’dan gümrük pompaya gelen hatta zaman zaman denize deşarj oluyordu. Onu tespit ettik. Proje ihalesine çıktık. Proje bitti, elimizde. Aynı kazmayı yaparken em temiz hem pis suyu birlikte yapalım diye onun da ihalesine bir ay içinde çıkıyoruz. Cazibeyle gelen hattı gümrük pompaya ulaştıracağız. Körfeze zaman zaman doluluktan dolayı olan tahliyenin olduğu yerden alınan numunelerle bize saldırılmaktadır. Çiğli arıtma 3 faz 24 saat çalışıyor. Biz kentin büyümesini de hesaba alarak 4’üncü fazın inşaatına başladık. Oradaki müteahhitlerde anlaşmazlık oldu. Yeniden ihaleye çıktık. 13-14 ay içinde o faz da devreye alınacak. Kapasitemiz yüzde 30 daha fazla artacak. Ayrıca büyük kanal projesi için yıllarca Anadolu Caddesi bir tarafı kapalı olarak tek hat çalıştı cadde. Çok uzun sürdü. Bir taraftan yapılırken bir taraftan da kullanılmadan eskimeye başladı. Biz pis su master planında onu da bitirmek üzereyiz. Tünel sistemiyle, boru değil ve Çiğli arıtmaya götürecek bir projeyi daha gerçekleştiriyoruz. Bu bugün yapılmayacak. Bugünkü sistem bunu karşılıyor ama önümüzdeki yıllarda köklü çözüm olarak biz bunu değerlendiriyoruz. Sağlık il müdür bir değer bulmuş. Biz de bir değer aldık. Orada değerler kabul edilebilir değerlerin altında çıkıyor” dedi.

O MÜDÜRE MANİDAR TEBRİK!
Foça’da bir gemiden denize sızan yakıt ve sonrasında oluşan çevre kirliliğine değinen Kocaoğlu, “Çok garip şeyler söyleyeceğim de… Yeni Foça’da bir gemiden atık sızdı, çevre kirliliği oldu. Çevre ve Şehircilik İl Müdürü, ‘bu acaba Foça arıtmadan mı geliyor?’ diye müdür yardımcısını gönderdi. ‘Jeneratör kullanıyorsanız, onun da yakıtı varsa oradan sızmış olabilir’ diye, oraya kadar iyi niyetli bir çalışmada bulundu. Kendisini bu konuda canı yürekten tebrik ediyoruz. Aliağa’da binlerce kişi yemekten zehirlendi. O yemek firmasının kimler olduğunu biliyor musunuz? Bir araştırın” yorumunu yaptı.

SORUMLU BELEDİYE VE BAŞKANDIR!
Bunun üzerine Kökoğuz, “Sorumluları kimse cezalandırılır. Biz burada sorumlu bulamıyoruz. Mesele bu” dedi. Kocaoğlu ise, “Sorumlu İzmir Büyükşehir Belediyesi ve başkanıdır” cevabını verdi.  

ŞARBON İŞİ NEDİR HOCAM?
Sözlerine devam eden Kocaoğlu, yurt dışından ithal edilen hayvanlardan taşınan şarbon hastalığı üzerinden hükümete göndermede bulundu. Kocaoğlu, “Bu şarbon işi nedir hocam? Çevre konusunda İzmir değil Türkiye’de dünyada yatırım yapmış çevreyi koruyan en önemli kentlerdendir. Bunun bilinmesi gerekir. İstanbul yarımız kadar Ankara 15’te 1’imiz kadar su arıtıyor. Bunları bilip İzmirliyi körfeze küstürdünüz demek… Tebrik etmek lazım. İzmir’i kim körfeze küstürdü? 70 sene İzmir’in körfezini lağım çukuru olarak kim kullandı? 2002 yılından bu yana büyük kanal bittikten sonra gözümüzün içi gibi bakıyoruz. Körfezdeki değişimi de tüm İzmir takdir ediyor. Yüzülebilir körfez dünyanın en büyük çevre projelerinden biridir. Onu anlayıp değerlendirmek gerekiyor. İzmir’in kurtuluşu oradadır. Bana ve 5 arkadaşıma ait bir projedir. Devlet Demiryolları ile çıktık ÇED raporunu aldık, liman sahasını derinleştirmek ve kuzeydeki ada yapımı için… Biz ÇED raporunu alır almaz proje ihalesine çıktık. Çalışmalar devam ediyor. Kazı yapabilmemiz için gerekli donanımların tespiti ve temini yolunda hızlı bir şekilde ilerliyoruz” ifadelerini kullandı.



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/baskan-kocaoglu-10-yillik-sirri-acikladi-erdogan-la-hangi-diyalogu-yasadi/991357