Müdür Varan, imar affı üzerinden birbirinden önemli açıklamalar yaptı. Kentsel dönüşüm, Harmandalı’da uygulanan vahşi çöp depolaması ve Seferihisar’da bulunan Akarca Koyu’ndaki mavi bayrağın indirilmesi konularına da değindi.

İMAR BARIŞI DEVLETLE VATANDAŞIN HELALLEŞMESİDİR!
Varan, “İmar barışı vatandaş ile devletin helalleşmesidir. Bu da barışın sebebidir. Karşılıklı anlaşılarak bir sonuca gitmesidir. Vatandaşın imara aykırı olarak kaçak olarak, sembolik bir şekilde bedelinin devlete ödenmesidir. Bu barış gerçekten ülkemizde geçmişten bugüne kaçak yapılmış yapıların barış adı altına kapsama altına alınmasıdır. Ülkemizde yüzde 80 kırsalda yaşayan kesim, yüzde yirmi kentte yaşayan bir kesim vardı. Ancak bu 2000’li yıllara gelindiğinde bu tablonun ciddi anlamda tersine döndüğünü görüyoruz. Özellikle İzmir’de. Peki bu insanlar ne için gelmiş? Aşını ekmeğini kazanıp, çocuklarını okutabilmek için gelmiş. TÜİK verilerine göre bugün nüfusun yalnızca yüzde 8’i kırsalda yüzde 92’si kentlerde yaşamaktadır. Tabi bu göç ile birlikte çok ciddi sorunlar da geldi. Nedir bu sorunlar? Vatandaş arsa aldı üstüne ev koydu ya da hazinenin üstüne yattı. Bu şekilde şehrimizin çeperi depreme dayanıksız, kentleşmeye uygun olmayan dağınık binalarla kaplandı. Ancak günümüzde baktığımızda artık bu çeper şehrin kenarlarında değil şehir içinde merkezinde kaldı. Biz zaten yapılara baktığımızda Türkiye’de yüzde 65’i dayanıksız yapılardan oluşmaktadır. Bu sayede imar barışı kentsel dönüşüme de fayda sağlayacak” dedi.

ÇALIŞMALARI ANLATTI
Varan, “İmar barışı için çok ciddi bir alt yapı hazırlığı yaptık. İmar barış masaları kurduk. Toplamda 25 masa kurduk. Halkımız anlayana kadar anlatıyoruz. Sıra numarası bile vermiyoruz, anında ilgileniyoruz. Vatandaş artık PTT’den e-devlet şifresiyle bile başvurabiliyor. 146 vatandaşımız halkımıza bunu anlatmak için görevlendirilmiş bulunuyor. 10 gün içerisinde İzmir’e anlatılacak şekilde planladık ve başardık. İftar programlarına bile gittik bu sayede günde 7 bin kişi ile diyalog kurduk.  Bunun adı barış. Gelin helalinize haram katmayın. Bu barıştan faydalanın. Devlet vatandaşa güvendi, her vatandaş kendi beyanı ile bu barıştan faydalansın. Düşünsenize evimiz var, elektrik su sahibi değiliz. Evimize bunları bağlatamıyoruz. Doğalgaz bağlatamıyoruz, ipoteke giremiyoruz, ev var ama yok.  İçerisinde ciddi sorunların var. Daha ne istiyorsun? Bu yasayı suistimal edip evlerine kaçak yapı yapmaya çalışanlar varsa bunun cezası ağır olacak. Bu yasayı doğru kullanalım. 

Türkiye’de yapı miktarımız 56 milyon 350 bin konut ve ticaret bu az bir rakam değil. Bunun yüzde ellisi bu yasaya giriyor. İzmir’de de 2 milyon 600 bin konut ve yapı var bunun yüzde 50’si 1 milyon 300 bin ancak diğer şehirlere kıyasla bu oran bizde bir tık daha yüksek. Tahmini 1 milyon 500 bin civarında konut için barış olması gerekli. Bu yasa sadece bir kez olacak. Hükümetin bu konuda çok net bir tavrı var. Tarihler çok açık ve net. Kaçak ve ruhsatsız tüm alanları kapsıyor. Artık gelişmiş bir ülkede gelişmiş insanlarımızın kanunları önemseyip riayet etmesi gerekli ki sonuçlarına katlanmasınlar. Aslında yasa çok açık ve net. Açık alan, soru işareti kalmaması için çabalıyoruz. ALO 181’de sorulan sorularımızın hepsi var vatandaşlarımız endişe duymasın.  Yapı kayıt belgesine de dikkat edilmeli, nihayetine bunu aldım işimi sonuçlandırdım. Elektriğimi, suyumu, doğalgazımı bağlattım. Arsama 5 katlı bina yaptım diyebilecekler. Bu proje Türkiye’nin yüz akı olacak.  İletişim numaralarından da tüm gün destek alabilirsiniz” açıklamasında bulundu.

TARİHLERE DİKKAT ÇEKTİ
“İzmir’de en büyük sorun plan” diyen Varan, “25-30 senelik planlarla gidiyoruz hala. Şahısların can ve mal emniyeti önemli, kent yasası merkeze her zaman insanı koyduğu için değişiyoruz. Yerinde dönüşümde yüzde 100 vatandaşın memnuniyeti için. Bizim temel felsefemiz insandır. Riskli yerle vatandaşımız neden ev yapsın? Depremin ne zaman geleceği belli mi? Kimsenin canını tehlikeye atamayız. Kırsalda ya da kentte kaçak olan tüm konutları kapsıyor. 31 Ekim’e kadar vatandaşımızın bu barıştan yararlanmasını bekliyoruz. Başvurduklarını tarihten itibaren 31 Aralık’a kadar da paralarını yatırabilirler. Bu tarihleri kaçırmasınlar. Bu tarihi geçirdikten sonra faydalanmaları mümkün değil. İmar barışının devletle itilaflı olan konularını yasal çerçeveye almak amacındayız. Vatandaşta tapu tahsis belgesi var ama tapu senedine çevrilmemiş bu. Belge var gibi duruyor ama arka planı boş. Almış vatandaşımız bu belgeyi üstüne evde yapmış. Ancak o arsanın sahibi olduklarını göstermiyor bu belge. Ancak tapu senedi alınırsa arsası ve evi yasallaşmış olur. Bunu gelişmiş ülkeler bile başaramıyor Türkiye’nin kentsel dönüşümü vatandaşımızın sağlığı için yapıyoruz çünkü deprem kuşağında yaşıyoruz” dedi.

ÇÖPÜ HAM MADDEYE DÖNÜŞTÜRECEĞİZ
Varan, “‘Sıfır Atık Projesi’ israf ekonomisinden yerel ekonomiye geçmemizi sağlayacak. Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi bu proje diğer ülkelere örnek olabilecek kapasitede bir proje. Bu nedir? Örneğin; bir pet şişe… Aslında merkezinden ayrıştırma yapmak lazım. Bunu yerinde yapmak lazım. Bunu kendi binamızda yaptık ve tam bir ton kağıt atık çıkardık. Böylece 17 ağacın kesilmesini önlemiş olduk. Diğer yan üretimleri de hesapladığımız da büyük kazanım en önemlisi ormanlarımı koruyacağız. 2023’te tüm ülkemizde uygulamaya geçilecek ve burada 15 milyar gibi bir tasarruftan bahsediyoruz. Bu çok ciddi bir rakam. Çöpü ham maddeye çevireceğiz. Dünyanın en büyük 100 iş adamı listesine bakıyoruz bundan büyük sermaye mi olur. Artvin’de eşi benzeri olmayan barajları Türk mühendisler yapıyor. Artık saha açık üretmeye müsait. Kamu kuruluşlarında bugün git yarın gel olayı yok.  Atatürk’ün dediği gibi muasır medeniyetler seviyesine geliyoruz. Gelecek tüm gelir kentsel dönüşüm için harcanacak. İmar barışında da vatandaşımızın ödediği tüm para yine vatandaşımıza hizmet olarak dönecek.  Her şeyden önce afete dayanıklı evler yapacağız” diye konuştu.

HARMANDALI İÇİN AÇIK DESTEK VERİYORUZ, NİYE ENGELLEYELİM?
Kent gündeminden uzun yıllardır düşmeyen Harmandalı çöp tesisi hakkında açıklamalarda bulunan Varan, “Bakanlığımız her zaman açık destek vermektedir. Asla ve kata sürdürebilir şehre bakanlığımız engel olabilir mi, mümkün değil. Bunun gerekçesi bahanesi nedir anlayabilmiş değilim. Bakanlarımız çok fazla destek veriyor. Arıtma sistemi daha iyi çalışabilsin diye yüzde 50 ekstra enerji ödeneği veriyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yıllık 6 milyon 500 bin TL ödenek veriliyor.  İnşallah kangren olmuş bu meselenin İzmir’e yakışacak şekilde çözüleceğine inanıyorum. Fabrika gibi çalışacak bir atık depolama sisteminin kurulacağını söylemek istiyorum. Başbakanımızın da bu ilde olması çok büyük bir avantaj. İzmir için çalışmak lazım. Aksini düşünmüyorum. İş birliğinde olup İzmir için çalışacağız. Herkes İzmir’e çalışacak. Bunu en iyi şekilde uygulama gayesinde olacağız” dedi.

POLEMİK OLMASIN ÇÖZÜM ÜRETİLSİN!
Varan, Seferihisar’da bulunan Akarca Koyu'nda yapılan denetimlerde deniz suyunun temiz çıkmaması ve mavi bayrağın indirilmesine de değindi. İZSU Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan analiz sonuçlarının açıklanması üzerinden konuşan Varan, “Bunu polemik konusuna getirmemek lazım. Sorun varsa çözelim. Mavi bayrak inmiş, plaj kirli. Mesele bunu çözmek değil midir? Burada birinci iş ve vazife oradaki olumsuz durumu ortadan kaldırmaktır. Arkadaşlarımızın aldığı numune kirliliğin arıtmadan kaynaklandığı gösteriyor. Birilerini suçlama adına bunu söylemiyorum. Vatandaşımız denizine girsin. Bunu polemik konusu yapmak yerine oradaki sorunun çözülmesi lazım” ifadelerini kullandı.