İzmir Milletvekili Bakan, darbe girişimin yaşandığı dönem sonrasında OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesi ile kapatılan iki vakıf üniversitesi için kanun teklifi vermişti.

Kanun teklifinin torba yasaya girmesi sonrasında kentin tüm milletvekillerinin desteğiyle Gediz Üniversitesi Bakırçay Üniversitesi’ne, İzmir Üniversitesi İzmir Demokrasi Üniversitesi’ne dönüşmüştü.

Süreçte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir Demokrasi Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper’i atadı. Fakat Bakırçay Üniversitesi’ne şu ana kadar rektör ataması gerçekleşmedi.

Menemen’in Seyrek Beldesi’nde yer alan üniversitenin rektörünün bir türlü atanmaması ve kurumun faaliyete geçmemesi sonrasında kamuoyunda tedirginlik oluştu.

Üniversitenin kurulma teklifinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) öncülüğünü yapan Milletvekili Bakan Egedesonsöz’e konuştu.

ÜNİVERSİTELER KAĞIT ÜZERİNDE AÇILDI
Bakan, “Bu kapatılan vakıf üniversitelerinin devlet üniversitesi olması için kanun teklifini ilk ben verdim. Önce İzmir’le ilgili sonra tüm Türkiye’yle ilgili aynı kanun teklifini verdik. Bizim buradaki muradımız kampüsüyle, laboratuvarıyla, kütüphaneleriyle, amfileriyle ders yapmak için planlanmış bu binaların yine ders yapmak için devam etmesiydi. İzmir’e hem akademik hem ekonomik olarak da katkısı olan bu üniversitelerin öncelikli olarak faaliyetine devam etmesini arzuladık. Ama bir üniversiteyi üniversite yapan şey akademik kadrosudur. Biz bu kanun teklifini verirken bu kadroların, idari personelin, çalışan görevlilerin hepsinin devamını istemiştik. Üniversiteler kağıt üzerinde açıldı, diğer üniversiteye bir rektör atadılar ama akademik kadroların hepsi işsiz şu an” açıklamasını yaptı.  

DEMOKRASİ ÜNİVERSİTESİ AÇILDI, REKTÖR ATANDI AMA…
Bakan, "Biz aslında temelde yapmamız gereken şeyi unutuyoruz. Üniversitelerin açılması bir şeyi ifade etmez. O üniversiteyi üniversite yapan oradaki akademisyenler ve hocalardır. Dolayısıyla Demokrasi Üniversitesi açıldı, rektör atandı ama akademik kadrosu yok. Anlaşılan, şu an ki rektör o FETÖ’yle ve darbeyle hiçbir alakası olmayan, haksız, hukuksuz yere atılan akademisyenlerin görevlerine dönmesi konusunda çekingen davranıyor, hatta istemiyor. Biz onu konuşmalarından anlıyoruz. Asıl konuşulması gereken budur” dedi.

KIYMETİ HARBİYESİ YOK!
Bakan Avrupa’dan verdiği örnek üzerinden konuşurken, “İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yeni Almanya kurulurken Konrad Adenauer’e, ‘Almanya yıkıldı. Nasıl tekrar kuracaksınız?’ diye soruyorlar.  O da, ‘Evet Almanya yıkıldı. Ama Almanya’yı üzerine kuracağımız bilim adamlarımız, sanatçılarımız, Goethe var. Üniversitelerimiz ve hocalarımız ayakta’ diyor. Sonrasında da Almanya’yı hızlı bir şekilde inşa ediyorlar. Türkiye de yetişmiş bilim adamlarını kaybediyor. Asıl konuşulması gereken bu… Bizim bu üniversiteler açılırken murat ettiğimiz o hocalarımızın bilim hayatına devam etmeleri ve üretmeleriydi. Ama şu an onu yapamıyorlar. Bakırçay Üniversitesi’ne rektör atanıp atanmaması çok da önemli değil. Eğer bu dediklerim olacaksa atasınlar yoksa o üniversitenin bir kıymeti harbiyesi yok” ifadelerini kullandı.