Çıray’dan bombardıman: Zorbanın sifonu 1 Kasım’da…
Çıray’dan bombardıman: Zorbanın sifonu 1 Kasım’da…
CHP İzmir Milletvekili ve PM Üyesi gündem toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve AK Parti’yi topa tuttu. Çıray, “Putin kendisini cami açılışına davet ettikten hemen sonra Suriye’de IŞİD’i bombalamaya başlamıştır. Bunun anlamı açıktır. Sarayın sifonu Putin’le paslaşarak çekilmektedir. Ama bu iş milletimizin işidir. Zorbanın sifonunu 1 Kasım’da yerli ve millî olanlar çekecektir. İşte biz bu nedenle 1 Kasım Genel Seçimlerinde bu koyulaşan karanlığın şafağı millet iradesi olacaktır” dedi. Çıray, Binali Yıldırım için de “Önemli bir adam olarak görmüyorum” ifadelerini kullandı.
5 Ekim 2015 Pazartesi  11:28

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ - CHP İzmir Milletvekili ve PM Üyesi Aytun Çıray Kordon Otel’de yaptığı basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
 
Çıray konuşmasında son dönemlerdeki terör olayları üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ a sert sözlerle yüklendi. Çıray, medya guruplarına, basın mensuplarına uygulanan sansür ve şiddete de sert tepki gösterdi.


 
BANA CUMHURBAŞKANI İLHAM VERDİ
Çıray, “Bu konuşmayı tarihi not düşmek adına yapıyorum. Cumhurbaşkanın son meclis konuşması bana bu ilhamı vermiştir.  Cumhurbaşkanı ‘Terör akrep gibidir onu sırtında taşıyanları sokar’ dedi.  Keşke o kadarla sınırlı kasaydı. ‘Terörü ve teröristi sırtında taşıyan bunu hak etti’ der geçerdik. Ama Temmuz ayından beri yaklaşık 150 şehit verdik” diye konuştu.
 
ASLINDA ÇÖZÜM SÜRECİ HİÇ OLMADI
Hükümetin çözüm sürecinde attığı adımları değerlendiren Çıray, “Her şey eski Başbakan’ın ve onun kötü niyetli siyasi arkadaşlarının her sabah uyanıp sözlerine ‘Kürt, Türk, Çerkez, Laz kardeştir’ diye insanlarımızın sorunlarını ırklar ve inançlar üzerinden tarif etmeleriyle başladı. Komşular, arkadaşlar birbirlerinin nerede doğduklarıyla ilgilenmeye başladılar. Bu süreçte hukuk askıya alındı. KCK’nın ve PKK’nın yarı devlet kurmasına göz yumuldu. Özellikle Güneydoğu’da yaşayan yurttaşlarımızın hayatları karartıldı. Aslında çözüm süreci hiç olmadı. Olan şey seçimlere endekslenmiş barış ve çatışma süreçlerinin birbirini takip etmesinden başka bir şey değildi. Kısacası AKP’nin bu çıkara dayalı ırkçı ve mezhepçi siyasetleri sonucunda 2002 yılında duran kan yeniden akmaya başladı. 7 Haziran’dan sonra PKK’nın tırmandırdığı elim terör hadiselerinin saray zorbası ve avatarı Başbakan tarafından kamu düzeninin bozulması olarak tanımlanmaktadır” dedi.      
 
PKK YARI DEVLET HALİNE GELDİ
AKP’nin PKK’yı yarı devlet aşamasına getirdiğini belirten Çıray, “Yarı devlet aşamasına gelmiş bir güçten açıkça söz etmenin artık yanlış bir yanı yoktur. Bölücü terör örgütünü sırtında taşıyanlar tarih ve hukuk önünde yargılanacaklardır. Bütün bu cürümler zincirinin nihai sonucu devletin ayırıcı niteliği olarak egemenliğin zedelenmesi, bazı yerlerde tamamen devridir. Nitekim taşımalı sandık girişimi aynı zamanda bir toprak terki, egemenlik devri girişimidir. 7 Haziran seçimlerinde milletimiz AKP’nin bu ahlâk dışı gidişine ‘dur’ dedi. Ancak saray zorbası milletin iradesini kabullenmedi ve şimdi yeni bir seçime gidiyoruz” diye konuştu.


 
ZORBANIN SİFONU...
Çıray son dönemde basına uygulanan sansür ve şiddet için de konuştu. Çıray, “Gazetecilik şimdi yüz altmış yıllık tarihinin en karanlık dönemine girdi. Milletimizin haber alma özgürlüğüne peş peşe ağır darbeler indirildi. Yandaşları tarafından Allah’a şirk koşularak Allah’ın vasıflarını kendisinde topladığı iddia edilen saray zorbası medya patronlarından açık açık kurbanlar istedi. Bu emirleri yerine getirilmediği takdirde başlarına nasıl çoraplar örebileceğini uygulamalı olarak gösterdi.  17-25 Aralık’ın saray muktedirinde doğurduğu korkunun etkisi de böyle olmuştur. Özellikle 7 Haziran’dan sonra saray muktediri tek adam rejimini tahkim etmekte yandaş ve havuz medyasının yetmeyeceğini,  kendisine muhalif tek bir gazetenin, tek bir televizyon kanalının bile öngörülemez bir tehdit kaynağı olacağını düşünmeye başladı. Zorbalar korkularından paranoya üreten zulüm figürleridir. Bu paranoya onları yapılması imkansız olana kalkışmaya dahi sevk eder. Kısaca haberleşme ve iletişimin bütün türleri ve kanalları uzun zamandır bir zorbanın cenderesine girmiştir. Cendere 7 Haziran’dan bu yana her geçen gün biraz daha sıkıştırılmaktadır. Önce İpek Gurubu Medyası’na yapılan operasyonlar şimdi de Ahmet Hakan’ın uğradığı saldırı ve sürekli hedef gösterilen Aydın Doğan’ın haklı isyanı demokrasimizin içine gömüldüğü koyu karanlığın en son vahim örnekleridir. Saray muktediri sadece içeride değil dışarıda da yalnızlaşmıştır. Mesela saray muktediri bütün girişimlerine rağmen bu yılki Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantılarında Obama’dan randevu alamamıştır. Putin kendisini cami açılışına davet ettikten hemen sonra Suriye’de IŞİD’i bombalamaya başlamıştır. Bunun anlamı açıktır. Sarayın sifonu Putin’le paslaşarak çekilmektedir. Ama bu iş milletimizin işidir. Zorbanın sifonunu 1 Kasım’da yerli ve millî olanlar çekecektir. İşte biz bu nedenle 1 Kasım Genel Seçimlerinde bu koyulaşan karanlığın şafağı millet iradesi olacaktır” ifadelerini kullandı.
 
5 AY SONRA DOĞRULARI GÖRÜYORLAR
Toplantının soru cevap bölümünde konuşan Çıray partisinin geçtiğimiz günlerde açıkladığı seçim bildirgesine ilişkin de konuştu. Çıray, “Gençlere hitap ettiler. Geleceğimizin geleceği olan gençler umutsuzluk ve kaygı içinde yaşıyorlar. Aslında gençlerimiz hiç kimseyle kavga etmek istemiyor, kimseyi öldürmek istemiyor sadece anayasal haklarını istiyor. Bizi eleştirdikleri her konuda bizimle rekabete giriştirler. Bu bizi memnun eti… 4, 5 ay sonra doğruları fark ettiklerini görüyoruz” diye konuştu.
 
ÖNEMLİ BİR ADAM OLARAK GÖRMÜYORUM
AK Parti’nin İzmir Milletvekili Adayı Binali Yıldırım için de konuşan Çıray, “Binali Bey’i önemli bir adam olarak görmüyorum. Kendisine bir kere cevap verme durumunda kaldım. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanına hakaretinden dolayı... ‘Elinden tutup gezdirmek’ deyimi şık değildi. Büyükşehir belediye başkanı seçilmiş ve bakan seviyesinde bir şahsiyettir. Siz onun elinden tutup gezdiremezsiniz. Bu siyasi terbiyeye uymaz. Onun dışında Binali Yıldırım her gün cevap verilecek bir şahsiyet değildir” dedi.
 
ALLAH SIFATLARINI KULA TAKANLARDAN NE BEKLENİR Kİ?
Çıray ayrıca hırsızlık, yolsuzluk ve suç iddialarına karşılık konuşurken, 17-25 Aralık operasyonlarında AK Partili vekillerin tavrını da eleştirdi. Çıray, “ Türkiye’de hırsızlara darp edenlere ve suçlulara karşı bir anlayış gelişti. Bunlar yargılanacak. Yaptıkları her şey suçtur. Milletvekilleriyle kavga eden bir cumhurbaşkanı tavrını daha önce hiç kimse görmedi. Kendisine laf atılması için bir konuşma hazırlamış. 17-25 Aralık operasyonları olduğu zaman ben AK Parti sıralarına döndüm, ‘Bu mecliste Atatürk, İsmet İnönü, Celal Bayar, Adnan Menderes, Demirel, Ecevit gibi isimlerin hepsine baş kaldırıldı. Hepsi kendi gurupları tarafından eleştirildi. Menderes’i kendi bakanları düşürdü. Siz saksı mısınız yahu?’ dedim. Ama Allah, peygamber sıfatlarını bir kula takan insanlardan ne beklenir ki?” ifadelerini kullandı.



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/ciray-dan-bombardiman-zorbanin-sifonu-1-kasim-da-/909515