CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Türkiye'nin yakın gelecekte biraz daha dalgalanacağını, ancak yolun devamının aydınlık olacağını söyledi.

Halk TV'de Fatih Ertürk'ün sunduğu Türkiye Nereye programında konuşan Balbay şunlara değindi:
 
ERDOĞAN'IN HEDEFİ: Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha 8 Haziran sabahında koalisyon hükümetine karşı olduğunu söylemişti. Zira, iktidara bir ortak gelmesi halinde her şeyin açığa çıkmasından endişe ediyor. Seçim sürecinde Kuran'ı eline, devletin tüm güçlerini arkasına, hazineyi cüzdanına koyan Erdoğan, buna rağmen başkanlık hedefine ulaşacak yolu açamadı. Şimdi HDP'nin barajın altında kalmasını sağlayacak bir zeminde erken seçim istiyor. CHP ve MHP'nin de yıpranması için her şeyi yapacak. Muhalefet bu planı dikkate alarak hareket etmeli.
 
YETKİSİZ ETKİLİ: 7 Haziran seçimlerinde AKP'nin tek başına hükümet kuracak rakama ulaşamaması ile birlikte Erdoğan'ın başkanlık hayalleri de çöktü. Ancak Erdoğan, sanki tek başına iktidardan öte, tek kişilik yönetim gücündeymiş gibi hareket ediyor. Buna hakkı yok. Siyasetin, parlamentonun kendisine, 'benim yetkimi kullanamazsın, sen kim oluyorsun da bunu yapıyorsun' deyip gücünü kıskançlıkla korumalı. Erdoğan tam bir yetkisiz etkili.
 
HDP'NİN SORUMLULUĞU: Genel seçime Türkiye partisi olmak istiyoruz hedefiyle giren HDP başarılı bir sonuç aldı. Bunun hakkını vermesi ve devamında olası erken seçimlerde terörle arasına tartışmasız mesafe koyarak gitmesi gerekiyor. Aksi halde iç barışımız büyük yara alacak.
 
PARLAMENTO ÇALIŞMALI: Suruç katliamından birkaç saat sonra sosyal medya aracılığıyla Meclis'in acilen toplanmasının gerekliliğine değinmiştim. Parlamento şimdi çalışmayacak da ne zaman çalışacak. Bu parlamentodan bir hükümet çıkmaması halinde Erdoğan meydanlara çıkıp şunu söylemek için sabırsızlanıyor; 'Eyy Türkiye, sen sana demedim mi bu parlamentonun işlevi sona ermiştir, diye. Bak işte hükümet kuramadılar, bunlar kursa kursa bağdaş kurar.' Üç muhalefet partisinin hatta buna AKP'yi de katmak gerekiyor, 4 partinin buna izin vermemesi gerekiyor.
 
AKP'NİN DIŞ POLİTİKASININ TÜM AYAKLARI ÇÖKTÜ: AKP'nin bu ülkeye verdiği zarar listelense, dış politika başlarda gelir. Türkiye'nin dışında kendince sünni bir hat kurmak isteyen AKP, şu anda sınırlarında dahi bir hat çizmekte zorlanır hale geldi. Kaderin cilvesine bakın ki, İslam ülkeleriyle ilişkilerimizin en kötü olduğu dönem AKP dönemi oldu. Dış politikasına terör örgütleriyle iş tutmayı da katan AKP, terörle biraz mücadele biraz mukavele şaşkınlığı içinde.

TERÖRÜN HEDEFİ: Suruç'la başlayan devamında öteki illerimizi de etkisi altına alan ve doğal olarak tüm ülkeyi sarsan terör, iç barışımızı yine tehdit ediyor. Türkiye, bu süreci aşacak güçtedir. Bunda en önemli sorumluluk siyasetindir. Siyaset, terörün toplumsal gerginlik yaratma hedefini görmeli ve buna alet olmamak için her şeyi yapmalıdır.