Binali Yıldırım dan İzmir de  15 Temmuz  mesaisi: Terör yüzde yüz kontrol altında!
Binali Yıldırım'dan İzmir'de '15 Temmuz' mesaisi: Terör yüzde yüz kontrol altında!
AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, 15 Temmuz programları çerçevesinde kentte bir dizi ekinliğe katıldı. Ege Üniversitesi'ndeki etkinlikte terörle mücadele hakkında konuşan Yıldırım, "Güvenlik tarafıyla terör yüzde 100 kontrol altındadır. Bugün ülkenin her köşesine vatandaşlarımız gidiyor. Can ve mal güvenliği büyük ölçüde sağlanmış durumda” dedi.
16 Temmuz 2020 Perşembe  13:09

EGEDESONSÖZ- AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü çerçevesinde İzmir’de bazı etkinliklere katılıyor.

İlk olarak Ege Üniversitesi’nde gerçekleşen etkinliğe katılan Yıldırım, İzmir Valililiği görevine atanan Yavuz Selim Köşger’e “hayırlı olsun” ziyaretinde bulundu.

Ege Üniversitesinde, FETÖ/PDY Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen hain darbe girişiminin 4’üncü yılı dolayısıyla “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinliği düzenlendi. Türkiye Büyük Millet Meclisi önceki dönem Meclis Başkanı, Türkiye Cumhuriyeti son Başbakanı, Ak Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım,  düzenlenen programa katılarak,  EÜ’de yapımı tamamlanan “15 Temmuz Demokrasi Anıtı”nın açılışını yaptı. Ardından 15 Temmuz Hatıra Korusu Fidan Dikim Törenine katılarak 251  şehit  adına fidan dikti. Programa; İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Ege Ordusu ve Garnizon Komutanı Korgeneral Ali Sivri,  İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Erkut Güre, EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, Kınık Belediye Başkanı Sadık Doğruer, Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, İzmir protokolü, kamu kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile üniversite öğrencileri ve  personel katıldı.

Programın açılışında konuşan Binali Yıldırım, “Sözlerime başlamadan önce maalesef dün insanlı bir keşif uçağımızın kaza kırımı sonucu 7 kahraman polisimiz ve Pervani’de operasyon sırasında 2 özel harekatçı polisimiz olmak üzere 9 şehit verdik.  Şehitlerimize Rabbimden rahmet diliyorum. Acılı ailelerinin üzüntülerini paylaşıyorum. Milletimizin başı sağ olsun” dedi.

“BAYRAK İNMEDİ, EZAN DİNMEDİ”
15 Temmuz alçak darbe girişiminin dördüncü seneyi devriyesini hep beraber andıklarını ifade eden Yıldırım, “15 Temmuz, bir yönüyle ihanet, bir yönüyle de zaferdir. Yıllarca bürokraside, askeriyede, emniyette, iş aleminde, medyada, yargıda, özel ve kamunun bütün alanlarında sinsi bir şekilde örgütlenmiş, devletin imkanlarıyla bir yerlere gelmiş, akıllarını kiraya veren alçak terör örgütü mensuplarının; aziz milletimize, güzel ülkemize yaptıkları en büyük ihanetin adıdır. 15 Temmuz gecesi akşam saat 10.00’da biz, ‘Bu bir kalkışmadır’ dedik. Çünkü bunlar, asker üniforması giymiş terör gruplarıydı. Dolayısıyla bunlarla; vatanını, milletini, bayrağını seven askerlerimizi, polislerimizi karıştırmamak gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliği, hükümetimizin kararlılığı ve aziz milletimizin meseleye sahip çıkması ile beraber o gece alçaklara dünyayı dar ettik. Hain kalkışma, milletin zaferi ile gün ışığında son buldu. O gece vatansever askerimiz, polisimiz, savcılarımız, yargı mensuplarımız, medya mensuplarımız, genci yaşlısıyla, kadını erkeği ile milletimiz, ülkemize sahip çıktı. Çağrı liderden geldi, bayrağını alan meydanlara indi. Halk, liderine ve hükümetine güvendi. Yapılan işin yanlış olduğuna, milletin birliğine ve egemenliğine karşı bir kalkışma olduğuna inandı. Bu inançla yapılan mücadelede şehitlerimiz oldu. 251 insanımızı şehit verdik.  2 bin 196 vatandaşımız gazi oldu. Ama bayrak inmedi, ezan dinmedi. Ülkenin geleceğine dimdik sahip çıkan millet vardı. Bir kez daha gördük ki bu ülkeyi alt etmek, bu ülkeye ayar vermek, darbelerle kalkışmalarla diz çöktürmek o kadar kolay değil. Yıllarca gençler apolitiktir, ülke meselelerine ilgisizdir denen tez o gece çöktü. Gençlerimiz, o gece meydanlardaydı. Farklı düşünce yoktu, farklı siyasi görüş yoktu, vatan, bayrak ve bağımsızlık sevgisi vardı. Herkes bir oldu, beraber oldu. O gece halkın gücü, tankın gücünü yendi.  Mutlak bir zafer ile bayrağımız en yükseklerde dalgalanmaya devam etti” diye konuştu.

“HAFIZA-İ BEŞER NİSYAN İLE MALULDÜR”
Binali Yıldırım, “ Hainler içimizde olabilir, ama vatanseverlerimiz daha fazladır. Akıllarını kiraya veren, tamamen emperyal güçlerin kontrolüne girmiş zavallılar, akılları sıra milletin egemenliğini, milletin seçtiği Cumhurbaşkanını ve Başbakanı ortadan kaldırarak hak etmedikleri bir iktidarı ele geçireceklerini zannettiler.  Türkiye bir hukuk devletidir, ilk andan başlayarak darbeye teşebbüs edenler tek tek hesabını veriyor. Şehitlerimizin, gazilerimizin hesabı soruluyor. 60 yılı aşan tarihi boyunca ülkemize birbirinden değerli bilim adamları Ege Üniversitemizin 15 Temmuz’u yaşatmak ve 15Temmuz’u gelecek kuşaklara aktarmak üzere yaptığı bu sembol anıtın açılışını yapacağız. Bunu anlamlı buluyorum. Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. İnsan hafızası unutur. Unutmamak için, bir daha kötü tecrübeleri yaşamamak için, o karanlık gecenin hatırda kalması için, verilen mücadelenin hatırlanması için, şehitlerin hatıralarının canlı tutulması için böyle bir hatıra koruluğunun ve anıtın yapılmasını önemsiyorum. Bu güzel çalışmasından dolayı Rektör Hocamız Prof. Dr. Necdet Budak ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum. Bu anıt burada eğitim görecek olan gençlerimize, akademisyenlerimize, hocalarımıza, burayı ziyaret eden vatandaşlarımıza 15 Temmuz’u hatırlatacak” dedi.

“BUGÜN, TERÖR YÜZDE 100 KONTROL ALTINDADIR”
Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu vurgulayan Yıldırım, “2020 yılına büyük umutlarla girdik. Çok güzel beklentilerimiz vardı ancak ne yazık ki işler öyle olmadı. Doğal afetler, depremler derken Mart ayından itibaren dünyayı kasıp kavuran bir salgınla yüzleşmek zorunda kaldık. Ve halen bu salgın devam ediyor, bitmiş değil. Ne zaman biteceği konusunda da kesin bir tarih yok. Çünkü bu salgının, bu virüsün, bu mikrobun henüz aşısı bulunmadı. Dolayısıyla güvenme mekanizması henüz yok. En kötü şey belirsizliktir. Belirsizlikte plan yapamazsınız belirsizlikte risk yönetimini belirleyemezsiniz. Bütün bu olumsuzluklara rağmen Türkiye bu salgında en iyi sınavı vermiş ülkelerin başında olmuştur. Hiçbir ülke yok ki bu salgından yönetim-iktidar olarak güçlenerek çıksın; tek istisnası Türkiye. Sebebi çok açık. Sebebi; son 18 yılda sağlık altyapısına yapılan yatırımlar, şehir hastaneleri ve yeni hastanelerdir; yetkin, ehil sağlık personelinin istihdamı ve yetiştirilmesidir. 3 ay boyunca normal hayatın dışına çıktık. Evimizde işlerimizi takip etme mecburiyetinde kaldık. Hayatın akışında büyük bir değişiklik yaşanmadı. Çünkü 18 yılda iletişim altyapısını da Türkiye’nin her tarafında güçlü bir şekilde kurduk. Dolayısıyla internetin etkin kullanımı ile hem eğitim hem sağlık hem ticaret bütün alanlarla bulunduğumuz yerden ayrılmadan işleri yapma imkânına sahip olduk. Bu da ülkemizin gücünü gösteriyor. Türkiye 15 Temmuzdan çıktıktan sonra ekonomi çökecek dendi. Türkiye terörle mücadelede zafiyet yaşanacak dendi. Ama hatırlayın, 15 Temmuz ihanetinin hemen arkasından Ağustos ayında biz dış operasyon yaptık. Fırat Kalkanı operasyonunu başarıyla gerçekleştirdik. O ihanet teşebbüsü, silahlı kuvvetlerimizin arınmasının da bir vesilesi oldu. İçindeki yuvalanan hainleri temizlemesi için önemli bir başlangıç oldu. Daha sonra Zeytindalı harekâtını gerçekleştirdik. Yakın zamanda Barış Pınarı Operasyonunu gerçekleştirdik. Türkiye’nin 40 yıldır en önemli problemi terör. 24 Mayıs 2016’da Hükümeti kurduğumuzda tek bir şey söyledik, ‘Milletimiz rahat olsun, terörü bu ülkenin gündeminden düşüreceğiz’ dedik. O günden bu yana silahlı kuvvetlerimiz, emniyet güçlerimiz, jandarmamız güzel bir koordinasyonla o mücadeleyi etkin bir biçimde yapıyor. Güvenlik tarafıyla terör yüzde 100 kontrol altındadır. Bugün ülkenin her köşesine vatandaşlarımız gidiyor. Can ve mal güvenliği büyük ölçüde sağlanmış durumda” diye konuştu.

“TÜRKİYE, SADECE TÜRKİYE’DEN İBARET DEĞİLDİR”
Türkiye’nin 3 kıtada 619 yıl adalet dağıtmış, merhametle yönetmiş, Osmanlı’nın külleri üzerine kurulmuş genç bir Cumhuriyet olduğunu ifade eden Yıldırım,  “Şimdi daha fazla kalkınma, daha fazla eğitim, daha fazla sosyal konulara zaman ayırmak vakti. Ülkemizin yarını bugününden daha güzel olacaktır. Mesele etkin ülke olmaktan kaynaklanıyor. Bölgesel ve milli politikalarını kendi iradesiyle kendi milletinin gücüne dayanarak karar vermesinden kaynaklanıyor. Türkiye, sadece Türkiye’den ibaret değil. Türkiye, 3 kıtada 619 yıl adalet dağıtmış, merhametle yönetmiş, Osmanlı’nın külleri üzerine kurulmuş genç bir Cumhuriyettir. Genç Cumhuriyeti kuranlar da başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün arkadaşlarının amacı tarih boyunca hiçbir boyunduruk altına girmeyen bu milleti tekrar bağımsız bir ülke olarak Anadolu topraklarında hayata geçirmektedir. Onun için mücadele çok çetin oldu.  Orada da büyük kayıplar verdik ama asla bağımsızlığımızdan, egemenliğimizden, özgürlüğümüzden taviz vermedik. İstiklal Harbimizin, Çanakkale mücadelemizin, 7 cephede bu topraklar için şehit olan bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum” dedi.

“GÜÇLÜ BİR DEVLETİMİZ, YÜCE BİR MİLLETİMİZ VE KUVVETLİ BİR ORDUMUZ VAR”
İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, “Bizim tarihimizde hainler, ihanetler olmuştur. Darbeler de olmuştur. Bu millet, bu tür şeylere alışık. Ancak, güçlü bir devletimiz, yüce bir milletimiz, kuvvetli bir ordumuz olduğunu ifade etmek istiyorum. Güçlü bir devletimiz olduğunu şu anlamda idrak ettik; yaşadığımız bu pandemi sürecinde dev aynasında görülen birçok devletin nasıl aciz kaldığını görüyoruz. Demek ki ülkemizin son 50 yılda yaşadığı sosyal travmalar bu devletlere isabet etse yerle yeksan olacaklarmış. Biz, devlet olarak bu travmaları çok daha güçlü bir şekilde atlattık, daha da güçlenerek yolumuza devam ettik. Millet olarak yekvücut olduk. Bekamıza yönelik saldırıları en iyi şekilde savuşturduk. Millet olarak dünya tarihine altın harflerle yazılacak başarıları gerçekleştirdik. Ordumuz, içindeki hainleri temizledikten sonra başarıdan başarıya koşuyor. Yaşanan son ihanet, belki de tarihimizdeki en önemlilerden bir tanesi. Milletin kendi içinden çıkan, kendimizden sandığımız birilerinin, kendi vergilerimizle ellerine teslim ettiğimiz silahları, topları, uçakları milletin kendisine doğrultmuştur. Milletimiz de durumu kendisine vaziyet etmiş, duruma el koymuş ve dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir başarıya imza atmıştır. Bunun unutulmaması lazım. Geleceğimizin teminatı gençlere her vesile ile bunun hatırlatılması gerekir. Bunu gerçekleştiren Ege Üniversitesi Rektörümüze, camiasına ve bütün emeği geçenlere teşekkürlerimiz sunuyorum” dedi.

“ŞEHİT VE GAZİLERİMİZİN ACISINI YÜREKLERİMİZDE HİSSEDİYORUZ”
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak,  “Şanlı tarihimiz boyunca kahraman halkımızın düşman ve tehditler karşısında sergilediği güçlü duruşun bir örneğini de 15 Temmuz 2016 gecesinde yaşadık. 15 Temmuz gecesinde hain terör örgütü FETÖ/PDY tarafından Aziz Milletimizin iradesi hiçe sayılarak, milli birlik ve beraberliğimize, ülkemizin geleceğine kastedildi.  Milletimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde; sokakları, caddeleri, köprüleri doldurarak milli iradeye ve demokrasiye sahip çıktı. O gece, kederi ve gururu aynı anda yaşadık. Milletimiz, tüm farklılıkları geride bırakarak demokrasiye, bayrağına, bağımsızlığına ve geleceğine olan bağlılığını bir kez daha gösterdi. Asil milletimiz, kendinden sonraki tüm kuşaklara, tek yürek olunduğu takdirde her türlü hain saldırının başarısızlığa uğratılabileceğini kanıtladı” diye konuştu.

15 Temmuz gecesi şehit ve gazi olan vatandaşların acısını yüreklerinde hissettiklerini belirten Rektör Budak, “O tarihi gecede kaybettiğimiz 251 vatandaşımızın ve yaralanan 2 bin 196 vatandaşımızın acısını hala yüreklerimizde hissediyoruz. Tarihimiz boyunca vatanı uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimize, ülkemize yönelen her türlü tehdide karşı kahramanca mücadele eden gazilerimize karşı hepimizin sorumlulukları olduğunu düşünüyorum. Genç nesillere;  demokrasi, vatan sevgisi, millî birlik ve beraberlik ruhunun aşılanması, millet olarak hepimizin ortak sorumluluğudur. Bizler; düşman karşısında nice imkânsızları başaran, nice zorlukları aşan şanlı bir milletin torunlarıyız.  Atalarımızdan devraldığımız bayrağı, aynı kararlılıkla daima ileri taşıyacağız.  15 Temmuz gecesini,  halkımızın demokrasi uğruna verdiği mücadeleyi, Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan’ın dik duruşunu,  demokrasi için kendilerini feda eden şehitlerimizi, gazilerimizi unutmamalı, unutturmamalıyız. Bu nedenle bugün, Üniversitemizde demokrasi şehit ve gazilerimizin adını daima yaşatacağımız 15 Temmuz Demokrasi Anıtı ve 15 Temmuz Şehitleri Hatıra Korusu’nun açılışını gerçekleştiriyoruz. Attığımız bu kıymetli adım sayesinde genç nesillerimiz; o tarihi gecenin taşıdığı ruhu ve bizlere verdiği dersi hiç unutmayacaklar.  15 Temmuz Demokrasi Zaferinin dördüncü yılında devletimiz ve milletimizin bekası için hiç düşünmeden canlarını feda eden 251 demokrasi şehidimizi rahmet ve minnetle; kahraman gazilerimizi şükranla anıyorum” dedi.

“DEMOKRASİ ANITI” DESTANI UNUTTURMAYACAK
Konuşmaların ardından Ege Üniversitesinde yapımı tamamlanan 15 Temmuz Demokrasi Anıtı’nın açılışı gerçekleştirildi. Türk milletinin istiklal ve istikbal mücadelesini ve demokrasi bilincini gelecek nesillere aktarmak amacıyla tasarlanan Anıt, 8 metre boyunda 2 metre eninde ve 6 metre genişliğinde bir görünüme sahip. Her iki gövdesinde 15 Temmuz şehitlerini simgeleyen 15 yıldızın yer aldığı Anıtın tepe noktasında ise ay yıldızlı tepe tacı bulunuyor. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Binali Yıldırım’a Türk Bayrağı takdim etti. Anıtın açılışına müteakip “Milli Birlik ve Beraberlik Yürüyüşü” gerçekleştirildi. Program kapsamında daha sonra Prof. Dr. Sermet Akgün Olimpik Kapalı Yüzme Havuzu yanında bulunan “15 Temmuz Şehitleri Hatıra Korusu”nda fidan dikim töreni yapıldı.

Program, EÜ Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Mert’in Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde verdiği “Yeni Dünya Düzeni ve 15 Temmuz” konulu konferans  ile devam etti. Gün sonunda EÜ Yerleşkesinde bulunan Bilal Saygılı Camiinde 15 Temmuz şehitleri adına dualar okunarak lokma hayrı yapıldı.

Binali Yıldırım görüşmenin ardından AK Parti İzmir Gençlik Kolları tarafından Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan 15 Temmuz sergisine katıldı. Burada bir açıklama yapan Yıldırım, “15 Temmuz hain kalkışmasının dördüncü seneyi devriyesini andık. Bu kapsamda yurdun her tarafında olduğu gibi İzmir’de de o gece yaşananlar anıldı. Şehitlerimiz hatırlandı. İzmir AK Parti İl Gençlik Kolları bu güzel meydanda etkinliği düzenledi. O gün bayrağımız için, İstiklalimiz için şahadet şerbetini içen bütün şehitlerimizi burada sergiledi. Gençlere, yaşlılara, vatandaşlarımıza bugünü hatırlamaları için, şehitlerimize olan vefa borcumuzu ödemek için bu etkinliğin anlamlı olduğunu düşünüyorum. İl Gençlik Kolları Başkanımız Eyüp Kadir İnan ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum” dedi.

Yıldırım, etkinlikler kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesi’nde 15 Temmuz konulu panelde açılış konuşması yapacak.



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/binali-yildirim-dan-izmir-de-15-temmuz-mesaisi-teror-yuzde-yuz-kontrol-altinda/1042382