İstanbul depremi üzerinden kritik uyarı: İzmir’in riski 13 kat fazla!
İstanbul depremi üzerinden kritik uyarı: İzmir’in riski 13 kat fazla!
Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, “İstanbul’da kırılacak bir fay segmenti var. Bu fay 7,1 şiddetinde bir deprem üretecektir. İzmir’de ise 7,0 şiddetinde deprem üretebilecek 13 ayrı fay bulunuyor” dedi. Murathan, İzmir’de özellikle ova ve alüvyon yüklü alanların depremden daha fazla etkileneceğini vurguladı.
27 Eylül 2019 Cuma  13:55

EGEDESONSÖZ- Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, SonSöz TV’de yayınlanan “Günaydın Ege” programında gazeteci Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Murathan’ın İstanbul’daki 5,8’lik deprem ile olası büyük depremin etkilerinin yanı sıra İzmir’de deprem riski ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

İSTANBUL’DA BÜYÜK DEPREM KAÇINILMAZ
İstanbul’daki 5,8’lik depremi daha büyük bir depremin habercisi olduğu belirten Murathan, “Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda yapılan bilimsel çalışmalar 30 yıl içerisinde İstanbul’da büyük bir deprem olacağını gösteriyor. Bu 30 yıl, 1 gün sonra da olabilir 1 yıl sonra da olabilir. Yapılan araştırmalarda 7,1lik depremin öngörüldüğü ve son depremde de depremi üreten fay segmentinin kırılmadığını gördük. 5,8 büyüklüğünde depremin büyük depremi tetikleyebilir kaygısı içindeyiz. İstanbul depreminde enerji boşalması için ana segmentin kırılması gerekiyor. Deprem Silivri-Avcılar ekseni üzerinde bekleniyor. Zemin açısından alüvyonlu olan her yer etkilenecektir. 7,1 lik deprem İstanbul’da her yeri etkiler. En fazla etkilenen ana fay hattının kırıldığı bölge olacaktır. 5,8’lik bir depremin ardından telefonlar bile çalışmadı. Daha büyük bir depremi öngöremiyorum. Depremin getirdiği korku, panikle herkes telefonlara sarıldı. Türkiye’deki iletişim alt yapısı bunu karşılayamadı. Kamunun bunu düşünmesi gerekiyor.” dedi.

İZMİR’DE 7,0’LIK DEPREM ÜRETEBİLECEK 13 FAY VAR
İzmir’in ise deprem için hazır olmadığı belirten Alim Murathan 1999’da hazırlanan deprem master planının güncellenmesi için çaba harcayacaklarını belirti. İzmir’i güneyden kesen İzmir fay hattı üzerinde bir deprem senaryosu yapıldığını açıklayan Murathan, “Raporda deprem ile ilgili olası senaryo ile İzmir’de bulunan 13 fayın durumu ve her fayın 7 büyüklüğünde bir deprem üretme riski bulunduğu belirtiliyor. Hepimiz depremi İstanbul’da bekliyoruz. İstanbul’da bir ana fay deprem riski yaratıyor. Ancak İzmir’de 7 şiddetinde deprem üretecek 13 fay bulunuyor. Bu faylardan güney bölgesini kesen İzmir fayı uzun zamandır kırılmıyor. Yapılan bilimsel çalışmalarda bu fayın 330 yılda kırıldığı öngörülüyor. Bu fayda yakın zamanda bir deprem bekliyoruz.

1999 yılında 6,5 büyüklüğündeki bir senaryo üzerinden master planlaması yapılıyor. İzmir Körfezi’ni güneyden çevreleyen ve İzmir fayı olarak bilinen alanda 11 ilçe için 195 bin binanın hasar göreceği, 225 bin 990 binanın orta hasar, 283 bin binanın hafif hara göreceği bildiriliyor. En az 5 bin 862, en fazla 19 bin 538 kişinin hayatını kaybedeceği; en az 17 bin 586, en çok 33 bin 145 kişinin yaralanabileceğini belirtilmiş. 1 milyon 474 bin 85 bin kişinin de açıkta kalabileceği öngörülüyor.

Bu rapor çok sayıda bilim insanın üzerinde çalıştığı bir rapor. Raporla 4 temel önerge bulunuyor.

-İzmir’deki mevcut yapı stoğunun elden geçmesi gerekiyor.

-Kentin zemin risk haritalarını oluşturun.

-Tehlikeli altyapılar (enerji hatları) fay hatları kesişimini önleyin.

-İzmir ulaşım ve içme suyu master planları fay hatları ile kesişiyor. Bu kesişim noktalarında gerekli önlemleri alın.

20 YILDA SADECE İKİ İLÇEDE BİNALAR ELDEN GEÇİRİLMİŞ
Raporun yayımlanmasının üzerinden geçen 20 yılda konu üzerine yeterince üzerine düşülmediğini söyleyen Başkan Murathan, “ 20 yılda sadece Balçova ve Seferihisar’da yapılar elden geçmiş. Onun dışınıdaki hiçbir ilçede yapı stoğu elden geçmemiş. Özellikle İzmir’in ana artellerinden olan Balçova-Bornova arasındaki otoyolda hem giriş hem çıkış hatları fay hattı üzerinde bulunuyor. Bu fay bir deprem ürettiğinde bu yolun kullanılma ihtimali kalmıyor. Bu hatlarda mutlaka güçlendirici çalışmalar yapılması gerekiyor. Enerji, ulaşım, içecek ve trafo merkezlerinde hiçbir önlem alınmadı. Maalesef Türkiye’deki deprem yönetmeliğinin uygulanmasındaki ciddi bir kamu denetimi yok. İzmir’de bir bina yapılıyor. Bina statik ve mühendislik üzerine değerlendiriliyor. Sadece masa başı denetimleri yapılıyor. Başka bir çalışma yok. Yarın bir depremle karşılaştığımızda ortaya çıkacak durumu düşünemiyoruz. Bu plan doğru ele alınsaydı İzmir çok daha güvenli bir kent haline gelebilirdi. Oda olarak 1 Ekim’de Başkan Soyer ile görüşme yapacağız ve en önemli gündem maddemiz deprem master planının revize edilmesi olacak” dedi.

8 BELEDİYEDE JEOLOJİ MÜHENDİSİ YOK
Türkiye’de deprem yönetmeliğinin değişmesinin yanı sıra yapı denetimlerinde kamunun gücünü göstermesinin gerektiğini söyleyen Murathan, “Yönetmelik bilim insanları, STK’lar, mühendisler-mimarlar ile birlikte yeniden ele alınması gerekiyor. İkincisi Türkiye’de yapı denetim sistemi yasası var. Bu yasa ile ilgili bir takım kurumlar var. Bu sistemin de gözden geçirilmesi gerekiyor. Ve daha da önemlisi etkin bir kamu denetiminin olması. Yapı denetimi özel sektörün denetimine bırakılamaz. Bu konuda ciddi eksiklerimiz var. İzmir’deki belediyelerin 8’inde jeoloji mühendisi çalışmıyor. Çeşme, Torbalı, Kemalpaşa, Kınık, Kiraz, Güzelbahçe, Karaburun ve Ödemiş’te jeoloji mühendisi yok. Mühendisin olmaması ne anlama gelir? Orada inşa edilen bir binanın zeminle ilgili parametrelerinin denetlenmemesi demektir. Bunu hiçbir başkan bana anlatamaz. Yasa gereği olması gerekiyor. Yapı denetim sistemi piyasanın insafına bırakılmış durumda. Sistem yalnızca bina inşasını esas alıyor. Yapı denetim kuruluşlarının kendileri de isyan ediyor. Bu sistemin değişmesi lazım” dedi.

İZMİR’DE RİSKLİ YERLER NERELER?
İzmir’deki riskli alanları sıralayan Başkan Murathan, “İzmir’de riskli denilen ilçeler ovalar ve alüvyonlar üzerine kurulmuş yerlerdir. Bunlar Bornova, Karşıyaka, Çiğli zemin açısından zayıf bölgeler. Dolgu yapılan alanlar deprem büyük zarar görecektir. Metropol kent içerisinde deniz ile bağlantılı ovalarda durum daha riskli. Özellikle yüksek katlı binaların bulunduğu Bayraklı bölgesinin delta bölgesi olması sebebiyle ciddi bir risk taşıyor. Biz deltanın bütün olarak çalışacağını ve kaymaların olabileceğini düşünüyoruz. Başka odalar bu konu için farklı düşünebilir. Bu ancak deprem olduğu anda görülebilir. Güvenli bölgeler ise kaya üzerine oturuluyorsa daha güvenlidir” dedi.

KENTSEL DÖNÜŞÜM YASASI DEĞİŞMELİ
Kentsel dönüşüm yasasının büyük sıkıntıya neden olduğunu belirten Alim Murathan “Yasa riskli binaların ve alanların dönüştürülmesi üzerine şekillenmiyor. Yasa aslında bir rant yasası. İnşaat sektöründe belli bir sermaye kesimine açılması için ortaya çıktı. Bu yasa değişmeli. Vatandaşların konutu riskliyse devletin görevi onun yapısını güçlendirmektir. Onun için bir deprem fonu oluşturuldu ve 40 milyar dolar para toplandı. Para ortada yok. Para başka yatırımlara gitti. 40 milyar dolar vatandaşa verilse vatandaşlar kendi konutunu güçlendirebilirdi. Kentsel dönüşüm için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı iyi projeler var. Bu projeler destekliyoruz. İzmir’in bir çok alanda kentsel dönmüşüme ihtiyaç var” dedi.

HEYELAN RİSKİNE KARŞI ÖNLEM ŞART
Küresel ısınma faktörü ile birlikte yağış rejiminde değişiklikler meydana geldiğini ve bu heyelan riskini daha da tetiklediğini söyleyen Murathan, “İzmir’de en son gerçekleşen heyelan Eğridere’de oldu. Heyelan sonrası teknik uzman ekibi olarak değerlendirdik ve rapor hazırladık ve İl Afet Müdürlüğü’ne Büyükşehir Belediyesi’ne bu raporu sunduk. Raporda sadece Eğridere’de değil Bornova’nın 10 ayrı bölgesinde heyelan riski olduğunu belirttik. Riskli yerlerde ise toplu yaşam var. Yapılması gereken risk haritaları ele alınarak ilgili kurumların çalışma yapması ve vatandaşların güven altına alınmasıdır. İzmir’de heyelan alanları var. Ancak 1/1000 ölçeğinde çalışılmış heyelan haritamız yok. Risk haritalarız oluşturulmamış. İklim değişikliğini konuşuyoruz. Yağış rejimimiz değişiyor. Çok şiddetli kısa süreli yağışlarla karşı karşıya kalacağız. Bu da heyelanları tetikleyecektir. Heyelan bölgelerinde çok ciddi çalışılma gerekiyor” dedi.



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/istanbul-depremi-uzerinden-kritik-uyari-izmir-in-riski-13-kat-fazla/1019231