Genel Başkan Aksakal anısını anlattı, kayyumlara destek verdi: Burası muz cumhuriyeti değil!
Genel Başkan Aksakal anısını anlattı, kayyumlara destek verdi: Burası muz cumhuriyeti değil!
DSP Genel Başkanı Aksakal, HDP’li 3 belediyeye atanan kayyumlar için konuştu. 2015 yılında Diyarbakır’a yaptığı ziyaret sırasında belediyedeki görüşmeye Kandil’in temsilcisinin katıldığını söyleyen Aksakal, “Bu işleyiş bugünkü işleyiş değil. Başından beri böyleydi. HDP’nin belediyeleri elinde tuttuğu yönetim anlayışında terör örgütünün mutlak temsilcisi ve denetimi var. Türkiye Cumhuriyeti kimse kusura bakmasın muz cumhuriyeti değil! Devlet kendini koruyacak tedbirleri alır. Kayyum bu tedbirlerden biridir. Seni görevden aldım yerine daha güvenilir birisini getiriyorum demektir” dedi.
23 Ağustos 2019 Cuma  12:41

EGEDESONSÖZ- Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, Sonsöz TV’de yayınlanan Günaydın Ege Programına katıldı ve açıklamalarda bulundu. Genel Başkan Aksakal, Aslı Eren ve Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlarken çarpıcı çıkışlara imza attı.  

Aksakal, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) iktidarda olduğu Diyarbakır, Van ve Mardin’deki belediyelerin başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atanmalarına ilişkin konuştu. Aksakal, İzmir’de 3 gün boyunca kontrol altına alınamayan orman yangınları için açıklamalarda bulunurken yetkilileri eleştirdi.

Ana muhalefet partisi konumunda bulunan Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) İstanbul’daki yerel seçimlerde kendilerinin seçime girmesiyle başarıya ulaştıklarını söyleyen Aksakal, parti içi kurultay süreci üzerinden net mesajlar verdi.

ANISINI ANLATTI VE KAYYUMA DESTEK VERDİ: BURASI MUZ CUMHURİYETİ DEĞİL!
Diyarbakır, Van ve Mardin’deki HDP’li belediye başkanlarının kayyum atanarak görevden alınmasına ilişkin açıklama yapan Aksakal, konuyla ilgili bir anısını anlattı. Aksakal kayyum atamalarına destek verirken, ‘Türkiye Cumhuriyeti kimse kusura bakmasın muz cumhuriyeti değil’ mesajını verdi. Aksakal, “Bu 3 il kritik öneme haiz illerdir. 1984-1985 yıllarından itibaren başlayan PKK terörünün ön plana çıktığı, onların etkin güç olduğu önemli 3 il. Sınıra yakın illerimiz. Uluslararası emperyalizmin Mezopotamya bölgesine ve Kuzey Irak’ta yeni bir devlet yapılanma projesinin hayata geçirilmesi noktasında kritik illerimizden. AK Parti ilk iktidarında cumhurbaşkanı kendisini Büyük Orta Doğu Projesi’nin eş başkanı olarak ifade etmişti. Son yıllarda bu görüşünü savunmayarak tam tersini savunuyor. Bir ara ‘Avrupa Birliği’ne giden yol Diyarbakır’dan geçer’ deniyordu ve sözde Kürdistan’ın başkenti Diyarbakır gibi laflar vardı. 2015’te genel başkan olduğumda kurultay salonunda Diyarbakır’da benim, Edirne’de benim, Kars’ta senin Aydın’da senin ama Ankara ve Türkiye hepimizin demiştim. DSP’nin o süreçteki sloganı bu olmuştu. ‘Bu salondan genel başkan olarak çıkarsam parti meclisimizin ilk toplantısını Diyarbakır’da yapacağım’ demiştim. 7 Ocak’ta Sur olayının olduğu ortamda Diyarbakır’da yaptım. Diyarbakır’a gittiğimde PM toplantımızdan önce devleti temsilen valiyi ziyaret ettim. Sur olaylarının gerçek sebepleri ve işleyişiyle ilgili bilgi aldım. Diyarbakır halkını temsil eden mekanizma belediyedir. Diyarbakır Belediyesi’ni de ziyaret etim. Arkadaşlara tembih ettim. Eş başkanıyla bizi karşılamaya kalkarlarsa ziyareti iptal edecektim. Gülten Kışanak ve meclis üyeleriyle birlikte bizi karşıladılar. Heyetler arkadaşlarını tanıştırıyor. Kışanak yanındakileri tanıştırırken eş başkanını tanıttı. ‘Bu eş başkanlık işi benim kafama yatan bir iş değil. Bir bedende bir tane baş olur. Bu yanlış bir iş’ dedim. Eş başkan olarak tanıttığı arkadaş devreye girdi. ‘Sayın genel başkanım, hayır bu demokrasinin gereği olarak bir uygulanan sistem. Kadının yanında erkek, erkeğin yanında kadın eş başkan var. Kadın erkek eşitliği için’ dedi. Ben de ‘Abdullah Öcalan’ın eş başkanı var mı?’ diye sordum. Birbirilerine baktılar, ‘Yok’ dediler. Demek ki sizin bakış açınıza göre bu işin demokrasiyle alakası yokmuş dedim. Dağdaki ovadakini kontrol ediyor. Ziyaretten çıktıktan sonra Diyarbakır’daki arkadaşlar o heyet içinde Kandil’in temsilcisi olan kişiyi de gösterdiler bana. Bu işleyiş bugünkü işleyiş değil. Başından beri böyleydi. Doğu ve Güneydoğu illerindeki HDP’nin iktidar olduğu belediyelerde, HDP’nin belediyeleri elinde tuttuğu yönetim anlayışında terör örgütünün mutlak temsilcisi ve denetimi var. Türkiye Cumhuriyeti kimse kusura bakmasın muz cumhuriyeti değil! 4 tane çırpıdan oluşmuş kumru yuvası da değil. Kendini koruyacak tedbirleri değişik mekanizmaları eliyle de yürütüyor. Nerede nasıl işler yürüdüğünü devlet biliyor. Bunu olu orta yerlerde tartışmaya açmamız fayda sağlamaz. Devletin kendine özgü bir mahrem yapısı vardır. Her yönetimde olmuştur ve olmalıdır. Devletinizin imkanlarını terör örgütünün yaşaması için doğrudan ya da dolaylı olarak kullanıyorsanız devlet bunu tespit ettiyse devlet bunu engellemek için imkanlarını kullanır. Kayyum bu tedbirlerden biridir. Seni görevden aldım yerine daha güvenilir birisini getiriyorum demektir. Anayasal bir yetkidir. Anayasada da yerel yönetimler kanununda da karşılığı var. Konuyu saptırarak tartışamaya çalışıyorlar. ‘Seçildiler 5 ayda ne yaptılar?’ diyorlar. Bu belediyelerde terör örgütüyle iltisaklı kişiler görev yapıyor. ‘Bizim bunlarla en yakın bir ilişkimiz yok’ diyen bir HDP’li duydunuz mu? İnkar etmiyorlar ki! Ama CHP’liler diyor. Sorun HDP’nin sorunu, onların ortalığı velveleye vermesi gerekirken CHP konuşuyor. Kayyum atamalarını ben Türkiye üzerinde oynanan oyunun 100 yıl önce aldıkları yenilginin bir rövanşı niteliğinde görüyorum. Türkiye’nin parçalanması için çabalayan bir sistem var. 100 yıl önce olduğu gibi buna hizmet eden iç mihraklar yine var” ifadelerini kullandı.

ATEŞLERLE POZ VEREN SİYASETÇİLERDEN DEĞİLİZ, 10 BİN AĞACIMIZ HAZIR
İzmir’de 3 gün boyunca kontrol altına alınamayan ve büyük çapta tahribat yaratan yangın özelinde konuşan Aksakal, “Ateşlerle poz vermeye çalışan siyasetçiler oluyor. Biz onlardan değiliz. Biz arkadaşlarımızla gerekli değerlendirmeleri yaptık. Sonrasında Menderes bölgesine giderek alanı gezdik. İnanın çok büyük bir zarar var. Yaban hayatı tükenmiş vaziyette. Bir sabotaj ihtimalinden söz ediliyor ama aynı gün çok şiddetli bir rüzgar vardı. Çatalca bölgesinde başlayan bir yangının önce önemsendiğini gördük. Yanan alan için 700 hektardan söz ediliyor. Daha yüksek olabilir. Ben gezdim oraları. Bakan, 3 milyon ağaçtan bahsediyor. 30 milyon üzerinde ağaç yanmış. 3 milyonla falan giderilecek bir sıkıntı görünmüyor. Biz DSP olarak 10 bin ağaç hazırladık. Dikim için süreci bekliyoruz” dedi.  

CHP KAPATILMAMIZI İSTİYOR
Türkiye siyaseti üzerine değerlendirmelerde bulunan Aksakal, “24 Haziran seçimlerine kanun dışı bir görüşle katılamamıştık. MHP’den kopanların kurduğu parti seçime girmesin diye YSK tarafından bir şey uydurulmuştu. CHP ile yapılan diyaloglarda o partiye geçen vekiller oldu. Ondan DSP yaralandı. Bir siyasi partinin seçime girmesini engellemeye çalışmak kimseye yakışmaz. Ben DSP’nin seçime girmeyişini eleştiren bir ana muhalefet partisi beklerdim. Ama 31 Mart seçimlerine DSP’nin katılacağı açıklanırken, 24 Haziran seçimlerine sokulmayan DSP’nin bu seçime niye sokulduğu tartışıldı. AK Parti ile anlaştığımızdan, para aldığımızdan bahsedildi. Bunlar doğru şeyler değil. Partiler seçimlere katılmak için kurulurlar. DSP 34 yıldır seçimlere katılıyor. Barajı aşamadığı, iktidar olduğu dönemler oldu. Atatürk’ün kurduğu parti denilen parti ‘biz varken DSP’ye ihtiyaç yok’ diyerek kapatılmasını istiyor” açıklamasını yaptı.

İTTİFAK İKİ PARTİLİ SİSTEME ZORLUYOR
Partilerin baraj sorununu aşmak için ittifaka zorlanabileceğini ifade eden Aksakal, “Siyasetin ana unsurlarını azaltmayı düşünüyorlar. Bu sistemi kurgulayanların kafasının arkasında iki partili bir yapıyı hayata geçirmek var” dedi.

CHP, İSTANBUL’U BİZİM SEÇİME GİRMEMİZLE KAZANMIŞTIR
İstanbul yerel seçimlerine değinen Aksakal, “DSP’nin seçime katılmasıyla CHP İstanbul’da seçimi kazanmıştır. 31 Mart seçiminden bahsediyorum. 13 bin farkla kazanmıştı. DSP 31 bin oy almıştı. Eğer DSP girmemiş olsaydı 25 bin oy karşı tarafa gidebilirdi. DSP gerçekten Atatürkçü, vatansever olan sağ tarafta bulunmuş insanların adresi olabilecek bir parti. Bize oy verebiliyorlar. O sayede CHP seçimi alabilmiştir” diye konuştu.

TEHLİKEYİ GÖRDÜKLERİ İÇİN BİZE ‘BÖLEN’ DİYORLAR
‘DSP’ye oy veren seçmen niye AK Partili Binali Yıldırım’a oy versin?’ şeklinde gelen soruyu yanıtlayan Aksakal, “Binali Yıldırım’a verirdi, Saadet Partisi’ne verirdi, başka birine verirdi ama CHP’ye vermezdi. Rakamlar ortada. Bu tehlikeyi gördükleri için bize ‘bölen’ diyorlar. Ecevit döneminden beri aynı şeyi söylüyorlar” dedi.  

SEÇİLMİŞ BİRİNE ZİYARETE GİTMEM ÇOK DOĞAL
Tüm partilere eşit uzaklık ve yakınlıkta olduklarını ifade eden Aksakal, “Benim Tunç Soyer ile diyalog kurmam bir AK Partili belediye başkanıyla diyalog kurmam kadar doğal. Onlar artık seçilmişler. Partilerine ait değiller. Bakan seçilmiş birine gitmeyecek miyim? Bu düşünce kutuplaştırmayı ortaya çıkarıyor” diye konuştu.  

6 BELEDİYEMİZ BELKİ 60 BELKİ 600 BELEDİYE OLACAKTIR
Yerel seçimlerde göreve gelen belediye başkanlarının performansına değinen Aksakal, “Bu CHP’nin özgün başarısı olarak değerlendirilmemelidir. Toplumun konsensüs sağladığı kişiler CHP listelerinden aday olarak seçilmişlerdir. Ankara’da Mansur Bey hiçbir zaman CHP’liyim dememiştir. Kadrolarını oluştururken kendi özgün fikrine yakın isimler seçmiştir. Onlar kendini CHP mensubu olarak değil AK Parti karşıtı kesimin temsilcisi olarak görmüşlerdir. Birkaç ayda ortaya çıkacak konular değildir bunlar. İzleyeceğiz. Görevlerini nasıl yapıyorlar ona bakacağız. Bizim 6 belediyemiz var. Topluma sunduğumuz projeleri hayata geçirmeye başladık. Bir sonraki seçimde bu vaatlerimizi gerçekleştirdiğimiz şekilde ortaya sunacağız ve 6 belediyemiz belki 60 belki 600 belediye olacaktır” dedi.  

SOYER’İ ZİYARET EDECEĞİM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Tunç Soyer’i en kısa sürede ziyaret edeceğini ifade Aksakal, “Tunç Bey’i Seferihisar döneminden tanırım. İlk fırsatta randevu talep edeceğim ve kendisini ziyaret edeceğim” diye konuştu.  

ADAY DEĞİLİM GENEL BAŞKANIM!
Parti içi kurultay sürecine dair açıklama yapan Aksakal, “Soruyorlar ‘aday mısınız?’ diyorlar. Aday değilim genel başkanım! Partimin refleksi o yönde olursa partimi iktidar yapmak için çalışacağım. Oylarımızı sürekli tırmandırıyoruz, yine çoğaltmak için çalışacağız. Başka adaylar da çıkabilir. Çıkarsa seçilirse o da bizim genel başkanımız olur” ifadelerini kullandı. 



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/genel-baskan-aksakal-anisini-anlatti-kayyumlara-destek-verdi-burasi-muz-cumhuriyeti-degil/1016456