Fatih YAPAR
Üniversitelerde bilim dışı işler!
23 Ocak 2017 Pazartesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en yakın arkadaşlarından birisi.  Aynı zamanda Rize Güneysu doğumlu... Yani Erdoğan ile hemşeri. Çok uzun yıllardır beraberler. Erdoğan İETT’de top koştururken de yanında Refah Partisi’nde aktif çalışma yaparken de... Milli Türk Talebe Birliği, Akıncılar Derneği gibi gençlerin aktif görev aldığı o zamanki yapılanmalarda da en önde bir isim. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, “FETÖ ile mücadelede zafiyet gösteriliyor”, “Yargı ve emniyete baskı yapanlar var”, “Üniversiteler asıl FETÖ’ye dokunmuyor, masumları işten atıyor”, “Henüz yolun başındayız, mücadeleye devam” açıklamalarıyla gündeme gelen de o… AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk’ten bahsediyorum. Külünk, İzmir’i de yakından takip ediyor.  Ardı ardına yaptığı açıklamalarla dikkat çekiyor.

Dört aktif kamu üniversitesine sahip, ikisi yeni kurulmuş altı devlet üniversitesiyle ve özel üniversiteleriyle eğitim alanında da adından söz ettiren İzmir’de FETÖ yapılanması aylardır tartışılıyor. Her alanda olduğu gibi yükseköğretimde de örgütlenen bu yapıyla mücadele tam anlamıyla yapılıyor mu? 15 Temmuz sonrasında bu yapıyı temizlemek için göreve getirilen rektörler nasıl çalışıyor? Gerçekten çalışma yapıyorlar mı yoksa göstermelik kararlar mı alıyorlar? Üniversite içindeki akademik ve idari görevlendirmelerde hassas davranıyorlar mı? Nedense bu tür sorular temizlik çalışmaları sürdükçe akıllarda kalmaya devam ediyor. Bir yanda savcılık, diğer yanda emniyet ve YÖK eliyle yürütülen “üniversiteler soruşturmasında” kafa karıştıran birçok kararlar alınıyor.

Savcılık tarafından iddianame hazırlanan Katip Çelebi Üniversitesi ve onlarca akademisyenin atıldığı 9 Eylül Üniversitesi dışında mezun olduğum, eğitimini aldığım Ege Üniversitesi’nin durumu ortaya koyan yazılar yazmıştım. İnanın aradan geçen zamanda ne telefonlarım durmak bildi ne de gelip derdini anlatanlar. Tabi ki bahse konu yazılarda isimleri geçenlere söz hakkı tanımak bizim en büyük sorumluluğumuz. Buna da çok dikkat ediyoruz. Üniversitenin rektörlüğüne atanan Prof. Dr. Cüneyt Hoşcoşkun’un FETÖ/PDY bağlantısı nedeniyle kapatılan Şifa Üniversitelerin sahibi Türkiye Tabipler Vakfı’nın noterdeki kurucular listesinde yer aldığını belirtmiştim. Hoşcoşkun bu durumla ilgili, “İsmimi benden habersiz listeye yazmışlar” demişti. Peki ismi 2014 yılında “Küresel Doktorlar Ege Sağlık Konfederasyonu” olarak değiştirilen FETÖ’nün sağlık yapılanmasının merkezi Ege Uluslararası Sağlık Federasyonu (ESAFED) ile bir bağlantısı var mıydı?



Başta Afrika, Balkanlar ve Türki Cumhuriyetlerinde faaliyet gösteren bu yapının Yüksek İstişare Konseyi’nde geçmişte görev yaptığı belirtilen Hoşcoşkun’un durumuyla ilgili birçok belge, fotoğraf yer alıyor. Hatta derneğin kurucu başkanı Prof. Dr. Mustafa Sarsılmaz ve Şifa Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Yusuf Erdoğan ile birlikte görülen Hoşcoşkun’un yine daha önce Şifa Üniversitesi’nde böbrek nakil sorumlusu olarak çalıştığı biliniyor. Tabi buralarda, İzmir’in bir dönem sağlığının başında olan kamu yöneticilerinden Arapça dersler verenler de var.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın son İzmir ziyareti öncesinde üniversite senatosunu apar topar toplayarak “fahri doktora” verilmesi kararı alan Hoşcoşkun’un hamlesi boşa çıktı ama “temas kurma” çalışmaları ise sürüyor. Devletin tepe noktasında yer alanlarla “sıcak ilişki” kurma gayreti gösteren Hoşcoşkun atandıktan sonra ilginç hamleler de yaptı. Mesela bunlardan birisi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanlığı’na Prof. Dr. Engin Berber’i getirmesi oldu. Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi için “Erdoğan’ın Çakma Beyaz Sarayı”, “Kaçak Saray” gibi nitelendirmelerde bulunan Berber’in hükümet karşıtı birçok makalesi ve yazısı yer alıyor. Zaten yazdıklarının tamamı muhtemelen şifresini kaybettiği Twitter hesabında da var. Yine 2008 yılında Ege Üniversitesi adına hazırlanarak ilan edilen "türban karşıtı" bildiriyi okuyan İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aylin Göztaş halkla ilişkiler bölümü başkanlığına getirildi. 

Üniversitede sadece yönetim kademesi karışık değil. Son günlerde krizin yaşandığı yerlerden birisi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü... Mesela, aynı bölümde Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serkan Acar ile Doç. Dr. Ömer Bıyık akademik görevlendirmeler ve idari konular nedeniyle tartışırlar. Acar, disiplin kuruluna gönderilir. Fakülte yönetiminin kararıyla savunma istenip konuya açıklık getirmesi beklenen Acar’ın dosyası görüşülürken üniversiteye operasyon yapılır. Doç. Dr. Bıyık FETÖ üyesi olduğu gerekçesiyle hem üniversiteden atılır hem de Bylock kullandığı gerekçesiyle cezaevine konulur. Acar, kendisine FETÖ/PDY üyelerinin tuzak kurduklarını söyler ve disiplin kararına itiraz eder. Üniversitenin üst disiplin kurulu ceza vermez ama fakültenin disiplin kurulu buna rağmen cezalandırır. Hem de ‘kademe ilerleme’ cezası verir. Yani fakülte yönetim kurulu ve disiplin kurulu üniversiteden atılan, cezaevinde bulunan birisinin ifadelerini ciddiye alarak işlem yapar. Tabi ki kararı idare mahkemesi verecek ama hep akıllarda halen daha üniversite içinde FETÖ’nün korunduğu, kollandığı iddiaları da gündemden düşmeyecek.

Bu arada yazılarda isimleri geçenlerin cevap hakkına saygı duyduğumuzu ifade etmiştik. Onlardan bir tanesi de Gediz Üniversitesi’nden Hoşcoşkun’un transferi olan Özlem Coşan. Kendisinin FETÖ yapılanmasıyla alakasının olmadığını belirten Coşan tarafıma gönderdiği yazıda, 28 Şubat sürecinde İstanbul Üniversitesi’nden başörtüsü nedeniyle atıldığını belirtmiş.Daha önce 7 yıl Amerika Pensilvanya'da State Üniversity'de eğitim aldığı bilinen, Coşan'ın FETÖ'den ortakları tutuklu bulunan YMM. A.Ş'de "iş deneyimi" de bulunuyor. Kendi yazısında, AK Parti İzmir İl Kadın Kolları ve ana kademede (2011-2012) yıllarında görev yaptığını da anlatan Coşan’ın sözleri şöyle: “2001'de okulumu Kıbrıs'ta tamamladım ve 2002 yılında şahsıma Green Card çıkması üzerine eşimle Amerika'ya göç ettik. 2009 yılında da oğlumla Memleketime kesin dönüş yaptım. Gediz Üniversitesi’ndeki yüksek lisansım 2012-2014 yılları arasındadır. Malum yapı ile ilgili mücadelem 16 yaşımdan bu yana devam ettiğinden Amerika’da da FETÖ’cülerin fişlediği ve bunu şeref kabul etmiş bir Recep Tayyip Erdoğan sevdalısıyım. Reisimiz şiirden dolayı nezarete götürüldüğünde İstanbul Üniversiteli bir öğrenci olarak kendisini uğurlayan o kutlu öğrenci grubunun içindeydim ve hala mücadelemle bu davanın içinde yer alıyorum”

NOT 1: Şimdilik sadece bir tane rektör yardımcısı atayarak koca üniversiteyi tek başına idare etmeye çalışan rektörün yeni yardımcıları akademik camia tarafından merakla bekleniyor.

NOT 2: Bir dönem her alanda kendisine koşulsuz şartsız destek verenler nedense birbirine düşmüş durumda. Ortalıkta dolaşan isimler “geçmişi” yad ederek gelecekle ilgili fikirlerini kamuoyuyla paylaşıyor.

NOT 3: Üniversitede tartışma yaratan bir diğer mesele ise uzun süredir resmi WEB sitesinde duran akademik personel ilanı. Herkes, adeta tarif edilen, özel yetenekli bu kişilerin kim olduğunu da merak ediyor.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Hakkı turan 24 Ocak 2017 Salı 04:31

Çok güzel bir yazı tebrikler

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Türk kimliğine husumet beslemek
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
İmamoğlu’nun el uzattığı Somalı köylüler
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Erken seçim hangisine yarar?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Mahfi Eğilmez’den Yeni Ekonomi ve Çevre
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Endüstriyel futbol öğütüp yutuyor!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bugün hepimiz çocuk olalım!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Görgüsüz açlık ve ikiyüzlü siyaset!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çok başarılı bir STK örneği: EÇEV
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Bizim Yahudiler neden susuyor?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva