Yorumsuz bir yazıdır bu….

Konuşan da, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’dir…

20 Ocak 2015:
“Erdoğan’ın başkanlık isteği,başkanlık hırsı parlementer sisteme,yani mevcut devlet nizamına taban tabana zıttır. PKK ve mevcut çevrelerde “Al özerkliği, ver başkanlığı” mutabakatı sağladığı anlaşılan Erdoğan, tek adam olmak için bastırmakta, son kozlarını oynamaktadır.”

8 Şubat 2015 Kırşehir mitingi:
“Erdoğan baştan aşağı yalan olup çıkmıştır. Bu yolla anayasayı değiştirip, Öcalan canisiyle başkanlık sistemini kurma hedefine sabitlenen Erdoğan,geri dönülmeyen bir mecraya sapmıştır.”

8 Mayıs 2015:
“PKK nın desteğiyle başkanlık amacı güden Erdoğan; gün yüzü göremeyecek, heves ettiği bölünme anayasası elinde patlayacaktır.”

9 Mayıs 2015:
“Başkanlık, federasyon demektir. Bu da Türkiye’yi bölünmeye götürecektir.Beştepe Hanedanı ve AKP yönetimi 17-25 Aralık yolsuzluk dosyalarının bir daha açılmamak üzere kapatılması ve bu rüşvet, hırsızlık ve yolsuzluk çarkının döndürülmesi Tayyip Erdoğan’ın bütün yetkileri elinde toplayarak diktatörlüğü ilan etmesine bağlıdır. Yeni anayasa ile başkanlık sistemine geçilmesi bunun için istenmektedir. Recep Tayyip Erdoğan tipi başkanlık sistemi  Türkiye’nin bölünmesinin reçetesidir. Demokrasinin idam fermanıdır.Tek adam diktatörlüğünün beraatidir.Hırsızlık ve yolsuzluk ruhsatıdır. Beştepe’nin ve peşinde sürüklenen AKP’nin yeni Türkiye’den anladıkları ve murat ettikleride budur.İstedikleri ve amaçladıkları bölünmenin, hırsızlık ve soygunun, hukuksuzluk ve zorbalığın önünün açıldığı, bu konuda Erdoğan’ın sınırsız yetkili olduğu karanlık bir Türkiye’dir.”

8 Aralık 2015:
“Erdoğan ne yapmaya çalışmaktadır. Peki Erdoğan başkan olduktan sonra krallık ilan etmeyeceğine kim garanti verebilir.Oğlunu ikinci Erdoğan olarak tahta geçirmeyeceğine kim garanti verecektir.Türkiye’nin yeni Putin’i oluşmaktadır.”

5 Ocak 2016:
“Milliyetçi Hareket Partisi, başkanlık sistemine tümden karşı olup, parlementer sistemin revize edilerek geliştirilmesinden yanadır.”

26 Mayıs 2016:
“Başkanlık sisteminin veya fiilen uygulansa da partili cumhurbaşkanlığının ileride aşırı bedellere mal olacağı bilinmektedir. Türkiye Cumhuriyeti, Türk Milletinin eseridir. Başkanlık sistemi ve partili cumhurbaşkanlığı konusunda vereceğimiz destek,sunacağımız herhangi bir katkı zamanın şartlarının ruhuna uygun olacak şekilde yoktur.”

12 Haziran 2016:
“Bizim saray ile anlaştığımız namertçe söylendi. İlk aşamada partili cumhurbaşkanlığına evet dediğimiz, başkanlık sistemine sıcak baktığımız soysuzca iddia edildi.”

3 Ocak 2017:
“Anayasa değişikliği genel kurula geldiğinde de, oradaki değerlendirilmelerde de katkı sağlayacak bir tek oyum vardır, onu da vereceğim. Verdiğim evet oyumu  referandumda da aynen  tekrarlayacağım.”