Demokratik Ülkelerin tamamın da genel olarak seçmenler ikiye ayrılır...

Sağ seçmenler, sol seçmenler...

Partilerin de hedef kitleleri bu genel tasnife göre isim alırlar.

Sağ partiler, sol partiler…

ABD’deki Cumhuriyetçiler, Demokratlar gibi…

Avrupa’daki Sosyal Demokratlar ve Hıristiyan Demokratlar gibi..

İngiltere de Muhafazakarlar ve İşçi Partililer gibi…

Ülkemizde de genel tasnif bu doğrultudadır… Ve en çok “göz dikilen” hedef kitle “sağ seçmen”dir…

Çünkü: Türkiye’de “sağ seçmen” doğrudan üç iktidar çıkarmıştır…

Demokrat Parti,

Adalet Partisi,

Anavatan Partisi…

AKP bu tasnifini içinde değildir… Oy olarak “sağ seçmenden” oy almıştır ama temsilde “sağ seçmeni” temsil etmez…

Yüzde olarak “sağ seçmen” yüzde 60 ile 70 arasında olarak varsayılır. Bu sebeple açıkça veya dolaylı olarak “hedef kitle” bu seçmendir. Öylesine “Herkesin partisiyiz,herkesten oy alacağız…” gibi söylemler gerçeği ifadeden çok politik söylemlerdir.

Herkesin partisi olmaz ve seçmen de her partiye oy vermez.

Şimdi:

Sağ seçmeni hedef kitle olarak gören partiler ve genel başkanların dikkate alacağı çok önemli bir husus vardır.

1950’den sonra adı geçen seçmen kitleyi hedef alanların, ki ben buna deyim uygun ise “postta oturanların” diyorum isimlerine kişiliklerine bilgi ve birikimlerine çok dikkat etmek gerekir… Yani bu “post” öyle kolay oturulabilecek bir “post” değildir.

Şöyle bir göz geçirelim.

Hemen 1950 sonrası:

Celal Bayar ve Adnan Menderes…

Bilmem herhangi bir açıklama yapmaya gerek var mı?

Kimler geldi geçti ama bunların unutulmamaları dahi gerekli açıklama için yeterlidir.

Sonra Süleyman Demirel…

40 yıldan fazla Devlet’in en üst kademelerinde görev yapmış bir Siyaset Ve Devlet adamı.

Esprileri hala konuşulan bir şahsiyet…

93 yaşlarındayken bile halkın “Şimdi Demirel 10 yaş genç olmalıydı da görmeliydi bu iktidar” denilen bir insan.

Sonra Turgut Özal…

İktidara geldiğinde ülkenin 28 il’inde sıkıyönetim vardı.

Başbakanlık protokolde 10. sıradaydı.

Ülkede her gün 4 saat elektrikler kesiliyordu…

Bu saydıklarımın elbette eksiklikleri fazlalıkları vardı… Ben sadece “sağ seçmen”i hedef kitle alıp siyaset yapan isimler olarak verdim.

Demem odur ki; bu kitleye hitap edenler veya edecekler öncelikle bu “postta” kimler oturuyordu onu şöyle bir iyice hesap yapmalı ve adımlarını ona göre atmaları icap eder…