İzmir’in asırlık Ticaret Odası’nda seçim rüzgarı esiyor…

Şimdilik “İzmir Meltemi” tadında…

Yarın ne olur bilemem…

Belki de önüne geçilmez bir “fırtına”ya dönüşecek…

Bir tarafta…

26 yıllık koltuğunu bırakmak istemeyen Ekrem Demirtaş…

Diğer yanda…

İzmirli genç işadamı Mahmut Özgener…

Sahi, Özgener İZTO’yu yönetmeye nasıl talip oldu?

“Saati, vakti geldi…” diyenler çoğunlukta ama…

Bence burası biraz gizemli…

***

Nisan başında gerçekleşecek İZTO seçimine değinmemin sebebi…

Ege’de SonSöz’de yayınlanan…

“Otomotiv Sektörü Özgener’in Yanında” başlıklı haber…

Ne diyor İzmir’in otomotiv sektörü öncüleri?

“Sonuna kadar Özgener’in yanındayız… O’nu İZTO Başkanı görmek istiyoruz…”

Toplu fotoğrafa baktım; çok sıcak, çok samimi…

Özgener’in yanıbaşında da EGOD’a (Ege Otomotiv Derneği)  12 yıl başkanlık yapan, kadim dostum işadamı Mustafa İduğ var…

Sormak şart oldu; siyaseti de iyi bilen İduğ’a:

“Mahmut Özgener’in kazanma olasılığı ne kadar?”

“Bence yüzde 50’nin çok üstünde… Çünkü; Mahmut Bey, öncelikle sektörümüzden… Ayrıca çok başarılı bir işadamı… İyi bir aile babası… Dört dönem Altay’a başkanlık yaptı… Bu gayretini Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı ile taçlandırdı… İhracatçılar Birliği Başkanvekilliğini başarıyla sürdürdü…  Özetle, Özgener için (Şurası olumsuzdur…) diyebileceğiniz hiçbir şey yok…”

Hassas soru ama, sormak gerek… Otomotivciler adına İZTO seçimlerinde koordinatörlük görevini üstlenen Mustafa İduğ’a, İzmir’deki çok yaygın bir söylentiyi hatırlatıyorum… AK Parti’nin, Mahmut Özgener’i Büyükşehir Adayı göstermek istediği yolundaki fısıltılara bakalım ne cevap verecek?

“Ağzı olan konuşuyor diyeceğim, ayıp olacak… Bir kere, Mahmut Özgener sayın Başbakan Binali Yıldırım Bey’i sever ama AK Partili değildir… Bu soruyu soran çok oldu… Mahmut Bey’in verdiği cevap aynen şöyle: “Ben bugüne kadar siyaset yapmadım, bundan sonra da yapmayacağım… Herhangi bir siyasi partiye üyeliğim de olmadı… Ben ticaret adamıyım… İzmir’e borcum var, bu borcu ödemek için adayım…”

***

Peki; Mahmut Özgener adı nasıl ortaya çıktı? Çoban Ateşi’ni kim yaktı? Mustafa İduğ, bu soruya “bir bilen” gibi cevap veriyor:

“İzmir Ticaret Odası’nda değişim şarttı… Yaklaşan fırtınayı hissediyorduk… Yine bilinen oyunlar sahnelenecekti… 26 yıldır aynı koltukta oturan Ekrem Demirtaş ve yönetimi, üyelere yönelik çalışmalar yapmıyordu… Tam bu sıkıntımızı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne (TOBB) iletmek isterken, atak karşı taraftan geldi… TOBB Eylül’de bir anket yaptı… Ankette (İzmir Ticaret Odası’nın çalışmalarından memnun musunuz?) sorusu da vardı… İzmir’in değişim isteği başı çekiyordu… Duygularımızı TOBB’a ilettik…”

“Yani bir yerde Çoban Ateşi’ni yakan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu oldu?”

Mustafa İduğ, bu kez “siyasetçi yanı” ile karşılık verdi…

“Kimbilir, belki…” dedi ve ekledi: “İZTO’nun mevcut yönetim kurulundan aniden altı ismin birden istifa etmesini başka nasıl izah edebilirsiniz ki? Belli ki, o istifa edenler de değişim istiyor… Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek var mı?”

Sonsöz: “Üstelemek, başarının temel unsurudur… Eğer kapıyı yeterince uzun süre ve yüksek sesle çalarsanız, birilerini uyandıracağınızdan emin olabilirsiniz…