Dr. Berna BRIDGE
Öğretmen döven öğrenciler
11 Ocak 2017 Çarşamba

1975 yılıydı. Amerikan Koleji Lise birinci sınıfta öğrenciydim. Okul bahçesinde yüksekçe bir duvara oturmuştum. Şimdi rahmetli olmuş benim derslerime girmeyen tanımadığım öğretmenlerden biri yaklaşık 10 metre uzağımdan yürümekteydi. Hayli uzaktaydı, beni fark etmediğini, tanımadığını düşündüğümden ve duvarın yüksekliğinden dolayı ayağa kalkmadım. Yanıma yaklaştı ve “Geçmiş olsun” dedi. Duvardan indim, ayakta “Teşekkür ederim ama hasta değilim” dedim şaşkınlıkla. Bir hanımefendi edasıyla bu yaşlı öğretmen “Ayağa kalkamayacak kadar hasta zannettim de seni” dedi. Bana saygı ile ilgili bir mesaj vermişti; uzakta bile olsa, benim öğretmenim olmasa, beni tanımasa, ben onu tanımasam bile, duvar inmesi zor bir duvar olsa bile bir öğretmen geçerken duvardan inip ayağa kalkılır ve ben o mesajı almıştım. Hiç unutmadım… Işıklar içinde yatsın hocamız…

40 yıl sonra ülkemizin hali… Çok üzüntü verici… Ne gençler ne yaşlılar arasında görgü, hanımefendilik, beyefendilik, eski deyimiyle “adab-ı muaşere” kalmadı. Herkes bir öfke küpü, saldırganlık, saygısızlık almış başını yürümüş. Antalya’daki son olaydan öğreniyoruz ki her gün teröre şehit veren ülkemizde öğrenciler bizi birleştiren İstiklal Marşımızı artık önemsemiyor, üstelik hatırlatan öğretmeni de dövüyorlar…

İnanması gerçekten zor. Yürek dağlayıcı, benim gibi 35 yıllık bir öğretmen için. Nasıl geldik bu günlere? Önce sekiz yıllık eğitimle orta okullar ilkokullarla birleştirildi ve böylece eskiden orta okullarda var olan disiplin yönetmeliği kaldırıldı. Disiplin yönetmeliği öğrencilere davranış kurallarını, yani görgüyü, “adab-ı muaşere”yi öğreten yazılardır. Fevri davranışlara giren ergenler için sınır çizici bir listeden, kağıt parçasından ibarettir aslında ama işe yarardı. Eğiticiydi. Disiplin sözünü duyan öğrenciler kendilerine bir çeki düzen verirdi. Doğru davranışa, fevrilikleri frenlemeye alışarak ortaokuldan liseye geçen öğrenciler lisede de doğru davranışa, saygıya daha kolay yönelirlerdi.

Önce bu kayıp yaşandı. Sonra, bütünleme sınavlarının kalmasıyla ortaokuldan mezuniyet ilkokuldan mezuniyet kadar kolaylaştı. Öğrencilerde ders öğrenme, not korkusu kalmadı. Lise birinci sınıfa hiçbir iç kontrol, öz disiplin, ders disiplini öğrenmeden geçen öğrencilerin bir kısmı (daha fevri olanları) tökezledi, hala tökezliyor. Son yıllarda lisede de sınıf geçme çok kolaylaştırıldı. Çalışan, çalışmayan herkes sınıf geçer oldu. Son 7-8 yıldır ilçelerdeki Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri öğrenciyi disipline veren okullar ve öğretmenlere sıkıntı yaşatmaya başladı.

Bu tutuma “Alo 147” şikayet hattı ve Bimer şikayet merkezi eklendi. Biliyorum ki öğrenciye haksız, hoyrat davranan ve şikayet edilmeyi hak eden az sayıda öğretmen var ama İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinde çalışan şube müdürleri ve müfettişler ayrım yapmadan, araştırmadan, otomatik her şikayeti soruşturmaya ve her öğretmene cezaya dönüştürdü bu işi. Bu soruşturma ve cezalar çocuğunu şımartan ve saldırgan yapısı olan velilere maalesef ölçüsüz bir güç verdi. Veliler öğretmenlerin, okul yöneticilerinin yüzüne, cep telefonuna hakaretamiz şeyler söylemeye başladı. Bunlara tanık olan zapt edilmesi zor öğrenciler iyice fevrileşti.

Geçmiş yıllarda bir öğrenci Sevilay adlı bir öğretmeni bıçaklayıp öldürdü. Hemen ertesinde başka bir öğrenci bir kadın öğretmene yumruk atıp burnunu kırdı. Şimdi de Antalya’daki olay. Öğretmenler öğrencilerden ve velilerden artık korkar hale geldi.

Milli Eğitim yetkilileri görmelidir ki bugün kendilerine yönelmemiş bir bıçak ya da yumruk yarın kendilerine de yönelebilir. Devlet öğretmenini, halkın korumakla yükümlüdür. Çözüm Alo 147 ve Bimer şikayet hatlarını öğretmenlere karşı bu kadar kontrolsüz kullanmamakta ve hemen soruşturma açıp cezaya dönüştürmemektedir.

Bu şikayet hatlarının bu kadar ölçüsüz kullanılıp veli ve öğrenciyi şımartır hale getirmesinin nedeni birçok İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde bilgi, liyakat ve tecrübesiyle Şube Müdürü olmak yerine torpille gelmiş, hatta FETÖ’nün bir parçası olması muhtemel kompleksli, kaprisli, bilgisiz, genç, tecrübesiz, öğretmenlere eziyet eden yöneticiler vardır.

Çözüm bu makamlara bilgi ve tecrübesi olan öğretmene saygı duyan ve kompleksi olmayan, yeterli, liyakat sahibi kişilerin atanması, öğretmenlerin üzerindeki bu anlamsız baskının kalkmasıdır. Yoksa bir kuşak gençlik görgü ve davranış kurallarını öğrenmeden büyüyüp, saldırgan yönlerini denetleyemeyen kişiler olarak topluma katılacaktır. Yani ziyan olacaklardır…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Kanat Akbıyık 14 Ocak 2017 Cumartesi 11:27

Hocam,okulunuzda öğrenci olma şansını yakalamış oğlum Deniz'le yazınızı okuduk ve kesinlikle çözüm önerinizin çok değerli olduğunu düşünmekteyiz.Sağlıcakla kalın..

Yorumu oyla      11      5  
Sakine topdemir 13 Ocak 2017 Cuma 00:16

Kesinlikle ziyan olan bir nesil geliyor saygılar Berna hocam

Yorumu oyla      12      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çoban ateşini 'topuklu' yaktı!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva