Ümit YALDIZ
Nerde o eski kongreler!
24 Temmuz 2017 Pazartesi

Siyasi partilerin iki yılda bir yapmak zorunda oldukları rutindir aslında kongreler.
Bazıları için kâğıt üzerinde bir zorunluluktan ibarettir hatta.
Aynı delege, aynı liste defalarca seçilir. Kim tarafından?
Tabi ki üye tarafından değil… Yukarıdakiler tarafından…
Türkiye’ye has demokrasi genelde şöyle çalışır.
Önce yukarıdakiler aşağıdakileri seçer. İl, ilçe başkanı ama özellikle de kurultay delegeleri özenle seçilir. Sonra sıra aşağıdakilerin yukarıdakileri seçmesine gelir.
Bu kısır döngü hemen hemen tüm partiler için geçerlidir. Çoğu zaman CHP için de…

Ama AK Parti’nin ilk yıllarında tablo bu denli acınası değildi. Politika muhabirleri olarak kıran kırana AK Parti kongreleri izledik o yıllarda. Her ilçede, her ilde en az iki liste yarışırdı. Genel merkez birini işaret eder ama ötekine de ‘çıkma’ demezdi. Hatta kürsüde her iki adayın eli birlikte kaldırılırdı.
2005 kongresi mesela…
Mevcut İl Başkanı Ali Aşlık ile yardımcısı Kerem Ali Sürekli’yi karşı karşıya getiren kongrede genel merkez Aşlık’tan yana işaret verdi. Hatta işaretinin tam anlaşılamadığını gören Erdoğan, kongrenin yapıldığı salonda her iki listede birden yazılı olan 2004 Büyükşehir Adayı Taha Aksoy’u Sürekli’nin listesinden istifa ettirdi.
Bu denli aleni müdahaleye rağmen Erdoğan hem kürsüde hem Aşlık’ın hem de Sürekli’nin elini kaldırdı. Kıran kırana yarışı Aşlık kazansa da şimdilerde vekil olan Sürekli de fena bir oy almamıştı. Ama genel merkezin müdahalesi ne Sürekli’ye ne de ona doğrudan ya da dolaylı destek veren milletvekillerine geri adım attıramamıştı. Sonuna kadar yarıştılar. Seçimin sonucu açıklandığında Sürekli’nin yanında dimdik duran Milletvekili Tevfik Ensari’nin Halkapınar Spor Salonu’ndan Otogar’a kadar yürüdüğü konuşulmuştu. İddiaya göre yaşadığı şokun etkisinden çıkamayan Ensari, farkında olmadan Spor Salonu’nun önünden geçen Kamil Tunca Bulvarı boyunca Otogar’a kadar yürümüştü.
Ensari’yi yürüten demokrasiydi. Parti içi demokrasiydi.
İlçelerde de kıran kırana seçimler yapılırdı. Bazı kongreler tekme-tokatlı kavgalarla sonuçlanınca genel merkez sözüm ona önlem olarak kongrelerde ‘tek liste’ kararı aldı. İkinci listeye müsaade edilmedi. İzinsiz liste çıkaranlar en kısa yoldan aforoz edildiler.
Referandumdan sonra partisine dönüş kurultayında Erdoğan’ın partisi için koyduğu bir teşhis var ya hani! Metal eskimesi meselesinden söz ediyorum.
İşte AK Parti teşkilatlarında metal yorgunluğunun önemli nedenlerinden biri demokrasi eksikliğidir. Bir politika doktoru tarafından metal yorgunluğuna reçete yazılsa, ilk ilaç demokrasi olur. Bünyede yeterli miktarda demokrasi olmayınca il, ilçe başkanınızın atanmış memurdan farkı kalmıyor.
Haliyle de kendisini atayan iradeyi memnun etmek dışında bir varlık gösteremiyorlar.
Bu durum bir süre sonra siyasi kısırlığı beraberinde getiriyor. Öyle ki kendisini atayan irade bile bu kısır döngüden memnun kalmıyor.
Oysaki il başkanı, ilçe başkanı, milletvekili bir iradeyi temsil etse, bu ona ayrı bir sorumluluk yükleyecektir. Yukarıya karşı gerektiğinde işaret parmağını kaldırıp yerel ölçekte sorunları ve çözüm önerilerini sıralayabilecektir. Oysa bugün yapılanları görüyoruz işte! Birçok toplantı ‘Padişahım çok yaşa’ seansından öteye gitmiyor, gidemiyor.

-Efendim bizde demokrasi var. Siz göremiyorsunuz.
-Geçiniz. Olduğunu sandığınız şeyin adı demokrasi değil. Parti içi demokrasi… CHP’de bile yok ki sizde olsun. İki yıl önce iki aday çıktı diye İzmir’in yarım milyonluk ilçesi Buca’da kongre yapmamış bir partisiniz. Hangi demokrasiden söz ediyorsunuz?
Metal eskimesi ya da yorgunluğu… Bu hastalığın tedavisinde acilen yüksek dozda bir miktar parti içi demokrasi öneriyorum. Kongre süreci bunun için fırsattır aslında.

-Efendim iki adaylı kongrelerin önünü açarsak Reis’in altını oyarlar. Sızarlar partimize, kandırırlar bizleri…
-İşte metal eskimesi sorununun bir nedeni de bu paranoya halidir. Reis mertebesinde biriyseniz üç-beş delege sizi zaten yıkamaz. Yıktığında ise siz zaten o mertebeden çoktan indirilmişsinizdir. Bu ‘altını oyarlar paranoyası’ en tepeden en alta kadar herkeste görülmeye başlandığından düşünen, üreten, potansiyeli olan isimlerden çok ‘sadık, itaatkâr’ simalar tercih ediliyor. Haliyle metal eskimesi de kaçınılmaz oluyor.
*
Yani demem o ki demokrasi iyidir. Seçene de seçilene de güç verir. Seçene de seçilene de sorumluluk yükler. Sadece AK Parti’nin değil Türkiye’nin ana sorunudur yetersiz demokrasi…
Gezi Parkı, Adalet Yürüyüşü falan… Hepsinin kökenine inin… Demokrasi eksikliğini görürsünüz.
Demokrasi hava kadar, su kadar, ekmek kadar önemlidir. Hele hele bu yüzyılda… Demokrasiyi güneş gibi düşünmek lazımdır. Hayatın en olmazsa olmaz bileşeni yani.
*
Bu çerçevede Ege’de Sonsöz’de okuduğum “AK Parti İzmir’de delege seçimleri tamam” başlıklı haberde yer alan ayrıntılara göz attım. Delege listelerine bakarak il kongresinin değil ama 2019 ‘yerel-genel’ rekabetinin ayak izlerini görmek mümkün. Birlik-beraberlik duygusu adına eskilerin ayrım yapılmadan delege yazılması olumlu bir adım. Cemil Şeboy’dan İlknur Denizli’ye, Mehmet Tekelioğlu’ndan Ali Aşlık, Aydın Şengül’e kadar hemen herkes değerlendirilmiş. Öte yandan 2019’un potansiyel başkan/vekil adayları ‘aday olmak istedikleri ilçelerden’ delege yazılmayı başarmış.
Şimdi sıra ilçe kongrelerinde? Yasak savma ya da dostlar alışverişte görsün kabilinden değil de demokrat İzmir’in ruhuna uygun gerçek bir kongre süreci yaşanırsa, AK Parti adına bazı şeyler yoluna girebilir.
Tek liste zorunluluğunu kaldırsınlar… Teşkilat, taban bir parça nefes alsın…
Birçok şeyin kendiliğinden yoluna girdiği görülecektir.
Daha renkli, daha canlı ve daha nitelikli bir yapı arzulanıyorsa tabi ki…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Tevfik ENSARİ 27 Şubat 2024 Salı 13:29

Ağzına sağlık. Muhabirlerin kralı Ümit YALDIZ ! Sen de doğruluktan ve doğru haber sunmaktan hiç şaşmadın. O günler uzun olsaydı . Sana da Kerem Ali’ye de maziyi hatırlattığınız için teşekkürler eder, başarılar dilerim.

Yorumu oyla      0      0  
Ali cezmi 25 Temmuz 2017 Salı 21:18

Ümit bey şuan delege atanıyor o da olur şu anki atama mahallesinde %5£ si mahalleli diğet %50 si partiye hiç bir faydası olmayan kişilerden oluşuyor seçimde haydi delege oldunuz sandıkta görev alın diyorsun partiye oy vermediği gibi yanından bile geçmiyor sen gelde seçim al izmirde. 400 delegenin yerı partinin değil birilerinin adayı

Yorumu oyla      11      5  
Ahmet bulduk 25 Temmuz 2017 Salı 00:11

Delegeleri. Üye seçmiyor delegeler atanıyor bu bütün partilerde böyle çünkü partileri birileri ele geçirmiş birmahallede 20 delege var 50 kişiyle seçime girilsin her üye istediği delegeyi seçsin göremlim

Yorumu oyla      11      5  
ismail SARI 24 Temmuz 2017 Pazartesi 19:32

Ümit bey, o kadar güzel analiz yapmışsınız ki kaleminize sağlık. Nerede o heyacanlı zevkli ve delegenin partisine sımsıkı sarıldığı kongereler...2006 Karşıyaka ilçe kongeresini hiç unutmuyorum...Ali ASLAN ve Yahşettin DEMİRBAŞ,ın kıyasıya yarıştığı ama sonuçta Demokrasinin ve Partimizin kazandığı şahane bir yarıştı...Tabanda heyacan kalmadı..Tek listeli kongereler, partiye sahiplenmeyi azaltıyor..il ve ilçesini özünden kucaklıyacak, ilçesini tanıyan halkın içinden çıkan Başkan ve Yöneticilere ihtiyacımız var.

Yorumu oyla      11      5  
Ekonomi 24 Temmuz 2017 Pazartesi 19:13

Ümit Bey; et 50 tl nohut 15 tl enflasyon (Tuik‘in tüm sepetin içeriğini değiştirme çabalarına rağmen) çift haneli rakamlarda, devletin açıkladığı işsizlik rakamları ortada, cari açık vs diye gidiyor liste.Mercimek kanadadan,nohut meksikadan,et uruguaydan,fasulye arjantinden,elma şiliden,buğday fransadan-almanyadan.Dünyada 4 mevsimi yaşayan ender coğrafyada yaşayacaksın tarım ve hayvancılık böyle mi olur? 16 nisanda ticaret-sanayi-turizmi yani ekonomiyi elinde tutan illerin yaptığı ikaz dikkate alınmadı.İl bazında bu ortamda siyasetçiler ne yapsın?

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Filiz SEZER
Filiz SEZER
Etkili fedakârlık ve kayıp milyarlar
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmir’in deprem bölgesindeki büyük dayanışması…
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Bu seçimin neden bunca talibi var?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İzmir kimin ya da neyin kalesi?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Erkek dediğin öldürür
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Foça, Tire, Çeşme ve Dikili de MHP diyecektir
Kemal ARI
Kemal ARI
Oyumuz, onurumuz ve özgürlüğümüzdür...
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Diktatör
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Sağduyu marifeti ile seçebilmek…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Son hafta
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva