Başlıktaki özlü söz…

Amerika Birleşik Devletleri’nin 26’ncı Başkanı…

Theodore Roosvelt’e ait…

İngilizcesi, “Believe is half of success…”

Bu söz neden bir asırdan fazladır insanoğlunun…

Dağarcığında tazeliğini koruyor?

Şundan:

“Bir insanın bir şeyi başarmasının en önemli ve ilk yolu…

Bu işi gerçekten yapabileceğine inanmasıdır…

Çünkü bir insanın yapacağına inanmadığı hiçbir şeyi…

Yapabilmesi mümkün değildir…”

Doğru mu?

Harbiden doğru…

Sizi, bizi, hepimizi “başarmaya” teşvik eder mi?

Eder…

Peki, şu sırada İzmir çukurunda en çok kime etkiler?

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı…

Nihat Zeybekci’yi…

Neden?

Açalım konuyu…

***

Zeybekci, “10 Numara İzmir” adını verdiği proje lansmanına…

Bendenizin 20 gün kadar önce kaleme aldığı…

“Delileri akıllılar da sever!” başlıklı yazıya gönderme yaparak başladı…

Ve dedi ki:

“İzmirli bir gazeteci kardeşim, bir belge sundu adaylığım açıklandıktan sonra… Bizim geçmişimizle ilgili… 18 Eylül 2014 tarihinde, bizim İzmir hayalimizle ilgili… İzmir’deki yerel yönetimle, İzmir’in gelecek 21’inci yüzyıla hazırlanmasıyla ilgili bir söz etmişiz ki, o günde ekonomi bakanıydık… Aslında o gün biz büyükşehir belediye başkanlığına talip olduğumuzu, hatta adaylığımızı açıklamışız da haberimiz olmamış… Ben o gazeteci arkadaşımızı tebrik ediyorum o bölümü yakaladığı için… Tabii, o açıklamayı yaparken de bir hayal kurmuşuz…  Daha doğrusu bir tespitte bulunmuşuz… İzmir ne olmalı, nereye gitmeliyiz?”

***

Şaşırmadım, dersem yalan olur!

Peki, o gün…

Yani tam beş yıl önce…

Binali Bey’in İzmir’de seçimi kaybettikten beş ay sonra…

Günlerden; 18 Eylül 2014…

İzmir’e Ekonomi Bakanı olarak gelen…

Zeybekci ne demiş; bi’daha hatırlayalım:

“İşimizi doğru yapacağız, gün gelecek İzmir AK hizmetle tanışacak... Sadece Ödemiş’i değil, her yeri tanışacak... İzmir Ege’nin başkenti olmayı hak ediyor… Bugünden itibaren çalışmaya başlayacağız… 2019’un işaretini alacağız…”

Tam da…

“Yok artık…” dedirten bi’durum aslında…

Nihat Zeybekci, bugün “kaderi” ile örtüşen o sözleri…

Beş yıl önce hangi duygularla söyledi ise…

Bugün de…

İzmir projelerini o duygularla dile getirdi…

Yani…

42 yaşında ABD Başkanı olan Theodore Roosvelt’in…

Dediği gibi:

“İnanmak başarmanın yarısıdır!”

Şu işe bak…

Roosvelt 42 yaşında başkan olmuş…

Zeybekci de 42 yaşında Denizli Belediye Başkanı koltuğuna oturmuş!

***

Amerikalılar’ın kısaca “Teddy” diye andığı…

Başkan Theodore Roosevelt…

113 yıl önce “Nobel Barış Ödülü” almıştı…

Dün dikkatle izledim Zeybekci’yi…

Bu kez İzmir için hayallerini değil…

Yapacaklarını anlattı, söz verdi…

Ama…

Sözlerinin içinde öyle bi’yer vardı ki…

Bence çok önemli…

Şöyle dedi:

“Gelin İzmir’de gelecekle ilgili bir anayasa yazalım! Şehrimizin metropolünde bir santimetrekare daha yapılaşma yoğunluğunu arttırmayacağız… Anayasa’yı mutlaka yapacağız… Hep aynı şeyi yaparak farklı sonuçlar bekliyoruz... Olmuyor o zaman! Olmaz ki… Farklı şey yapacaksın ki; farklı sonuç çıksın…”

***

Hafızanızı bi’zahmet zorlayın…

Son 50 yıl içinde…

Bu kadim kent için sıfırdan…

“Bir Anayasa yazmaya talibim!” diyen…

Bir belediye başkan adayı ya da bir siyasetçi…

Hatırlıyor musunuz?

O zaman…

“Vakti geldi…” diyenler parmak kaldırsın!

Nokta…

Sonsöz: “Yanında olduğum zaman değerimi bilmezsen; değerimi bildiğin gün beni yanında bulamazsın… / Necip Fazıl Kısakürek…”