MagnaCartaLibertatum (Libertatum Latince özgürlük anlamına gelmekte) 1215 de İngiliz Kralı John’ın imzaladığı bir anlaşma. Dünya’daki ilk demokrasi örneği. İngiltere ve dünya tarihinin en önemli yazılı metinlerinden olan MagnaCarta, bir tür sözleşme olup Türkçeye “Büyük Özgürlükler Şartı” şeklinde çevrilebilir.Latince yazılmıştır ve günümüze ulaşan dört nüshası Londra’da bulunan British Library’de yer almaktadır.

 MagnaCarta, dünya tarihinde ilk kez bir Kralın kendi isteğiyle birtakım haklarından feragat etmesi nedeniyle önemli bir metindir.Ayrıca Ortaçağ şartları açısından değerlendirildiğinde birçok özgürlük getirmesi ve bu özgürlükleri bir çeşit hukuk devleti ilkesine bağlaması bakımından da oldukça önemlidir.MagnaCarta’nın ekonomi tarihi açısından önemi ise Magna Carta ile hükümdarın vergi koyma yetkisinin tarihte ilk kez onun onayıyla kısıtlanmasıdır.

Birleşik Krallığın en çarpıcı noktalarından birisi Magnaöö Carta ise diğer çarpıcı noktası da bu ülkenin yazılı bir anayasasının olmaması. Bir kitapçıda, bir rafta veya internette bulamazsınız anayasayı. Yüzyıllar boyunca birikmiş birçok kanunun bir araya gelmesi, sosyal tutumlar, verilen sözler, gelenekler, güvene bağlı ilişkiler, yazılı olmayan kurallara olan bağlılıkları ile oluşan bu karmaşık sistemden gurur duyar bu adada yaşayan herkes… “Ancak görülüyor ki gücü eline alanlara karşın güçsüz kalıyor bu durum şu günlerde” diyor tarihçi Robert Saunders…

Johnson’ın parlamentoya ve demokrasiye saygı göstermeyen ilk başbakan olduğunu ekliyor. Johnson’ın ve danışmanı Cummings’in kısa vadede istediklerini elde edebileceklerini ama uzun vadede ülkenin demokrasi anlayışına büyük zarar vereceklerini de vurguluyor.

Bugünlerde bu en eski demokrasi kan ağlamakta kısacası. Yeni, seçilmemiş başbakanlarının çeşitli dayatma ve tehditleriyle çalkalanmakta. Seçilmemiş, neden mi? Brexit nedeniyle önceki seçilmiş başbakanın istifası, yerine yeni gelen diğer başbakanın da etik duruşu nedeniyle Brexit konusunda anlaşma sağlayamadığında istifasıyla bu geçmiş iki başbakanın yerine gelen bir başbakan Boris Johnson.

Seçilir seçilmez ilk icraatı, anlaşmasız Brexit ayrılığı tarihi olan 31 Ekimden önce fazla bir tartışmaya girmemesi için yaz tatilindeki parlamentonun açılışını Kraliçenin açılış konuşmasını yapmasını beklemek bahanesiyle beş hafta daha ertelemesi oldu. Yani ekim ortasına kadar parlamentoyu tatilde tutma gibi bir dayatma içine girmiş olması ki bu siyasi açıdan hiç etik sayılmıyor bu kültürde.

Parlamentonun bağımsızlığını göreve gelir gelmez engellemesi çok fazla tepkiye neden oldu. “Demokrasi elden gidiyor, darbe yapıldı” söylemleri sıklıkla duyulmakta. Observer gazetesine göre Boris Johnson’ın DominicCummings isimli saldırgan ve küfürbaz danışmanı el altından orkestra şefliği yapıyor, milletvekillerini azarlıyor. Seçilmemiş ve çok tehlikeli birisi olarak görülüyor. “Brexit” yani AB’den ayrılma konusunun en büyük mimarlarından birisi bu kişi. “Eğer AB’de kalırsak Birleşik Krallığı Türkler istila edecek” gibi anti Türk propagandası da yapan bu kişi. Zehirli ve ahlak sahibi olmadığı söyleniyor. 

En önemli konulardan birisi de tamamıyla sosyalizasyondan geçmiş, ilaç dahil her türlü sağlık ücreti çalışan çalışmayan her vatandaşına tam ücretsiz olan ve bu nedenle harika olarak görülenbir sistem olan Milli Sağlık Organizasyonunu ABD deki paralı sağlık sistemine çevirmeyi planlamakta oluşu. Bu sisteme “kutsal” olarak bakılıyor. ABD’deki sisteme ise “şirketleşmiş” olarak…

Son durumda, 14 Ekimde Johnson’ın ultimatom ve tehdidiyle erken seçim veya 2020 Ocak sonuna kadar Brexit’in ertelenmesi söz konusu olabilir ama Johnson Brexit’i ertelemek istemiyor. Halk Londra’da ellerinde pankartlarla sokaklarda. AB’den ayrılmak istemiyorlar, Birleşik Krallığın Suriye, İran vb de savaşta ortak olmasını istemiyorlar, savaşa yapılan yatırımın kısılması ve sosyal yardımların kısılmaması gibi konularda Başbakanlık binası olan 10, Downing Street ve Parlamentoları olan Westminster’ın önündeler gün boyu…

JeremyCorbyn İşçi Partisinin bir seçime hazır olduğunu belirtiyor ve erken seçimi destekliyor ancak önce anlaşmasız ayrılığın tümüyle seçeneklerden çıkarılmasını istiyor. Muhafazakar Partide ise farklı, karasız mi sesler çıkıyor.