Son Dakika: “TSK zırhlı araçlarla Irak İdlib’e girdi”

Flaş Haber: “Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul ve Düzce’nin ardından Ankara, Bursa ve Balıkesir belediye başkanlarına görevleri bırakmaları mesajını yolladı”

Şok Olay: “ Pendik’te bir şahıs üç kişiyi pompalı tüfekle vurduktan sonra intihar girişiminde bulundu”

Flaş Flaş Flaş: “ABD, Türkiye ile diplomatik ilişkileri zora sokan vizeyi dondurma kararının devam edeceğini açıkladı”

Memleketin dört bir yanı hareketli, bir o kadar da karışık!

Sadece ülkeler mi? Şehirler, siyasi partiler, kamu kurumları hatta insanlar…

Hepsinin derdi büyük, sorunlarına çözüm arıyor.

İnsanı çileden çıkartan, yaşam kalitesini düşüren hatta birçok kimsenin “alıp başımı gidesim” var buralardan dediği atmosferde hiç mi iyi şeyler, güzel gelişmeler yok?

Elbette var! Hem de İzmir’de.

Türkiye’nin Batı’ya açılan kapısı güzel İzmir’de 2004 yılında temelleri atılan bir proje var. O da Türkiye Görme Özürlüler Kitaplığı (TÜRGÖK)

Peki nedir bu? Ne işe yarar? Ya da burada neler yapılır?

11 yaşında geçirdiği bir rahatsızlık nedeniyle gözleri kaybeden Gültekin Yazgan’ın yaşamı boyunca uğruna mücadele ettiği, hayata geçirdiği bir proje bu. Yazgan, ilkokulun son sınıfını okurken 1939 yılında gözlerini yitirmiş. Geri kalan eğitimini dışarıdan bitirme sınavları sonunda başarıyla tamamlarken görme engelliler için hazırlanan Braille alfabesiyle kabartma yazı ve nota sistemini öğrenmiş. Sonrasında ise Ankara Hukuk Fakültesi’ni kazanmış. Kendisi gibi görme duyusunu sonradan kaybeden Mithat Enç ile Altı Nokta Körleri Eğitme ve Kalkındırma Derneği’ni kurmuş. Eğitmen, Avukat ve Yazar olan Yazgan’ın yaşam hikayesi de başarı gayreti de örnek alınacak cinsten.

Merkezi İzmir’de bulunan TÜRGÖK’ün başkanlığını Yazgan’ın ölümünden sonra kader arkadaşı, yoldaşı eşi Tülay Yazgan yürütüyor. Tülay hanımın destekçisi çok, hepsi de gönülden çalışıyor. Bugün 6 bin görme engelliye hizmet eden kitaplıkta 350’ye yakın karşılık beklemeden çalışan gönüldaşlar var. Sesi ve diksiyonu düzgün olan görme engelliler için kitapları okuyor, sesleri kaydediyor. Kimisi ise Braille alfabesinde yazılan kitaplardan satın alarak kütüphaneye kazandırıyor.

TÜRGÖK işi o kadar ileriye, güzel noktaya götürmüş ki sadece romanlar, hikayeler, şiir kitapları yayınlanmıyor. Artık üniversite hazırlık kurslarına çalışan görme engelliler için de çaba gösteriliyor. Hatta İzmir’e kilometrelerce uzakta olan Hatay’da bir kız öğrenci gönderilen test kitaplarına çalışarak İngilizce Öğretmenliği bölümünü kazanmış. Yöneticiler şimdi onun üniversiteden mezun olması için gereken kitap desteğini sağlamaya çalışıyor. Hatta Kıbrıs, Almanya, Hollanda gibi ülkelerde Türkçe konuşan ama göremeyenler için kitaplar hazırlanıyor.

Hikaye çok, anılar fazla ama tabi ki ihtiyaç listesi de kabarık. Onlar da kurumun internet sitesinde ihtiyaç listesinde!

Şimdiye kadar birçok tanınmış yazar ve iş insanının destek verdiği kitaplığın en büyük destekçisi ise Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş. Projeye büyük özveriyle yaklaşan, gelişmesi için gayret gösteren Pekdaş’ın talimatıyla geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Yazar Muzaffer İzgü’nün 20 adet çocuk kitabının kitaplığa kazandırılması için yürütülen çalışmalar ise sürüyor. İzgü’nün, “Okuyan çocuk düş kurar, düş kuran çocuk düşünür, düşünen çocuk birey olur ve ülkesini geliştirir” sözünü felsefe edinmiş Konak’ın Başkanı.

Başlamış Konak’ı değiştirmeye!

Karataş’ta eski bir kilisenin müştemilatını kitaplık yapmış. Parkların içindeki büfe alanlarını Behçet Uz Parkı’ndan başlayarak çocuk kitaplıklarına çevirmiş. Türk Kadınlar Birliği Parkı’ndaki zabıta noktasını da yine kitaplara ayırmış. Çocuklar okusun, kötü alışkanlıklar edinmesin, kentini sevsin diye…

TÜRGÖK Projesi’nin tanıtım toplantısında “Hayata tutunmanın, hayal kurmanın ne kadar önemli olduğunu gördüm” dedi. Ve İzmir’den başlayan bu çabanın Türkiye’nin dört bir yanına yayılması için gayret gösterilmesini istiyor.

Hem de “Bir kitapla bin yaşa” sözünü sindirerek.

ALKIŞLAR AKGERMAN AİLESİNE
İzmir’in yakından tanıdığı başta inşaat-turizm ve yapı malzemeleri olmak üzere birçok alanda hizmet veren Akgerman Ailesi’nin kültür yayınlarını periyodik olarak takip ediyorum.  Ailenin büyüğü Öner Akgerman’ın bizzat üzerinde çalıştığı “Yakın Tarih” yayınlarının son sayısında Cumhuriyet’in üniversite devrimi var. Daha önce Atatürk’ün Amerikalı gazeteciye verdiği röportaj, Büyük Taarruz günlerindeki medya, Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı öncesinde çıkardığı Minber Gazetesi kamuoyuyla paylaşılmıştı. Yeni eser üniversite ve sınavların tartışıldığı şu dönem için tam isabet olmuş.  Bu güzel çalışmada neler yok ki. Cumhuriyet’in eğitim reformlarından eski Milli Eğitim Bakanı ve andımızın yazarı Dr. Reşit Galip’in çalışmalarına, yabancı bilim insanlarının Türkiye’deki çalışmalarından uzman raporlarına kadar birçok önemli adıma yer verilmiş. Her bir eseri kent kitaplıklarının raflarında yer alacak şekilde topluma kazandıran AKG Grubu gerçekten alkışı hak ediyor.