Tarih, hayal kurabilenlerin eseridir.

En büyük tarihi olaylar hayallerini kurup gerçeğe dönüştürme azim ve kararlılığında olanların imzasını taşır.

Kişisel olarak da bu böyledir, toplumsal ve milli olarak da…

Bundan tam 101 yıl önce bir hayalin peşinden koşan bir Adam yola çıktı…

Ardında bütün umutları ve duaları sürükleyerek.

Bu yolun sonunda zafer hedefiyle yürüdü sonsuzluğa.

Bir hayali vardı O’nun, bir de aynı hayalde buluştuğu yol arkadaşları…

En önde yalın kılıç O, hep birlikte kurdukları düşün peşinde azimle yürüdüler…

Gün oldu umutsuzlukları ve karanlıkları parçaladılar, gün oldu zafer tasından ölümsüzlük suyunu tattılar…

Onca zahmet, onca şehit, onca zorluk ve savaştan sonra kavuştular hayallerine.

Küllerinden devlet, fakr-u zaruretten de dimdik bir millet inşaa ettiler.

Hem de bizlere peşinden gideceğimiz daha onlarca hayal bırakarak…

Evet…Tam 101 yıl önce vatanı ve milleti kurtarmak için hayal kuran ve bu hayali gerçekleştirmek için yola çıkan O Büyük Atatürk’ü ve O’nunla aynı hayallerde buluşup mücadele eden silah ve fikir arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyor, dualarımı yolluyorum. Allah tüm şehitlerimizin mekanını cennet eylesin.

***

Gerçekten de hayal kurmak ve kurduğun hayali gerçeğe dönüştürmek büyük adam işi…

İmkansızı yapılabilir; olumsuzu makul ve engelleri ise aşılabilir kılan hep bu adamların kararlılığıdır.

Ve dünyada güzel ne yapıldıysa bunlar hep hayalperestlerin ve hayallerini gerçeğe dönüştürebilenlerin eseridir.

Bakın tarihe ve tarihin büyük şahsiyetlerine hep bunu görürsünüz…

***

Dört gün önce İzmir’in işgali…

Vatanın her karışının düşman eline geçmesi, orduların dağıtılması, savaşlardan harap ve bitap düşmüş Türk Milleti gibi neresinden tutsan bir zorluk sahası varken elinde…

İsyanlar, ayrılıkçılar, ihanetler ve inançsızlıklar varken önünde…

Bütün dünyaya meydan okumak, savaş alanlarında zaferden zafere koşmak ve geleceğe dair bütün bir milleti umuda ve hayallere sevk etmek ancak “Er Kişi” işidir.

***

Bu kadarla da değil tabii ki…

Bir de verdiğin mücadeleyle dünyadaki bütün esir milletlere örnek olmak, onlarında hayal kurmasını sağlamak insanlığın yüz akı olmaktır.

Ya 19 Mayıs’ın Türk Gençliğine Armağan edilen bir bayram olmasına ne dersiniz…

Bu başlı başına bir büyüklük, başlı başına bir ufuk ve ileri görüşlülüktür.

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.