Filiz SEZER
Belleğin azmi
15 Ocak 2021 Cuma

Geçen hafta sosyal medya platformlarından elde edilen kişisel verilerimizin ne derecede güvende olduğu, hangi programı kaldırıp hangisini kullanabileceğimiz üzerine birçok hararetli tartışma yaptık. Aslında özel yaşantımıza dair pek çok şeyi sakınmadan paylaştığımız şu dönemde böyle bir tartışmanın gündeme gelmesi faydalı oldu da diyebiliriz.

Tartışma özellikle sosyal medya platformları üzerinden dönüyor olsa da kişisel verilerin toplanması açısından otel rezervasyonu yapıp, araç çağırdığımız sitelere kadar kişisel tercihlerimizi ortaya koyduğumuz tüm platformlar veri oluşturmak için potansiyel “ürünlerdir” ve tıpkı Whatsapp’ da olduğu gibi bu ürünlerin ticari sahipleri değişmesi durumunda verilerimizin ne şekilde kullanılacağını kestirmemiz mümkün değildir.  

Doğrusunu isterseniz “CIA senin konuşmalarını ne yapsın” diyen Cem Yılmaz’a hak vermemek elde değil. Yine de verilerimi kullanmak için iznime ihtiyacı olduğunu hatırlamalarına müteşekkirim. Bu gelen son uyarı bir nevi dijital “Görüldü” mührü oldu adeta.

Tüm dünyadan milyonlarca kullanıcıdan toplanan veri havuzunun, devasa bir belleğe benziyor oluşu bana Jorge Luis Borges’ in Bellek Funes isimli hikayesini hatırlatıyor.

Jorge Luis Borges, bu öyküsünde hiçbir şeyi unutmayan, yaşadığı her şeyi tüm ayrıntılarıyla hatırlayan Funes üzerinden bellek felsefesi yapar (Nöroloji ve psikolojinin konusu olsa da zihnin bu kadar önemli bir işlevi olması dolayısıyla Antik Çağlardan beri felsefenin de konusudur bellek). Bir açıdan müthiş bir yetenek gibi görünen bu özellik Funes için acı verici bir yük haline gelebiliyor. Diğer yandan bu sonsuz hafızada biriktirdiklerini ilişkilendirmede sıkıntı yaşar Funes, mesela yandan gördüğü bir köpeğin 1 saniye önce önden gördüğü köpek olduğunu algılayamaz. Yaşadığı her anıyoğunluğu dehşet vericidir: “Biz masanın üzerine baktığımızda, masanın üzerindeki bir kadeh şarabı görürüz; Funes ise, asmayı, onu meydana getiren bütün yaprakları, filizleri ve üzüm tanelerini görürdü.”

Funes’in aksine gördüğü yaprakları, filizleri ve üzümleri hafızasının işlemcisinde neye dönüştüreceğini gayet iyi bilen (yine mi yapay zeka!) şimdiki Funes’lerin hangi elbiseyi seveceğimi, ilgimi çekebilecek kitaplar, ihtiyaçlarım (ihtiyaç? o çekmece düzenleyicisi olmasa ölmeyeceğimi kim garanti edebilir?)  haricinde başka neleri bu denli iyi bildiklerini ve öğrendiklerini başka ne amaçlarla ilişkilendirdiklerini bilemiyorum.

Bütün hesaplarımızı silip gitsek bile geride bıraktığımız bir gölge profil, kişisel özelliklerimiz ve tercihlerimizle birilerinin kullanımında kalmaya devam edecek. Oysa sosyal medya hesaplarında özenle yaratılan personalarda bu gölge profil oluşturma gücü bizde sanıyorduk. Olmak değilse de görünmek istediğimiz halimiz, özenle seçtiğimiz anılarımızla kişisel tarihimizin kaydını tutuyorduk. Resmi tarih gibi, gerçekte ne olduğundan ziyade nasıl bilinmesi gerektiği şekliyle her şeyi yeni baştan yazıyorduk. 

Hafıza dediğimiz söz dinlemeyen bir süreç; hatırlamak istediklerimizi yavaş yavaş silip unutmaya çalıştıklarımızı mıh gibi çakabiliyor gözlerimizin önüne. Bazı anları da biraz eğip bükerek kaydettiğimiz bir gerçek. Belleğimizin bu acizliği karşısında dehşete düşmemek mümkün değil. Asılı kalmak istediğimiz anları, sevdiklerimizin yüzündeki unutmayı hiç göze alamayacağımız gülümsemeyi, içimizi eriten gün doğumunu fotoğraflayarak sonsuza kadar saklama isteğimiz belleğimizin aczine karşı bir çırpınıştır da aslında (bir de beğeni sayısı sorunsalı var tabii ama şimdilik konuyu dağıtmayalım). Fotoğraftan önce hatırlamak için ancak yazı veya resim kullanılabilirdi.

Bu tablo Jean-Baptiste Regnault, “Resmin Kökeni” adlı eseri… Genç Krinthoslu Dibutades Çoban sevgilisinin Portresini Çizerken, 1786

Regnault’ un bu tablosu birbirini çok seven ve ayrılmak zorunda kalan bu çiftin buluşmalarında, Dibutades’ in sevgilisinin gölgesi üzerinden ve yanmış bir sopanın ucunu kullanarak resmini çizmesini konu eder. Genç kız, sevdiceğinin bu resmiyle avunacaktır onun yokluğunda. Hatıralarımızı somutlaştırarak saklama isteyişimizi konu etmesiyle çok kıymetli bir tablodur bana göre.

İşte bu sonsuz veri havuzunun ortasında kimlik bilgilerimizin kötü amaçlarla kullanılması, kişisel tercihlerimizin detaylı olarak çıkarılması, arkadaşlar arasında güven içinde yapılan sohbetlerin içinden suç unsuru bulunma ihtimali gibi pek çok istenmeyen sonucun dışında, en masumumuzu bile rahatsız eden şeylerden biri de özenle saklamaya çalıştığımız hatıralarımıza dokunulmuş olması ihtimali değil midir? Son zamanlarda pek bir demode olman mahremiyet ihtiyacı üzerine belki yeniden düşünmenin tam vaktidir.  

"Belleğin Azmi, ünlü sürrealist ressam Salvador Dali’nin Eriyen Saatler olarak da bilinen tablosunun ismidir"

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Ölmeyen aşk!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İki yüzlü ahlak her yerde…
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Koltuklar devredilirken!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva