Harun ÖZDEMİR
Seçim sizin; hangi İslâm?!
5 Mart 2016 Cumartesi

Loca İslâm’ı mı …

Cemaleddin Efganî ile başlayan Mason Locaları merkezli “İslâmcılık” denen “Modern Müslümanlık”, Namık Kemal ile önemli bir gelişme gösterdi. Efganî’nin başlattığı tartışmalar, İslâm dünyasında yayılırken benzer etkiyi İstanbul’da da Namık Kemal yapıyordu.

Localarda göze çarpan en önemli tartışma konuları; demokrasi-meşrutiyet, anayasal düzen, hukukun üstünlüğü, parlamenter sistem, insan hakları, bireysel hakların güvenceye alınması, liberalizm, laiklik, kadın hakları, basın özgürlüğü, eşitlik, adalet, hürriyet, emeğin hakkı… gibi konulardı. 

Çok az kişinin başlattığı çağdaş kavramların “İslâm Dini’ne ne kadar uygun olabileceği” tartışmaları, kısa sürede ayet, hadis, kıyas, icma…, bunların yetmediği yerde de içtihat yapılarak açıklanmaya çalışıldı.

***

Acaba Batılılar; Mason Locaları aracılığı ile Müslümanları neden “aydınlatmak” ve “modernleştirmek” istiyordu?

Müslümanlar Masonlarla tanışmadan önce “O hain, bu kahraman… Neden ben değil de bu, şu, o…” gibi kişisel konuların dedikodusunu yapıyorlardı.

Nice zamandır yeni fikir ve ilim yoktu!

Yeni görüşlere duyulan açlık had safhadaydı. Bunu giderecek tek merkez de Localardı. Buralarda tartışılan yeni kavram ve soruları duyup, bunları tartışabilecek birileriyle tartışma isteği ulemayı adeta baştan çıkarıyordu.

***

Yaklaşık 50 yıl süren bu dönemin sonunda İslâmcılar, Mason Locaları aracılığı ile;

-Batı’nın yükselen değerleriyle,

-Yeni ilim ve “ideolojiler”le tanıştılar.

-Dünyaya farklı bir açıdan bakıp, anlamaya başladılar.

-Devletin ve toplumun Batı’ya uyum sağlamasına katkıları oldu.

-Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşına sokuldu… 

-Batılılar; Localar aracılığı ile başlattıkları tartışmaların 50’nci yılında Osmanlı Devleti’ni yıkarak 30 küçük parçaya böldüler. Yerüstü ve yeraltı kaynaklarını ele geçirdiler. Yaklaşık 400 yıl boyunca Osmanlı Devleti tarafından idare edilen topluluklara yönetmeyi öğrettiler…

***

Yoksa gizli servis İslâm’ı mı?!

20-25 yıllık bir duraklamanın ardından,1943’ten sonra, yaklaşık 50 yıl süren ikinci bir dönem başladı. İlk 50 yıllık dönemde oluşan önemli İslâmcı birikim, ikinci 50 yıllık dönemde cahil ve işbirlikçi önderler eli ile inkâr edildi. Böylece; Batı’nın yükselen bütün değerleri İslâmcıların belleğinden silindi. Bunun yerine, Batı’dan koparacak kısır görüşler empoze edildi.

Bunları da gözden kaçıramayız:

-İslâmcıları eğiten ve yönlendiren Mason Locaları; ikinci 50 yıllık dönemde neden arka plana çekildiler?

-Localar İslâmcıları neden Gizli Servislerin istilasına bıraktılar?

-İslâm ülkelerinde Masonlar neden elitist bir organizasyon olmayı seçerek geniş halk kitlelerinin kontrolünü Gizli Servislere bıraktılar?

-Yoksa Localar ile Gizli Servisler daha üst organizasyonlarda işbölümü yapmışlardı da,bundan bizim mi haberimiz yoktu?...

-Neler oluyordu ve kim ne kadarını biliyordu?!!!

***

Tercüme ve Gizli Servis İslâmı’nın 50 yıllık çabası boşa gitmedi!

-İslâmcılar, Batılı değerlere düşman yapıldı.

-Diktatör krallar tarafından yönetilen ve hiçbir bilim ve teknoloji üretemeyen Ortadoğu’ya yaklaşmak, “ideal İslâm”a gidiş sanıldı.

-Adil ve demokratik liderlik idealinin yerini, “Hilafet”! adına yapılan ölüm yeminleri aldı!

-Devlete ve hukuka sadakatin yerini, Gizli Servisler ve onların kurduğu örgütler aldı.

-“İnsana emeğinden ve kendi kazancından başka hak yoktur” ilahî buyruğu yerine, kamu bütçesini yağmalamak aldı …

….

Geldiğimiz noktada;

Allah’ın birliği üzerinde anlaşamayan dünya, her ne olduysa artık, söz birliği yapmış gibi, Türkiye’yi Batı’dan koparıp bir Ortadoğu devleti yapma konusunda  “ittifak” etmiş durumda!

İslâmcı da; Türkiye’nin Ortadoğu’nun lideri olacağı günü sabırsızlıkla beklemekte!

İslâmcılık, aklını yitirme noktasında!

***

Osmanlı Devleti; Mason Localarında yetişen İslâmcılar ve Türkçüler eliyle önce Birinci Dünya Savaşı sokuldu, sonra da tasfiye edildi!

Bu maceradan ders alıp, böyle bir hatayı asla tekrar etmeyecek olanlar vardı. Ancak, 20-25 yıllık duraklama döneminde bunların çoğu ya terki dünya etti ya da terki hafıza!  

İkinci 50 yıllık dönemde Müslüman bilinci Necip Fazıl’a, Gizli Servisler ve tercüme İslâm’a teslim edildi! Nedense, Müslümana yol gösterme sevdası ile yola düşenlerin, alın teri ile üç öğün yemek parası kazanabilecek ciddiyetleri de becerileri yoktu!

Sayılı günler geldi, geçti ve ikinci 50 yıllık dönem de bitti. Sonuç olarak, Gizli Servis İslâmı ile geldiğimiz noktada şunları sormak gerek:

-Müslümanlara Batı ittifakları içerisinde yer var mı?

-İslâmcıların önderliğinde Müslümanların gireceği bir savaş var mı?

-Bu savaşta başarılı olunması halinde, Müslümanların kazancı ne olacak? Vaat edilen bir zafer var mı, bu mümkün mü?

-Bilim ve teknoloji Müslümanın neyi oluyor, bilen var mı?

***

Müslümanın önündeki seçenek belli:

Kırk katır mı yoksa kırk satır mı”?

Loca İslâmı mı yoksa Gizli Servis İslamı mı?

Üçüncü seçenek yok mu, demeyin!

Buna gerek yok!

Benimkisi “Kırk katır”dan yana!

 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 8 yorum var, 8 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Fikret ASLAN 7 Mart 2016 Pazartesi 15:00

İlk ayeti dolayısıyla ilk emri “oku” olan bir dinin mensubu olarak “oku” emrini “okula gitme” şeklinde anlayarak sadece okula giden ancak hemen hemen hiç okumayan bir toplum hangi dine mensup olursa olsun "CAHİL BİR MİLLET" olarak yoluna devam eder. Tıpkı bizler gibi...

Yorumu oyla      11      5  
Nihal Ercan 7 Mart 2016 Pazartesi 10:37

Kırk katırı da kırk satırı da seçmiyorum. İdeolojik İslam=islamcılık istemiyorum. İthale ne gerek var? Türkiye'den yükselen Kur'an islamı seçeneği var. Kuran araştırmaları grubunun yazdığı "Uydurulan din ve kur'andaki din" kitabını inceledim. Dinimizin nasıl fıtrata uygun din olduğunu gördüm çarpıtılmış mantığım düzeldi resmen. Doğru seçim Kuran Müslümanlığı.

Yorumu oyla      11      5  
Derin Millet 7 Mart 2016 Pazartesi 10:36

Bizim Hangi İslamı seçtiğimizden çok sizin hangisini seçtiğiniz daha manidar olmuş! Masonların İslamı!!! Enteresandır Adnan Hoca'da önce Yahudilik ve Masonluk aleyhinde tezviratlarda bulunmuş, sonradan onlar tarafından kabul görmüş ve yapılarında üye olarak yer almıştır. Ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye gerek yok. Masonların, İstihbarat örgütlerinin Productıon İslamı dışında tercih şansımız yok mu? Siz bir alternatif gibi duruyor, iddialı tesbitler ve öngörüde bulunuyorsunuz ancak bize Mason Mezbahanesini gösteriyorsunuz. Tebrikler... Bu arada geç bir keşif mi sizin açınızdan; Masonlara sellektör yapıyorsunuz size yol versinler diye her halde. Masum, doğal,fıtrata uygun, sıradan bir müslüman olarak yaşayıp jübile yapma imkanımız yok mu demek istiyorsunuz? Bizce var! Havada uçan, karada kaçan, Matrıx formunda, Batıni, Kabbala Mutantı olmamış arıduru basit İslam!

Yorumu oyla      11      5  
Latif Eryol 7 Mart 2016 Pazartesi 10:07

Bu kadar keskin bir İslamcılık eleştirisini karşı cephe bile yapamazdı. Son yüzyılın ilk elli yılında Masonların desteği ile fikir üreten İslamcılar ayrımı ile ikinci elli yılda istihbarat teşkilatlarının kucağındaki İslamcılar ayrımınız cesaret yüklü. Bu ayrımı bu kadar net ortaya koymak için yürek yemiş olmalısınız. Necip Fazıl gibi son 50 yılın İslamcılarını, ekmek parası kazanmaktan aciz, istihbarat servislerinin besleyip de piyasa sunduğu İslamcılar olarak tasnif etmenize karşı itirazım yok ancak bu gerçeğe gülsem mi ağlasam mı karar veremedim sayın yazar!

Yorumu oyla      11      5  
6 Mart 2016 Pazar 12:23

Allah razı.olsun harun hocam

Yorumu oyla      11      5  
Süleyman tatar 6 Mart 2016 Pazar 07:17

Yazıları heyacanla bekliyorum allahım senin şevkini azaltmasin dahada arttirsin selamlar süleyman serdar

Yorumu oyla      11      5  
Nadir 5 Mart 2016 Cumartesi 20:48

Yazı diğerleri gibi insanı tokatlayıp kışkırtıyor çok sıkı. Ben üçüncü bir yol olduğunu düşünüyorum. Modernite için Masonların kucağına oturmaya gerek yok. O devir aşıldı artık.

Yorumu oyla      11      5  
Turgay Çakar 5 Mart 2016 Cumartesi 20:40

Birincisi, yazınızda bahssettiginiz zaman dilimi , ilk elli yılda Müslümanların içine düştüğü sıkıntılı süreci ele aldigimizda toplumsal bir fikri , teknolojik, zeneatsal, ve düşünen , ureten kitleleri göremiyoruz .Ençokbu konuda eli kolu bağlı bir Osmanlı Devleti görmekteyiz. Ikinci elli yılında ise , Ihanete varan bir batı hayranlığının yanısıra, Kültürel ve sanayi üretimi noktasinda bağımlı olmanın dez avantajları öne çıkıyor. Her konuda güçlü olan ve gerek yaşamsal ürünleri ile , gerekse kültürel etkileri ile, Uydu yönetim ve yöneticiler yardımı sayesinde , Her anlamda sömürülen kullanılan, bu arada kendi değerlerinden kopartılan kolay yaşayan düşünmeyen üretmeyen insanların , el üstünde tutuldugu eğlence ve keyifli yaşam sevdasına kapılan , Elli Altmış ve Yetmiş milyonlara ulaşan nüfusu ile , Osmanlı sonrasi müslüman halk , Malesef günümüze mason lar ve taklitci yöneticiler eliyle değerlerini ve oz dil , Din gibi olmazsa olmazlarına hasret kalarak bi haber yaşamistir. Sizin değerli fikirlerinize sonuna kadar katılıyorum. Bu noktada ufuk açan fikirlerinizi taktir ediyorum.

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Türk kimliğine husumet beslemek
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
İmamoğlu’nun el uzattığı Somalı köylüler
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Erken seçim hangisine yarar?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Mahfi Eğilmez’den Yeni Ekonomi ve Çevre
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Endüstriyel futbol öğütüp yutuyor!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Bugün hepimiz çocuk olalım!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Görgüsüz açlık ve ikiyüzlü siyaset!
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çok başarılı bir STK örneği: EÇEV
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Bizim Yahudiler neden susuyor?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva