Harun ÖZDEMİR
Başbakan'a açık mektup (II)
11 Nisan 2012 Çarşamba

Başörtüsünün Türkiye’de nasıl bir devrim yarattığını, kadına uygulanan psikolojik baskının ülkemizde ve bölgede neleri devirdiğini yaşadık ve gördük.

 
Ama; yaralanan, hapse düşen, dağa çıkan, PKK’ya destek veren, erkeklerle birlikte mücadelenin en sertine katılan, ölürken de yakınlarının yüreğini dağlayan ve geride kalan yüzlerce kişiyi örgüte, önce sempatizan sonra da militan yapan Kürtçü kadını göremedik.

Bunu kabul edelim!

Devlet aklı; Ak Parti hükümetlerine kadar PKK terörünü, ya dağa çıkmış bildik eşkıya güruhu ya da “eril” bir terör faaliyeti gibi algıladı ve mücadeleyi de buna göre yaptı.

Bir türlü PKK, BDP ve KCK’in kadın-erkek “eş çalışma” sistemi kurduğunu, stratejisini de buna göre geliştirdiğini anlayamadı. Bugün bile durumu kavrayacak ve ona uygun adımlar atacak devlet aklına sahip değiliz.

Bunu da kabul edelim!

Bizde güvenlik birimleri, gözü kara, bileği sağlam erillerden oluşur; bir kadının erkekten daha etkili konumda olması hayal bile edilemez. Bunlar olsa olsa fitne fesat fikirler olabilir.

Bir başka zaafımız şu, ondan da bir türlü kurtulamıyoruz:
Kürdün aklı ermez!
Kürt kim, devlet kurmak kim!
Sanki yaşadıklarımız Kürtçü aklın eseriymiş gibi.

Kimse;
“Beyler, bu iş dünyanın aklı ile yürüyor; bizimkiler sadece uygulayıcı. Aklı alan da, veren de memnun. Ölün, diyorlar bizimkiler de ölüyor! Çünkü dünyanın stratejik aklı, Kürtçüleri bir devlet kuracaklarına inandırmış! Kürtçüler, ne biz Türklerin ne de Kürtlerin aklına inanıyor” demiyor!

İşbirlikçilere gelince..
Bu işler, her zaman ve her dönemde olur. Milli Mücadeleyi, Saray ve İstanbul Hükümetleri başlattı, zor anlarda destek verdi, geliştirdi ve yeni devleti kurdu gerçeğini anlamayanlara, ihanetin ne olduğunu anlatamayız!
Devlet aklı, bunu halka anlatmayı gururuna yediremedi. O nedenle “Hain!” suçlaması, yerli yersiz o kadar çok yapıldı ki, hain olmak, büyük siyasetin içinde olmakla eş değer görüldü!

Gelelim Ak Parti’ye.. %50 oy alan partimize..
Ak Parti’nin kurduğu hükümetler 9 yılı aşkın bir süreden beri kesintisiz Türkiye’yi idare ediyor. Ülkede yaşanan her olumlu ve olumsuz gelişmeden Ak Parti de sorumludur. Görev, oy istemekle bitmiyor.

Türkiye bir yandan rekor düzeyde büyürken diğer yandan da zihnen ayrılmış; fiilen de ayrılmak üzere… Bu durumda partimizi gelişmelerin dışında tutamayız! Tutsak da buna kimseyi inandıramayız!

Sayın Başbakanım,
Teşkilatlarımız tehlikenin farkında değil. Zafer sarhoşluğu içinde hükümetimizin başarılarını konuşmak, daha çok hoşumuza gidiyor. Yüz binlerle ifade edilen teşkilat görevlilerimiz var, Allah aşkına bunlar ne işe yarıyor?

BDP, Doğu ve Güneydoğu’da eğittiği kadınlara ve erkeklere şimdilerde büyükşehirlerin varoşlarında ev sohbetleri yaptırıyor. Hepsi çok iyi eğitilmiş. İnsanları derinden etkileyecek, ikna becerisi yüksek duygulu konuşmalar yapıyor. Türkiye’yi ve dünyayı analiz edip, kendilerince çözümler sunuyorlar.

Bu yazıyı oy deposu olarak görülen varoşlarda oy kaybetme endişesiyle yazmadım. Partimiz o kadar zafer sarhoşu ki, mevcut teşkilat yapımızla bu zeminde siyaset yapamayız, onu anlatmaya çalışıyorum.

Sayın Başbakanım!
En azından BDP grubunun TBMM’deki etkinliğini izlemektesiniz. Her konuda nasıl kadın erkek birlikte hareket ettiklerini, eş başkanlık sistemini uyguladıklarını görüyorsunuz. Kadını, siyasal mücadelede gerektiğinde lider ve müzakerede temsilci yapabiliyorlar. Önümüzdeki seçimlere fermuar sistemini uygulayarak, her makama bir kadın bir erkek birlikte veya dönüşümlü erkek kadın eşleşmesiyle hazırlanıyorlar.

Bu gelişmeleri yakından izleyen Ak Parti ise, 81 il başkanının 81’ini de merkezi kararla “erkek” olarak belirliyor! Nüfusun ve seçmenin %50’si kadın olmasına rağmen bu kadar “eril” olmaya gerek var mı?

Bunu aklım almıyor, inanın almıyor!

Biz bu gelişmelerin farkındayız, Kadın ve Gençlik Kollarımızı bunun için kurduk” diyorsanız, izninizle yazımı burada kesmek istiyorum, Sayın Başbakanım!

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 10 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Yaşar 3 Mayıs 2012 Perşembe 10:54

Ak Parti kadın kolları PKKya katılan kadınları tartışmaya başlamış siz de kadın kolları ile bu iş olmaz diyorsunuz. O zaman çiçek aşısı nedir onu da yazın.

Yorumu oyla      11      5  
güneydoğulu 14 Nisan 2012 Cumartesi 15:43

Sayın yazar türkiye gerçeklerini iyi okumadan bir analiz yapmak istemiş.Merak ediyorum;türk-kürt nüfusunun iyice harmanlandığı bir ortamda bölünme nasıl gerçekleşecek?

Yorumu oyla      14      8  
ELİF ÖZEL 12 Nisan 2012 Perşembe 23:28

Yazarın kaygılarına ülkem ve insanım adına katılıyorum.Çözüm kadınlarda, konuşmakta ve eğitimde... Yazar kadının önemini ve gücünü farketmiş görünüyor. Darısı diğer erillerin ve siyasetçilerin başına.Başbakanımızın mesajı dikkate alacağına, danışmanlığınızdan yararlanacağına inanıyorum. Pek çok konuda olduğu gibi bu konu da da aydın sorumluluğuna yaraşır bilimsel ve duyarlı, çözüm odaklı öneriler sunuyorsunuz zira.Değerinizin anlaşılması ve önerilerinize kulak verilmesi dileğiyle...

Yorumu oyla      12      5  
m.ç 12 Nisan 2012 Perşembe 11:55

tespitleriniz hakkında tek edilecek kelime kaleminize ve yüreğinize sağlık izmire kadın il başkanı istiyoruz...

Yorumu oyla      17      5  
ali akbulut 12 Nisan 2012 Perşembe 11:49

sizi cesur yazılarınızdan dolayı kutlar.diğer yazarlarında gerçekleri yazmasını temenni ederim.

Yorumu oyla      17      5  
M. S. Y. 12 Nisan 2012 Perşembe 09:22

İki yazıyıda okudum kafam karıştı çiçek aşısını ne zaman yazaksın üstat önemli olan aşı ayrıca cesaretle yazılmış bir yazı kadınlar kadar olmasa da sen de cesursun anladığım kadarıyla.

Yorumu oyla      16      5  
Arda DAĞALP 11 Nisan 2012 Çarşamba 19:42

'kadın-erkek “eş çalışma” sistemi' Yazarımızın bu sözünün her zaman başarı getiriceğini Ak Parti görmüştür.Eğer bu nokta iyi kavranabilir ise çözülmeyecek sorun yoktur.Harun Özdemir'in de dediği gibi kimse vatandaşın Yüzde Ellisini gözardı edemez.Unutmayalımki Kadının ve Erkeğin Anotomileri farklı olduğu gibi sorunlara ve bu sorunların çözümlerine bakış açılarıda farklı olacaktır.Farkların bir bütünü oluşturduğunu kavramamız lazım artık.

Yorumu oyla      18      5  
Ziya Arnavut 11 Nisan 2012 Çarşamba 19:04

Makalenin bana kattıklarına minnet adına iki kelime yazayım dedim. Kalemine sağlık

Yorumu oyla      16      5  
Kadir Sağmanlı 11 Nisan 2012 Çarşamba 10:46

Yazarın kaygılarını sonuna kadar paylaşıyorum ama AKP olarak değil, Ülkem adına kaygılanıyorum. AKP mi, hiç umurum değil ama Ulkem adına yazarın kaygılarını sonuna kadar paylaşıyorum, konuya teması ve vurgusunu yürekten alkışlıyorum. Bu yazı iyi bir yazı; okunası, düşünülesi bir yazı

Yorumu oyla      17      5  
NS 11 Nisan 2012 Çarşamba 09:07

Yazar bir sonraki seçimde yine AK Partiden aday olmayı düşünüyorsa siyasi geleceği açısından tehlikeli cümleler kurmuş bu mektubunda. Yalnız siyaseti ve AK Parti teşkilatını yakından bilen ve yazarın desteklediği malum bayana kesinlikle karşı olan biri olarak söyleyebilirim ki:Yazarın teşkilat hakkındaki tespitleri maalesef doğrudur.

Yorumu oyla      19      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
N'oluyor o balkonda?
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Kazanan yok, kaybedenler Gazze’deki Müslümanlar
Tayfun MARO
Tayfun MARO
İki yüzlü ahlak her yerde…
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Koltuklar devredilirken!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva