Harun ÖZDEMİR
Devletin memuru, devletin halkına karşı olur mu?!
16 Eylül 2016 Cuma

Olur! 
Hem de bal gibi olur!
Halkından uzaklaşan yönetimlerin, halka karşı sığınağı büyük veya küçük fark etmez, memurlarıdır! 
Siyasi tarih bunun sayısız örneği ile doludur. 
Bu sorun her dönemde Türkiye’de bir şekilde gündem oluşturmuştur. Sorunun çözümü için; 
Zaman zaman “bürokrasinin özelleştirilmesi” başlığı altında: 
-Kamu hizmetlerinin bankalara devri ve 
-Yeminli ve Sigortalı Kamu Hizmet Bürolarının
birer alternatif model olabileceğini anlatmaya çalışmıştım. 

Gündem döndü dolaştı yine aynı noktaya geldi: 
Memurun iyisini, güvenilirini, alnı secdeye değenini bulduk derken; bu kez de karşımıza at izinin it izine karıştığı bir sorun çıktı! 
Şimdilerde birçok kişi izlerin nasıl ayırt edileceği, hangisi atın hangisi itin izi olduğu üzerinde çalışıyor.  

Bu soruna yıllardır kafa yoran biri olarak söylüyorum: 
Bu sistemde sözkonusu sorunun çözümü yoktur; olamaz da! 
Bütün ihtiyaçları ve kutsalları alıp satan “para”, bir bankamatik / kredi kartına dönüşebiliyorsa ve bu kartla tüm dünyada en güvenli işlemler yapılabiliyorsa, sistemi kuran bankalar krallığına güvenmek lazım! 
Bankalar krallığı “elektronik para” ile sadece parasal işlemleri hızlı ve güvenilir kılmadı… 
Yüreği olan iktidarlara rüşvetle, yolsuzlukla, kayıt dışı ekonomiyle… 
Zimmet, gasp, vergi kaçakçılığı, adi suçlarla… 
Terörün her türlüsünün mali kaynaklarını kurutmakla mücadele etmek isteyen hükümetlere çok güvenilir, sonuç alıcı ve işkencesiz bir çözüm de sundu.   

Bütün bunları, her işlem için çok küçük paracıklar karşılığında yapmakta.   
Ben derim ki, her geçen gün güvenli hizmet alanları genişleyen bankalara, bazı yetki ve görevleri de biz verelim.  
Dünyada ilk olsun! 
Bütçeden bürokratik hizmetler için ayrılan kaynağın çok azıyla bu hizmetleri yaptırmak mümkündür.  
Bürokrasinin; eziyete ve soyguna dönüştürdüğü kamu hizmetlerine, tayin ve terfi kavgalarına, devleti ele geçirme kurnazlıklarına son verilebilir. 

Hakikaten hizmetlerin önemli kısmı bankalara daha hızlı ve ekonomik yaptırılabilir.  
Böylece at izini, it izinden ayırma gibi saçmalıklarla uğraşmaya da gerek kalmaz.
*** 
Dünya sisteminin nasıl işlediğini biliyormuş gibi davrananların “savunma refleksleri”ne hayranım! 
Dikkatinizi çekerim; bunlar iyi günlerimiz... 
Eskiden devlete baş aranırken dünya ne der, kimi ister… derdik! 
Nereden nereye geldik!... 
 
Artık herkesin muradı, hastalığı ve günahı “para!” 
Para da sahibinde olduğuna göre bütün yüce değerlerin neredeyse tamamı ayaklar altında! 
O nedenle mantıklı olmakta yarar var! 
Ya kendi yani milli “Yeminli ve Sigortalı Yarı-özerk Kamu Hizmet Büroları”mızı kurarız ya da bu işi doğrudan bankalar sistemine yaptırırız. 

İsteyen seçimini bankalardan bir banka seçerek yapabilir. 
Ya da Bürolardan birini seçerek kamu hizmet rekabetine katkıda bulunabilir.  

Ne bankalar sistemi ne de Özerk Bürolar… ikisine de gerek yok! Bugünkü kamu hizmet modeli iyidir diyen varsa onlara söyleyebileceğim söz ”Yolunuz açık olsun” olacaktır!  
Umarım yolunuz altı, hatta sekiz, hayır hayır, on şeritli otoban olur! 
Umudum olmasa da, umarım bu sistem size hayır getirir… 
  
Abarttığımı düşünenler var: 
Devletin memuru, devletin halkına neden karşı olsun ki, diyorlar! 
Bu soruya seviyeyi düşürmeden yanıt vermek mümkün mü bilemiyorum! 
Bu tür durumlarda ben yanıt yerine, soruya soru ile karşılık vermeyi tercih ediyorum: 

-Kamu hizmetlerinin %90’ı internet üzerinden online yapılabilir noktaya gelmişken; 3.250.000’den fazla memurla kamu hizmeti yaptırmak ne kadar doğru? 

-Her türlü alış-verişi ve borçlanmayı “elektronik kartla” yapmak mümkün iken ayrıca kâğıt parayı kullanmak kimin çıkarına? 

-Sadece “elektronik para” ile her türlü adi ve örgütlü suçun  kökünü kurutmak varken kağıt parayı ısrarla yaşatmaya çalışmanın dinle, imanla, dürüstlükle, süper güçle, geri kalmışlıkla… ne alakası var?! 

-Bu kadar memur, bu kadar cadı avı, bu mücadele neye çare olacak… düşünen var mı? 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Arif celik 17 Eylül 2016 Cumartesi 01:15

Yönetmek için memurlaştırma gerekiyor. Yoksa hizmet için memura ihtiyaç olduğundan değil

Yorumu oyla      11      5  
Süleyman tatar 16 Eylül 2016 Cuma 19:04

Devlet işini gordurdugu veya gordurmeye çalıştığı ancak çok pahalıya patlayan bu memur sisteminden çoğu yerde vaz gecmezse ya halkı cildirtacak veya kendi çıldıracak

Yorumu oyla      11      5  
Gulnihal Topcu 16 Eylül 2016 Cuma 14:55

Her zamanki gibi uone cok guzel onerilerde bulunmussunuz.umarim dikkate alınır.

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çoban ateşini 'topuklu' yaktı!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva