Tayfun MARO
Atatürkçü olmanın zamanı mıydı?
23 Kasım 2017 Perşembe

Bu memlekette kimin Atatürkçü olduğu, kolayına netlik kazanmayacak bir mesele gibi duruyor. Atatürk’ü kimin ne zaman sahipleneceği hiç belli olmuyor.

Bir ihtimal, Kurtuluş Savaşı yıllarında, Atatürk için ölüm fetvası çıkaran Şeyhülislam Mustafa Sabri’nin adının verildiği İmam Hatip Lisesinden yetişen çocuklar ile İzmir Atatürk Lisesinden yetişen çocuklar arasında, barış içinde bir arada yaşama konusunda bir konsensüs oluştuğunda, Atatürkçü düşünce de toplumda gerçek yerini bulacak.

Ne yazık ki Modernite, Aydınlanma, laisite, bilimsel düşünce ve düşüncenin yöntemi üzerine nasıl konuşacağımızı bilmeden, meseleleri nasıl ele alacağımıza dair bir mutabakat sağlamadan, Atatürkçülüğü ne konuşmak ne anlamak mümkündür. Bunun için de gerçek tolerans fikrinin ülkede yaşatılması gerekiyor.

Türkiye’yi rotasından çıkaran seksen darbesini yapanlar, “Atatürk” diye diye Cumhuriyet’in canına okudular. Bunu yaşadık ve gördük.

Şimdilerde, seksen darbesiyle önü açılan islamcı hareketin ardılları, 37 yıl sonra, “gök gözlü Selanik dönmesi” veya “deccal” yerine, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk” demeye başlayınca, aklım karıştı… Sanki seksen darbesiyle başlatılan o yıkıcı değişim ve dönüşüm programı nihai aşamasındaydı… Seksenden sonra, Türk-İslam sentezi ve Ilımlı islam ile terbiye edilmek istenen Cumhuriyet modernitesinin laik hukuk devleti, nihayet bütün kurumlarıyla İslamlaşma sürecine girmişti…

Ne oldu da islamcı hareket hedefine bu kadar yaklaşmışken Atatürk’ü sahiplenmek gereği duydu?

Lakin Batı da bu arada ılımlı islam projesinden çark etmiş bulunuyor…

Eğer solun çokça kullandığı antiemperyalizme dayalı Atatürkçülük söz konusu ise, Erdoğan ve AKP’de bu çok fena sırıtır.

Gelelim İslamcıları Atatürkçü yapan süreci başlatan gelişmelere;

Özellikle ikibinli yılların ikinci yarısından itibaren kötü yönetilen Türkiye’nin, uluslararası sistemde konumu tartışmalı hale geldi.

1 Mart tezkeresinin TBMM’de reddi, İsrail ile “one minute” krizi, İran ambargosunun delinmesi, Irak ve Suriye’de izlenen politikalardaki öngörüsüzlük… Bunların hepsi de, kapitalizmin metropollerinde not edilmiş, günü geldiğinde Türkiye’nin önüne faturası koyulacak meselelerdi. Ancak, belli ki ülke yönetimi bu ihtimali yeterince ciddiye almamıştı.

Batı’da bozulan ilişkilerini Doğu’da dengeleme yolunu seçen Saray yönetimi, ABD ile Rusya’nın çok önceden el sıkıştığını nedense göz ardı etti.

Şimdi, Irak ve Suriye sınırlarına kendilerince çeki düzen vermekte olan Rusya ve ABD karşısında Erdoğan’ın beyhude çabalarını izliyoruz.

Türkiye’de yönetim krizi büyüyor, uluslararası ilişkiler çok kötü yönetiliyor, ekonomi daralıyor, mali kriz derinleşiyor, ABD, AB ve NATO ile ipler koptu kopacak noktasında…

Görünen o ki Dünya sisteminin efendilerinin Türkiye’yi yönetenlerle sorunu var. Uluslararası hukukun gereği değilse de, çiğnenen centilmen anlaşmalarının gereği, yazılı olmayan kurallara göre Ankara cezalandırılmak isteniyor. İtiraz edenlere de “BOB Eşbaşkanı” olmanın getirdiği yükümlülükleri hatırlatıyorlardır herhalde... Yönetim ise bütün bu olan biteni milli mesele olarak görmek ve göstermek eğiliminde… Yani fatura millete çıkacak gibi…

Durum böyle iken, tam da sistem türbülansa girerken, İslamcıların Atatürkçü olması bana hiç aykırı görünmedi… Her ne kadar etik değilse de, pragmatik…

Zamanlama ve izlenen yol, seksen darbesini Atatürk ile kamufle eden aklı hatırlatıyor. Böyle bakınca, Atatürk’e sığınmanın tam zamanıydı...

Sonuç olarak, yaptırımlar yolda ve ülkeyi çok fena sarsacak. Bu artık görünür hale geldi. İktidara yakın en itibarlı kalemler, uygun bir dille, yaklaşan tehlikeyi dile getirmeye başladı.

“Türkiye neden böyle bir bedel ödeyecek!” Yerli ve milli cephede herkes bunu gerekçelendirme telaşında...

Gerekçenin en dikkat çeken tarafı, yapıldığı ileri sürülen bütün hataların aslında hata olmadığı ve sorunun, Batı’nın milletimize beslediği husumet ve kıskançlıktan kaynaklandığı görüşüne yapılan vurgudur. Yani ortada işlenmiş suç falan yok. Batı niyeti bozdu. Yüce Türk milletine saldırmak için bahane yaratıyor. Çünkü biz milletçe kıskanılacak duruma geldik. Eskisi gibi pısırık değiliz…

Millet bu mesajı alır ve Sarayın arkasında durursa, beraberinde Batı’nın çıkardığı ağır faturayı da alır ve cebine koyar. Yani yönetenlerin yaptıklarının ettiklerinin bedelini milletçe öderiz.

Bu ahval ve şerait içinde, Atatürkçü olmak ve milli birlik ruhuyla faturayı ödemek, ülkeyi yönetenlere çok makul görünüyor olmalı…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Zafer Zafer 26 Kasım 2017 Pazar 12:10

Korkarım ki, 'saray'ın arkasında körü körüne/bilinçsizce duran %49.5 yüzünden, sözünü ettiğiniz o ağır faturayı topyekün/tüm ulus ödeyeceğiz.

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çoban ateşini 'topuklu' yaktı!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva