Ümit YALDIZ
Vali becayişinin düşündürdükleri…
6 Mayıs 2013 Pazartesi

Cumhurbaşkanı Gül’ün önündeki kararnameye göre İzmir’in Valisi Mustafa Cahit Kıraç Diyarbakır’a, Diyarbakır’ın Valisi Mustafa Toprak İzmir’e gönderiliyor.
Hem Vali hem de Mustafa becayişi… Amaç çözüm sürecine katkıymış. Ne de olsa çözüm sürecinde Diyarbakır’ın karşıtı İzmir imiş... Bu teorinin doğruluğu tartışılsa da pratikte böyle bir algıdan söz etmek mümkün…
İki kent son dönemde en az siyah-beyaz kadar birbirine zıtlaşırken kuzey-güney kutbu kadar birbirinden uzaklaştı çünkü... Tarihin hiçbir döneminde böyle bir algıdan söz edilemezdi.
Vali becayişinin çözüm sürecine katkı sağlayacağına da inanmıyorum iki kent arasındaki mesafeyi kısaltacağına da. Bu hamle de (akil insanlar gibi) masa başında alınmış, suni ve altı/içi boş bir karardan ibaret bana göre... Çözüm sürecine dönük magazinsel bir haberden öte anlamı yok yani.
Ama başka anlamları olabilir bu becayişin... Nasıl mı?
İzmir’e AK Parti Kadın Kolları Genel Başkanı Güldal Akşit’in bakanlık döneminde danışmanlığını yapan Erzincan kökenli Mustafa Toprak’ın atanmış olmasının anlamından söz ediyorum. Cümle içinde geçen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve de Erzincan kökenli ibaresinden bazı siyasal anlamlar çıkarmak mümkündür. Bu atamanın Bakan Yıldırım’ın olası İzmir adaylığı için anlamı çözüm sürecinden daha fazla olabilir ya da.
Kaldı ki Yıldırım’ın Vali Kıraç’ı çok da istemediği bilinirken…  
Bu şok becayişe Bakan Yıldırım üzerinden anlam yüklemeye çalışanlara saygı duymakla beraber benim aklıma öncelikle EXPO 2020’nin geldiğini de söylemeliyim.
Ve şok atamayı öğrendiğim dakikadan itibaren bir süredir aklımı kurcalayan o soru iyiden iyiye netleşti zihnimde…
Hükümet İzmir’in EXPO 2020 adaylığı gözden mi çıkarıyor?  
Ya da EXPO ‘açılım’ kurbanı mı oluyor?
Yahut gözden çıkarılan, kaybedilme ihtimali artan EXPO’nun Yürütme Kurulu Başkanlığına Kıraç’ın ardından Kocaoğlu mu getirilecek?
Bir süredir aklımı kurcalayan soru derken İzmir’in EXPO adaylığındansa İstanbul’un Olimpiyat adaylığının daha çok önemsendiğini kast ediyordum. Dünya çapındaki iki dev organizasyonu (her ikisi de 2020’de ve oylamaları peş peşe yapılacak) Türkiye’ye vermezler tezinden hareketle söylüyordum bunu…
Kaldı ki hükümetin 12 Haziran 2011 seçim beyannamesiyle açıklanan İzmir’in EXPO 2020 yolculuğunda tek şok Kıraç’ın oylamaya altı ay kala görevden alınması kentten gönderilmesi de değildi.
EXPO 2020 talihsizliği Kocaoğlu’nun başvuru mektubunu götürememesiyle başladı. Genel seçime bir ay kala mektubu götürmek için hazırlık yapan Kocaoğlu, belediyesine yönelik 700 polislik baskınla şoke oldu. Ve EXPO teamüllerinin aksine mektubu sonradan hem yürütme hem yönlendirme kurulu başkanlığı yapacak olan Vali Cahit Kıraç götürdü.
Aradan geçen zaman diliminde EXPO’ya soğuk bakan Kocaoğlu, konuşma yapmak üzere Paris’teyken belediyesi ikinci kez basıldı, mesai arkadaşları tutuklandı. Apar topar kente dönen Başkan, EXPO sürecini dikkate almadan operasyon yetkisi verenleri (Başta dönemin Başsavcısı Durdu Kavak olmak üzere) topa tutarken, sürecin dışında kalmaya devam etti. Ta ki geçtiğimiz günlerde yaptığı ‘bundan sonra enerjimizi EXPO’ya vereceğiz’ açıklamasına kadar…
Tabi ki EXPO’daki tek talipsizlik Kocaoğlu’nun başına gelenlerden ibaret olmadı.
Yürütme Kurulu Başkanı yapılan TFF Eski Başkanı Mahmut Özgener, bir önemli sınav öncesi kurulda birlikte görev aldığı arkadaşları EBSO Başkanı Ender Yorgancılar ve de İTB Başkanı Işınsu Kestelli ile birlikte görevlerinden istifa ettiler.
İstifaların perde arkasından Vali Kıraç’la yaşadıkları kan uyuşmazlığı çıkıyordu.
Sürece zarar vermemek adına herkes sustu.
Kavgayı, hesaplaşmayı Kasım 2013’ten sonraki bir tarihe ertelemişlerdi.
Ve bakanlar…
İlginçtir Binali Yıldırım dışında EXPO için İzmir adına oy isteyen kim varsa görevden alındı.  
Kötü bir tesadüf… Kültür Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ…
Ve Vali Kıraç’ın gidişini de listenin sonuna ekleyip kendisini EXPO’yu organize eden BIE’nin yönetim kurulunun yerine koyun…
Hem Türkiye Cumhuriyeti hem hükümet hem bakanlık hem de kendi adlarına EXPO’ya yönelik garantiler veren iki bakan artık kabinede değil.  
Vali Kıraç’ın ardından 2 yıllık adaylık sürecinde 3 kez yürütme kurulu başkanı değişmiş.
Yani BİE heyetinin muhatap olacağı üçüncü isim atanmış.
Belediye deseniz zaten işin içine sokulmamış, alınmamış.
Ne düşünürsünüz?
Hem de EXPO için iddialı, güçlü bizim gibi sorunları olmayan adaylar mevcutken…
Kim ne derse desin… Vali Kıraç’ın bu aşamada İzmir’den gönderilmesi zaten kör/topal yürüyen EXPO yolculuğunda telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğuracaktır.
Bugüne kadar tüm yetkiyi elinde toplamış, nerede yapıldığını bilen, işadamlarına özel misyonlar yüklemiş, 70 milyonluk bütçeyi planlamış, sürecin fotoğrafına/konusuna hâkim olmaya başlamış bir Yürütme/Yönlendirme Kurulu Başkanı’nı başka kente tayin etmek çözüm sürecine nasıl gelir bilinmez ama EXPO sürecinin dibine dinamit koymakla eşdeğerdir.
Başkan Kocaoğlu Paris’te konuşma yapmaya hazırlanırken İzmir’de operasyon için düğmeye basan Başsavcı Durdu Kavak, kendini savunmak için İzmir’in EXPO sürecini bilmediğini söylemişti. Başsavcının da yoktu ama hükümetin böyle bir lüksü hiç yok. Melih Gökçek’in de talip olduğu EXPO adaylığını İzmir’e genel seçim öncesi seçim beyannamesiyle müjdeleyen AK Parti hükümetinin bu zamansız becayişi EXPO’nun açılıma feda edildiğini düşünmek için fazlasıyla yetiyor.
Bir önceki kararnamede de adı merkeze alınacaklar listesinde geçen ancak köşkteki son imzada EXPO hatırına listeden çıkarıldığı düşünülen Vali Kıraç’ın en azından Kasım’daki oylamaya kadar yerinde kalmasının İzmir için doğru olduğunu düşünüyorum. Yeni gelen Vali’nin ‘açılım’ mesajlarına odaklanacağı ve ilk 3-4 ayında tebrikleri kabul mesaisine zaman ayıracağı gerçeğinden hareketle EXPO sürecine odaklanması mümkün görünmüyor.
Kaldı ki allameyi cihan olsa üçte ikisi yürünmüş yola motive olması mümkün olmaz.
Umarım Cumhurbaşkanı Gül, bir önceki kararnameden çıkardığı Kıraç’ın ismini listeden bir kez daha EXPO hatırına çıkarır. Ve Kıraç’a ilişkin bir tasarrufta bulunacaklarsa bunu Kasım 2013’ten sonraki bir tarihe ertelerler. Yarı İzmirli ve önceki EXPO yolculuğunun patronu Abdullah Gül’den bu kadarını beklemek sanımı hakkımızdır.
Paris’te Milano’ya kaptırdığımız EXPO biletinden sonra gözleri dolan/yaşaran Gül’ün Rusya, Dubai, Tayland ve Brezilya ile mücadele edilen kritik yarış öncesi İzmir’e en azından bu kadarını yapacağını umuyorum. 
Peki, İzmir-Diyarbakır arasındaki Vali becayişinin başka anlamları olabilir mi? Bence var. Hem de yerel seçim 2014’e dair... Becayiş resmen gerçekleşirse onu da kaleme almaya çalışırız. Vali Toprak’ın Diyarbakır’dan İzmir’e ne getireceğini bilemem ama Vali Kıraç’ın Diyarbakır’da ne yapacağını biliyorum. 7 yıldır İzmir’de AK Parti’ye karşı direnişin kentinde görev yapan Kıraç, muhteşem uyumunu benzer bir direnişin farklı versiyonunu ortaya koyan Diyarbakırlılardan da esirgemeyecektir.
EXPO önceliğimizi bir kenara koyarsak… Diyarbakır’a gönderilmek devlet memurları için özellikle de Vali, Emniyet Müdürü gibi kritik makamlar için tenzili rütbe ya da cezadan çok ödüle giden yolun kestirmesi gibi duruyor. Eski Diyarbakır Valilerinin şimdilerde nerede olduğuna bakınız. Efkan Ala Başbakanlık Müsteşarı… Hüseyin Avni Mutlu İstanbul Valisi… Diyarbakır bir nevi zıplamak için uygun tırabzan niteliğinde… Zıplama kabiliyeti varsa Kıraç’ı da birkaç yıl sonra Ankara’da görebiliriz yani.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
bornovalı 8 Mayıs 2013 Çarşamba 23:16

izmir de yerel iktidar chp bürokraside de mhp iktidardadır bu şehirde. inanmazsanız akp lilere gidin bir işinizi çözdürün bakın bakalım çözebiliyorlamı? asla çözemezler. çünkü kimse onları takmıyor. görün şahit olun yaşananlara

Yorumu oyla      11      5  
ercan 6 Mayıs 2013 Pazartesi 18:51

izmirdeki mhpli bürokatların değiştirilmesine yönelik bir atama

Yorumu oyla      23      7  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Rahmetliyi nasıl bilirdiniz?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva