Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Sütte fiyatlar nasıl oluşuyor?
24 Ocak 2016 Pazar

Türkiye’de üreticiler ile tüketiciler  arasındaki  fiyat farkları, inek sütünde 3 -4 katı  geçiyor. Üretici sütten para kazanamıyor, tüketici de süte yüksek bir fiyat ödemek zorunda kalıyor.

Sütte Fiyatlar Nasıl Oluşuyor?

Türkiye’de inek sütlerini, genel olarak aracılar ve/ya da süt tanklarına sahip küçük kooperatifler topluyor. Bunlar sütleri sanayicilere pazarlıyor. Kimi yerlerde süt sanayicileri aynı zamanda süt yemi üreticisi. Çiftçilere “Yemlerimizi kullanırsanız, sütlerinizi alırız.” diye de şart koşuyorlar. Sanayiciler de sütleri işleyerek giderek tekelleşen gıda sektörü ve organize gıda perakendecilerine satıyorlar.

Ve de süt ve et pazarlamasında fiyat belirleme, üreticinin değil, sanayicinin elinde. Daha açık deyişle çiğ inek sütü fiyatını Ulusal Süt Konseyi’nde egemen olan sanayiciler belirliyor. Burada üretici temsilcileri ne yapıyor diye merak edenler de yok da değil. Çiftçinin eline geçen 1 lira 15 kuruşluk birim fiyat, 1Temmuz 2014’den beri hiç artmamış. Kimileri de bunu yeterli görüyorlar. Üstelik, Ulusal Süt Konseyi'nin Aralık  2015’in sonunda aldığı kararla; çiftçiler çiğ süt fiyatlarında yüzde 10'a varan indirim talebi, arz fazlalığı bahanesiyle süt bırakma, soğuk zincir primlerini ödememe, yağ-protein priminde kesinti ve çiğ süt alım-satım sözleşmesini  imzalamama gibi uygulamalarla karşılaşacak gibi gözüküyor.

Bu durumdan küçük ve orta ölçekli tarım işletmeleri, bir başka deyişle üreticiler ile küçük ve orta ölçekli gıda firmaları ve de tüketiciler zararlı çıkıyorlar.

Gıda fiyatlarını kim izliyor?

Belki vatandaşlar bilmez. 9 Aralık 2014 tarihli Resmi Gazete ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı “Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasalarını İzleme ve Değerlendirme Komitesi” kurulmuş. Bu komite, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı başkanlığında Ekonomi, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankası ve Türkiye İstatistik Kurumu temsilcilerinden oluşuyormuş. Komite, tespitler yapıyor ve alınması gereken önlemleri ilgili bakanlığa bildiriyormuş.

Önlemler konusunda bilgili olanlar var mı? Uzmanlar, en azından yukarıda dile getirilen “Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasalarını İzleme ve Değerlendirme Komitesi” işlevinin  yaşama geçirilmesi gerektiğini ifade ediyorlar.

Ne yapmalı?

Cevabı kolay değil. Süt ve et için genel iki cevap var. Birincisi şu; Üretici ile tüketici arasında var olan pazarlama kanalı kısaltılmalı. Avrupa Birliği ülkelerinde bunun yolu kooperatifleşmeden geçmiş durumda. Tarımsal ürünlerin neredeyse  % 100’ünü kooperatifler tüketiciler pazarlıyorlar. Türkiye’de bu oran iyimser bir rakamla % 3-4’ü bulmuyor.

İkincisi ise şu; İçme sütü dışında yoğurt ve peynir üretimi yanında kırmızı et üretiminde ağırlığı sığıra değil, koyun ve keçiye  vermeli derim. Bu konuyu tartışmak gerekiyor. Türkiye’de çiğ  inek sütü ve sığır eti birim maliyet fiyatları çok yüksek. Birim fiyatı belirleyen en önemli iki girdi var. Bunlardan  yakıt fiyatlarının yüksekliğini herkes biliyor. Ancak üzerinde durulması gereken daha önemli konu yem fiyatları. Yem girdisi, mal oluşun % 70’i civarında. Türkiye’de ot fiyatları yağış rejiminin düzensiz ve yağış miktarının yetersizliği nedeniyle Avrupa ülkelerine göre oldukça yüksek düzeyde. Örneğin mısır silajı  ve yonca  için  su gerekli. Su  da  pahalı bir girdi. Fabrika yemi ham maddesinin de çoğu dışarıdan geliyor. Özetle, inek sütü ve sığır eti birim maliyet fiyatları açısından Avrupa ülkeleri ile yarışmak olası değil. Kimi zamanlar dışarıdan getirilen süt tozu dahil süt ürünleri, içteki fiyatları düşürerek çiftçiyi  zor durumda bırakmıyor mu? Hele kırmızı ette Türkiye neden sürekli dışa bağımlı kalıyor? Saman neden ithal malı oldu? Bu konuyu başta karar vericiler olmak üzere sanayici ve üreticilerin de tartışması gerekiyor. Dünyanın da gündemini yakından ilgilendiren iklim değişikliğinden  etkilenen  ülkeler arasında Türkiye ‘de olacak  ve kuraklık artacak. Bu durumda daha kanaatkar hayvan türleri olan koyun ve keçiye umut bağlamaktan başka çare kalmayacak.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Zoraya ter Beek’in ötanazi kararı üstüne
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Bu adam yine mi başkan seçilecek?
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
'Bitti' sanmayın; gelecek!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Paradigma çökmesi bir gerçek
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Amma velakin, bir şey yapmalı!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
57 yıllık gururun şerefine!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Kılıçdaroğlu’nun öfkesi ve yeni dengeler…
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Milletin cebi
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birleşik Krallık ve ahlaki çöküntü
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Maymunlar Cehennemi ve Cujo
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva