Yolsuzluğa bulaşmış bakanlarını yargıdan kaçıran AKP, milletvekili dokunulmazlığını kaldırıyor. İlk destek de MHP’den, “Taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmayan” Bahçeli’den tabii... Sürpriz destek ise Kılıçdaroğlu’ndan…

Kılıçdaroğlu’nun desteğine içerleyen HDP milletvekili Süreyya Sırrı Önder ise; “ Yarın cezaevine konunca kendim ettim kendim buldum şarkısını söylersiniz, repertuarınıza şimdiden alın” demiş… Günden güne gül gibi sararıp solan, altı seçimdir yüzü gülmeyen CHP’ye de bu şarkı yakışmış hani:

“Kendim ettim, kendim buldum
Gül gibi sarardım soldum
Eyvah… Eyvah… Eyvah…”

Kılıçdaroğlu’nun “Halkı kandırmaya yönelik, üstelik anayasaya aykırı” bulduğu teklifi destekleyeceğini açıklamasından sonra eyvah ki ne eyvah…

Hem halkı kandırmaya yönelik olacak, hem anayasaya aykırı olacak, hem de CHP milletvekillerini hapse götürecek ve siz yine de buna ‘evet’ diyeceksiniz… Neden?

Milletvekili yeminini ederken  “Hukukun üstünlüğüne ve anayasaya sadakatten ayrılmayacağına namusun ve şerefin üzerine yemin” edeceksin, sonra da anayasaya aykırı bu teklife evet diyecek ve kuzu kuzu hapse gireceksin. Eyvah ki ne eyvah, bin kere, milyon kere eyvah…

Artık içerde Selocan çalar, CHP milletvekilleri hep bir ağızdan söyler:

“Karadır şu bahtım kara
Sözüm kar etmiyor yara
Sen düşürdün beni dara
Eyvah… Eyvah… Eyvah…”

Cumhurbaşkanının başdanışmanı Burhan Kuzu “Oğlan bizim, kız bizim” şarkısını söylerken; AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu “Yargı da bizde, yürütme de bizde, yasama da bizde” deyip kıkır kıkır gülerken, AKP’nin teklifine evet demek ne politika ama(!) Hırsızı salıp, kendini içeri tıktırtan muhalefet dünyada bir tek bizde vardır herhalde…

Neyse ki ‘AKP’nin tuzağına düşmeyeceğiz’ diyen milletvekilleri de var. CHP’nin hal-i pür melalini gören Baykal, hangi telden çalıyor acaba? İçindeki sönmeyen genel başkanlık ateşiyle Şekip Ayhan Özışık’ın o nihavent bestesini seslendiriyor olsa gerek:
“Ellerim böyle boş boş mu kalacaktı
Gözümde hep böyle yaş yaş mı olacaktı
Aramızda sıradağlar, dağlar mı olacaktı
Üzülme sen meleğim gün olur kavuşuruz
Ecel ayırsa bile mahşerde buluşuruz.”

MHP’nin lafazan-ı Oktay Vural’a potpori yakışır da; Bahçeli’ de, Meral Akşener, Sinan Oğan ve Ümit Özdağ’ın gözlerinin içine bakarak:

“İstemem istemem böyle kısmet
İstemem Ya Rab
Aşk diye sundukları
Zehirli şarap
Hayırsız çıkacaksa
Beni aldatacaksa
Yuvamı yıkacaksa
İstemem böyle kısmet
İstemem Ya Rab… şarkısını söyler mi?

Güneydoğu’dan her gün şehit haberleri gelirken,her yerde izi olan FETÖ mensupları; hakim, savcı, işadamı, spor yazarı, gazeteci, polis, asker demeden tutuklanırken, cumhurbaşkanımız hangi şarkıyı söyler acaba Okyanus ötesine bakarak?..

O şarkı belli, değişmez; “Beraber yürüdük biz bu yollarda.” Söz Aşkın Tuna, beste Selçuk Tekay, makam nihavent:

“Hatıralar sarmış dört bir yanımı
Baktığım her yerde izin duruyor
Ben seni düşünmek istemesem de
Her şey bana seni hatırlatıyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan “Dokunulmazlıkların kaldırılması suretiyle başlayacak süreç, terörle mücadele açısından ülkemizdeki havayı da olumlu etkileyecektir” talimatını şip-şak uygulamaya koyan Konya’lı Davutoğlu’nu artık kim tutar? Bu durumda beceriksiz muhalefete hapis, Konya’lıya ise yürümek düşer:

“Hani ya da benim elli dirhem pırasam, pırasam
Üç mum yaksam Konya’lı yı arasam, arasam
Yürü yavrum yürü, Konya’lım yürü….