CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu belediye başkanları toplantısı için geldiği İzmir’de parti örgütüne net mesajı verdi

“Kavga etmek yok, uzlaşı olsun. İzmir’e barış yakışır”

Malum parti bir yandan delege seçimleri sürecini yürütüyor. Sırada ise ilçe kongreleri, sonrasında il kongresi var.

Ardından, ver elini Ankara!

Yani Büyük Kurultay

Herkesin bildiği gibi İzmir’de iki farklı yapı var. Mevcut İl Başkanı Deniz Yücel’i başarılı bulanlar ve devam etmesini isteyenler ile süreci başarılı götüremediğini, Büyükşehir’deki değişime ayak uyduramadığını belirterek yarıştan çekilmesini isteyenler mücadele ediyor.

Destekçileri ise malum, tekrarına da gerek yok.

Parti içindeki yarışı doğrudan etkileyen bir makam var. O da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in oturduğu koltuk.  Gücü, etkisi, alan hakimiyeti, ulaştığı hedef kitle hesap edildiğinde örgüt üzerinde derin etki yaratabilecek müthiş bir yer.

Elbette bu süreçte koltuğu kullanmak isteyen çok sayıda kişi var. Hatta Başkan Soyer’in dışında koltuğun yanında mesaj veren de çok kişi bulunuyor. 

Mesaj ise net: “Koltuk bizde, gücü de biz kullanırız”…

Tunç başkan başından bu yana, “parti örgütünün işlerine karışmam” demişti.  Halen daha o noktada net olarak duruyor. Ne kavgalarla ilgili bir mesajı ne de süreçle ilgili bir değerlendirmesi bulunmuyor.  Önceki dönemlerin aksine çok farklı bir profil sergiliyor.

Geçtiğimiz günlerde kendisi İspanya seyahatindeyken Ankara’da uzun yıllar belediye başkanlığı yapan, görevdeyken bile İzmir’e sürekli mesaj gönderen İ. Melih Gökçek sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İzmir’in yol, altyapı ve yatırımlarıyla ilgili alakasız açıklamalarda bulunan Gökçek bu kez Büyükşehir Belediyesi’ne yani Soyer’in iradesinin olduğu yere bıçak soktu.

Ve şöyle dedi:

“İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde kavga var. Mevcut Genel Sekreter Dr. Buğra Gökçe’nin yerine Kılıçdaroğlu’nun eski Özel Kalem Müdürü Danışman Tuncay Ceylan getirilmek isteniyor. En büyük destekçisi ise Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan…”

Meselenin özeti buydu ama Gökçe’nin 2014’te İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne Ankara Çankaya Belediyesi’nden gelişinin arkasında başka bir hikaye vardı. Şehir Plancıları Odası Genel Başkanlığı yaptığı dönemde Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde memur olan Gökçe, İ. Melih Gökçek’in baskısı ve sürgün kararı nedeniyle istifa etmişti.  Daha sonra, dönemin Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık’ın isteğiyle ilçede göreve başlamıştı. Yani, Gökçek’in aslında yıllar önceden gelen genel sekreterle ilgili takıntısı vardı.

Tabi ki burada bir alt mesaj daha vardı. O da şuydu:

“İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde irade ve karar sahibi olan Tunç Soyer’in dışında birileri kadrolaşmak ya da ekipleşmek istiyordu”…

Peki şimdiye kadar tüm atamaları ve kararları öneriler olsa bile bizzat kendisi kararlaştıran Soyer buna izin verir miydi?

Sordum!

Şöyle dedi:

“Böyle bir şey asla mümkün değildir. Büyükşehir Belediyesi’nde başkanın iradesinin dışında başka bir irade söz sahibi olamaz. Hele ki böyle önemli bir görev, makam ve bürokratik koltuk için. Birileri İzmir’i karıştırmak, Büyükşehir üzerinden algı operasyonu yapmaya çalışıyor. Buna asla izin vermeyeceğim. Biz işimize bakıyoruz”

Mesaj açık ve netti:

“Burada patron benim”

Tam da Kılıçdaroğlu’nun İzmir ziyareti öncesinde İ. Melih Gökçek’in bu operasyonu karşılık bulamasa da kendisine iletilen durumu değerlendiren Soyer programların arasına karışan önemli bir hamle yaptı.

Neydi o?

CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu havalimanında Genel Sekreter Dr. Buğra ile birlikte karşılamak!

Ve öyle de yaptı. Bizzat mesajı kendisi vermek istedi. Yanına aldı, götürdü, herkese aslında olanı gösterdi.  Büyükşehir’de bir genel sekreterlik tartışması, krizi de yoktu. Herkes işini yapacak, başarı odaklı çalışmanın gereğini yerine getirecekti.

Yazıya konu olan fotoğrafın hikayesinde dört isim kol kola!

Soldan sağa;  Danışman Tuncay Ceylan, Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Genel Sekreter Dr. Buğra Gökçe…

Fotoğraf karesinde kol kola girilmesini isteyen ve İ. Melih Gökçek’in ortaya attığı iddiayı yalanlayan da Özkan’ın kendisi. Yüzler ise gülüyor…

Mesaj ise net:

“Birlikte başaracağız”