Kılıçdaroğlu’nun İzmir’den adaylığı 7 Haziran öncesi tüm hesapları alt üst etmeye yetmişti. Başta AK Parti olmak üzere MHP ve HDP’nin Kılıçdaroğlu’na karşı hamle hazırlığına giriştiğini yazdık, söyledik.
Lakin Kemal Bey’in önseçim tercihinin 29 Mart sandığında bu denli büyük bir parti içi hesaplaşmaya dönüşeceğini doğrusu beklemiyorduk.
Tabi ki İzmir’i ve ikinci bölgeyi tercih edişinde bazı erken hesaplaşma emareleri görmüştük. Tabi ki Kılıçdaroğlu’nun İzmir’den aldığı ‘samimi’ önseçim davetine icabet ederek MYK’daki kontenjancıları ofsayta düşürdüğünün de farkındaydık.
Ama onların karşı bir hamleyle Genel Başkanlarını ofsaytta bırakacaklarını tahmin etmemiş, edememiştik. Kılıçdaroğlu’nun İzmir’den 4. Kontenjan durumuna düşürülmesinden söz ediyorum.
Açık bir düşürülme tablosu var çünkü ortada.
Kimin neyi hedeflediğini bilemem…
Ama Kılıçdaroğlu’nun bu konuda hemen bugün bir şeyler yapması gerekiyor.

Bu konulardan sorumlu MYK üyelerinin YSK’yla olan yazışmaları geciktirdiğinden tutun parti kamuoyunu günlerce oyaladıkları hatta YSK’ya yazılı bir başvurunun bile söz konusu olmadığından dem vuruluyor bugün. Gün gibi ortada ki Kılıçdaroğlu’nu ‘ham yaptırmak’ istiyor birileri…
80 aday adayının önüne atıyorlar. Oysaki hem Tekin Bingöl hem Aziz Kocaoğlu İzmir’deki bir kontenjanın kaldırılacağı müjdesini verdiler günler öncesinden…
Ama gelinen noktada iki satır açıklama yapıldı sadece. YSK olumsuz görüş bildirdi.
Tam bir beceriksizlik hali…
Ellerine yüzlerine bulaştırdılar yine.
Daha önce 2010'da referandumda Kılıçdaroğlu’nun 'hayır' oyu vermesini organize edemeyen, sağlayamayan mantık/zihniyet bugün onu 4. Kontenjan durumuna sokarak, aday adaylarına yem etti.
3 kontenjan için ayağa kalkan kente 4. Kontenjan…
Nasrettin Hoca’dan kıssa… Timur’un ikinci fili…
80 aday adayı günlerdir koşuyor. Maddi manevi yıpranıyor.
Ama emekler heba…
-Efendim 8 vekil çıkaracağız değişen bir şey olmayacak…
-Ölme eşeğim ölme, bahara sana yonca alacağım misali…
Çok net söylüyorum. HDP barajı geçerse CHP’nin 8 çıkarması uzak bir hayalden başka bir şey değildir.
CHP’nin 7. Vekili bile şu ortamda garanti sayılmaz.
HDP’nin yükselişi MHP’yi de depreştirebilir. MHP’nin o bölgede iki vekil çıkarması kimse için sürpriz olmaz.  AK Parti’nin belirli bir tabana oturduğu düşünülürse…
O yüzden 8. Vekil senaryosunu geçiniz.
Peki, hala bir yol var mı?
Var diyen de var yok diyen de…
Genel Merkez yöneticilerine göre bu durum dünyanın sonu değil.
Tabi ki 29 Mart’ta Kılıçdaroğlu üyeden ne kadar az oy alırsa onlar için o kadar iyi…
Hatta sandıktan ikinci çıkarsa da dünyanın sonu değil.
Ama kim ne derse desin Kılıçdaroğlu’nun kendisine yer açmadan önseçime girmesi hayra alamet sonuçlar doğurmayacak.
Benden söylemesi…
Hele hele Kılıçdaroğlu’na Ankara merkezli bir komplo, kumpas kurulmuşsa…
Seçim öncesi radikal bir MYK değişimine hazır olun derim.
*
Olan bitenden Aziz Başkan’ı sorumlu tutanların kasıtlı olduğunu düşünüyorum.
Efendim Kocaoğlu, Kılıçdaroğlu’nu İzmir’e davet ederek, onu tuzağa düşürmüşmüş…
Kocaoğlu’nun Genel Başkanı’nı İzmir’den aday olmaya davet ettiği tarih 21 Şubat!
Yani kontenjana dair her türlü kararın alınabileceği, düzenlemenin yapılabileceği bir tarih… Bırakınız 21 Şubat’ı Kılıçdaroğlu’nun İzmir’den aday olacağının İl Başkanı Serter tarafından ilan edildiği tarih olan 19 Mart’ta bile ‘kontenjan meselesini’ teknik, yasal açıdan çözmek mümkündü.
Ama yapmadılar.
Hafta başında 23 Mart Pazartesi günü bir telefon aldım.
CHP’nin tecrübeli ismi, hukukçu Kemal Anadol’dan…
Dedi ki Anadol: Büyük bir ihtimalle Kılıçdaroğlu’nu 4. kontenjan durumuna düşürecekler. Kanunen YSK’ya yazma süresini bilinçli olarak geçirecekler. Ardından da ‘Biz YSK’ya yazdık. Reddedildi” diyecekler. Topu YSK’ya atacaklar” dedi.
Harfiyen haklı çıktı.
Gel de bu işin için de bir Çapanoğlu arama…