Gönül Soyoğul
12 Eylül’e bakıp ferahlayabilirsiniz!
27 Kasım 2014 Perşembe

Havuz medyası gemilerinin bazılarındaki çalkantılar/tasfiyelerle ilgili kaleme aldığı yazıda meslektaşım Levent Gültekin’in dikkati çektiği bir noktaya, kalben katıldığımla başlayayım çiziktirmeye…
Bir süredir dost sohbetlerimizin ‘endişeli konusu’ olan hususu, İnternethaber’deki meslektaşım ‘Türkiye artık yeni bir evreye geçiyor’ ara başlığıyla altını çizerek şöyle vurguluyor:
“Çıkarılan yeni yasalar çerçevesinde polise vur emri verilmesi, Molotof kokteylin silah sayılması, yüzlerce yeni TOMA alınması, ‘makul şüpheli’ uygulaması, polise dinleme yetkisi verilmesi… gibi adımların bir anlamı olması gerekiyor değil mi?
Yine Erdoğan en son yaptığı konuşmada şöyle dedi:
‘Bizim medeniyetimizde esnaf gerektiğinde askerdir, alperendir, gerektiğinde vatanını savunan şehittir, gazidir, kahramandır. Gerektiğinde asayişi tesis eden polistir, gerektiğinde adaleti sağlayan hakimdir hakemdir, gerektiğinde de şefkatli kardeştir.’
Bütün bu tasfiyeler ve konuşmalar Türkiye’nin yeni bir evreye girdiğinin de göstergesidir.
Bu Yeni Türkiye’de, AK Partili de olsa, ılımlılara, ‘ama’ diyenlere yer yok.
Çok sert bir rüzgar geliyor.
Herkesin bileti kesiliyor.
Müthiş bir kışkırtma ve meydan okuma bu.
Bu yeni evrede çocuklarımızı, huzurumuzu, hayatımızı nasıl koruyacağımızı dert etmemiz gerekirken küçük ayrıntılarla uğraşıyoruz. Star’dan kovulan gazetecilerin durumuna sevineceğinize, Türkiye’nin girdiği bu yeni evrede ne yapacağınızı düşünseniz fena olmaz.”
*
Hayatımıza önce minik/çilek adımlarıyla usul usul, her seçim zaferi sonrasında ise devenin bale pabucu adımlarıyla rap rap yerleşen nobranlıklar/faşizanlıklarla, ansızın gece yarısı torbaların içine atılıveren yasalarla ‘ileri demokrasi’ yolunda ilerlemediğimiz öyle belli, öyle belirgin ki. 
Hele ki bizim sektörde, 12 yıldır iktidarın en yoğun uğraştığı alanlardan biri olan medyada.
12 yıldır medyayı susturmak, korkutmak, satın almak, değiştirmek, "yandaşlaştırmak" için harcanan tonla çaba ve paranın tümüyle boşa gitmediği zaten kılıflara sığmaz derecede ortada da…Medyayla hükümetin imtihanı, giderek daha bir sertleşip daha bir keskinleşecek görünüyor.
Gültekin’in ifadeleriyle; “Yıllardır ‘dava’ için yolsuzluğa göz yumanlar; oy arttırmak amacıyla yapılan, ayrışmayı körükleyen siyasi adımlara ses çıkarmayanlar; Erdoğan’ın isteklerini ‘Tamam yapalım ama şuna da dikkat edelim’ diyerek talebi tartışmaya açanlar; bu istekleri yerine getirirken denge gözetip ayak sürüyenler tasfiye ediliyor.
‘Bu kadar da olmaz ki’ diyenler gönderiliyor. Yerlerine çatışmadan ve kavgada yana olan, ‘emirleri gözü kara ve hesapsızca uygulayacak’ birileri getiriliyor.
‘İktidar olmak için bazı şeyleri sineye çekebiliriz ama bu kadarı da fazla’ diyenler bir bir gidiyor, ‘Erdoğan için gerekirse ölür, öldürürüz’ diyenler geliyor.
Yani ılımlı, uzlaşmacı, küçük itirazları olan, ‘Efendim biraz dikkatli yapalım’ diyenler sahneden kovuluyor.
(...) Cumhurbaşkanı Erdoğan, birçok kararı, damadı Berat Albayrak ve damadın kardeşi Serhat Albayrak ile beraber alıyor.
Ana çekirdek bu üçlü.
Sabah gazetesi bir anlamda Erdoğan’ın politikalarının da karargahı.
Karargahın işlerini zora sokacak, kararlarını tartışmaya açacak, isteklere ayak direyecek kim varsa gözden çıkarılıyor.”
 
AKP’lilerden ‘ama’sız tam sadakat isteyen, her birinden ‘bir Yiğit Bulut olmasını bekleyen’ Erdoğan’ın, seçimlerde 330’u bulması/geçmesi halinde gelecek günlerle ilgili neler yapılacağına ilişkin… Bizi hangi koyu karanlıkların beklediğine dair endişeler/kaygılar gel de tavan yapmasın!
Karalar bağlamak, memleketi terki diyar eyleme hülyalarına dalmamak, her platformda mücadele etmekten gayrı çıkış yolumuz yok elbet. 17 ve 25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet iddialarına ilişkin TBMM’de kurulan Soruşturma Komisyonu’yla ilgili haberlere yayın yasağına yağan tepkiler, yayın yasağına uymayacağını ilk günden açıklayan 6 gazete ve 8 internet sitesine ilaveten… komisyonda ifade veren eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın sözlerine yer vererek yayın yasağını delen gazeteler/siteler bu mücadelenin göstergeleri.
Yolsuzluk olayına adı karışan AK Partili dört eski bakanın Meclis Soruşturma Komisyonu’na ifade vermeden bir gün önce getirilen yayın yasağı tartışmalarıyla ortaya topluca dökülen rakamlara göre… Her yıl ilerlemedeyiz bu arada!
2010'da 4, 2011'de 36, 2012'de 43, 2013'te 42 ve 2014 yılının ilk altı aylık döneminde 24 olmak üzere toplam 149 yayın yasağımız ‘şimdilik’ elde olan.
Yayın yasağı demişken, 12 Eylül darbesi sonrası yarıya yakını Bakanlar Kurulu’nca olmak üzere getirilen yayın yasakları sayısının 927 olduğunu vurgulayıp ruhunuzu rahatlatalım!
Ve dahası… Gerek açıktan, gerekse haberleri sunuş biçimiyle darbeyi desteklemelerine rağmen “İstanbul'daki sekiz gazeteden Milli Gazete’nin dört kez toplam 72 gün, Cumhuriyet’in dört kez toplam 41 gün, Tercüman’ın iki kez 29 gün, Günaydın’ın iki kez 17 gün, Güneş ve Milliyet’in birer kez toplam 10'ar gün, Tan’ın bir kez 9 gün, Hürriyet’in iki kez toplam 7 gün kapatıldıklarını… .
Bu gazetelerin yetkilileri ve yazarlarının defalarca ifadelerinin alındığını, her biri hakkında birçok dava açıldığını, birçoğunun mahkûm olup tutuklandığını…
20 derginin Yazı İşleri Müdürleri ve 50 yazar hakkında 404 dava açıldığını, Sıkıyönetim Mahkemelerinde görülen bu davalardan toplam 2500 yıl hapis cezası verildiğini,
12 Eylül döneminde 79 ton yayın ve kitabın toplatılarak yok edildiğini ekleyelim ki… Durumumuzun henüz o kadar da kötü olmadığıyla,
Hakikaten 12 Eylül’den daha ‘ileri’ bir noktada bulunduğumuz gerçeğiyle moral bulup güç toparlayasınız!
Seçimlerden sonra bu moral ve güce çok ihtiyacınız/ihtiyacımız olacak zira…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Ufuk MERTCAN 28 Kasım 2014 Cuma 16:20

Yeni evrede herkesi bekleyen tehlikeler ortada iken hala muhalefete muhalefet etmenin bir yararı yok Gönül Hanım.

Yorumu oyla      14      6  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Bu saatte 'vicdan ittifakı' olur mu?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İzmir kimin ya da neyin kalesi?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Erkek dediğin öldürür
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Foça, Tire, Çeşme ve Dikili de MHP diyecektir
Kemal ARI
Kemal ARI
Oyumuz, onurumuz ve özgürlüğümüzdür...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Tunç Soyer yeni bir yola çıktı
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Diktatör
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Sağduyu marifeti ile seçebilmek…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Son hafta
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Sosyalistler pes etmeyin!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva