RÖPORTAJLAR
6 Aralık 2013 Cuma

İzmir'de seçimin anahtarı Karşıyaka

40 yıllık Karşıyakalı, 40 yıllık CHP'li Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, içini EgedeSonsöz'e döktü. Başkan Durak, Hanzade ÜNUZ'a konuştu...

İzmir de seçimin anahtarı Karşıyaka

Güzel İzmir'in güzel Kordelyası'nda, Karşıyaka'da Başkan Cevat Durak ile buluştuk. Uzun sohbetimizde anladım ki, 10 yıldır Belediye Başkanlığı yapan Cevat Durak'ı birçok İzmirli gibi ben de yeterince tanımıyormuşum. Karşıma bilmediğimiz yönleriyle çok farklı bir Başkan portresi çıktı. Sessiz, biraz mesafeli bir izlenim veren Başkan Durak yerine, duygulandığında sesi kısılıp boğazı düğümlenen bir Cevat Durak ile karşılaştım.

Karşıyaka, 10 yılda 600 milyon lira yatırım ile Türkiye'de orantısal en fazla yatırım yapan belediye olmasına rağmen Cevat Başkan ile hizmetlerinden çok verdiği mücadeleyi, hayata bakışını, seçimleri ve CHP'yi konuştuk. 30 Mart 2014'teki yerel seçimlerin en sert yaşanacağı kent İzmir'de, Karşıyaka'nın neden anahtar ilçe olduğunu irdeledik. Çok doluydu, 40 yıllık Karşıyakalı ve 40 yıllık CHP'li Cevat Durak kelimenin tam anlamıyla içini döktü. Cevat Başkan'a bir dokundum, bin ah işittim...



Nasıl bir ailede yetiştiniz?
Babam Köy Enstitüsü mezunu bir öğretmendi. Malatya Akçadağ köyünde doğdum. Memur çocuğu 5 kardeştik. Hepimiz bir memur maaşıyla okuduk. Annem ev hanımıydı ama aynı zamanda iyi de bir ressamdı. Sokakta kavga çıksa, kafamız da kırılsa, bize kızardı neden dövüştünüz diye. Kavgayı hiç sevmezdi. "Siz yaramazlık yapmış olmasaydınız, böyle olmazdı" derdi. Biz böyle yetiştirildik. Bugün de her attığım adımda ben burada hata yaptım mı diye bakarım. Hatalıysam geri adım atmasını bilirim.

Siyaset için de geçerli mi bu yaklaşım?
Siyaset çok farklı, biz siyasette kendimiz nereye kadar, hangi zeminlerde yürüyebiliriz diye baktık. Ben siyasette yürürken gerçekten kendi tırnaklarımla buraya geldim. Arkamda şu olsun, şunun adamı bunun adamı hiç olmadı. Ama her zaman bir damgam vardı.

KANADIM OLSA UÇAR GİDERDİM
Baykal'ın prensi gibi mi?
Hayır, doğru bildiğinizi yapıyorsunuz. 91 yılının sonunda SHP'de ilçe başkanıydım. Partide Deniz Bey ile Erdal Bey arasında genel sekreter, genel başkan çekişmesi vardı. Ne İsa'ya ne Musa'ya derler ya, ben iki tarafın yaptığı toplantılara da katılmadım. İki taraf da beni suçladı. Rahmetli Erdal Bey bir gün bir salon toplantısına giderken bana, "Yürü bakalım, sen benim başkanımsın" dedi, beni arabaya soktu (gülüyor). Ayrışmalar başladı. Bize bazen İnönü ekibi dediler, bazen Baykal ekibi dediler, bazen sol kanat olduk. Bazen parti içi merkez sağ kanat olduk. Ama ben hiçbir zaman, hiçbir kanattan olmadım. Kanadım olsa, uçar giderdim bir yerlere (gülüyor)... Ben bir şeyi doğru yaptığıma inanıyorum. Her zaman seçilmiş yapıyla oldum, yani genel merkezin yapısına saygı gösterdim. İline, ilçesine saygı gösterdim. O silsileyi hiç bozmadım. Benim şiarım bu oldu.

Bu tarz işe yaradı mı?
Farklı algılanıyorsunuz, bu dönem de aynı şeyler konuşuluyor. Çalışmanız filan ikinci plana atılıyor. "Bu Baykalcı gitmeli" deniyor. Ama bunu diyen kişileri oraya getiren de, atayan da Baykal. Cevat Durak Belediye Başkanı olduysa, bir diğer arkadaşımız da milletvekili oldu. Neticede sistem olarak toparlayan genel merkez yapısıydı, hepimiz birer parçasıyız. Bugün yönetimlerde farklılaşmalar oldu, gene aynı şekilde devam ediyor. Çalışıyoruz, üretiyoruz.

YOL İŞÇİSİ OLDU
Ailede siyasete ilgi var mıydı?
Babam Malatya'da Halk Eğitim Başkanı idi. Milli Eğitim Müdür yardımcısı olarak Van'a atandı. Ben de böylece lisede tiyatro ve konserle tanıştım. Harçlık olsun diye haftasonları kitap kiralardık. Lise'de yaz tatillerinde Karayolları'nda düz işçi olarak çalışmaya başladım. Hiçbir sıfatım yoktu ama topograf çalışmalarına yardım ediyordum. Biriktirdiğim parayla kışın kendi okul ihtiyaçlarımı karşılıyordum. Liseden mezun olunca sınavlarda iki yer kazandım, biri Hava Harp Okuluydu. Kayıt oldum, başlayacağım kıyafetler alındı ama Ege Üniversitesi İnşaat Fakültesi'ni de kazandığımı öğrenince, İzmir'e geldim.

İsabet olmuş, bugün tutuklanmış olabilirdiniz...
Hayat işte... Babam Harp Okulu'nu bıraktım diye bir yıl benimle konuşmadı, hiç para da vermedi. İyi ki konuşmamış, ben de ayakta kalmayı öğrendim. İnşaat fakültesinin gece bölümüne yazıldım, gündüz çalışma şansım oldu. Bir inşaat bürosunda çalıştım, mesleği de öğrenmeye başladım.

16 yaşında yol işçisi olmak emeğe bakışınızı nasıl etkiledi?
Emeğin ne olduğunu, insanların nasıl ekmek parası kazandığını orada öğrendim. En küçük bendim ama çok seviliyordum. 6 ay içinde Tunceli Pürümür yolunda arazide çalıştım. Mimar olmak istiyordum aslında ama oradaki şefimize baktım o iş daha havalı. Şantiye şefimiz Mehmet Bey'e imrendim, özendim ve mühendis olacağım dedim. Meslek hayatımda kendi açımdan başarılı oldum. Zengin değildik, çalışmamla emeğimle, hanımla arttırdıklarımızla küçücük bir araba almıştım ilk olarak. Çok kıymetliydi ama sonra onu satıp küçük bir dükkan aldım. Sonra o küçük dükkanı yapılan bir işte sermaye olarak koydum. Patronum da beni hiçbir zaman kaçırmak istemedi. Beni 15 günlük zorunlu tatile gönderiyordu. Ben daha ikinci gün işe dönüyordum.

İşkolik bir tablo...
Hala öyleyim. Şimdi yurtdışına gidiyoruz da üç gün, iki gün kaçmış oluyorum. Çin'e gidip, üç günde dönüyorum. Bizim hayatımız böyle. Sabah evden çıkıp akşama kadar bir mücadele yapıyorsunuz. Yemek yapacaksınız lezzetli bir şey olması lazım. O malzeme elinizde var. İyi bir aşçının, ustanın tad vermesi lazım. Ben belki o tadı vermede yönlendirici olabilirim. Onun dışında her şeyi arkadaşlarım yapıyor. Ama geriye baktığımızda ilk geldiğimizde tıkalı bir belediye, birbirini tanımayan personel vardı.



BELEDİYE YAPILANDI, GENÇLEŞTİ
Göreve geldiğinizde nasıl bir belediye ile karşılaştınız?
Maaş bile ödeyemeyen bir belediye vardı diyelim. Mevcut şirketi ayakta duramıyordu, yürüyemiyordu. Yatırım yapmayan, tıkanmış bir yapı vardı. 14 - 15 ayrı yerde belediye hizmeti veriliyordu. Belediyeyi yeniden yapılandırdık.

Nasıl?
Kolay değil tabi. Emekliliği gelmiş belirli bir personel yapısı vardı. 10 yıl içinde personelimiz yüzde 50'yi aşkın yenilendi. Yeterli mi değil, daha da gençleşmeliyiz.

BENİM DE BİR YÜREĞİM VAR
Eleştirileri önemser misiniz?
Tabi ki önemserim. Önemsememiş gibi dursam da, benim de bir yüreğim var. Haksız bir durumum varsa onu düzeltmek için sessiz bir çaba içine girerim. İnsanlar beni dışarıdan işte böyle kasıntı, protokol insanı gibi görüyorlar. Ama öyle değil aslında. Yüreğim doludur.



Sevginizi gösterir misiniz?
Sevgimi gösteremem. Çocuklarıma da çalışmaktan sevgimi, şefkatimi yeterince gösteremedim. Ama şimdi torunlara yaklaşımım çok başka. Eşim de dahil, yakınlarıma sevgimi gösteremedim. Evliliğimizde 35. yıla girdik, sevgimi söze dökerek dışımdan ifade edemedim. Ama göstermelik, şova dönük bir sevgim de olmadı. Sevgimi içimde yaşarım. Sevgisini dillendirebilen biri değilim.


Belediye Başkanı olmak sizi değiştirdi mi?
Ben bu makamdan güç almıyorum. Belediye başkanlığını beni yücelten bir görev olarak görmedim. Benim aklımda şu sokağa bir çivi daha çakabilir miyim düşüncesi vardır. Arabaya bineceğim, hava atacağım diye gelmedim. Dün neysem, bugün de oyum. Sıradan bir insanım, evden çıkıp yürüyorum işleri denetliyorum. Bazen sabahın 5'inde çıkarım evden.

Duydum ki, sabahları belediye kapısında kontrol yapıyormuşsunuz?
(Gülüyor) Ben çok erken kalkarım zaten. Oradaki olay şu, biz yaklaşık 1.900 personel ile çalışıyoruz. Yarım saat işe gecikmeli gelen günde 150 - 200 kişi olduğunu düşünürseniz, nasıl verim alabilirsiniz? Arkadaşları uyardık, önlem aldık. Denetim mekanizmasını güçlendirdik. Düşünün, kapıdaki giriş çıkışların kartlı sisteme geçmemek için 5 sene direndiler. Emrinizdeki yapı da bunu istemiyordu, çünkü en başta onlar geç geliyor ya da erken kaçıyor. Ama şimdi hepsi sistemli olarak oturdu. Balık baştan koktuğu için ben de kendim örnek olmaya çalışıyorum.

SABAH 05.00 RANDEVULARI
Sabah 05.00 randevuları nedir?
Doğru, bazen sabah 05.00'te, 06.00'da randevu verdiklerim oluyor. Çünkü gün kıymetli, sabah 09.00'a kadar 15 - 20 randevu çıkarabilirsem, birikmeleri önlemiş oluyorum. Güne daha rahat başlıyorum. Sonra rahatça sokağa çıkıyorum, daha çok insana ulaşıyorum. İnsanların ayağını çamurdan çıkarabilmek çok önemli. Karşıyaka Şemikler Yalı, Demirköprü bölgesiyle hep yeni yapılanıyor. Bir taraftan Alaybey tersaneden başlayan eski yapılaşmış yerler var. Tümüyle bu bölgelerde ıslah çalışmalarını yüzde 50'inin üzerinde bitirdik. Girdiğimiz bölgede hiç ayrım yapmadan ne ihtiyaç varsa hepsini tamamlayıp, öyle çıkıyoruz. Yılda ortalama 250 sokak iyileştirmesi yapıyoruz. İkinci aşamasında yukarıda yeni gelişen bölgelerimiz var. Demiryolunun alt kısımlarında Yalı'da yeni açılan bölge dışında tüm ıslah çalışmalarını bitirdik. Şimdi demiryolunun üzerindeyiz.

Tüm Karşıyaka şantiye alanı olmuş...
Bu makama seçildiğimde nereden başlayacağımı çok iyi biliyordum. Projelerimi cebime koyup bu koltuğa oturdum. Bir Karşıyaka hayalim vardı. 10 yıldır o hayali gerçekleştirmek için çalışıyorum. Karşıyaka’nın en büyük sıkıntısı 1984 yılına kadar bir belediyesinin olmamasıdır. Bu yönüyle, yıllarca ihmal edilmiş. Belediye olduktan sonra ise, günübirlik politikalarla şekillenmiş ve kentleşme sürecini sağlıklı yaşayamamış. 


DİRENEN, AYDINLIK YÜZLÜ KARŞIYAKALILAR
Karşıyakalılar kendilerini biraz farklı hissederler...
Aydınlık yüzlü insanların yaşadığı bir yerdir Karşıyaka. Cumhuriyet'i gerçek anlamıyla yaşar, hisseder. Atatürk ilkelerine sahip çıkar, olumsuzluklara direnir. Karşıyakalı sorgular. Zaten biz de tüm çalışmalarımızla Karşıyakalı'ya Karşıyaka'ya aidiyet duygusunu yaşatmak, buluşturmak istedik. Benim Karşıyaka'mda istiyorum ki, insanlar önce Karşıyakalı'yım desin.

AKP'DEN FARKLI KENTSEL YENİLEME
Nasıl bir Karşıyaka hayal edelim? Hedefiniz nedir?
Karşıyaka’yı Karşıyaka yapan coğrafyası ve insanıdır. Özgür, farkındalığı yüksek, hoşgörülüdür. Ancak, kentleşmesi, bu özelliğine yakışır bir şekilde olmamış. Ben bu fotoğrafın acil, çok ihmal edilmiş eksikliklerini giderdim. İşin özü, Karşıyaka’yı yeniden planlamaktır. Kentsel dönüşüm projelerimizi işte bu nedenle önemsiyorum. Belediyemiz tarafından hazırlanan 5 proje, Karşıyaka’nın yenilenmesinin ilk adımları olacaktır. Karşıyaka’nın insanlarına, coğrafyasına yakışır; sağlıklı, güvenli, kendi ayakları üzerinde durabilen, modern bir Karşıyaka hedefim… Ancak şunun altını özellikle çizmek isterim ki, benim bahsettiğim kentsel yenileme AKP’nin kentsel dönüşüm anlayışının çok dışındadır. Biz kentsel yenileme ile ortaya çıkan rantın, kentin ve kentlinin olacağı, yerinde dönüşüm ilkesini benimsiyoruz. Yenilenen Karşıyaka, Türkiye'de kültür ve turizm dendiğinde önde gelen bir marka olacak.

KARŞIYAKA'YA BORCUM VAR
Peki İzmir?
Ben İzmir'de okudum, evlendim, çocuklarım torunlarım oldu. Yarın burada öleceğim. Ben yaşadığım şehri seviyorum. İzmir'i, Karşıyaka'yı seviyorum. Karşıyaka'ya borcum var,onu ödemeye çalışıyorum. Eksik kalabilirim ama yanlış yapacağımı düşünmüyorum. Bizim değerlerimizi yitirdiğimizde aşamayacağımız şeyler var. O değerler çok önemli. Ben o değerlerden hiçbir şey yitirmedim şu ana kadar. Çocuklarım bana "Baba sen eski kafalısın" diyor ama eski kafalı değilim, değerlerimi koruyorum. Hiçbir şekilde sırtıma bir kambur almıyorum. Herkese sıcak bakıyorum, kimseyle bir derdim yok, sosyal demokrat yapıda bir insanım.

Önümüzdeki seçimlerde de değerler öne çıkacak...
İlk geldiğim günden beri diyorum ki, ülkenin içindeki koşulları dikkate alarak İzmir üzerinde oynanan oyunları görerek bir şeyi çok net belirlemeliyiz. Birbirimizin kolunu kanadını kırıyoruz ama bunu burada bırakalım, dışarıya çıkarmayalım. AKP İzmir'i almak almak istiyor, o insanlara malzeme vermeyin diyorum.

KİMSENİN ADAMI OLMADIM
Siz CHP'ye ilk ne zaman katıldınız?
1977 yılında, 22 yaşındayken CHP'ye üye oldum. O zaman Karaoğlan hayranlığımız vardı. Ben öğrenciydim, irili ufaklı eylemlere katılıyorduk. Geceleri caddelere "Karaoğlan" yazıyorduk, eylemcilik yanımız vardı. Aile içindeki CHP sevgisi ister istemez size de yansıyor, CHP'li bir ailenin çocuğu olarak o sevgiyle üye oldum. 1989 yılına kadar hiçbir yere aday olmadım, bütün partililer beni çok seviyordu (gülüyor). 1989'da Karşıyaka ilçe Başkanı oldum. 1992'de Köprüaltı'nda yapılan kongrede Yüksel Çakmur ile birlikte olup beni devirdiler.

Neden?
Çünkü Cevat Durak kimsenin egemenliğine girmedi, girmiyor, girmez de. Bugün de farklı değil. Kimsenin adamı olmadı, olmaz. 1994'de geldiğimizde parti yeniden kurulup açılmıştı, kimse yok. 0,1 oyu var. İlçe Başkanı olarak yollara düştük, aday bulamadık. Karşıyaka adayı oldum. Oy oranını 0.1'den 7.5'e çıkarttık.


KARŞIYAKA YÜZDE 75'E DOĞRU GİDİYOR
Sayın Baykal ile aranızda bir baba-oğul ilişkisi mi gelişti?
Şöyle söyleyeyim, Deniz Bey bir lider olarak Cumhuriyet Halk Partisi'ne emek vermiş bir insan. Deniz Bey çalışmaya önem verirdi, bugün Kemal Bey de aynısını yapıyor. Herkes Genel Başkanımız Kemal Bey gibi çalışsa, biz başarıya ulaşacağız. Partimizin bize verdiği görevler doğrultusunda halka hizmet verebiliyorsak, sosyal demokrat anlayışı uygulayarak oyumuzu yüzde 50'lerden yüzde 65'lere taşıyorsak, bugün yüzde 75'lerden bahsediyorsak demek ki doğru şeyler yapıyorsunuz demektir.

PARTİLİLİĞİMİ SINAMAYA KALKMASINLAR
CHP içinde sıkıntılarınız da var ama...
Kimse benim partililiğimi sınamaya kalkışmasın. Birileri sizi ötekileştirerek tanımlamaya çalışıyor. Ben Cumhuriyet Halk Partisi'nin 40 yıllık gerçek bir neferiyim. Parti bize görev verir, biz de sosyal demokrat anlayışı uygularız.

Sizi neden sevmiyorlar?
İş, aş meselesiyle ilgili, işe adam sokmak, ihale almak gibi şeyler. Çok küçük bir yapı. Beklentileri var. Onlar zaten senin başarını görmüyor, partinin başarısını görmüyor. Halkla bütünleşmeni görmüyor. Ben gece gündüz Karşıyaka için çalışıyorum. Beş yılda oyumuzu yüzde 50'den yüzde 64.7'ye çıkardık. 2014'e geldiğimizde aynı kişisel beklenti içinde siyaset yapan yapılar yine böyle bir kampanya içindeler. Çıkara dayalı bir grubun yapısı bu.

AŞİRETSİ GRUPLAR VAR
Kim bu kişiler?
Ben bunlara sözde partili diyorum. Parti değerlerini bilmiyorlar. Türkiye'de siyasi partiler yasası düzgün şekilde çıkarılırsa, parti içindeki kayıt sistemleri düzgünleşirse, senin benim adamım, aşiretsi bir takım gruplaşmalara dönüştürülmezse kendi içimizde daha adil seçimler yaparız. Düşünün ortada bir Belediye Başkanı var, diğer aday adayı bir sene, iki sene size devamlı çamur atıyor, küfür ediyor.

KARŞIYAKA'DA OYLAR NEDEN YÜKSELİYOR?
Sizi etkiliyor mu bu sözler?
Kimse bana kaşının üstünde gözün var diyemez. Belediye Başkanı'na hırsız dediler, yapamadılar. Üçkağıtçı dediler, ihale dağıtıyor dediler. İsimsiz mektuplarla yüzlerce soruşturma geçirdim. Bir sürü davalar açıldı. Şüphesiz ki, hepsi boş çıktı. Bir tesis yapıyorsunuz, Başkan buranın ortağı diyorlar. Sürekli size dalan, gagalayan bir yapı. Ama bugün oylar neden yükseliyor? Yüzde 75'lere yürüyoruz. Çünkü benim elimde sadece vatandaş var, çünkü ben Karşıyakalı hemşerilerimle hizmette buluşuyorum. O dar grubun içinde değilim ama vatandaşın içindeyim. Herkes elini vicdanına koyacak. Biz CHP olarak 1994'ten 2004'e kadar burada iktidarda değildik. Cevat Durak 2004'te yüzde 50 oy ile geldi, 2009'da yüzde 65'e getirdi. Bu dönem seçimlerde yüzde 75'i hedefliyor.

Belediye Başkanlığı aslında ömür törpüsü bir iş. Neden bu kadar çok talep görüyor?
Kesinlikle. Dışarıdan bakıldığında imreniyorlar ama yasaları kimse görmüyor. Her gün değişen yasalarla tam bir kıskacın içine girdik. Büyükşehir Belediyesi'nin şubesi olduk. Son çıkan yasalarla yetkilerin bir bölümü de Bakanlığa gitti. Belediye başkanı olmak kime ne kazandıracak merak ediyorum. Neden bu kadar saldırıyorlar?

VEKİLLİK PEŞİNDE OLANLAR
Neden?
Bazı arkadaşlarımız "Ben burada bir çıkış yakalarsam önümüzdeki süreçte bir yıl sonra milletvekilliği var" diye düşünüyor. En azından o mücadeleyi yapmış oluyorlar. Aday adaylarının yüzde 99'u önümüzdeki süreçte milletvekili adaylarımız.

Kaç kişi var Karşıyaka CHP'de Başkan aday adayı?
Şu anda 8 arkadaşımız görünüyor, resmi adaylarla 10'a çıkabilir. Ama bu İzmir genelinde de böyle. 200'ün üzerinde aday adayı var. 15 sene önce Karşıyaka'da CHP'den aday bulamazken bugün bu kadar adayın çıkması başarıdır. CHP'nin sosyal demokrat anlayışını Karşıyaka’da müthiş şekilde yansıtmışız demek ki. Türkiye genelinde orantısal olarak en fazla yatırımı yapan belediyeyiz. Nüfus bazında ve gelir açısından bakıldığında 600 milyon lira ile Türkiye'de en yüksek yatırım yapan belediye konumundayız. Bunu iddialı söyleyebiliriz.

Çalışırken agresif misiniz?
10 sene içinde çalışma arkadaşlarıma belki üç kez sesimi yükseltmişimdir. Genelde içime atarım (Bir kongre anısını anlatıyor). Haksızlığa uğradığımda gözlerimin dolduğu da olmuştur. O zaman hisli Cevat Durak ortaya çıkar, gözyaşlarımı tutamayabilirim.


BENDE YALAN YOK
Çocuksu bir yanınız var gibi?
Ben sevgiyle dolu bir insanım. İçimde kötülük nedir bilmem. Hayatımda kimseye yalan söylemem.

Büyük yalan diyelim...
Hayır, büyük yalan küçük yalan diye bir şey yok. Ben yalan söylemem. Dobra dobra konuşurum. Eşime derim ki, ben şuraya gittim, şunu izledim.

İyi ama politikacı olup, nasıl yalan söylenmez sayın Başkan?
Onun için politikacı olamıyorum bir türlü. Bugün ben yalan söyleyen konumda olsaydım belki bu kadar eleştirilmezdim. Bir politikacı gibi insanlara gidip kendimi, yaptığım işleri satmadım.



AZİZ BAŞKAN'I SEVİYORUM
Bu Başkan Aziz Kocaoğlu'nu da andıran bir hal...
Zaten o yönüyle de ben onun arkasında duran gizli bir kahraman gibiyim. Ben Aziz Başkan'ı seviyorum. O yalnız biraz hızlı konuşuyor, tepkisini çabuk veriyor. Ben daha geride durarak tepki koyuyorum. Aziz Başkan ile sırası geldiğinde dertleştim ama hem Aziz Başkan'ın çevresinde, hem bizim çevremizde insanlar diyalog kurmamızı istemiyorlar. Aslında bunlar çok kolay aşılabilir. Burada benim de hatalarım var, Aziz Bey'in de hataları var.

KEŞKE...
Benim en büyük talihsizliğim Ahmet Piriştina'nın ölümünün ardından aday adayı konumuna gelmem. Genel Merkez'in istemi doğrultusunda aday olmam. O günden sonra Aziz Başkan beni sürekli karşı duruşta biri gibi gördü. Hayır, hiç öyle olmadım. Keşke onları hiç yaşamamış olsaydık. Ben kendisini seviyorum ve yarın yine adayımız olduğunda herkesten fazla arkasında duracak kişiyim.

Unutulmadı mı o günler diyorsunuz...
Çevresi tarafından sırası geldiğinde bize karşı savunma aracı olarak kullanıyorlar. Ben kendisiyle her gün daha fazla yakın olmak, kolkola girmek istedim. Ama o fırsat verilmiyor. Bakıyorsunuz kongre süreçlerinde olmadık bir isim çıkıyor, orada bir ayrışma yaşanıyor. Hep sizin üzerinizde dönen oyunlar var.

İSTEMEZÜKÇÜ DEĞİLİM
Yamanlar'a çöp tesisi konusunda ters düştünüz...
Çöp olayı başka bir şey. Aziz Başkan da aynı şeyi söylüyor, biz bilimsel ve teknolojiye dayalı bir inceleme sonucunda oraya geleceğiz. Biz İzmir'de bir çöp sorunu olduğunu ve en az 3 - 4 bölgede çözülmesi gerektiğini bilen kişiyiz. Ben teknik bir insanım. Ben üzerime düşeni sessizce yapıyorum.

İstemezükçü değilim mi diyorsunuz?
Hayır, o yanlış anlatıldı. Biz de istiyoruz ki, doğanın tahrip olmaması için aklın yolu birdir. Birlikte hareket edelim, oturup konuşarak bilimsel kriterler içinde tartışalım diyoruz. Bunları konuşmamak yanlış, çünkü İzmir'de bir çöp sorunu var. Bu da çözülecektir. Biz istemezük kafasında değiliz. Kavga edecek konumda da değiliz. Birilerinin de çıkıp bu konuyu sürekli siyasi bir malzeme olarak kullanmasını şık bulmadığımı da söyledim. Burada 30 belediye başkanımızın sorumluluğu vardır. Yer tesbitleri yapılır, bölgeler arası uyum sağlanarak 3 - 4 yer tesbit edebiliriz. Bunu birlikte çözeceğiz.

Sessiz bir inadınız var galiba?
İşte o benim çok öz oluşumdan. Cevat Durak'ın bir yerinde bir virgül hatası olmaz. Bu toplumda dürüst kalabilmek çok zor bir şey. Halbuki bu herkeste olması gereken bir meziyet değil mi? Yoksa Cevat Durak'ı tanıyan biri en ufak bir şey söyleyemez.

İnsanlar sizi yakından tanımıyor...
Ben çalışmayla, ortaya koyduğum işlerle kendimi gösteriyorum. Halka dokunmak… Neyle dokunursunuz? Hizmetle dokunursunuz. Herkes sevilmek ister, sırtınızın sıvazlanması sizi daha çok teşvik eder.

ÇAYDAN 80 BİN LİRA TASARRUF
İşin keyfi halkın içinde çıkıyor aslında...
İşte ben önümüzdeki dönem keyfini çıkaracağım. Ben de artık sokağa ineceğim. Fiziki olarak çok eksiktik. Artık arkamda oturmuş, kurumsallaşmış bir belediye var. 2004 yılında göreve geldiğimizde Karşıyaka geliri olmayan bir belediyeydi. Yaklaşık 7 milyon lira birikmiş borcu vardı. Ama 33 milyon lira gerçekleşmiş bütçede 7 milyondan bahsediyoruz.
Sert reformlar yapmak durumunda kaldım. Önce çaydan tasarrufa başladım. İlk ay Başkanlığa 7 bin 200 lira çay faturası geldi. Nasıl olur dedim, baktım meğer Başkanlık çay ocağı ihale edilmiş. Bir yılda 80 bin lira çay ocağına ödeniyordu, nereden baksanız iki park parası. Hemen iptal ettim. Hizmet alımlarında yüzde 30 farkı, yüzde 5'e çektim. Çöp kamyonları, nakliye ve personel düzenlemesiyle yılda 6 milyon lira tasarruf ettim. İş makinası arızalı tamircide 6 ay durmuş, ona bile 60 bin lira borcumuz vardı. Ben önce halka hizmetle ulaşmayı hedefledim. Belediye Başkanı ilçesini kültürde, sanatta, yatırımlarda öne çıkaran kişidir. Halkının ihtiyaçlarını sınıflandırıp yatırımlarını yapan kişidir.

KARŞIYAKA ARTIK UYANDI
Şimdi bütçeniz ne kadar?
Yaklaşık 200 milyon lira bir bütçemiz var. Her yıl yüzde 90 oranında gerçekleştiriyoruz. Bu yıl yatırım bütçesi yüzde 20 geçmiş durumda. 30 milyon lira yatırım koymuştuk, şu anda 55 milyon lira yatırım hedefli gidiyor. Yani yüzde 100 artırarak gidiyoruz. Çok ciddi şeylerden bahsediyorum. Bu işi çok iyi bilmekle, akıllı yürümekle oluyor. Her yaptığım yatırımı tamamladım bugüne kadar, yarım kalan hiçbir işim yok. Karşıyaka yatırım yapan bir belediye oldu. Ben bunların şovunu yapmadım. Operayı açtığımda mahalle arasında diye güldüler bana. Birilerinin gözüne soktuğumuz hizmetler değil bunlar. İzmir'de Konak kültür ve sanatta ileriydi değil mi? Bugün Karşıyaka kültür ve sanatta, sosyal hayatta hiç de geri değil. Dokuz kültür merkezi açtık Karşıyaka'da.

Sizi restorancılık yapıyor diye eleştirenler var...
Biz uyuyan kent Karşıyaka'yı uyandıracağız demiştik. Karşıyaka'dan balık yemek için Alsancak'a gidiyorduk. Örnek sosyal tesisler açtık. Ne oldu bugün? Biz örneğini yaptık, çekim merkezi olduk. Artık Karşıyaka'da çok güzel restoranlar açıldı, Karşıyaka akşam yaşayan bir yer oldu. 9 yılda gerçekleştirdiğimiz 350'yi aşkın kültür sanat ve sosyal projesiyle Karşıyaka ayağa kalktı, artık uyandı.

Vefa sizin için ne anlam taşıyor?
Hayatım boyunca kim bana destek olduysa, kim bir insana bir şeyi karşılıksız alıp koyduysa onu her zaman başımın üstüne aldım. Vefasız değilim. İnsanları seviyorum, yaptıklarını takdir ediyorum.



ÇOCUKLARIMA VASİYET ETTİM
Pişmanlığınız var mı?
Pişmanlık olarak söylemiyorum ama çocuklarıma şunu dedim; milletvekili olun, Bakan olun ama belediye başkanı olmayın dedim. Bu benim vasiyetim. Bunu niye söyledim, çok çok zor bir görev. Severek yapmak ayrı ama ben insanı memnun etmenin ne kadar güç olduğunu bildiğim için söyledim.

KARDEŞİM BANA KÜSTÜ
Oğlunuz Burak Ali Durak geçen hafta dedikodulara isyan eden bir açıklama yaptı...
Oğlum benim yanımda yoğruldu ama 6 yıldır kendi işini yapıyor. İnşaat mühendisi olduktan sonra Karşıyaka'da çalışmasını özellikle ben istedim. Gözüm üzerinde olacak, yaptığı santim işin hesabını soracağım dedim. Geçenlerde isyan etti, "Keşke senin oğlun olmasaydım" dedi. Ne yaparsa damga vuruluyor. Onun da işi zor. Çocuklarım ya da yakınlarım, dostlarıma bir damla, bir santim imar sağladıysam, imtiyazda bulunduysam bunun gereğini yaparım. Ne bugün, ne yarın böyle bir şey olmayacak. Kardeşim bu nedenle kırıldı, küstü bana. Eşini işe almadığım için küstü. Keşke herkese yardımcı olabilsem.

HEDEF KARŞIYAKA
Mart 2014 seçimlerine gelirsek...
Hedefimiz yüzde 70 - 75 oy almak. İzmir'e buradan yansımamız lazım. Çünkü İzmir'in nirengi noktasıyız. Binali Bey'in de, anahtarın Karşıyaka olduğunu söylemesi, Büyükşehir'e giden yolun Karşıyaka'dan geçtiğini bizzat söylemesi İzmir'e bir işarettir. Hedef Karşıyaka'dır. Karşıyaka, İzmir'de AKP'nin hedefidir. Buradan her koparılacak oy AKP'ye yarayacak. Artık Karşıyaka'da işimiz çok daha zor. Biz burada nasıl başarı yakalarız savaşının verilmesi lazım. Bizim hemen kolkola girmemiz lazım. Hedefe yürüyebilecek ilkelerimizi ortaya koyup İzmir'le ilgili çalışmaları Karşıyaka'dan başlatmamız önemli. Karşıyaka'da siz hala tartışma ortamı yaratıyorsanız bu bize artı değil, eksi olarak yazıyor. Karşıyaka'da oynanan her oyun AKP'ye yarayacaktır. Bu belediye başkanı gitsin, kim gelirse gelsin düşüncesinin partiye çok büyük zarar verdiğini hepimizin görmesi lazım.

Karşıyaka CHP için çantada keklik mi?
325 bin nüfusumuz var, bunun 250 bini oy kullanıyor. Bugün Karşıyaka Belediye Başkanı en kötü yüzde 5, yüzde 10 artı ile girer seçime. Bu yapılmak istenen yıpratılma çalışmalarını kapatacak bir ölçüdür. AKP ile aramızda 90 bin oy fark vardı, şimdi hedefimiz bunu 100 binin üzerine taşımak. Çok akıllı olmamız lazım. Diğer yönüyle de hükümet imkanlarına karşı, Belediye Başkanı'nın çalışması en azından bir fren vazifesi görür. Kazanmaksa yüzde 50 ile de kazanırsınız ama aradaki 30 - 40 bin eksi oy, birkaç başka ilçede de gerçekleşirse sıkıntı çıkar. Bizim çok akıllı olmamız, İzmir'deki farkın yüzde 7 olduğunu görmemiz lazım. Burada hata yapmayacağız.

"Tek hedefimiz Cumhuriyet'in 100. yılına yakışır bir Karşıyaka yaratmak" sloganınızdan, hedefinizin 2023 olduğu sonucunu çıkarıyorum...
Hedefim, Cumhuriyet'in 100. yılında da Cumhuriyet Halk Partisi'nin bayrağını düşürmemek, en yüksek oylarla Karşıyaka'da yaşayaninsanları mutlu etmek, son yüz gülene kadar bu hizmeti sürdürebilmek.

Bu 10 yıllık perspektif, Cevat Durak'ın perspektifi mi?

(Gülerek) Evet Cevat Durak'ın perspektifi. Biz ya da bir başka arkadaşım ama bilmeliyim ki, 2023'te CHP Bayrağı dalgalanıyor.

 
Benim gerçeğim kanunlardır
 
Ben halkta örgütlendim
YORUMLAR
Toplam 28 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen 3 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
melis 10 Ocak 2014 Cuma 22:18

hep birlikte dahada güzel günlere inşallah

Yorumu oyla      21      13  
Şarlo 30 Aralık 2013 Pazartesi 18:30

Berber koltuğuna oturduk az sonra önümüzde göreceğiz,görmek istediğimizi. Çok yatırımmıdır Karşıyaka-Karşıyakamıdır çok yatırım.

Yorumu oyla      23      7  
Muzaffer DEMİR 7 Aralık 2013 Cumartesi 11:36

Resimlere baktığımda huzur görüyorum,mutluluk görüyorum,sağlık görüyorum,özgürlük,çağdaşlık,bağımsızlık,yardımseverlik,vefa,başarı görüyorum.Karşıyaka'da son yüz gülene kadar CEVAT BAŞKANLA HİZMETE DEVAM GÖRÜYORUM.

Yorumu oyla      37      72  
Muzaffer DEMİR 6 Aralık 2013 Cuma 20:27

Cevat Başkanın kendisini anlatmasına gerek yok.Karşıyakamıza 9 yılda yaptıkları ortada.9 yılda yaptığı yatırımlar ve projeler Türkiye'nin çeşitli il ve ilçelerinde konuşulmakta ve takdir edilmektedir.Buna çeşitli defalar şahit oldum.Şimdiye kadar yaptıklarınızın yapacaklarınızın teminatı olduğunu bilerek sizi var güçümle destekliyorum.Genel Merkezin Karşıyaka için yanlış yapacağını zannetmiyorum.Karşıyaka'da CHP sinin Bayrağını en yükseklere taşıdığını biliyoruz.Bundan sonrada bu bayrağı dahada yükseklere taşıyacağınıza en ufak bir kuşkumuz yok.YOLUNUZ AÇIK OLSUN BAŞKANIM.HEP DESTEK,TAM DESTEK.CEVAT DURAK'LA DEVAM.AKLIN YOLU BİR.

Yorumu oyla      55      82  
Cengiz Bagci 6 Aralık 2013 Cuma 17:41

Genel Merkez eski başkan Cihan'da ısrar etmemeli... Aziz Başkanımız da C. Durak'a itiraz etmemeli. Karşıyaka'da en yüksek oyu Cevat Başkan alır...

Yorumu oyla      65      86  
Fatma Demir 6 Aralık 2013 Cuma 15:55

Cevat Başkan geçirilen 9,5 yıllık süreçte Karşıyakayı hem kentsel hem kültürel hem de sosyoekonomik açıdan güzelleştirip değiştirmiştir. Bu yapılanları görmemek körlüktür. Daha da yaşanabilir bir Karşıyaka için 5 yıl daha Cevat Durak la devam etmek istiyoruz.

Yorumu oyla      73      90  
Kıymet Tokgöz 6 Aralık 2013 Cuma 13:23

Hiçbir geliri olmayan Karşıyaka'da bu kadar yatırımı gerçekleştirmek bile takdir edilmenize yeter. Eleştirenleri hiç anlamıyorum. Aynı Karşıyaka'da mı yaşıyoruz kendileriyle

Yorumu oyla      79      93  
Vahibe Ulaş 6 Aralık 2013 Cuma 13:13

Gerçekten, emekli cenneti karşıyakayı, cıvıl cıvıl, hareketli bir kente çevirdiniz, tebrikler

Yorumu oyla      78      91  
Gizem Bal 6 Aralık 2013 Cuma 13:11

Başkanım hiç üzülmeyin, Karşıyakalılar herşeyin farkında. Sizinle yürümeye devame tmek istiyoruz.

Yorumu oyla      84      100  
Batıkan Arife 6 Aralık 2013 Cuma 13:09

on yıldır Başkanımızsınız ama bu yönlerinizi hiç bilmiyorduk Başkanım

Yorumu oyla      73      74  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Benim gerçeğim kanunlardır
Vali Mustafa Toprak, İzmir'e bir geldi, pir geldi. Göreve başladığı ilk ...
2014’ün sorumluluğu bana ait!
Yazarımız Gönül Soyoğul, hem partisi, hem de kendisi için önemli olan ...
İzmir'de Gezi ruhu var
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun danışmanı, İzmir Akdeniz ...
 
Kafamdaki başkan profili…
CHP Genel Merkezi’nde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile EGE TV’nin prestij ...
Aziz Bey, Gökçek taktiği güdüyor
AK Parti İzmir’in Patronu ile seçim ve gündem üzerine… Gönül Soyoğul sordu, ...
Yıkıntıların arasından yeni bir şey doğacak
Gezi sürecinde ülke çapında ‘üne kavuşan’ Anti-Kapitalist Müslümanların ...
 
''Göreve her zaman hazırım''
İzmir sanayisinin önde gelen isimlerinden biri olan Meba Reklam Yönetim ...
EXPO'dan kovulurlardı!
İzmir Mimarlar Odası Başkanı Hasan Topal, Uluslararası Sergiler Bürosu ...
Tayyip Bey’in ‘Karizmam çizildi’ diye hissetmemesi imkansız
Uzun süredir görmediğimiz kadar şiddetle karşı karşıyayız. Ya gazlanıyoruz, ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Rahmetliyi nasıl bilirdiniz?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva