Uzmandan önemli uyarı: Koronavirüs tedbirleri abartılmamalı!

EGEDESONSÖZ- İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Süreyya Gül Yurtsever, SonsözTV’de yayınlanan Günaydın Ege programına katılarak Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Doç. Dr. Yurtsever, dünya çapında binlerce ölüme sebep olan ve hızla yayılan Koronavirüs hakkında değerlendirmelerde bulunarak alınacak tedbirleri açıkladı.

ÜLKEMİZDE DURUM ÇOK İYİ YÖNETİLİYOR
Dünyada hızla yayılan virüsün ülkemizde başarılı tedbirlerle yayılmasının engellendiğini belirten Yurtsever, “Koronavirüs ilk başlarda aslında çok hafif şekilde ilerliyor, 10 gün sonra ateş ve kas ağrıları ile başlayıp solunum zorlanmaları ile gelişiyor. Yüzde 98 iyileşme oranı bunun için endişe edilmemeli. Yüzde 3’lük ölüm oranı endişe edilecek bir durum olmamasını sağlıyor, sadece düşmanın tanınmaması biraz endişe yaratıyor. Bakanlık durumu çok iyi yönetiyor, diğer ülkelere bakıldığında çok iyi önlemler alındı. Öte yandan diğer ülkelerdeki vaka ve ölüm sayıları ile karşılaştırınca ülkemizde bunun önlenebilmesi başarıdır” dedi.

BAKANLIĞIN DUYURDUĞU TEDBİRLERİ ALMAK YETERLİ
Virüs için tedbirlerin abartılmaması gerektiğinin altını çizen Yurtsever, “Koronavirüsler 1960 yılından beri bilinen virüsler, SARS, MERS gibi bilinen enfeksiyonları vardı. 29 Aralık tarihinde Çin’in Vuhan kentinde hayvan pazarındaki kalabalık bir ortamda insana geçtiği düşünülüyor. Bunun yayılmasının nedeni insandan insana bulaşabilmesi. Çin kalabalık olduğu için çok hızlı yayıldı. Çin de burada başarılı oldu, çok kısa sürede keşfedildi, hızlı bir sürede tespit edilerek karantina önlemleri açısından sınıfı geçti. İran ve İtalya gibi ülkeler önlemlerde ve karantinada sınıfta kaldı. Ülkemizde böyle bir durum yok, marketlere hücum etmemeliyiz. Şu an hedefimiz doğru bilgilere ulaşarak tedbirler alınmalıdır. Bakanlık ve ilgili müdürlükleri  iyi tedbirler alarak, halka şeffaf şekilde bilgi veriyor ve tedbirleri anlatıyor. Bakanlığın duyurduğu tedbirleri almak yeterli. Piyasada maske kalmadı, maskeler gereksiz yere alınmamalı. Hastalığı taşıyan kişinin maske takması gerekiyor. Özellikle sağlık çalışanlarının maske takması gerekiyor. Sokakta maske takmaya gerek yok. Dezenfektanlar da gereksiz yere kullanılmamalı, piyasada dezenfektan kalmamış. Evlerde dezenfektan kullanmaya gerek yok, sabun kullanmak yeterli. Dezenfektan ve kolonya önerdiğimiz yerler, suya ve sabuna ulaşılamayan yerler. Bu durumlar dışında dezenfektan kullanımı yapılmamalı. Bakanlık zaten gerekli tüm önlemleri alıyor. Bizim üzerimize düşen doğru koruma yöntemlerini öğrenerek kendimizi korumak. Şu durumda biraz rahatlamaya ihtiyacımız var” diye konuştu.

OKULLARA VERİLEN TATİL GEZMEK İÇİN DEĞİL!
Eğitime verilen arada çocukların AVM gibi kalabalık mekanlara girmemesi gerektiğini ifade eden Yurtsever, “Okullara verilen tatiller, gezme tatili değil. İnsanlar tatil diye AVM’lere gidiyor. Bu bir tatil değil, AVM’lere gitmeyin, evlerinizde kalın. Çocukların televizyon izlemesini istemiyorduk pek ama belki biraz evde televizyon izlenmesine müsaade edebiliriz. Önemli olan kalabalık alanlardan uzak kalmak. Çocuklarımızı da sakinleştirmemiz gerekiyor. Evde onları da eğitmemiz gerekiyor, kaygılarını gidermeliyiz. Çocuklar çevreden çok yanlış bilgiler edinerek, ölümden korkuyorlar. Böyle bir şey yok. Bunun çok ciddi bir şey olacağını düşünüyorlar. Çok büyük bir problem yok, bununla baş edebilecek durumdayız” açıklamasını yaptı.

SAĞLIK PERSONELİ İÇİN STOKTA MALZEME KALMAZSA RİSK ARTAR
Vatandaşların evlerinde stok yapması sebebiyle piyasada sağlık malzemelerinin tükenmesiyle farklı risklerin ortaya çıkabileceğini belirten Yurtsever, “Bu bir üst solunum yolu enfeksiyonu, damlacık yoluyla ve temas yoluyla bulaşıyor. Dış yüzeylerde birkaç saat yaşayabilen bir virüs. Tüm enfeksiyon hastalıkları bu şekilde bulaşıyor. Hekimler de bir hastadan diğer hastaya geçerken ellerini yıkamalı veya eldiven kullanarak diğer hastaya geçerken eldiven değiştirmeli. Ama toplu taşıma araçlarında eldiven kullanmamak gerekiyor, buna gerek yok. Sağlık personelleri için gerekli malzemeler kalmadığında daha riskli bir durum oluşur. İtalya’da mesela otoritenin tavsiyelerine uyulsaydı bu kadar hızlı yayılmazdı hastalık. Ülkemizde de bu örnek alınarak gereksiz önlemlerde bulunulmamalı. Virüse sahip olduğu kesinleşen birinin kıyafetleri 70-80 derecede yıkamak gerekiyor ancak diğer insanların böyle tedbirler almasına gerek yok. Tabii temiz kıyafetler giymek her zaman daha sağlıklı ancak olağanüstü tedbirler almaya gerek yok. Sarılmak ve öpüşmek gibi sevgi gösterilerine biraz ara vermeliyiz. İnsanlarla aramızda belli bir mesafe koymalıyız. Evlerde olağanüstü temizliğe de gerek yok” ifadelerini kullandı.

SAĞLIK KURUMLARI OLARAK HAZIRIZ
Ülkemizde görülen vaka sayısının az olması sebebiyle şimdilik sadece Ankara’da testlerin yapıldığını söyleyen Yurtsever, “Vakaların artması durumunda biz üniversiteler olarak hazırız. Şu an vaka olmadığı için bir girişim yapmaya gerek yok ancak ihtiyaç durumunda kurumlarımız hazır. Şu an Adana ve Samsun’da da birer merkez hazır bekliyor ancak şu an gerek duyulmuyor. Havalar ısındığında virüsün dışarıda yaşama olasılığı düşecek. Güneşin ultra viyole ışınları virüsü yaşatmaz gibi bir öngörü var. Bu sebeple bir süre sonra zaten doğal olarak azalacak virüs. İzmir için 1 ay gibi bir süre içinde hava ısınacak ve tedbirleri biraz daha gevşetme olasılığı doğabilir” dedi.

BESLENME VE UYKU DENGESİ ÖNEMLİ
Virüsten korunmak için farklı bir beslenme alışkanlığı edinilmesine gerek olmadığının altını çizen Yurtsever, “Beslenme anlamında ek bir şey önermiyoruz. Dengeli beslenmek önemli. Bol sıvı tüketmek önemli ama mesela bazı hastalar 5 litre su içiyor. Böyle bir şey yok, fazla su içmek de zararlı. Böbrek yetmezliğine sebep olabilir bu durum. Uyku düzeni de önemli yeterli sürede uyumak gerekiyor. Gece 23:00’de yatağa girmek, sabah da erken kalkmak gerekiyor. Paça çorbaları, işkembe çorbaları içmek de ekstra bir fayda sağlamaz. Haftada bir içilebilir ama bir faydasından ziyade kolestrol zararı yaşanabilir” diye konuştu.