İZMİR - CHP Bayındır ilçe kongresine katıldıktan sonra, Kiraz ve Beydağ’da ilçe örgütleri, partililer ve vatandaşlarla bir araya gelen Türeli, CHP olarak TBMM’de yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi ve halkın sorunlarını dinledi. Milletvekili Türeli, Kiraz Belediye Başkanı İsmet Korkmaz ile Beydağ Belediye Başkanı Vasfi Şentürk’ün de yer aldığı toplantılarda önümüzdeki günlerde yapılacak ilçe kongreleri öncesinde partililere birlik çağrısında bulundu. CHP olarak birlik ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğu bir dönemde tüm adayların da bu bilinçle hareket edeceğine inandığını söyledi.
Tarımdan ekonomiye, eğitimden yerel yönetimlere kadar pek çok konuda değerlendirmelerde bulunan Türeli, seçim öncesi CHP’nin gündeme getirdiği “2-B Yasası”, “İntibak Yasası”, “Bedelli Askerlik”, “Dershanelerin Kaldırılması” gibi projelerin şimdi AKP tarafından uygulamaya konulmaya çalışıldığını ifade etti. Bununla birlikte, AKP’nin bu projelere ilişkin açıklamalarına ve uygulamalarına bakıldığında gelir ve rant eksenli bir yaklaşımın ön planda olduğunun görüldüğünü söyledi.
Türeli konuşmasında, CHP olarak, geçmiş yıllarda da uygulaması olduğu üzere, değişik nedenlerle askerlik hizmetini yapamamış ve yaşı ilerlemiş gençlerimize bir defaya mahsus olmak üzere bedelli askerliğin çıkarılmasını istediklerini ifade etti. Türeli, ancak Türkiye’de gelir dağılımının dengesiz olmasını dikkate alarak, belirlenecek bedelin farklı olmasını, bu çerçevede, yıllık geliri 12 bin liradan az olanlardan hiç para alınmamasını, yıllık geliri 12 bin ile 25 bin lira arasında olanlardan 7 bin 500 lira, yıllık geliri 25 bin lirayı geçenlerden ise 15 bin lira bedel alınmasını önerdiklerini söyledi. Türeli, AKP hükümetinin önce hayır dediği yasayı, yakın zamanda çıkardığını, ancak bedelin 30 bin lira olarak belirlenmesi nedeniyle bu yasadan yoksul aile çocuklarının yararlanamadığını ifade etti.
Türeli “2-B yasası ile orman vasfını yitirmiş alanlar var. Bunları orman köylüsü zaten ekip biçiyor. Bu alanların orman köylüsüne bedelsiz verilmesini önerdik. AKP meclis gündemine getirdiği yasa ile bu alanları orman köylüsüne rayiç bedelle satmaya çalışıyor” dedi.
Dağ fare doğurdu
İntibak Yasası ve dershaneler konusunda da aynı anlayışın söz konusu olduğuna dikkat çeken Rahmi Aşkın Türeli AKP’nin yanlış politikalarının burada da kendini gösterdiğini söyledi. Türeli, “Biz CHP olarak intibak yasasıyla hem Bağkur, SSK ve Emekli Sandığından emekli olanlar arasındaki maaş farklarını giderelim, hem de emeklinin durumunu iyileştirelim’ dedik. AKP intibak yasasını çıkardı. Halk arasında sık kullanılan bir deyim vardır. ‘Dağ fare doğurdu’ diye. Bu sefer de öyle oldu. Emekliye 100-150 lira civarında bir maaş artış sağladılar. Hepsi o kadar” dedi.
Türeli konuşmasına şöyle devam etti. “CHP olarak, hem 2007 seçimlerinde, hem de 2011 seçimlerinde üniversite sınavları kalksın dedik. Bunu da belli yaştan sonra öğrencilerimizin büyük bir kısmını mesleki ve teknik eğitime yönlendirerek, geri kalanı da normal liselere ve oradan da üniversiteye göndererek yapmayı öngördük. Üniversiteye gidecek öğrenci sayısı azalacağı için üniversite sınavlarının da, dershanelerin de zaman içinde ortadan kalkacağını söyledik. AKP ise eğitimde yeni getirdikleri ve muhalefetin sesini kısarak ve her türlü zorbalığı yaparak TBMM’ye kabul ettirdikleri 4+4+4’teki yanlışlarını kapatmak için şimdi ‘dershaneleri kapatacağız, üniversite sınavlarını kaldıracağız’ diyor. Ama nasıl yapacağını söylemiyor. Zaten Başbakan bunları söyledikten sonra ilgili bakanlar böyle bir şeyin söz konusu olmadığını söyleyerek Başbakanı yalanladılar. AKP ayrıca, söz konusu yasa ile okullara alınacak bilgisayar ve diğer teknik donanım ihalelerini kamu ihale yasası kapsamının dışına çıkardı. Yani istedikleri firmalardan bu malları ihalesiz olarak alabilecekler. Böylece değeri 20 milyar lirayı aşacak bir alan ranta açılmış olacak. Bizim CHP olarak yanlışlıkları söylememiz ve halkın yararına ürettiğimiz projelerimize sahip çıkmamız gerekiyor.”
AKP’nin hızlı büyüme iddiaları gerçek değil
AKP’nin ekonomi alanındaki başarı söylemlerini de irdeleyen Türeli konuşmasına şöyle devam etti: “Ekonomide ‘şöyle hızlı büyüdük, böyle hızlı büyüdük’ diyorlar. Bir bakıyoruz, Cumhuriyet tarihinin büyüme hızı ortalaması kadar büyümüşler. Ancak cari işlemler açığı müthiş artmış. AKP’nin iktidara geldiği 2002’de 0,6 milyar dolar olan cari işlemler açığı 2011 yılında 77 milyar dolara çıkmış, Dış borç stoku 2002’de 130 milyar dolar iken 2011 yılında 310 milyar dolara yükselmiş. Bu mu başarı? Eğer siz 100 dolarlık bir ihracat yaptığınızda bunun 80 doları ara malı ithalatı ise bunun ne anlamı var? Bu politikalarla, dünya ekonomisinin ancak taşeronu olursunuz. Fason üretim merkezi olursunuz. İnsanları düşük ücretlerle ve hiçbir sosyal güvenceleri olmadan çalıştırarak bir yere varamazsınız. Böyle bir modeli onaylamıyoruz. Biz Türkiye’nin kalkınmasını istiyoruz. Türkiye’deki insanların kazanacağı bir modeli kurmak zorundayız. Ancak bu AKP’nin uyguladığı politikalarla mümkün değil.”
Tarım da yaşananlar içler acısı
AKP’nin ekonomide sürekli büyümeden bahsetmesine rağmen ekonomik ve sosyal alanda sürekli çöküş yaşandığına dikkat çeken Türeli, tarımda da durumun farksız olduğunu savundu. Tarımda dünyanın kendi kendine yeterli 7 ülkesinden biri sayılan Türkiye’nin şimdi hemen hemen tüm ürünlerde ithalata bağımlı hale geldiğini belirten Rahmi Aşkın Türeli, Türkiye’nin tarımda uygulanan yanlış politikalar nedeniyle buğday, arpa, tütün, pamuk, ayçiçeği, kırmızı et ithal eder hale geldiğini söyledi. Türeli “tarımda mazotun, gübrenin, zirai ilacın fiyatı 3-4 katına çıkarken ürün hala para etmiyorsa, çiftçi o zaman ekmez, toprağı boş bırakır. AKP döneminde ne yazık ki 2,6 milyon hektar ekilebilir alan boş bırakıldı. Bugün Türkiye’nin yaşadığı tarımdan kopuştur. Tarım sektörü çok önemli bir sektör. Çünkü 74 milyon insanın gıda ihtiyacını sağlıyor. Dış ülkelere ihracat yapıyoruz. Toplam istihdamın yüzde 25’i ise hala tarımda.
Ancak pamuğu desteklemezseniz dışarıya nasıl tekstil ürünü satacaksınız? Bugün Yunanistan, Bangladeş, Hindistan’dan pamuk ithal eder hale geldik. Esnaf ve KOBİ’ler perişan. İşçi, memur, emeklinin durumu ortada. İşsizlik hala yüzde10’lar seviyesinde. Yoksulluk gitttikçe artıyor ve derinleşiyor” dedi.
Bu gidişata ‘dur’ diyeceğiz
Türeli, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan açlık ve yoksulluk sınırlarının gerçeği yansıtmadığını söyledi ve AKP iktidarı döneminde Türkiye’de açlıktan ölen insanların olduğunu söyledi. CHP’li Vekil, “TÜİK öyle bir açlık ve yoksulluk sınırı belirliyor ki onunla geçinmek mümkün değil. 4 kişilik bir ailenin ayda 318 lira ile karnını doyurması mümkün mü? Sadece ekmek peynir alsa bu para yetmez. Bu ülkede insanların insan gibi yaşamaya ihtiyacı var. Ama AKP döneminde Türkiye’nin üretim gücü düştü, gelir dağılımı bozuldu. Türkiye’de açlıktan ölen insanlar var. Bunlara dur demenin zamanı artık gelmiştir. Bunu yapacak olan da CHP’dir. Hepimize önemli görevler düşüyor. Halkın yararına olan projeleri üretmeye devam etmeliyiz. Ayrıca, CHP olarak birlik ve bütünlüğümüzü muhafaza etme zorunluluğumuz var. Gücümüzü birleştirmekten başka çaremiz yok. Gençlerimize, kadınlarımıza ve tüm seçmenlerimize büyük görevler düşüyor. Bunları yapabilirsek Türkiye’yi aydınlık günlere taşıyabiliriz” diye konuştu.
.jpg)
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri