Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ - CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin bir dizi temas için geldiği İzmir’de CHP İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısıyla ülke gündemini değerlendirdi.
CHP Genel Sekreteri il yöneticileri ve ilçe başkanlarının da kendisine eşlik ettiği toplantıda AK Parti iktidarının Orta Doğu politikasını eleştirirken IŞİD konusunda sert mesajlar verdi. Koalisyon sürecini de değerlendiren Tekin’den erken seçim resti geldi.
Tekin sözlerine, “Bugün Lozan Antlaşması ve sansürün kaldırılışının yıl dönümüdür. Ama ne yazık ki Suruç’taki yaşanan acı olaya da geçmişte olduğu sansür konuldu ve dosyaya yasak getirildi” ifadeleriyle başladı.
İKTİDARLA IŞİD ARASINDA DUVAR ÖRÜLMELİDİR
Tekin hükümetin Orta Doğu’da uyguladığı dış politikası konusunda ise geniş kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Tekin, “2010 yılından itibaren daha geriye gidip 1 Mart tezkeresine gitmek istiyorum. İktidarın ısrarla derin strateji ve bizim derin kepazelik dediğimiz şeyin Türkiye’ye getirdiği faturanın ne kadar ağır olduğunu görüyoruz. Bugüne kadar yaşanmış olaylardan sonuç alamadık. Sayın Arınç bakanlar kurulu toplantısından sonra aklımızla oynarcasına 900 km sınırın önümüzdeki günlerde duvar örülerek güvenliğin sağlanacağını söyledi. Aslında bana kalırsa öncelikle iktidarla IŞİD arasında bir duvar örülmesi gerekir. Bu duvar örülmediği sürece kendilerinin aşmış olduğu güvenlik duvarının bir anlam ifade etmeyeceği görülüyor” diye konuştu.
PERŞEMBENİN GELİŞİ ÇARŞAMBADAN BELLİYDİ
Gelinen noktayı geçmişte yaşanan politikalara bağlayan Tekin, ülke genelinde gerçekleşen saldırılardan örnekler verdi. Tekin, “AKP medyasının tüm ağır saldırılarına rağmen geçmiş dönemlerde Orta Doğu’daki çeşitli ziyaretlerimiz devam etti. ‘Yapmayın. Bizi sorunlu kanamalı bir coğrafyanın parçası haline getirmeyin. Hangi gerekçelerle bunları yapıyorsunuz? Ülkenin yararına mıdır, değil midir? Bilgi verin’ dedik. Maalesef bunların hiçbiri yapılmadı. 2012 yılında Sayın Erdoğan mitingde, ‘Esad kardeşimizle uzun süredir aramızla örülen tel örgüleri kaldırdık. Bundan sonra Antepli kardeşlerimiz Şam’a, Şam’dakiler Antep’e elini kolunu sallayarak gelecek’ demişti. Hepimizi sevindiren bir süreçti. Aslında CHP olarak bizimde özlem duyduğunuz barış için olumlu bir gelişmeydi. 8 ay geçti Sayın Erdoğan ‘sabrım kaçtı’ dedi ve sorunlar parça parça başladı. Olağanüstü itirazlarımıza rağmen bir şey olmamış gibi davrandılar. Reyhanlı’dan başlayan süreçle beraber durum bugünlere geldi. İktidar yöneticileri o dönemde de koro halinde TV’lere çıktılar. ‘Bu patlamanın sorumlusu Esad güçleri ve sol örgüt’ dediler. Üstünden iki saat geçtikten sonra El Kaide tarafından yapıldığını tüm dünya ilan edince savaş sebebi sayarız diyenler açıklamalarında boğulup kaldılar. Reyhanlı’da 53 vatandaşımızın hesabı sorulmuş değildir. Niğde’de Orta Anadolu’nun göbeğinde 3 tane vatandaşımızı şehit edildiğinde ‘gereğini yapacağız’ dediler ama yapılmadı. 11 Haziran’da Musul konsolosumuz ve çok sayıda çalışan aylarca bu örgütün gözetimi altında kaldı. 1 Ekim’de Süleyman Şah Türbesi kuşatıldı. 6 Ocak’ta Sultanahmet’te bombalı saldırı oldu hesabı sorulamadı. 23 Şubat’ta türbe ve karakolun bir maskaralık içinde gece yarısı nasıl taşındığını bütün herkes biliyor. 18 Mayıs HDP ve 5 Haziran Diyarbakır mitingine saldırı oldu. Bütün bunlara baktığımızda perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. CHP değil barıştan yana olan herkesin uyarılarına rağmen bu öngörüsüz politikaların uygulanması Türkiye’ye ağır bedeller ödetti” ifadelerini kullandı.
IŞİD’E GİDENLER BUGÜN CANLI BOMBA OLARAK GÖNÜYOR
Sürecin başlama noktasında Erdoğan’ın mültecilerle ilgili açıklamalarından örnek veren Tekin Türkiye’de bulunan Suriyeli mülteci sayısının hükümet tarafından dahi bilinmediğini belirtti. Ayrıca Türkiye’den kaçarak IŞİD’e katılan çocukların da bugün canlı bomba olarak geri döndüğünü söyleyen Tekin, “Bu süreç başladığında Erdoğan 600 bin mültecinin Türkiye coğrafyasında olduğunu söyledi. 2 milyon oldu. Koro halinde 2 milyon diyoruz ama doğrusu sahayı bilen bir siyasetçi olarak İzmir’de en azından 250 bin mültecinin olduğunu biliyorum. İstanbul’da tarihi yarımadanın neredeyse tamamı bunlara terk edilmiş. Yani Türkiye coğrafyasında kaç bin Suriyelinin olduğunu hükümet de bilmiyor. Kayıt altında değil. 7 bin 500 Türk kökenli gençlerimizin bu terör örgütüne katıldığı belirtiyor. Bu çocukların hiçbiri geri gelmedi. Patır patır canlı bomba olarak geliyorlar. İvedilikle hükümetin bu politikadan vazgeçmesi lazımdır. Bu derin stratejik politika değil derin kepazeliktir. İlerleyen dönemlerde olayların hangi boyutta olduğunu bilemeyeceğiz. Anlık istihbaratlardan vaz mı geçildi? Böyle bir politikamızın olduğunu biliyoruz. Koalisyon ülkeleriyle imzalanan bir başka protokol var. Özgür Suriye Ordusu denilen orduyu eğit donat projesinin devam ettiğini biliyoruz. Tüm bunlar Türkiye’ye faydalı değildir. Tüm dünyayla ilişkilerimizi yeniden sağlamalıyız. CHP olarak yapılması gereken ne varsa hazırız. Orta Doğu’daki bu ilişkileri yeniden sağlamak için hazırız. Süreçle ilgili bize verilmiş bir bilgi yok. Tam tersine CHP olarak biz Orta Doğu’daki görüşmelerimiz rapor halinde Davutoğlu’na gönderdik. Keşke o raporlar okunsaydı. Bugün bu sorunlarla karşı karşıya kalmamış olurduk. Bu Türkiye meselesidir, bir parti meselesi değildir. Ana muhalefet olarak bu coğrafyada barışın sağlanması için katkı koymaya hazırız. Bu sürdürülebilir bir politika değildir. Bu sorunların yaşanmadığını varsayın, 4 milyon mülteciyi ne kadar sürdürebilir duruma getireceğiz? Geçen günlerde burada tatsız bir olay oldu. İzmir medyası özgür olduğu için haber yapıldı. Türkiye’nin her tarafında böyle sorunlar yaşanıyor” diye konuştu.
OPERASYONLAR FAYDASIZ
Gün içinde çeşitli yerlerde gerçekleşen operasyonlara ilişkin de konuşan Tekin, “İstanbul ve büyükşehirlerde ciddi bir örgütlenmedin olduğunu herkes biliyor. Bayram günü İstanbul’un orta yerinde cihat çağrısı yapanları tüm gazeteler görüyor da ülkenin kurumları istihbarat örgütleri görmüyorsa vay halimize... 32 tane genç çocuk Suruç’a giderken illerde aramalarla karşılaşırken terör örgütü mensuplarının gözetim altında olmamasını doğru bulmuyorum. Bunlar olduktan sonra operasyonların yapılmasını faydasız görüyorum” açıklamasını yaptı.
ERKEN SEÇİMDEN KAÇMAYIZ, HODRİ MEYDAN!
Tekin partisinin AK Parti ile gerçekleştirdiği koalisyon çalışmaları hakkında da konuştu. Tekin ayrıca olası bir erken seçim için ise ‘erken seçimden kaçmayız, hodri meydan’ mesajı verdi. Tekin, “CHP Tabanından tavanına kadar son derece ilkesel 14 maddeyi kamuoyuyla paylaştı. Milletvekilleri, PM, MYK il başkanlarımızın ortak deklarasyonudur. Genel başkanımız yetkili kılmıştır. Onun alacağı karara saygı duyacağız. CHP’de böyle bir sorun yoktur. Aksine Davutoğlu’nun ısrarla ‘hükümet kuralım’ dediği için AKP’de sorun vardır. Biz taleplerimizi çok net ilettik. Bunlar sadece CHP’nin değil ülkenin talepleridir. Vazgeçilmezlerimizi kabul ederlerse neden olmasın? Şu anda oyunu yükselten tek siyasi parti biziz. Erken seçimden kaçan bir parti değiliz. Ama Türkiye’de bir yangın var. Bu ortamda bir erken seçimin Türkiye’ye çok yarar sağlamayacağını biliyoruz. Ama ısrarla erken seçim denirse hodri meydan diyoruz. İktidar her şey güvenliğimiz altında derse eyvallah ama kendileri bile 300 polisle gezecek durma geldiyse yazıklar olsun bize” ifadelerini kullandı.