Soyer AK Parti’ye patladı: Siyasiydi, yakışmadı, vicdanım sızlıyor!

Mehmet İŞLER/EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Eylül ayı olağan meclis toplantısı Başkan Tunç Soyer idaresinde gerçekleşti.

Toplantıda 18 Ağustos’ta başlayan ve 3 gün boyunca güçlükle kontrol altına alınabilen orman yangınları için bir gelişme yaşandı. Büyükşehir Belediyesi bütçesinden İZTAV’a aktarılacak yaklaşık 9 milyon TL’lik kaynak için Soyer’e verilecek yetki oturumda tartışmaya neden oldu. Soyer, Denizli’nin Bozkurt ilçesine yapılacak belediye hizmet binası için de meclisten yetki istedi.

HER 30 AĞUSTOS’TA ADRES EFEMÇUKURU!
Geçtiğimiz günlerde İzmir’de yaşanan yangınlar sonrasında Menderes Efemçukuru Devedüzü mevkiinde yapılan olağanüstü meclis oturumuna dair bir karar alındı. Kentte yangınlarla birlikte 5 bin hektar üzerinde alanın yok olmasının ardından farkındalık yaratmak ve dikkat çekmek adına 30 Ağustos tarihinde meclis toplantısı gerçekleşmişti.

Gelinen noktada her yıl aynı tarih ve yerde toplantı yapılması için temenni kararı alındı. Konuyla ilgili açıklama yapan Başkan Soyer, “Her yıl aynı tarihte ve noktada meclisi yapma irademiz devam ediyor” dedi.

SİHİRLİ DEĞNEKLE DÜZELMEZ
AK Partili Meclis Üyesi Fikret Mısırlı’nın belediye şirketlerinde eşit işe eşit ücret alınmadığı yönündeki eleştirisi karşısında konuşan Soyer, “Eşit işe eşit ücret hususu en başından beri dikkat ettiğimiz bir şey. Ama bu elinizdeki sihirli değnekle düzeltebileceğiniz bir şey değil. Çok zaman ve uğraş alan bir şey. Takip ettiğimizi ve çözmek istediğimizi bilin” açıklamasında bulundu. 

CHP’Lİ ÖZUSLU’DAN İLGİNÇ ÇIKIŞ: GELEN BÖLGE MÜDÜRÜ AYNISI MI OLACAK?
AK Parti Meclis Üyesi Erhan Çalışkan’ın divana verdiği yazılı metin okundu. Çalışkan orman yangınlarını PKK’nın üstlendiğini vurgularken meclise çağrıda bulundu. İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisinin PKK’yı lanetlemesi gerektiğini ifade eden Çalışkan’a Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkan Vekili Mustafa Özuslu, “Bir olayın bir yerden alınıp başka bir yere nasıl taşındığının örneğini görüyoruz. Bu mecliste herkes PKK’yı lanetlemede mutabıktır. Ben de o zaman şu soruyu sorarım; Çarşamba günü meclis oturumuna Orman Bölge Müdürünü getireceğiz. Gelen aynı bölge müdürü mü olacak başkası mı olacak? Neden o bölge müdürü gelemeyecek? Ben de bu soruyu sorarım o zaman!” ifadelerini kullandı. 

KOMİSYON KURULMA TEKLİFİNE RET!
Oturumda AK Parti tarafından Balçovalı arsa mağdurlarının imar sorunlarının çözümü için komisyon kurulması önerildi. Tüm partilerden üyelerin komisyonda yer alması talep edildi. Yapılan çalışmaların kurulacak komisyon tarafından değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yapıldı. CHP Grubu ise imar komisyonunun konuyla ilgili değerlendirmeler yaptığı ve bürokratların konuya hakim olduğunu açıkladı. Önerge gündeme alınmadı.

O GÜN TOPLU ULAŞIMA TEŞVİK İÇİN FİYAT 1 KURUŞ
Dünyanın çeşitli kentlerinde her sene 16-22 Eylül tarihleri ‘Hareketlilik Haftası’ 22 Eylül günü ise ‘Otomobilsiz Kent Günü’ olarak kutlanan iki gün için öneri geldi. Otomobilsiz kent günü kapsamında toplu taşıma araçlarının kullanımının arttırılması ve toplu ulaşıma teşvik amacıyla 22 Eylül Pazar Günü gün boyunca İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait toplu ulaşım araçlarında geçerli tarifenin 1 kuruş (1 Kontör) olarak uygulanmasına yönelik önerge geldi. Madde için Salı günü komisyon kurulacak. 

DENİZLİ’YE HİZMET BİNASI İÇİN YETKİ İSTEDİ
Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, geçtiğimiz 8 Ağustos’ta Denizli’nin Bozkurt ilçesinde yaşanan deprem dolayısıyla hasar gören belediye hizmet binasının yeniden yapılması noktasında meclisten yetki istedi. Madde Plan ve Bütçe Komisyonuna gönderildi. Komisyondan meclise gelecek ve oylanacak önerge kabul edildiği takdirde protokol imzalanma yetkisi Soyer’e verilmiş olacak.

ORMAN YANGINLARININ TELAFİSİ İÇİN PROJE DESTEĞİ
Soyer, Menderes, Seferihisar ve Karabağlar’daki 7 mahallenin yangınlardan olumsuz etkilenmesi üzerine Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından yapılan zarar tespit çalışmaları için hazırladığı önergeyi meclis gündemine sundu. Maddede, ‘Toplamda 218 hektar alandaki 302 üreticinin yangından etkilendiği belirtildi. Çalışmalar kapsamında ayrıca 297 zeytinlik 56 bağlık 52 meyve bahçesi 16 ekili tarla ve 16 üreticinin sulama sistemi 10 üreticinin makine ekipmanı 7 üreticinin de bağ evinin zarar gördüğü belirlendi. Alanda yapılan tespitlerin ardından Tarımsal Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’na tapu bilgileri ulaştırılan 270 üreticinin toplam zararı 5 milyon 935 bin 176 TL olarak hesaplandı. Zarar bedellerinin bin TL’ye kadar olan üreticiler için ayni destek (omca, zeytin fidanı vb) verilmesi, zarar bedeli bin TL ve üzeri olan üreticiler için de toplam zarar miktarının yüzde 20’sinin sosyal yardım amaçlı nakdi destek olarak verilmesi öngörülmekte. Ayrıca Meyveciliğin Yaygınlaştırılması Projesi kapsamında yangın hasarının olduğu mahallelerde zarar gören üreticilerin zeytin fidanı ve bağ çubuğu taleplerinin tamamının karşılanacağı belirtildi’ ifadeleri yer aldı. Başkanlıktan gelen bu önerge de Plan ve Bütçe Komisyonuna havale edildi.

İZTAV YETKİSİ GÜNDEME GELDİ, AK PARTİ İTİRAZ ETTİ: KARDEŞİNİZE KARŞIYIZ
Toplantıda İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İzmir Turizm Tanıtma Vakfı’nın (İZTAV) yürüttüğü ortak hizmet projesi kapsamında iş birliği protokolü imzalanması için Başkan Soyer’e yetki verilmesi gündeme geldi. Projeye belediye bütçesinden 8 milyon 948 bin 188 TL aktarılacak olmasına AK Parti’den itiraz geldi. İzmir’de muhalefet görevini yürüten AK Parti ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in kardeşi Onur Soyer’in vakfın genel sekreteri sıfatını taşıyacak olmasına da karşı çıktı. AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal yaptığı konuşmada, “Eleştiri yaptığımızda altında başka şeyler aranmaması gerekiyor. İzmir’in tanıtılması noktasında bir karşı duruş sergilemiyoruz. İzmir bizim ortak noktamız. İzmir’in dünyada sayılı kentler arasında olmasını istiyoruz. İzmir’e 1 milyon değil 15 milyon turist gelsin. Biz bunu bir vakıf üzerinden yapılmasına karşıyız. Bu vakfın kuruluşu, gelen süreçte neler yaptı, oturuldu konuşuldu. Bundan sonraki süreçte neler yapılacağı noktasında sunumlar yapıldı. Kafamızdaki soru işaretlerinin başında vakfın genel sekreteri konumunda kardeşinizin bulunması geliyor. İzmir’de yakın geçmişte yaşanmasını istemediğimiz şeyler yaşandı. Bazılarında geri adım atıldı. Yanlış anlaşılma olmasın. İzmir’in tanıtımı üzerinden bir bütçe aktarımı söz konusu... Bu neden kamu bütçesi? O ayrı bir tartışma! Neden İzmir’in başka dinamikleri ön plana çıkarmıyoruz? Bunu da tartışacağız. Yapısal anlamda kardeşinizin gönüllü ya da gönülsüz, ücret karşılığı ya da ücretsiz o makamda olmasını doğru bulmuyoruz. Bugün 8-9 milyon… Karşılığında ne yapılacak? Bir video hazırlanıyor. Meclis üyesi arkadaşlar ya da siz, hiç araştırdınız mı? İZTAV hazırlamış olduğu sosyal medya araçlarını kontrol ettik. İnanın bu bütçelerle değil siz şahsi hesabınızdan paylaşım yapsanız daha faydalı olur” dedi.

DAHA BÜTÇE AKTARMADIK
Soyer araya girerek, “Daha bir bütçe aktarmadık!” açıklamasını yaptı. Hızal sözlerini sürdürdü ve “Geçmişte bir bütçe aktarımı yapıldı. Esasında karşı duruşumuzun sebeplerinden biri de bu! Gelen süreçte bizce doğru işler yapılmadı. Birincisi kardeşinizin genel sekreter olması doğru değil, ikincisi kentin dinamikleri harekete geçirilerek bütçe oluşturulabilir” diye konuştu.  

BU HALİYLE ONAY VERMEK İZMİRLİYE HAKARETTİR
Grup olarak komisyonda koydukları şerhlere dair bilgi veren AK Partili Çalışkan, “Kardeşiniz Onur Soyer’in bilabedel (bedelsiz) görev yapacağı ve danışman kadrosundaki Güven Eken’in vakıf yönetiminde görev aldığı ve ücretinin bilinmediğini öğrendik.  Bu protokole bu haliyle onay vermek bizce İzmirliye hakaret etmek olacaktır. Bazı hususların düzeltilmesini istiyoruz. Bu sakıncalar giderildiği takdirde bu işi destekleyeceğiz” dedi.

GEÇMİŞ YILLARDA OY BİRLİĞİYLE ALINMIŞ KARARLAR VAR
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise, “İzmir’e ihanet edilir deniyor. Bu mecliste geçmişte AK Partili üyeler yok muydu? Hepsi oy birliği ile karar alınmış. Hepsi birebir aynı karar. Bu vakfa nakit para aktarılmış. Geçmiş mecliste görev alan ve şu an görevde olan meclis üyelerimiz var. Biraz eleştirirken dikkat edilmesi gerekiyor. Ben bu mecliste hiçbir arkadaşımızın İzmir’e ihanet ettiğini düşünmüyorum. Bu vakıfta ayrıca valilik, EBSO, İZTO gibi kurumlar var” diye konuştu.

BAŞKAN SENGEL: DİLERİM Kİ AK PARTİ İLE BİRLİKTE BU HALAYI BERABER ÇEKELİM
Selçuk Belediye Başkanı CHP’li Filiz Ceritoğlu Sengel, “İZTAV yeni kurulan bir vakıf değil. Sizin getirdiğiniz bir vakıf değil. 2000 yılında kurulmuştur. Bu vakfın esas amacı İzmir’in potansiyelini ortaya çıkarmaktı. 2016 yılında AK Parti, MHP ve CHP’nin oy birliğiyle 3 milyon TL gibi bir bedel aktarılmıştı. Bu vakfın denetim kurulu var. Selçuk AK Parti’deyken Selçuk Belediyesi bu vakfın üyesiydi. Bu vakfın en önemli iki ilçesi var. Biri Bergama biri Selçuk... İkisi de Unesco’ya girmiş ilçe. Vitrinimiz olan yerlerden bahsediyoruz. UNESCO’nun bizlerden talep ettiği şeyler var. Bu vakıf bunlara dair de hizmet üretecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi bunu tabii ki de yapabilir. Turizm birçok sacayağını birleştiriyoruz. Anıtlar kurulu, valilik, turizm il müdürlüğü, bakanlık ve TÜRSAB’a kadar birçok ayağı var. Bir Meryem Ana Derneği’yle hatta Vatikan ile bile ilişkilerin sağlanması gereken bir şeyden bahsediyoruz. Dilerim ki AK Parti ile birlikte bu halayı beraber çekelim” ifadelerini kullandı.   
AKTARIM DEĞİL ASIL BUNDAN SONRA YAPILACAKLAR BİZİ KUŞKULANDIRIYOR
AK Partili Hüsnü Boztepe de, “2000 yılında bu vakıf EXPO ve üniversite için kuruldu. Çok ciddi bir bütçesi vardı. Kimse kalkıp da iktisadi teşekkül kurmayı düşünmedi. İzmir Tanıtım Vakfı’nın ‘T’si atıldı,  İzmir Vakfı oldu. Buna ne gerek vardı? Acaba, İZFAŞ yaptığı görevin büyük bir kısmını bu vakıf üzerinden mi yapacak? Büyükşehir Belediyesi olarak 13-14 şirketimiz var. Onlarca müdürlük var. Bunların hepsi yapabilir. Biz 9 milyon TL’yi de önemsemiyoruz. Yarın İzmir’deki otoparkların bu vakfa verilmeyeceğini nereden bilelim? İZFAŞ’ın yaptıklarını, özel günlerin hazırlıklarının yapılmayacağını nereden bilelim? Sadece aktarım gibi görmemek gerekiyor. Asıl bundan sonra yapılacaklar bizi kuşkulandırıyor” dedi. 

DAMAT BAKAN OLDUĞUNA GÖRE…
CHP’li Özuslu da, “Cumhurbaşkanımızın damadı bakan olduğuna göre, devletin en üst düzey görevlerini icra ettiğine göre başkanımızın kardeşi üzerinden bu meseleye rezerv koyma anlayışını doğru bulmuyorum” diye konuştu.

İZMİR’İN EN BÜYÜK EKSİKLİĞİ…
Eleştirilere toplu bir şekilde cevap veren Soyer net açıklamalar yaptı. AK Parti Grubu’na yönelik sert ifadeler kullanan Soyer, gelen bazı önerilere de açıklık getirdi. Soyer, “Vakfın kurumsal yapısı başka bir denetleme organı kurulmasına izin vermiyor. Olsa olsa bir denetim kurulu olabilir. Bu da itibar görmedi. 6 aya yakındır bu görevdeyim. İzmir ile ilgili gördüğüm en büyük eksiklik şu oldu; çeşitli kurumlar bu şehirle ilgili iyi şeyler yapmaya çalışıyor ama senkronize olmadıkları için zaman zaman enerji, kaynak israfına neden olmuşlardır zaman zaman da birbirinin ayaklarına dolanmıştır. Bu iyi niyetli çabalar çölde kum tanesi gibi kaybolup gitmiştir. İzmir’le ilgili bana soru sorulduğunda, en net cevabım bu oldu. Çünkü edindiğim en net bilgi buydu. İzmir’in en büyük eksikliği kurumlar arasındaki diyalog eksikliğidir” dedi.

AK PARTİ BU KARARI SİYASETE ALET ETMİŞTİR!
Vakıfla ilgili kararın altında yatan temel sebebi açıklayan Soyer, “Neden bu yola çıktık? Sadece bir tek personeli olan bir vakıftı. Neden büyütmeye çalıştık? Hepsi Büyükşehir’in gücüyle muktedir olduğu işler. Niye büyütmeye çalışıyoruz? Yap git belediye olarak! Rahatlıkla yapacağımız işler. Neden? Tek bir neden var! Valilik odalar hepsi içinde olsun istedik. Hep beraber fikir yoralım. Otoparklar verilirse diyorlar. Valilik, odalar seyirci mi kalacak? AK Parti bu kararı siyasete alet etmiştir. Bu karar siyasidir. Bence hiç yakışık almamıştır. Bu yapının paydaşları oy birliği olmadığı için mesafe koyacaklar ve bundan İzmir zararlı çıkacak. İzmir bundan zararlı çıkacak. Bundan vicdanım sızlıyor. Birçok kararı oy birliğiyle çıkardığınızı söylediniz. Keşke hepsine muhalefet şerhi koysaydınız da bu oy birliğiyle çıksaydı. İzmir’in tarihindeki en önemli kararlardan biriydi. Benim kardeşimin meselesi mesele değil. Aylardır 1 kuruş almadan bu kente hizmet vermek istiyor. Biz İzmir olarak hizmeti kaçırıyoruz. İçim kan ağlıyor ve vicdanım sızlıyor. Biz oy birliğiyle bu kararı alsaydık o kurumlarla uyumu çalışacaktık. O söylediğiniz kaynakları aktaracaktık. Büyükşehir harcar ama neden gittik? Onlar da taşın altına elini soksunlar. Şimdi oy çokluğuyla gelmiş, AK Parti bu karara karşı çıkmış! Alın bakalım onlardan bir kaynak! Alamazsınız! Bu memleketin uzlaşmaya çok ihtiyacı var. Biz buna çok yakındık. Vali beyin başında olduğu, odaların yönetimde olduğu bir vakıf… Neyini denetleyemeyeceksiniz? Kim kimden ne kaçıracak? Neyin güvensizliği? Bu bir vakıf değil bu bir İzmir koalisyonu! Bütün İzmir’in içinde yer aldığı bir durum” diye konuştu.

UYUM BOZULDU MU?
Soyer açıklamasının son bölümünde flaş bir çıkışa imza attı. Göreve geldiği süreçten itibaren AK Parti Grubu ile uyumlu bir meclis tablosu sergileyen Soyer, “Şimdiden sonra ben başladığımız heyecanla sürdüreceğimize inanmıyorum. Kararlar alacağız. Oy çokluğuyla geçireceğiz” dedi.

Madde AK Parti’nin reddiyle oy çokluğuyla geçti.

Soyer konuşması sonrasında 9 Eylül etkinliklerine katılmak için meclisi terk etti. Toplantıyı Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu yönetti.

HIZAL: KABUL ETMİYORUM
Oturumun başında 20:30’da çıkacağını belirtmiş olan Soyer’in, Hızal’ın söz almak istemesi karşısında, “Sonra gelir bana söylersiniz” şeklinde yaptığı açıklamaya tepki geldi. Soyer’in salondan çıkmasını kabul etmediğini ifade eden Hızal,  “Bizlere cevap hakkı doğmasından sonra ‘gelip sonra benimle konuşabilirsiniz’ demesini ben kabul etmiyorum. Dilimize tarzımıza dikkat çekerek konuşuyoruz. Biz burada İzmir tanıtımını konuşuyoruz. Biz eleştirilerimizi sunuyoruz, önce Büyükşehir Belediyesi’nin ve İzmir’in menfaatlerini konuşuyoruz. Ben bunları konuştuktan sonra buradan çıksam size nezaketsizlik olur” ifadelerini kullandı.  

CHP’li meclis üyeleri de AK Partililerin Soyer’e haksızlık yaptığını ileri sürdü.