Sağlıkta şiddet durmuyor... İzmir için utandıran tablo!

EGEDESONSÖZ- (Özel Haber) Toplumda giderek artan şiddet sarmalı her yerde kendini gösteriyor. Türkiye’de gündemden hiç düşmeyen sağlık çalışanlarına yönelik şiddet ile ilgili ise ürkütücü veriler ortaya çıktı.

Türkiye Kamu Sen İzmir İl Temsilcisi Ahmet Doğruyol, İzmir’de 2017 yılının ilk 11 ayında şiddete uğrayan ve beyaz kod olarak ifade edilen başvuruların sayısının 915 olduğunu bunun 561’inin kayıtlara geçtiğini belirtti.

“BU 915’İN İKİ KATI ŞİKAYETÇİ OLMAMIŞTIR”
Türkiye Kamu Sen İzmir İl Temsilcisi Ahmet Doğruyol, “Bu sayının en az iki katı da şikayette bulunmamıştır. Beyaz kod başvurusunda bulunmamış dolayısıyla kayıt altına alınmamıştır. Buna rağmen ortadaki tablo ibret vericidir” dedi.

Doğruyol, ambulans çalışanlarının olay yerine kanunen polisle beraber gitmesi gerekirken polisten önce gitmeleri olay yerinde vakaya geç geldikleri iddiası üzerine rahatlıkla hedef haline gelebildiklerini hatırlatırken acillerde de doktorların hasta veya hasta yakınlarının şiddete maruz kaldığını belirtti. Doğruyol “Acile gelen hasta yakınları hastanın kan tahlili yapıldığını ya da verilen ilacın etkisinin kendini geç göstermesi, daha da önemlisi normalde 3-5 dakikanın hasta yakını tarafından psikolojik olarak çok daha uzun gelmesi gibi etkenlerden dolayı hekim ya da hemşirelere karşı darp girişiminde bulunabiliyor” şeklinde konuştu.

ÖNCEKLİKLER ŞİDDETİ AZALTIR
Doğruyol, son olarak “Sağlığa siyasi herhangi bir açıdan bakılamaz. Hükümet siyasi bakış açısını terk etmelidir. Sağlık çalışanlarının aleyhine ‘bunlar çok para alıyor, bunlar görevini yapmıyor’ gibi açıklamalar, kamuoyunda sağlık çalışanlarına karşı şiddeti körüklüyor. Hükümet acilen sağlığa, sağlık çalışanlarına siyasi bakmayı terk etmelidir” dedi.

İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Ortopedi Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Ceyhun Balcı ise şiddetin sağlık alanında gittikçe artığına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Oda yönetimi olarak geçtiğimiz birkaç yıl önce hekim arkadaşlarımızla aramızda bir havuz oluşturduk ve çok çarpıcı sonuçlar elde ettik. Arkadaşlarımızla yaptığımız havuzdaki verilere göre her iki doktordan biri meslek hayatında mutlaka fiziki şiddete maruz kalıyor. Bu silah, tekme-tokat şeklindeki saldırılardır. Şiddetin şikayet olarak kayıt altına alınmaması, şiddet vakaların olmadığı anlamına gelmiyor. Daha çoktur ama daha az değildir 915 vaka. Şiddetin önünde geçmek için önceliklerden biri doktorun iş yükü azaltılmasıdır. Hastaya ayrılan süre 5 dakika olmamalıdır. Kamu hastanelerinde çalışan bir doktor günde 80-100 arası hasta muayene ediyor. Bu sayı çok fazla”