Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ - İzmir’in Büyük Mühendislik Yapıları Jeoteknik Sempozyumu İzmir Mimarlık Merkezi’nde gerçekleşti. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Alim Murathan sempozyumun açılış konuşmasını yaparken İzmir Metrosu, Konak ve Sabuncubeli Tünelleri’nde yaşanan sorunlar ve ciddi keşif artışlarına yönelik görüşlerini açıkladı.
Kentte oldukça fazla proje olduğunu belirterek sözlerine başlayan Alim Murathan, “Bu kentte zeminden kaynaklanan sorunlar var. Bunları çözmek için çaba sarf ediyorlar. Özellikle 3 projeden örnek vermek istiyorum. Bu projelerin tespitleri odamız tarafından hazırlanmıştır” dedi.
KONAK TÜNELİ’NDE KEŞİF ARTIŞI 150 MİLYON
Konak Tüneli’nin 2011 yılında başladığını belirten Murathan, “Bu projenin Bitiş tarihi 2013. Henüz tamamlanmadı. 150 milyon keşif bedeli. Harcama 250 milyon. Kesin olmamakla birlikte toplam 300 milyon. Yaklaşık 150 milyon bir keşif artışı yaşandı. Kesinleşmiş bir güzergah olmadan başlanmış. Son derece yetersiz jeolojik etüt çalışmaları bakanlık ve ilgili müdürlükleri tarafından onaylanmadan 1645 metre uzunluğunda iki şerit halinde sayın bakan talimatıyla ‘hele bir başlayalım mantığıyla’ başlanmış. Jeolojik özelliklerin yetersiz ön çalışmalarla ortaya konanlardan çok daha farklı olması sebebiyle ek maliyetler oluşmuş. Yapım sırasında Ciddi hasarlar oluşmuş. Yoruma 2 yıllık bir zaman kaybı 150 milyon bir ek keşif atışı. Devam ediyor. Ne zaman biteceği konusunda kesin bir bilgi ve öngörümüz de yok” diye konuştu.
SABUNCUBELİ SEÇİM YATIRIMIDIR
Sabuncubeli Tünelini ise ‘2014 seçim yatırımlarına neden olan bir tünel’ olarak nitelendiren Murathan, “Daha bu tünel tamamlanamadı. Şu anki maliyeti 110-120 milyon. Planlanan 55 milyon. Tamamlanmış hali 200 milyon. Bitirilememesinin keşifte yüzde 85’e varan artışın nedeni güzergah ve zemin etütleri yapılmadan işe başlanmış olmasıdır. Eksik yapılan başlamalar yanlışlara sebep olmuş sorunlu bir proje ortaya çıkmıştı. Yol güzergahı için yeterli çalışmalar olmadığından proje sırasında kaymalar olmuştur. 6 aylık biz zaman kaybı sonrası bir buçuk milyon ek maliyetle tekrar işe başlanmış her şeye sıfırdan başlanmıştır. Bu tünelin yüklenicisi ifasını istedi. Tünelde tüm inşaat durdu” dedi.
İZMİR METROSU
İzmir Metrosunu da iki şirketin bırakması sonucunda aynı anda iki şirkete verilerek bitirildiğini anlatan Murathan, “Bu projenin de başlangıç tarihi 2005’dir. Ön görülen tarih 2008’di. Bitiş ise 2014’dü. Keşif 130 milyon. Tamamlanmış hali 230 milyon. Öngörülen sürede bitmemesinin ve yüzde 75 artması sebepleri için şirket ilerleyen kazı maliyetinin yükselmesi ek ücret ve ek süre istedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi sözleşmeye aykırı nedeniyle reddetti. Şirket zarar ediyor diye ikinci inşaat Mayıs 2007’de başladı. İkinci şirket Bozoğlu da aynı sebepleri öne sürdü. Maliyet artışını öne sürerek keşif artışı talep etti. Sözleşmesi İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından fesh ediliyor. Son olarak 2009 iki parça halinde iki ayrı firmaya veridi” diye konuştu.
400 TRİLYONLUK MALİYET ARTIŞINI KİM ÖDEYECEK?
3 örnek proje hakkında bilgiler verdikten sonra maliyet kayıpları için konuşan Murathan, bu kayıpların siyasi bir faturası olması gerektiğini belirtti. Murathan, “Sonuç olarak metro için jeolojik etütlerin eksik olması kazı yenileme hızlarının planlamada öngörülen hızlardan çok daha düşük olmasını ortaya çıkarıyor. İzmir Metrosu 9 yılda tamamlanabildi. Çok ciddi eksiklikle söz konusu oldu. Gerek Sabuncubeli gerek, Konak, gerekse metro ikinci aşama döneminde yer altındaki belirsizlikler bizi keşif ve maliyet artışlarıyla karşı karşıya bırakıyor. Bu 3 örnekte de bunları görebiliyoruz. Son olarak Konak’ta Hollandalı ekip geldi ilk olarak buraya ait bir jeolojik etüt raporu olup olmadığını sordu. Projeler bakan talimatıyla başladı. Bu etütlerin önemi kadar önemsenmediğini gösteriyor. Sayıştay 2013 yılında bir rapor açıkladı. ‘Ağırlıklı olarak devlet demir yollarının hızlı tren projesiyle ilgili hızlı tren yapımında yüzde 40’lara varan maliyet artışları zamanında etütlerin yapılmamasıdır’ diye… Geçen gün odamız İstanbul Havalimanıyla ilgili bir rapor yayınlandı. Yayınlandığı gün sayın Bakan odamızı eleştirdi, suçladı. Bolu Tünel’lerinden tutun Selatin Tüneli’ne kadar jeolojik ve jeoteknik etütlerin eksik yapıldığını ve bunlarında da ciddi maliyet artışları getirdiğini görüyoruz. Bu 3 projedeki yaklaşık 400 trilyona yakın maliyet artışını kim ödeyecek? Bunun bir siyasi faturası olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN ŞOV YAPMAKLA MEŞGUL
İzmir’de yeni kent merkezinin Bayraklı kent merkezi olarak belirlendiğini söyleyen Murathan Bayraklı’da yapılan yüksek binaların zemin çalışmaları için Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’dan 2 kez randevu istediklerini de belirtti. Murathan, Karabağ’ın randevu vermediğini ve şov yapmakla meşgul olduğunu ifade etti. Murathan, “Burada 100 metreyi aşan yapılar inşa ediliyor. Bayraklı kent merkezinde yüksek yapıların yapılmasını doğru bulmuyoruz. Nedeni son dönemlerdeki araştırmalar gösteriyor ki İzmir’de 7 üzerinde deprem üreten faylar var. Zemini ne kadar ıslah edersek edelim Gölcük Körfezi gösterdi ki zemin bütün olarak çalışabiliyor. Buradaki yüksek yapılara ilişkin birçok şirket odamıza gelip kamusal denetim talep ediyor. Zeminlerle ilgili olarak bizden denetlememizi istiyor. İki tane şirketle bu protokol yaptık denetimi yerine getirdik. Yapı güvenliği denetim dışında 6 bin adet yapı yapılıyor. Zemin üzerine oturuyor. Ülkemizde denetim bina üzerine kurulmuş. Zeminle ilgili bir denetim yok. Bayraklı Kent Merkezinde bu yüksek yapıları denetleyen tek bir kurum söz konusu değil. Sayın belediye başkanımızdan iki defa randevu talep ettik. Bunlar denetim dışı, büyükşehir belediyesinin yönetmeliği devre dışı kaldı gelin görüşelim. Sayın başkan bize randevu vermedi. Kendisi şovla meşgul. Belediyede tek bir jeoloji mühendisi çalışmıyor. 30 yakın belediye de yerine getirilmiyor” diye konuştu.
BÜYÜKŞEHİRDEN DAİRE TALEBİ
İzmir’de 13 aktif fay olduğunu da belirten Murathan, İzmir’in dünyada deprem riski olan 20 şehir arasında olduğunu söyledi. Murathan ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesinden Jeolojik Jeoteknik Daire Başkanlığı kurulmasını talep etti. Murathan, “Bu 13 fayın nereden geçtiğini haritalamışız. Tam bilmiyoruz. Bu kent dünyada deprem riski bulunan ilk 20 şehir arasında. İstanbul bu sorunlarını bir miktar çözmeye çalışıyor. Bu kentin Master Planı Özfatura döneminde hazırlanmış. Vali ve büyükşehir belediye başkanına söyledik; ‘gelin bu Deprem Master Planını yenileyelim’ dedik. Odamız seneler boyu gündeme getirmesine karşılık bir arpa boyu yol alamadık. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu depremleri artçıdan kaldırdı. Neden diye Çevre Şehircilik Daire Başkanlığına sordum. ‘Çevre Bakanlığı istedi’ deniyor. Biz bu aktif fayları belirlersek faydalı olacak. Kentsel dönüşüm, baraj, liman, İzmir Büyükşehir Belediyesinin çok önem verdiği Körfez Projesi gibi birçok proje hakkında zeminle ilgili çalışmalar için Jeolojik Jeoteknik Daire Başkanlığı kurulsun istiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde onlarca daire başkanlığı var. Biz değerli başkandan bunu talep ediyoruz. Bu il Türkiye’nin 3'üncü büyük metropol kentidir. Kurulacak dairede bu kentin zeminle ilgili sorunları ortak akılla çözülsün” dedi.