Mehmet KARABEL
Ölümsüzlük tozu yutan kadınlar!
30 Mayıs 2020 Cumartesi

Tanrı, altıncı günün geç saatlerine kadar kadını yaratmakla meşguldü…

Meleklerden biri yanına yaklaştı; "Neden bu sefer bu kadar zaman harcıyorsun?" diye sordu…

Tanrı cevap verdi:

“Zaman harcıyorum, çünkü, kadın özen ister... Onu nasıl yarattığımı öğrenmek ister misin?”

Melek, merakını yenemez:

“Elbette isterim…”

Tanrı, harika bir özet yapar:

“O, kalbinde birçok sevgiye yer verebilir... Ana baba sevgisi, kardeş sevgisi, eş ve çocuk sevgisi... İncinmiş her şeyi şefkatle iyileştirebilir…”
Melek kadına yaklaşır ve dokunur:

“Onu çok yumuşak yaratmışsınız…”

Tanrı, eseriyle gurur duyar:

“Evet öyle… Ama ayrıca güçlü de yarattım... Onun nelere dayanıp, nelerin üstesinden gelebileceğini tahmin bile edemezsin…”

Melek bu kez kadının yanağına dokunur:

“Tanrım bu yaratık su sızdırıyor galiba!”

Tanrı, meleğine şöyle der:

“Su sızdırmıyor; onlar gözyaşı…”

Melek, merakını yenemez; öğrenmek ister:

“Niçin?”

Tanrı, meleğine cevap verir:

Gözyaşları onun üzüntüsünün, tasalarının, sevgisinin, yalnızlığının, çektiği acıların, gururunun göstergesidir…”

Melek, çok şaşırmıştır:

Her şeyi düşünmüşsünüz, bu kadın gerçekten muhteşem!”

Tanrı, sohbeti şöyle noktalar:

Evet öyle! Kadınların erkekleri şaşırtan güçleri vardır... Sıkıntıyla başa çıkabilir… Çığlık atacak hale geldiğinde gülümser; ağlayacak gibi olduğunda şarkı söyler; mutlu olduğunda ağlar ve korktuğunda kahkaha atar… İnandığı şey uğruna savaşır; adaletsizliğin karşısındadır, ailesi için canını feda etmeye hazırdır... Çocuklarının başarılarıyla sevinç gözyaşı döker… Yakınlarını kaybettiğinde yüreği kan ağlar ama, kendisinde hayatla mücadele edecek gücü bulur... Bir öpücüğün, bir kucak açışın kırık kalpleri iyileştireceğini bilir… Ama O’nun bir yanlışı var: Arada sırada da olsa, kendisinin paha biçilmez bir varlık olduğunu unutur...”

***

Avrupa coğrafyasının çizmesi (İtalya) neredeyse bir asırdır özel mi özel, bir o kadar da güzel ve seksi dört kadına memleket oldu… Sinema Dünyası’nın son 60 yıldır önünde eğildiği o kadınlar, şimdi yaşlılığa meydan okuyor…

Mesela…

Sophia Loren, 85 yaşında…

Mesela…

Monica Vitti, 88 yaşında…

Mesela…

Claudia Cardinale, 82 yaşında…

Mesela…

Gina Lollobrigida, 92 yaşında…

Ve, dördü de…

Son 20 yıl içinde bile nazlanmadan kameraların karşısına geçtiler…

Ama, hepsinden önemlisi…

En az 75 yıl boyunca…

Milyonlarca erkeğin rüyalarını süslediler…

***

İkinci Dünya Savaşı başladığında beş yaşındaydı…

Piyano öğretmeni anne ile mühendis babadan dünyaya geldi…

Çocukken bile çok güzeldi…

Sophia garsonluk yaptı, bulaşık yıkadı…

Yoksulluk çizgisinde hayata tutunmaya çalışıyordu…

Akıllı bir kızdı Sophia…

Napoli’deki bir güzellik yarışmasına katıldı; finale kaldı…

Ama daha önemlisi…

Pırıltılı dünyayı ayaklarının önüne serecek adamla…

Film yapımcısı Carlo Ponti ile tanıştı…

O tarihte…

Carlo 37, Loren 15 yaşındaydı…

Önce bir iki filmde figüran oldu…

Duru güzelliği, iri çekik kara gözleri ve…

Her erkeğin başını döndüren 90-60-90 ölçüleri ile…

65 yıl önce Hollywood’a öyle bir giriş yaptı ki…

Öf… Öf… Öf…

Yoksulluk, acı günler bi’anda tarihe karıştı…

1960'lı yıllarda…

Avrupa’nın seks sombolü haline geldi…

İki filmde üstsüz göründü; kıyamet koptu…

Marilyn Monroe, Brigitte Bardot ve Jane Fonda’la yarıştı…

Onlardan daha fazla kazandı…

Adeta…

Çocukluk yıllarındaki yoksulluğun acısını çıkartır gibiydi…

Çevirdiği filmlerle…

Amerikan erkeklerinin de başını döndürmeye başladı…

Frank Sinatra ve Cary Grant’la başrol paylaştı…

Pek çok filminin yapımcılığını, kocası Carlo Ponti üstlendi…

İtalya’da çevirdiği filmlerde…

Değişmeyen partneri Marcello Mastroianni’ydi…

Oscar’lı yıldızlar kervanına katıldı…

Sonunda aşk galip geldi…

15 yaşından beri kendisine sahip çıkan Carlo Ponti ile…

23 yaşında dünya evine girdi…

Beş yıl sonra boşandılar…

Ne var ki, dayanamadılar ayrı kalmaya…

Dört yıl sonra bi’daha evlendiler…

Carlo Ponti, 13 yıl önce ölünceye kadar hiç ayrılmadılar…

Sophia Loren, kocasının öldüğü yıl…

73 yaşında ünlü “Pirelli Takvimi” için eorotik poz verdi!

15 yıl önce geldiği Uluslararası İstanbul Festivali’nde…

“Yaşam Boyu Başarı Ödülü”ne layık görüldü…

Son sinema filmi…

“Bert Stern / Orginal Madman”da oynarken…

İnanılmaz, tam 77 yaşındaydı…

İtalya’nın en değerli hazinesi, sinemanın son büyük tanrıçası…

Şu anda…

86 yaşında…

Ve…

Gençlere taş çıkartacak kadar hareketli…

***

İtalyanlar’ın muhteşem sarışını olarak ölümsüzleşti…

İlk filmini 1950’li yılların ortasında çekti…

Beyazperdedeki görüntüsü “büyüleyici” olarak değerlendirildi…

Dünya Sineması’nda…

Adı hep, “Marilyn Monreo’nun entelektüeli” olarak geçti…

Erotik sahnelerde hiç nazlanmadı…

Roma'daki Ulusal Drama Sanatı Akademisi'nden mezun olmuştu…

Oyunculuk kabiliyeti Allah vergisiydi…

80’li yılların başında bile…

Seks komedilerinde oynamaya “hayır” demedi…

40 yıl birlikte yaşadıktan sonra evlendiği erkekle hala beraber…

Gelmiş geçmiş en güzel 50 aktrist listesi yapılsa…

O listede yeri kesindir…

Beş kez En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü havaya kaldırdı…

Sekiz-on yıl önce…

Bazı Avrupa gazeteleri Monica Vitti’nin, Alzheimer hastalığına yakalandığını yazdı…

O gazetelerin hepsini aradı ve…

“Merak etmeyin, turp gibiyim” dedi…

Film çevirmeyi 30 yıl önce bıraktı…

Bugün, 89 yaşında, çok mutlu şahane görüntü veriyor…

***

İtalyan bir ailenin kızı olarak Tunus’ta dünyaya geldi…

O Afrika ülkesinin Basketbol Milli Takımı’nda yıldız olduğunda…

Henüz lise öğrencisiydi…

Başkent Tunus’ta düzenlenen güzellik yarışmasına katıldı…

Ailesine bile haber vermemişti…

Tunus’taki en güzel İtalyan kızı seçildi; tacını taktı…

Venedik Film Festivali’ne gitmeye hak kazandı…

Sinemaya 18 yaşında “Goha” adlı filmle başladı…

Roma'daki sinema okuluna devam etti…

Şansı o kadar yaver gitti ki…

Bir anda…

İtalyan Sineması’nın uluslararası yıldızları arasına girdi…

Marcello Mastroianni ile başrollerini paylaştığı…

Fellini'nin unutulmaz “8.5” adlı filmiyle…

Dünya çapında hayran kitlesi kazandı…

Blake Edwards’ın “Pembe Panter”inde şahaneydi…

Rock Hudson’la oynadığı “Kapalı Gözler”, kapalı gişe yaptı!

Tony Curtis’le “Don't Make Waves”te müthişti…

Richard Brooks’un…

Western tarihine geçen “Profesyoneller” filmindeki rolüyle…

Ayakta alkışlandı…

Beş-on yıl öncesine kadar TV filmlerinde bile oynadı…

Şu anda…

82 yaşında ve hala çok hareketli…

 

***

Gina Lollobrigida, bir dağ köyünde doğdu…

Babası mobilya ustasıydı, üç kız kardeşi daha vardı…

Ve…

Dünyaya gözlerini açtığında…

İkinci dünya Savaşı’nın başlamasına daha 12 yıl vardı…

Savaş bitti, bir yarışmada İtalyan Güzeli seçildi…

İtalyan filmlerinde küçük küçük roller kaptı…

Güzelliği Hollywood'un ilgisini çekti ve…

1953’te “Şeytanı Yen” filminde Humphrey Bogart’la başrolü paylaştı…

Unutulmaz “Trapez” filminde…

Burt Lancaster ve Tony Curtis gibi aktörlerle oynadı…

Artık uluslararası bir yıldız olmuştu…

Kameralarla hep barışık oldu…

En cüretkar sahnelere bile hayır demedi…

80’li yıllardan sonra fotoğrafçılığa merak saldı…

Son filmi “Box office 3d”de rol kaptığında…

84 yaşındaydı…

An itibarıyla…

Roma’daki evinde yaşıyor ve…

93 yaşının tadını çıkarıyor…

***

Psikoterapist Cem Keçe diyor ki:

“Kadın şarap gibidir, yıllar geçtikçe olgunlaşır ve kalitesi artar; sadece içilmesi değil, varlığı bile ayrı keyif verir…”

Nokta…

Sonsöz: Erkeklerin kulağına küpe olsun: “Kadınlar üzüm gibidir… Gösterdiğiniz ilgiye göre ya şarap olur ya da sirke… / Anonim…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
tuna 30 Mayıs 2020 Cumartesi 10:33

üstad sen ne dersen de yaslanılıyor ve hiçbirsey eskisi gibi olmuyor

Yorumu oyla      3      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Çoban ateşini 'topuklu' yaktı!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva