Suriye topraklarında…

60 gün içinde…

50’den fazla şehit verdik…

Bu sabaha karşı kalbimizi dağlayan rakam 33’tü…

Anında misliyle karşılık verdik…

Mel’un Esed’in memleketini havadan ve karadan…

Saatlerce vurduk ama…

Kınalı kuzuları geri getirmiyor, ne yazık ki…

***

İdlib bölgesinde hava sahanlığı Rusya’nın hakimiyetinde…

Jetlerimiz uçamıyor…

Elimiz kolumuz bağlı değil, ancak…

Rusya neden dost gibi görünüp…

Katil Esed’e göz kırpar gibi tavır takınıyor?

Hain Esed, Rusya’dan habersiz 33 kahramanımızı şehit edebilir miydi?

Bi’de, sıkılmadan diyor ki:

“Türkiye bu bölgede Türk askerlerinin olduğu konusunda bizi bilgilendirmedi…”

***

Bu sabaha karşı üç önemli gelişme yaşandı Türkiye’de…

Birincisi…

CHP’nin, Gazi Meclis’te kapalı toplantı talebi…

Çok yerinde bir istem…

Bu ülkenin kaderiyle ilgili alınacak kararın…

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tartışılması elzemdir!

İkincisi…

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin…

“Mücadelemiz gittiği yere kadar taşınmalı… İdlib, İblis’in tasallutundan kurtarılmalı, huzur hakim olmalıdır!” sözleridir…

Üçüncüsü…

Avrupa’nın başına debelleş olmasınlar diye…

Türkiye’nin, her köşesinde…

Hangi ülkeden olursa olsun fink atan mültecilere…

“Sepeti koluna, herkes yoluna” diyerek…

Sınır kapılarını açmasıdır…

Dünya’ya açık açık şöyle duyurduk bu kararımızı:

“Türkiye, İdlib’den gelmesi muhtemel yeni bir göç dalgasının kara ve deniz yoluyla Avrupa’ya geçmesine engel olmayacak…”

Aslında…

Geç bile kaldık ya, neyse…

İnsanlık bizde kalsın!

***

100’üncü yaşına koşan Türkiye’nin Cumhuriyeti…

Dün gece yaşadığı acıyı hiç unutmayacak…

***

Yüreğimiz yanarken şehit acısıyla…

Atatürk’ün…

Cumhuriyet’in ilan edildiği günlerde söylediği sözlerle…

Bugüne nokta koyalım:

“Mutlaka şu veya bu sebepler için milleti savaşa sürüklemek taraftarı değilim… Savaş, zorunlu ve hayati olmalıdır… Hakiki düşüncem şudur: Ulusu savaşa götürünce vicdan azabı duymamalıyım… Öldüreceğiz diyenlere karşı, ölmeyeceğiz diye savaşa girebiliriz… Ancak, ulusun hayatı tehlikeye girmedikçe, savaş bir cinayettir!”

Nokta…

Sonsöz: “Susmak, mana eksikliğinden değil… Belki mana derinliğindendir! / Hz. Mevlana…