Mecliste Başkent Üniversitesi tartışması: AK Parti ile CHP karşı karşıya!

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Mart ayı olağan meclis toplantısının üçüncü oturum Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleşti.

Başkent Üniversitesi’ne ait arazinin plan tadilatı Konak Belediyesi meclisinden Büyükşehir meclisine geldi. İlçe belediye meclisinin aldığı karara Büyükşehir toplantısında da karşı çıkan AK Parti Hastane alanı olarak belirlenen arazinin inşaat yapılaşması izninin yükseltildiğini savundu.

AK Parti Grubu, 22 bin metrekarelik inşaat izninin 56 bin metrekareye yükseltildiğini ifade ederken önceki oturumlarda kendilerine ‘peşkeş suçlaması’ yapıldığını hatırlatarak imalarda bulunulması yer yer gerginlikler oluştu. AK Parti’nin sert muhalefeti karşısında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grubu da ithamları reddetti.

BU BİR RANTTIR, ŞAİBEDİR!
AK Partili Meclis Üyesi Hakan Yıldız, “Keşke bu maddeyi tartışırken Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de burada olsaydı. Çünkü kendisi daha önceki toplantılardan birinde, ‘benim yönettiğim belediyede ne ranta ne şaibeye izin vermeyeceğim’ demişti. Ancak bu plan tadilatı rant, şaibe ve kamu zararıdır. Bilmeyenler için söylüyorum; burası Konak’ta Halkapınar’da bulunan bir yer. Konak Belediyesi buranı 3’te 1 ortağıyken 2018 yılında hissesini satmış. Diğer 3’te 2’si bir vakfa ait... Başkent Üniversitesi’ne ait bir vakfa ait... 3’te 1 hisseyi belediye 18 milyon TL’lik bir bedelle satıyor. 22 bin metrekarelik izin var. 7 bin 300 metrekarelik inşaat hakkını 18 milyon TL’ye satıyor. Bir problem yok. Plan değişikliği yapılıyor ve 3 buçuk emsale çıkıyor. 56 bin metrekarelik bir inşaat hakkı veriliyor. Bu plan tadilatı yapılacaksa belediye hissesi varken yapılabilirdi. Yapılmamış. Bir dönem önceki meclis bunu oy çokluğu ile geçiriyor. Biz yeni dönemde 32 milyon TL daha Konak Belediyesi’nin alması gerekiyor dedik. Bütün uyarılarımıza karşılık büyükşehir meclisine geldi. İmar planlarına uygun olarak emsal değerleri getiriliyor diyor. Burası hastane olarak planlanmış ve 22 bin metrekarelik inşaat alanı yazılmış. Siz bu artışı yaptığınızda vakfa gelir getiriyorsunuz. Tınaztepe Üniversitesi’ne geçici olarak tahsis edilen İZFAŞ’ı iptal ettik. Niye İzmir’deki üniversiteye sahip çıkmıyoruz da Ankara’daki üniversiteye sahip çıkıyoruz?” dedi.
 

KOMİSYON BAŞKANI YÖRÜK SÜRECİ ANLATTI
CHP’li Ufuk Yörük söz aldı ve “Meclis olarak talihsiz gördüğüm peşkeş çekmeyi tutanaklardan çıkarmayı öneriyorum” diye konuştu. Yörük ayrıca, “Hastane alanı kamu alanıdır. Bu hastane alanı yeni kent merkezine dahil edilen bir süreç yaşamış. Emsaller 3 buçuk olarak belirlendi. Yeni kent merkezi sonrasında emsal planda aynı kalmış. 3 buçuk emsale karar verilmiş. Bu karar verilme süreci bugün olduğu gibi dikkat çekmiş. Konu şehir plancıları odası tarafından yargıya taşınmış. Yürütmenin durdurulması talebinde bulunmuş. Mahkeme bunu reddetmiş. Geniş bir bilirkişiyle konu detaylı incelenmiş. Elimizde bulunan rapora göre süreç şehircilik ilkelerine birebir uygun olduğunu ve aykırılık bulunmuyor. Bilirkişiler planlama sürecini ilk günden bugüne kadar almış ve bu değişikliğin uygun olduğuna karar vermiş. Biz bugün 1/1000’lik planları tartışırken 2018 yılına döndüğümüzde dahi o süreçlerin hukuka uygun olduğunu bilirkişi raporlarından görmüş olacağız. Biz bugün bu mecliste 1/1000’lik planları uyguluyoruz. Komisyon raporumuzda yer alan ‘imar planlarına uygun emsal değerler getiriliğinden…’ cümlesi var. Bunu biz kararımıza gerekçe yaptık. Biraz önce saydığım mahkeme süreçlerine dahil olan bölümler artık tartışma konusu değil. Kamusal hastane alanı, özel değil. Kamu tüzel kişiliğine sahip bir vakıftan bahsediyoruz” ifadelerini kullandı.  

PEŞKEŞ MEŞKEŞ CHP’LİLERİN BİLECEĞİ İŞLER DEĞİL
Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, “Konuyla ilgili teknik bilgileri komisyon başkanımız izah etti. Bu konuya sahip çıkmak bizim görevimiz. Biz konuya öyle bakıyoruz. Bu özel bir şahsın, kişinin yeri değil. Burası bir vakfın yeri… (AK Partili sıralara dönerek) Sizin o vakıflar var ya, onlara benzemeyen farklı bir vakıf. Plan neyse uygularız, biz bu işleri biliriz. Mahkemeye intikal etmiş bir konu. Mahkeme kararlarını uygulamış olduk. Hakan Bey bu işleri saatlerce anlatır. Güzel anlatır biz de dinleriz. Kendisine anlattık. Neticede meclis buna karar verir. Konak’ın bağrına saplanan hançer olan gökdeleni saatlerce anlatarak, onun yapılması gerektiğini savundu. Bu konudaki görüşlerini, bu binanın kente çok yararlı olacağı konusundaki fikirlerini herkes biliyor. Hakan Bey’in bazı konulardaki tutarlılığına ve tutarsızlığına değinmek istemiyorum. Kendisine Konak meclisinde cevap veririm. Peşkeş meşkeş lafları ne önceki büyükşehir belediye başkanımıza ne şimdiki büyükşehir belediye başkanımıza ne CHP’lilerin bileceği işler değil. Bu peşkeş lafını kendilerine iade ediyorum. Daha önce tartışmıştık. Hastane yapılacak alana çok yakında yerde aynı emsalde başka bir hastane yapılıyor. Farklı bir emsal, 5 buçuk falan verilmemiş” dedi.  

BU RANT KAMUNUN DEĞİL BAŞKA BİRİNİN CEBİNDE
AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal, “Sorun emsal falan değil. Konak Belediyesi’ne ait bir alan satılmış ve oranın daha sonra değeri artmış. Ortada bir değer artışı var. buna ne derseniz deyin ve ortada bir rant var. Bu rant kamunun değil başka birinin cebinde. Biz bunun engellemesini istiyoruz. Hal böyleyken o bölgede 3 buçuk emsal varmış yokmuş. Bunlar teknik boyuttur, bu da vatandaşı boğmaktır. Çok net söylüyorum burada bir rant var ve vatandaşın cebine girmiyor. Biz bunu çok açık bir şekilde ifade ediyoruz. Ortada bilirkişi var. Biz bilirkişilerle karar vereceksek mahkemelere gerek yok. Geçmişte bazı hatalar yapılıyor, biz bugün onları devam ettiriyoruz. 1/5000’lik planları değiştirmek Büyükşehir Belediyesi’nin yetkisi dahilinde mi? Evet. Bunun daha önce örneklerini gördük” diye konuştu.

BEN SOYER’DEN MECLİSTE BİLGİ VERMESİNİ BEKLERDİM
Hızal ayrıca Çeşme Projesi’yle ilgili açıklama yaparken, “Sayın bakanımız geldiğinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’mız Soyer’e, ‘Bu bizim taslak projemiz, siz çalışmaları yapın bize katkı sunacak raporlar verin’ dedi. Soyer de memnuniyetlerini iletti. Bir çalışma hazırlayacaklarını ifade etti.  Projeyle ilgili detaylı bilgileri orada aldık. Ben Sayın Soyer’den şunu beklerdim; Pazartesi günü yapılan birleşimde iki kelimeyle oradan aldığı bilgileri, geçiştirerek değil de doğru bir şekilde özellikle CHP’li meclis üyesi arkadaşlara vermesini isterdik. O zaman yanlış eleştiriler olumsuz algıya sebebiyet veriyor” dedi.

BATUR’DAN AK PARTİLİ YILDIZ’A: MESLEĞİ ZATEN O, TAKİP İŞLERİ!
Toplantıda AK Partili Yıldız’a ikinci kez söz verildi. Yıldız sonrasında bir daha konuşan Konak Belediye Başkanı Batur, “Geçmiş dönemde yapılan bir çalışma bu. Belediyenin orada hissesi yok. İhdasen bir durum var. Hakan Bey iyi bilir” açıklamasını yaptı.  Yıldız da, “Benim işim gayrimenkul” cevabını verdi. Batur da, “Gayrimenkul işlerini çok iyi takip ediyor” dedi. Yıldız bu kez, “Mesleğim o. Evet” diye konuştu. Batur ise “Mesleği zaten o, takip işleri” çıkışında bulundu. Bunun üzerine oturumda gerginlik tavan yaptı. Ak partililer ‘hakaret yapılıyor’ çıkışında bulundu. Oturumu yöneten Özuslu,  “Burada hakaret yok” dedi.

BU İŞİN DOĞRULUĞUNA İNANIYORUM
Batur tartışmalar sonrasında konuşmasına devam etti ve “İhdasen ortaya çıkan bir metrajın Konak Belediyesi tarafından vakfa satılması durumu var. Danıştay’ın içtihat kararı var. Bundan 4 sene önce çıkan karar. İhdasen çıkan bu kararda bu satış yapılmış bilgi sahibi olsunlar diye söylüyorum. Bazı çerçeveleri doğru çizmek lazım… Kamu yararına olacak şekilde baktığınız zaman ‘kamu yararı gözetilmek şartıyla’ deniyor. Bununla ilgili mahkeme yürütmeyi durdurma kararını reddetmiş. Ben o zaman Konak Belediye Başkanı değildim. O işin doğruluğuna inanıyorum. O hastanenin kente kazandırılması gerektiğine inanıyorum. AK Partililer de karşı değil biliyorum” diye konuştu.  

SAYIN YILDIZ HANGİ SIFATLA BAKAN PROGRAMINDA BİLGİ ALIYOR?
Çeşme Projesi’yle ilgili de birkaç söz etmek istiyorum. Sayın bakanımız gelmiş, projeyi açıklayacak. Başkanımız projeyi görmeden açıklama yapmam yanlış olur dedi. Ama her nedense Sayın AK Partili yerel yöneticiler davet edilmiş. Grup başkan vekilimiz orada olabilir ama Çeşme Belediye Başkanı yok. Sayın Hakan Yıldız hangi sıfatla orada bilgi alıyor? Bunu da kamuoyunun takdirine sunuyorum” açıklamasını yaptı.  

BİZE YALANCI, TAKİPÇİ DENİLİYOR…
AK Partili Hızal, “Size göre hakaret olmayabilir. Bize burada, yalancı, takipçi deniliyor. Sayın başkan da o zaman burayı takip ediyor” dedi.   

Karar oy çokluğuyla kabul edildi.

MECLİSTE FAŞİZM TARTIŞMASI!
Daha sonraki meclis maddesine geçilirken AK Partili Hüsnü Boztepe söz aldı. Özuslu, “Önceki maddeyle ilgili konuşursanız sözünüzü keserim. Bu bir takiyedir” ifadelerini kullandı. AK Partili Meclis Üyesi Mustafa Alper Güldalı’nın,  “Burada çok büyük faşistlik var” sözlerini sarf etmesi sonrasında oturumda başka bir gerginlik yaşandı.  Çok sinirlenen Özuslu, “Bana faşist diyemezsiniz” diye bağırdı. Güldalı, “Sakin olun. Ben size faşist demedim” cevabını verdi. Özuslu bunun üzerine, “ Bu oturumda oturamazsınız. Lütfen çıkar mısınız?” dedi ve AK Partili Güldalı’nın oturumu terk etmesini istedi.

Özuslu, “Meclis başkanına faşist diyen bir meclis üyesini kabul etmiyorum” diyerek ekleme yapınca Güldalı bir kez daha, “Ben size faşist demedim” dedi.  Özuslu, “O zaman özür dileyeceksiniz. Bütün hayatı faşizmle mücadeleyle geçmiş birine faşist denilmesini kabul etmiyorum” açıklamasını yaptı. 

Meclis Üyeleri sıralara vurarak protesto gösterisinde bulundu.

Hızal araya girerek tansiyonu düşürmeye çalıştı. Özuslu da, “Sözünü geri alması bu akdar zor mu?” dedi. Hızal da, “Sizin ne kadar demokrat olduğunuzu biliyoruz” diyerek konuşmasına devam etti. CHP’li meclis üyeleri sert tepki gösterince, “Meclis üyesinin oturumdan atılmasının kararını siz veremezsiniz” cevabını verdi.

Özuslu, “İlk önce yanlış mı duydum diye yanımdakilere sordum. Olmadı, böyle bir şey demedi diyorsanız 5 dakika ara vereceğim. Kayıtları ortaya çıkaracağım. Eğer denmediyse ben özür dileyeceğim. Ama dediyse sözünü geri alacak. Bir insana faşist diyorsanız dünyanın her yerinde bu hakarettir” dedi.

AK Partili Meclis Üyesi Mustafa Alper Güldalı, “Kimseye atfen söylemedim. Gerek bizden gerek CHP grubundan meclis üyeleri birbirini dinlemeden konuşuyordu. Bu ne faşistlik diye kendi kendime yüksek konuştum. Maksadımı aşan bir cümle olabilir. Ama kimseye söylemedim” diyerek kendini savundu.

BİZ BU HAFTA OTURUMU HİÇ GERMEDİK!
AK Partili Boztepe, “12 Eylül öncesi döneme gönderme yaparak Faşime karşı omuz omuza diyorum. Faşizme asla geçit yok” dedi. Yaşanan tartışmalara değinen Boztepe, “Biz bu hafta hiç oturumu germedik. Ülkemizde çünkü bir virüs meselesi var. Yüreğimizi yakan şehitlerimiz var. Aslında bugün sağlık kuruluşuyla ilgili Konak Belediyesi’nin kasasında kalması gereken bir parayı söylüyoruz. Burada emsal falan değil mesele” ifadelerini kullandık.

MECLİS İZMİR’İN YÜZDE 100’ÜNÜ TEMSİL EDİYOR, SOYER YÜZDE 58’İNİ!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in önceki oturumda kendisine ikinci kez söz vermemesini hatırlatan Boztepe, “Başkanımız 2 oturumdur yok. İşi vardır, İzmir dışındadır, bir şey demiyoruz. Ama geçen oturumda ben bir başsağlığı dileyecektim. Yüzü sert bir şekilde bana söz vermedi. Ne ekersiniz onu biçersiniz. Sayın başkan bize böyle sert davranırsa biz daha fazla, katmer katmer sert davranırız. Sayın başkan seçilmişse biz de seçildik. Sayın başkanı denetleme yetkisi bize verildi. Bu meclis İzmir’in yüzde 100’ünü temsil ediyor, sayın başkan yüzde 58’ini temsil ediyor. Bunu bilecek. Biz sayın başkana kırgınız” açıklamasını yaptı.   

BİZDE ÖZELLİKLE BU DÖNEM BÖYLE MECLİS ÜYESİ GÖREMEZ
Gündem dışı konuşmalar bölümünde konuşan ve Batur’a cevap veren Yıldız, “Evet takipçilik yapıyorum” açıklamasını yaptı. Yıldız bu bölümde belediyenin projelerinden örnekler verdi ve İzmirliler adına kamuya yararı olacak yatırımları takip ettiğini aktardı. Bugüne kadar yasal kazançları olduğunu ifade eden Yıldız, “Sayın başkan 20 yılın üzerinde başkanlık yapıyor. 25 yıla gidiyor. Çok meclis üyesi gördü. Biz de özellikle bu dönem böyle meclis üyeleri göremez. Biz elimizde net bilgi olmadan konuşmayız” diye konuştu.