Kuşadası’ndaki İrlandalı kadın cinayetlerine çifte müebbet

İZMİR - Kuşadası'nda tatil yapan İrlandalı S.G., 18 Ağustos 2011'de, annesi Marion Elizabeth Graham (54) ve arkadaşı Cathy Dinsmore'den (50) haber alamayınca polise haber verdi. İrlandalı iki kadın Kaynaklar'da ormanlık alanda boğazları kesilip, defalarca bıçaklanarak öldürülmüş olarak bulundu.
 
Genç kızın Kuşadası’nda garsonluk yapan erkek arkadaşı Recep Ç. iki İrlandalı kadını öldürdüğü gerekçesiyle gözaltına alınıp, tutuklandı. Davanın ilk duruşmasında Recep Ç.'nin babası E.Ç. de tutuklandı.
 
İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün davanın 12'nci celsesi yapıldı. Duruşmaya tutuklu yargılanan sanıklar E.Ç. ve oğlu Recep Ç., ile İrlandalı kadınların yakınları ve avukatlar katıldı. Polis, geniş güvenlik tedbiri alırken, duruşma salonuna girenlerin üzerini aradı.
 
Mahkeme Başkanı Hakim Orhan Altıntaş, sanık Recep Ç.'nin mahkemeye gönderdiği dilekçeyi okudu. Altıntaş, dilekçede sanığın piknik amacıyla orada olduğunu, önce kadınların kendisine saldırdığını, bıçağı kendini korumak amacıyla kullandığını, cinayeti tek başına işlediğini, üç yıldan beri bu kişilerin evinde birlikte kaldığını, öldürme gerekçesi olmadığını yazdığını söyledi. Avukat Barış Kaşka, her iki sanığın da ikişer kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.
 
Öldürülen Cath Dinsmor'un erkek kardeşi George Dinsmor ise "Çok vahşice ve barbarca cinayet işlendi. Bu cezanın karşılığını bulması lazım. Sanıklara hak ettikleri ceza verilsin" dedi.
 
Cumhuriyet Savcısı Fatih Genç ise daha önceki mütaalasını tekrarladığını, sanık Recep Ç.'nin olay tarihindeki nufus kaydı yaşının 17 olarak görüldüğünü, gelen raporlara göre olay tarihinde kemik yaşının 22 olduğunu, doğum tarihinin de 1989 olarak nüfusa kaydedilmesini, her iki sanığında iki şer kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası ile cezalandırılmasını istedi.
 
Kendisine bir komplo kurulduğunu, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini, olayla bağlantısının bulunmadığını savunan baba E.Ç., "18 aydır cezaevinde boşu boşuna yatıyorum. Bunu Allah da kabul etmez, adalet de. Ben kendim olayın akşamına karakola başvurdum, suçlu olsam tutuksuz yargılandığım zamanlar mahkemelere gelir miydim? Benim olayla alakam yok. Keşke haberim olsaydı, oğlumu engellerdim. Ciğerim yandı. Oğlum cahillik yaptı. Ölenlerin ailesinden özür ve başsağlığı diliyorum. Beraatimi ve tahliyemi istiyorum" dedi.
 
Recep Ç. ise "Yaptığım bir hatadır. Dilekçemde de bunu belirttim. Önce onlar bana saldırdı. Bana bir şey yapacaklar diye korktuğum için bu suçu işledim. Ergenlik çağındayım. Vicdan azabı çekiyorum. Ergenlik çağında kemik gelişir. Adli Tıp raporunu kabul etmiyorum. Nüfusta neyse yaşım odur. Kemik yaşıyla ilgili yeni rapor alınsın. Cinayetleri ben tek başına işledim. Ölenler ile aramda kin ve nefret yoktu. Bunu salonda bulunan S.G.'ye de sorabilirsiniz. Adil yargılanmak istiyorum. Babam suçsuzdur" dedi.
 
Kısa bir aranın ardından mahkeme başkanı Orhan Altıntaş, sanık Recep Ç.'yi iki kadını öldürmek suçundan iki kez ağırlaştırılmış ömür boyu, babası E.Ç.'yi ise kendisinin muhalefet şerhine karşı oy çokluğu ile tüm suçlardan beraatine ve tahliyesine karar verip, davayı bitirdi. Altıntaş, ayrıca beraat eden sanık E.Ç.'ye haksız yere tutuklu kaldığı günler için tazminat davası açma hakkının bulunduğunu zapta geçirtti.
 
Duruşma sonrasında öldürülenlerin yakınları ve avukatı Barış Kaşka, Türk ve yabancı gazetecilere açıklama yaptı. Öldürülen Marian Elisabeth Graham'ın kızı S.G. ve öldürülen Cath Dinsmor'un erkek kardeşi George Dinsmor, Recep Ç.'nin aldığı cezanın tatminkar bir ceza olduğunu, baba E.Ç. iile ilgili ise açıklığa kavuşmayan bazı konular olduğunu, bu nedenle bir şey söylemek istemediklerini dile getirdi.
 
Avukat Kaşka da uzun süren dava sürecinin nihayet sonuçlandığını, sanık Recep Ç.'nin aldığı cezanın yerinde bir karar olduğunu, müvekkillerinin de karardan tatmin olduklarını, adil bir yargılama olduğunu düşündüklerini, sonucun İrlanda halkı için de tatmin edici olduğunu söyledi. Diğer sanığın beraat etmesine dair temyize gidip gitmeyeceklerinin sorulması üzerine Kaşka, bu konuda henüz karar vermediklerini, ama büyük bir ihtimalle temyiz edeceklerini bildirdi. (dha)