Koray Aydın’dan İzmir’de MHP'ye reçete!

Gökhan KOÇ/EGEDESONSÖZ - Bayındırlık ve İskan Eski Bakanı Milliyetçi Hareket Partisi Trabzon Eski Milletvekili Koray Aydın İzmir’de parti üst kurul delegeleri ve İzmirlilere seslendi.

‘Ülkücü Gelecek ve İktidar için Büyük İzmir Buluşması’ adı altında yapılan toplantı Hilton Hotel’de gerçekleşti.

1 Kasım seçimlerinin ardından olağanüstü kongre çağrısı yaparak MHP’deki kongre sürecini başlatan ve genel başkanlığa adaylığını açıklayan ve ‘Dava nöbetinde bir ömür’ sloganıyla yola çıkan Koray Aydın, sürdürdüğü kurultay çalışmaları kapsamında İzmir’den önce 30 ilde partililerle buluşmuştu.



Toplantıya İzmir Eski Milletvekilleri Yusuf Kırkpınar, Aslan Savaşan, Bitlis Eski Milletvekili İbrahim Halil Oran, Eski Milletvekili Cahit Tekelioğlu, Bursa Eski Milletvekili Orhan Şen, görevden alınan Buca İlçe Teşkilatı Eski Başkanı Ali Karakuş, MHP İl Teşkilatı’ndan istifa eden il başkan yardımcıları ve yönetim kurulu üyeleri, çok sayıda üst kurul delegesi, partililer katıldı.

Aydın’ın konuşması öncesi kendisini tanıtan kısa bir video gösterimi yapıldı.

BURALAR GETİREN NEDENLER VAR
“Bugün Kurutuluş Savaşı’nda ilk kuruşunun atıldığı tunç yürekli kardeşlerimiz elif yüzlü bacılarımızın arasında olmaktan büyük mutluluk duyuyorum” diyerek sözlerine başlayan Koray Aydın, “Bizi buralar getiren nedenler var. Her birimiz duygu yüklüyüz. Canımız yanıyor. Hepimizin ateşi yükselmiş. Bu milletin adına arayış içindeyiz. Onun içinde sizi buraya getiren duygular da bizi buna öncü kılan duygular bunlar. Ülkenin içinde bulunduğu şartlara isyanımız var. Her şeyi eline yüzüne bulaştıran, hesap vermekten kaçan, ülkeyi yangın yerine çeviren insanlardan kurtulmak için bir çıkış yolu bulmak, bulamıyorsak yol döşemek için yollar düştük ve bu geleceği hep birlikte arıyoruz” dedi.

KAÇIŞ YOLU YOKTUR!
MHP’nin yargıya taşınan bulunduğu olağanüstü kurultay sürecine değinen Aydın, “Hiçbir tane delege kendi adına adım atmamıştır. Ülkesine bakarak, acıların, gözyaşların içine aktığı dönemde sorumluluk almak adına adım atmak gerekiyordu. O yiğit insanlar herkesin adına adım attı. Türk milletinin önüne kondu. Bu süreç devam ediyor. Mahkemenin vermiş olduğu kararla bu kurultay Türk milletinin önüne gelecektir. Bundan kaçış, yolu, kurutuluş yolu yoktur. Ülkücülerin pençeleri bu işe geçmiştir. Geçmişte nasıl emperyalistlere pençe olarak inmişse, savaş başlatmış olan bu iktidara bu kurultaydan alınan sonula da inecektir. Milletin değerlerini ayaklar altına alan bu iktidar ülkücülerin elinden kurutulmayacaktır. Bunu hep beraber yaşayacağız” ifadelerini kullandı.

PARTİLİLERİ BAŞKALDIRIYA DAVET ETTİ
Partinin içinde bulunduğu kurultay süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Aydın, ilginç saptamalarda bulundu. Partinin içinde bulunduğu kötü süreçten çıkmak için reçete yazan Aydın,  “Biz bu hallere nasıl geldik? 1 Kasım seçimlerinde sonra dördüncü parti olarak çıktık. Meclisin en solunda oturuyoruz. Daha düne kadar flu olarak gördüğümüz partinin sonunda oturuyoruz. Meclisin solunda oturmayı kabul etmeyerek, isyan duygularını hissiyatla buluşturarak ‘kalkın bir şey yapın. Bu duruma artık dayanamıyoruz’ dedikleri feryatları duymamak mümkün mü?  Üst kurul delegelerimizin hissiyatları da böyle oluşmuştur. Kan gölüne dönmüş Türkiye’yi içine sindiremeyen Türkiye manzarasında, hırsızlığın kol gezdiği Türkiye manzarasında, bizi ezip yok etmeye çalışanlara hiç mi söyleyecek sözümüz olmayacak? Tabi ki de hayır. Mutlak bir şey yapmamız gerektiğini geçmişteki olaylar bize söylüyor. Meclisin en solunda oturuyorsak bizi bu hale ne getirdi? Ne oldu da orada oturuyoruz? Önce aramızdaki kardeşlik ülküdaşlık hukukunu ortadan kaldırdık. Bizi biz yapan değerlerimizden olduk. Partimizin yöneticileri iyi, kötü ve acılı günlerimizde bizi yalnız bıraktılar. Fitne, dedikodu, fesatlık aldı başını gitti. En gülü silahımızı, idam sehpasına giderken bile bizi kardeş kılan birbirimizi satmayan, el veren, omuz veren yiğit insanların oluşturduğu iklimi yerle bir ettik. Yan yana yürüyemeyecek hale gelecek kadar kardeşlik ülküdaşlık hukukumuzu aradan çıkardık. Sevmeyi unuttuk. İstişare etmeyi kaldırdık. Örfümüzü, geleneğimizi kaybettik. MHP bugün gençlikle olan bağını kaybetti. Son 3 seçimden beri meclisin en yaşlı partisiyiz. 25 yaşında şehit olan evlatlarımız 25 yaşında neden milletvekili olamasın? Bayanların gönlünde kocamın partisi olmaktan çıkamadık. Onları siyasete katamayan, oy verenlerin eşlerini bile oy vermeye kabul ettirememeye ne ile izah edeceğiz. Bu bana göre beceriksizliktir. Onun için bugün bizi bu hale düşüren, ispiyonaj, cadı avı, benden değil senden, falan gün şunu yaptı, fişleme, adam kayırma, bu teşkilatları çalışılamaz hale getiren zihniyeti görmezden gelebilir miyiz?  Artık her şey gün gibi ortadadır. Giydikleri gömlek 3-4 numara bol gelmektedir. Bu hareketin içini kemiren temel hastalığı görmezlikten gelemeyiz. Buna çare aramamız gerekiyor diyen insanlara karşı gösterilen tutum, AKP’nin valiliği tarafından gelen bir yazı. Kapatıldınız yazısıdır. İnsanların en güzel tarafı isyan eden tarafıdır. Ben tüm mensuplarımızı direnişe ve başkaldırıya davet ediyorum. Böyle bir yapıdan verimlilik beklenemez. Kurak bir tarla haline gelir” şeklinde konuştu.

MİLLETİMİZ İMDAT KOLU ARIYOR
Hayasızlaşmış bir iktidarla karşı karşıya olduklarını söyleyen Aydın, AK Parti iktidarını sert bir dille eleştirdi. Aydın, “Türk kimliğini İslam kimliğinin önüne alarak güçsüzleştirmek için bu iktidarın gücü yetmez. Daha önce ürettiklerimizi satan birileri var. Yolsuzluk hırsızlık almış başını gidiyor. Ülkemiz Rıza Sarraf’ın dükkanı haline geldi. Türkiye ikliminde her şey yerinde oynamış. Vatandaşın gurur perişan. Yarın ne yapacağı konusunda kendisine soruyor. Çaresiz. Eğitim sistemi çökmüş. 8-10 kere sistem değişmiş. Sorular çalınır. Kul hakkı yiyen bu zalimlere hiç mi söyleyecek sözümüz yok. Hırsızlık yolsuzluk meşru hale geldi. Rıza Sarraf’ın önünde takla atanlar, uğruna ölürüm diyenler, ayakkabı kutuları içinde para saklayanlar, sabaha kadar sıfırlanamayan paralar bu iktidar döneminde olmadı mı? Normal bir zamanda olsa 5 defa hükümet değiştirilebilecek bu olaylar karşısında mahkeme salonlarından kaçırmak için her yolu denemediler mi? Dış politikayı konuşmaya gerek yok. Sınırlarımız yol geçen hanı. Sıfır sorunla komşularla başladığımız ilişkilerde selam bile veremeyecek duruma geldik. Dünyada güvenerek sırtımızı dayayacağımız ülke kalmadı. Obama ile görüştüğün dakikaları al başına çal. Her yönüyle içimizin yandığı bir tablo. Habur’dan Türkiye’ye giriş yaptılar. Sınır kapılarında mahkeme kurdular. Oslo’ya gittiler. Teklif verdiler. Biz size bu açılım sizin ayağınıza dolanır demedik mi? Devlet yönetmek ciddi bir iştir demedik mi? Peki haklı çıktık da ne oldu? Yüne milletimiz yüzde 50 oy vermedi mi? Niye milletimiz alim olmasa da ariftir. Anlar. Siz zannetmeyin üç kağıtların farkında değil. Ama etrafı gözü arıyor. İmdat kolu arıyor. Çaresizlik içinde imdat kolu arıyor. Güvenebileceği güçlü bir ses, el ve adres arıyor. İte güçlü sesin adresi Milliyetçi Hareket Partisidir” diye konuştu.

HER YAPTIĞI YANINA KAR OLAN İKTİDAR OLUR MU?
AK Parti iktidarını eleştiren Aydın sözlerine şöyle devam etti: “Her yaptığı yanına kar olan bir iktidar olur mu? Süreceksin, döveceksin, ekmeğimi önümde alacaksın, çalacaksın, korkutacaksın, tehdit edeceksin. Yok böyle bir düzen. Başkaldırıya ihtiyaç var. İstanbul İzmir otobanı projesi benim bakanlık yaptığım dönemde vizyon toplantılarında hazırladığımız bir proje. Ben yaptım, hırsızlar geldi üstüne kondu.  Ama yaptıklarının hesabı sorulacak. Bizi yüce divana götürmeyin diye gelip size yalvaracaklar. Hakkın sillesi AKP’nin suratına inecek.”

REÇETE YAZDI
Yapılacak olan olağanüstü kurultayın bir fırsat olduğunu dile getiren Aydın, “Bu hareket kendi gücünün farkında olmalıdır. Biz fikir ve kadro hareketiyiz. Bir düş kurulması gerektiğine inanarak, düş kurdum. Ben burada kutlu davayı yürütmek için sizden destek istemeye geldim. Fırsat bir gün doğar. Fırsat doğduğunda uygulamaya geçirecek birikim, feraset bu hareketin mensuplarında vardır. Atalarımızın kurduğu düşler gibi hayata geçirilecek idealize olmuş kadrolara ve yeni hedefler silsilesine inandıracak kadrolara ihtiyaç var. Ama atmamız gereken adımlar var. MHP sadece lideri değiştirerek sorunları çözemez. Yanılırız, gaflete düşeriz, yapacağımız iş anlık olur. MHP’nin organizasyona ihtiyacı var. Bu halimizle olmaz. MHP kurumsal kimliğini yeniden oluşturacak. Görev tanımlamalarını yapacak. Her şeyden önce güven unsurunu yerleştirecek, güçlü adımları atacak birisi lazım. Ben o adımları atacak kadar gözü kara biriyim. MHP’yi içinde bulunduğu şartlardan kurtaracak, partiler mezarlığına gömülmüş, güçsüz kılınmış, başkalaşmış MHP’yi sopa gibi kullanıldığı tartışmalarının yaşandığı dönemde biz söylüyoruz ve haykırıyoruz. Bozkurt olmayan bozkurtlara liderlik edemez. Yağmur nereden yağıyorsa tarlasını oraya taşıyanlar lider olamazlar. Bu hareket başkalarının kuklası haline gelemez. Herkes pabucun ne kadar pahalı olacağını görecek. Bu hareket kendi özellikleriyle bu millete önderlik edebilir. Bu zihniyetle sahada konuşmanın nasıl olacağını cümle alem görecek” dedi.