Kocaoğlu'dan Yıldırım'a 17 Aralık göndermesi: Buna örtü yetmez

İZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi iş makineleri ve hizmet araçlarından oluşan filosunu 100 yeni araçla daha güçlendirdi. Yeni alınan araçların hizmete girmesi nedeniyle İnciraltı Kent Ormanı’nda düzenlenen törene binlerce İzmirli katıldı. Törende konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 30 Mart seçimlerinin tarihi derecede önem taşıdığını belirterek, “Ülkenin kaderi 30 Mart seçimlerinde belirlenecektir. 30 Mart geleceğimize ışık tutacaktır” diye konuştu.
 


17 ARALIK FACİASI
17 Aralık’ta başlayan rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının Cumhuriyet tarihi boyunca ülkenin başına gelen en büyük deprem olduğunu ifade eden başkan Kocaoğlu, “Bu, artık ekonomide başlayan çöküntünün sürdürülemediğini, bir yağmalama döneminin başladığını, paylaşmada kavganın başladığını gösteren bir belgedir. Yalanlayan yok, cevap veren yok. ‘O konuları sonra konuşuruz’ diyorlar. Sonra değil, bugün konuşacağız. Kişisel bir hesabımız yok ama ben geneli konuşuyorum. Ahmet’le, Hasan’la Hüseyin’le hesabımız yok. Ekonomiyi bu hale getirmiş, insanları kendisine tabi kılarak onuruyla oynamaya çalışmış bir iktidardan bahsediyoruz. Her şeyinizi kaybedebilirsiniz. Ama onurunuzu kaybettiğiniz an toplumda çöküntü başlamıştır.”
 
AYAKKABI KUTUSUNA SIĞMAYANLAR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, törene katılan bazı İzmirlilerin son dönem ortaya çıkan yolsuzlukları anımsatan ayakkabı kutusu göndermelerine ise, “Ayakkabı kutusuna sığanlar bu ülkeyi batırmaz, sığmayanlar batırır” şeklinde yanıt verdi.
 


“BİTMEYEN SERMAYEMİZ İTİBARIMIZ”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aziz Kocaoğlu, geçtiğimiz Cuma günü yaptıkları kredi anlaşmasıyla bugüne dek Türkiye’de belediyelerin aldığı Hazine garantisiz en ucuz kredi için el sıkıştıklarını belirterek, “Bu duruma gelmek kalkınmaktır. Güvenilir olmaktır. Bitmeyen sermaye itibardır” diye konuştu.
 


BEN ÖLÜMLÜYÜM, CHP 90 YILDIR BURADA
Siyasetin ülke ve insan için yapılması gerektiğini ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, 30 Mart yerel seçimlerindeki aday belirleme sürecinde yaşanan tartışmalara ise şu sözlerle nokta koydu:
“Eğer fırsat doğar, koşullar oluşursa sana verilen görevi yaparsın. Düşmezse beklersin. İlle ben bir şey olacağım diye siyaset yapılmaz. İçinde vardır istersin ama en büyük tehlike hırsın aklın önünde gitmesidir. Genel merkez tarafından aday gösterilmediği zaman ayrılıp başka partilerden aday olan arkadaşlara yollarının açık olmasını, hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Başka bir dönem olsa daha farklı düşünülebilirdi. Ama 30 Mart 2014 sürecinde, ülke mi Aziz Kocaoğlu mu, CHP mi Aziz Kocaoğlu mu? Ben ölümlüyüm. CHP 90 yıldır burada. Benim milletim 1000 yıldır Anadolu’da. Ne benim, ne diğer adayların ne de ikbal için koşanların bu topraklarda esamesi okunmaz. Biz baki olana bakacağız. Milletimizi, kurumlarımızı koruyacağız. Böyle öğrendik böyle gideceğiz. 10 senedir birlik beraberlik diyorum. Her konuşmamda altını çiziyorum.”
 
HİCAP DUYDUĞUN KENTTE NE İŞİN VAR?
Başkan Aziz Kocaoğlu, Başbakan Erdoğan ve AKP adayı Binali Yıldırım’ın İzmir’e yönelik son dönemdeki bazı açıklamalarını ise şu sözlerle eleştirdi:
“Bu bir dışavurum. Önce gavur, sonra sümüklü, sonra faşist, sonra irfanı eksik. ‘Bu kentin milletvekili olmaktan hicap duyuyorum’ diyen Sayın Binali Yıldırım, senin bu kentte Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak ne işin var? Aynaya bakıp da kendine soruyor musun? ‘Hükümetin en yatırımcı bakanıyım’ dedin. İzmir’e ne yaptın laftan başka? İzmirli adamın gözünün içine baktığı zaman yalan mı konuşuyor, içten mi pazarlıklı, bu işten bir menfaati mi var, hepsini görür. Gündem değiştirme söylemleriyle bunlar örtülemez. Buna örtü yetmez. Bütün tekstil fabrikaları çalışsa buna örtü yetiştiremez.”
 
“BEN BU MEMLEKETİN ÇOCUĞUYUM”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu yaşadıkları operasyon süreciyle son dönemdeki yolsuzluk soruşturmalarını da karşılaştırarak, yaşanan çifte standarda dikkat çekti:
“İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne baskın yapıldı. O polisleri görevden alacak gücüm, bakanım başbakanım yoktu. Savcıyı görevden alacak gücüm yoktu. Hakimi görevden alacak gücüm yoktu. İkinci operasyonda Paris’teydim. İlk uçağa bindim geldim. Ben bu memleketin çocuğuyum. Bizim hem adaletin hem halkın önünde verilemeyecek hiçbir hesabımız yok. Televizyonlara çıkıyorum, röportaj veriyorum. Hepsine de bana ne sorarsanız sorun diyorum. Çünkü bilerek asla yanlış yapmadım. 30 Mart’ta, Cumhuriyet Halk Partisi İzmir’de 30 ilçe ve Büyükşehir Belediyesi’ni alarak iktidarını sürdürecektir. Ama oylarımızı öyle bir artıralım ki onların gidişinin başlangıcı olsun. Ezenlerin değil, ezilenlerin ve mazlumun yanında olanların iktidarına, 30 Mart 2014 çok büyük bir kapı açacaktır. Önümüz ışık dolu aydınlık dolu aydınlığa koşuyoruz.”