Yeşim YAVUZER/EGEDESONSÖZ - Kenti kentliyle birlikte yönetme çabalarının bir sonucu olarak 2010 yılında kurulan İzmir Kent Konseyi, Genel Kurul heyecanı yaşıyor. Kent Konseyi üyeleri, yarın toplanacak Genel Kurul'da yeni başkanı seçmek üzere sandığa gidecek.
Mevcut başkan Güman Kızıltan’ın yeniden aday olmazken, yarış adaylıklarını açıklayan Prof. Dr. Kemal Kocabaş, Jale Pasinli ve Çağrı Gruşçu arasında geçecek.
Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesi ve Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) Genel Başkanı olan Prof. Dr. Kemal Kocabaş’ın, bilimsel araştırmalarının yanı sıra, sivil toplum alanlarında yaptığı etkin çalışmalarla Kent Konseyi Başkanlığı için desteklendiği konuşuluyor.
‘ORTAK AKIL, UZLAŞI VE YÖNETİŞİM KÜLTÜRÜNÜN PARÇASIYIZ’
CHP Konak İlçe Sekreteri ve İzmir Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Çağrı Gruşçu yaptığı açıklamada genç aday olarak dinamizmi ve birikimi konseyin kurumsal kimliğine yansıtmak istediğini vurgulayarak, “Delegasyonun özgür iradesiyle oy kullanacağı, gizli oy ve açık tasnif ile başarılı bir seçim geçsin isterim. Sandık sonucuna, delegenin tercihine göre çalışmalarımıza devam edeceğiz. Kırıp dökmeden birliktelikle geçecek bir seçim diliyorum. Ortak akıl, uzlaşı ve yönetişim kültürünün bir parçasıyız ve bunu geleceğe aktarmak istiyoruz. İzmir Kent Konseyi’ni gerçek itibarına kavuşturacak, İzmir’e dünyanın kapısını açacak ve gelecek kuşaklara iyi bir kurumsal kültür bırakacağımız bir konsey yaratmak istiyoruz. Değişim zamanı geldi. Genç aday olarak dinamizmi ve birikimi konseyin kurumsal kimliğine yansıtmak istiyorum. Adil ve yerinde bir seçim olacağını düşünüyor, bundan şüphe duymuyorum. Kazandığımız takdirde belediyemizle sivil toplum kuruluşlarımızla çok çalışacağız” diye konuştu.
‘KADIN BAKIŞ AÇISIYLA YÖNETMEK İÇİN ADAYIM’
‘Biz’ diyen herkesin yanında olduğunu ve kadın bakış açısıyla yönetime talip olduğunu ifade eden Jale Pasinli, “Yarın ben de varım ve adayım. İzmir’in farkındalıklı bir şehir olduğunu biliyorum ve İzmir için adayım. Sen ben diye düşünmüyorum, ben ‘biz’ olarak görevdeyim. ‘Biz’ diyen herkesin yanındayım. Orası İzmir halkının yeri, hiç kimse için değil. Asla çalışma yapmadım, onun bunun adımı olmadım. İzmir halkı için varım ve ben kadınım. Kadın bakış açısıyla yönetmek istiyorum, bunun için adayım. Kadınlarımızın adı yok. Karşımda 2 erkek aday var. Emeğimin değerlendirilmesini istiyor, tecrübelerimi paylaşmak istiyorum. Kent Konseyi’nde 5 yıldır çalışıyorum bütün çalışma gruplarında varım. Bana herkes ‘çekil’ dedi, ama asla çekilmedim. Seçim adil olsun, herkesin hür iradesiyle ve vicdanıyla oy kullanacağı bir seçim olsun istiyor; ön yargılı ve baskılı geçen bir seçim istemiyorum” ifadelerinde bulundu.
‘DAYANIŞMA VE BİRLİKTE İŞ YAPMA RUHUNU TAŞIMAK İSTİYORUM’
Kent Konseylerinin işlevselliğine birlikte iş yapma ruhunu taşıyarak ‘biz’ kavramını yerleştirmek istediğini söyleyen Prof. Dr. Kemal Kocabaş, “Kent Konseyi’nin İzmir’in vicdanı olmasını, kadınlardan, çocuklardan, engellilerden ve bütün ötekilerden yana projeler üreterek ortak vicdan yaratıp, demokratik katılım kültürünü arttırmasını ve yaşamı, İzmir’e aidiyet duygusunu zenginleştirmesini diliyorum. Demokratik süreçte demokratik kültürün gelişmesi için ve herkesin sözünü söyleyeceği bir yerinin olması açısından Kent Konseyi çok önemli ve değerli bir kurum. Ben 20 yıllık Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Başkanlığımda sürdürdüğüm İmece ruhunu, dayanışma ruhunu, birlikte iş yapma ruhunu kent konseyi’ne taşımak istiyorum. Kendi insanınıza güvenmeyi ve ‘biz’ kavramını ‘Biz başarırız, biz üretiriz, biz yaparız’ sloganıyla Kent Konseyi’ne taşımak istiyorum” şeklinde konuştu.