İzmirli esnafa soy ağacında şok: Şu an Türkiye’deki tüm Necatilerin çocuğuyum!

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ- (Özel Haber) E-devlet bünyesinde aktif hale getirilen soy ağacı sorgulama işlemleri sonucunda bazı vatandaşlar karşılaştıkları tabloyla şaşkına dönmeye devam ediyor.  Kimi sorgulamalarda yıllar önce vefat etmiş aile büyükleri hala sağ görünürken kimi sorgulamalarda ise medeni durum ve memleket üzerinden hiç beklenmeyen durumlarla karşılaşılıyor.

Hikayesi birbirinden ilginç bilgiler barındıran İzmirli esnaf Hayal Keser başından geçenler ve soy ağacı sorgulamasında karşılaştığı durum ile Türkiye’de şok yaşayan vatandaşlar arasına girmeyi başardı.

TÜRKİYE’DE YAŞAYAN VE 0-90 YAŞ ARASINDA OLAN TÜM NECATİLERİN ÇOCUĞUYUM
1978 yılında Berlin’de anne ve babası hapisteyken cezaevinde dünyaya gelen Keser 4 yaşında Almanya’dan Türkiye’ye misafir olarak getirildi. 14 yaşına kadar kimliği çıkarılmayan Keser resmi olarak devlet tarafından görülmediği için hep misafir statüsünde tutuldu ve sonrasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oldu.

E-devletteki soy ağacını öğrenme hizmeti aktif hale getirildiğinde sisteme giren ve şokla karşılaşan Keser sadece anne hanesinde bilgiler olduğunu gördü. Keser, baba tarafından tek bir bilgiye ulaşabildi. O da soy ismi görünmeyen bir baba adıydı. Keser babasının isminin Necati olduğunu gördü fakat ne soy isim ne de babasının kütük bilgileriyle ilgili tek bir bilgiye rastlamadı.

Hayal Keser, annesi ve babası arasında bir resmi nikah olmamasının böyle bir sonucu doğurduğunu ifade etti. Baba aynı, anne farklı bir ağabeyinin nüfus bilgilerinde ise baba kısmında Necati Türdü ismiyle karşılaşan Keser, “Bende niye Necati Türdü’nün kızıdır yazmıyor? Yok başka birinin kızıysam o yazsın. Yoksa şu an kimliğime göre Türkiye’de yaşayan ve 0-90 yaş arasında olan tüm Necatilerin çocuğuyum” şeklinde konuştu.

BUNUN SEBEBİNİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ BİLİYOR
Keser içinde bulunduğu karmaşık durumu anlatırken, “Soy ağacımda anne tarafımdan herkes var, baba hanesinden kimse yok. Elimdeki kimlikte baba hanesinde sadece Necati yazıyor. 14 yaşına kadar kimliksiz yaşamışım. 14 yaşında Hayal Keser olarak bir kimlik çıktı. Sonra kapalı, kayıt ölü gösterildi. Sonra yine Hayal Keser olarak verdiler. İki farklı nüfus kaydım var. Annem hiç evlenmemiş babamla, bekar ölmüş. Kardeşlerimin annesinin benim annem olduğu belli fakat benim babamın babam olduğu belli değil. Kimliğime göre Türkiye’de yaşayan 0-90 yaş arasında olan tüm Necatilerin çocuğuyum. Bunun sebebini Türkiye Cumhuriyeti Devleti biliyor” açıklamasında bulundu.

NEREDEN GELDİM BEN?
Hayat hikayesini kısaca özetleyen Keser, “Beni 4 yaşında Türkiye’ye getirmişler. Muhtemelen pasaport üstünden misafir geldim. Berlin’den geldim. Annem ve babam cezaevindeymiş. Ben cezaevinde doğmuşum. Oranın kanunlarına göre suç işleyen Türk ailelerin çocuklarını devlet iade etmiyormuş. El koyuyormuş. Annem herhalde beni misafir getirdi. Ben ilkokulu falan hep misafir okudum. 14 yaşında elime bir kimlik verdiler. Herhangi bir doğum belgeme ulaşamıyorum. Bunlar bana anlatılanlar. Yuvada zenci çocuklarla falan çekilmiş birkaç fotoğrafım var. Türkiye’ye gelirken uçağa bindirilişimin fotoğrafları var. Kayıt dışı, kaçak bir çocuğum. Nasıl geldiğimi bulamadım. Alman Konsolosluğu’nda kimse benimle muhatap olmadı. ‘Bizlik hiçbir şey yok’ diyorlar. Orada kayıtlar sıkı tutulduğu için ‘yurt dışında doğduğun yere ulaş’ dediler. ‘Berlin’de doğdun ama hangi hastane ya da hangi cezaevinde?’ diye sordular. ‘Oradaki belgene ulaş’ dediler. Ben buradan Alman Konsolosluğu’na gittim. Yetkili bulup derdimi bile anlatamadım. Benim amacım yetkili birine sesimi duyurup akıbetimi öğrenmek. Nereden geldim ben?” diye konuştu.  

AĞABEYİMDE YAZIYOR, BENDE YAZMIYOR
Keser, “1978 doğumluyum, ilk kimliğim 1992’de çıkmış. Yani 1992’ye kadar hiç yaşamıyordum. Misafir okudum. Diplomamı bile 3 sene sonra verdiler. 1987’de ilkokulu bitirdim. Ortaokula gidemedim. Hayatımı kaydırdılar. Dışarıdan okul bitirmeye çalışıyorum. Daha sonra amcam, ‘babalık davası aç’ dedi. ‘Tamam açayım’ dedim ama takip edeceğim yolu bilmiyorum. Daha sonra baroya gittim. ‘Babalık davasına bakmıyoruz’ dediler. Babadan öz ağabeyim var, annemiz ayrı onun soy ağacında görünüyorum. Nasıl oluyor bilmiyorum. Onda yazıyor ama bende Necati Türdü’nün çocuğu yazmıyor” dedi.