İzmir turizminin ağır topundan acı örnek: Şarap şişesini bile açamıyorlar!

EGEDESONSÖZ-İZTAV yönetim kurulu üyesi ve ÇEŞTOB Onursal Başkanı Veysi Öncel, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.

Eski başkan Öncel, turizm sektörü ile ilgili değerlendirmeler yaparken; direkt uçuşlar ve İzmir turizmi hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

TURİZME ETKİSİ EN AZ 1 YIL SÜRECEK!
Geçtiğimiz günlerde Aliğa’da meydana gelen petrol sızıntısının Foça turizmine etkisinden bahseden Öncel, “Bu tür felaketler turizmi doğal olarak olumsuz etkiliyor. Şu an Foça’da da turistler denize girmek istemiyor. Ya da Foça’ya gitmek isteyenler vazgeçiyor.  Benzer olay daha önce Çeşme’de de meydana gelmişti. Bu kötü durumun etkisini silmek için çok çalıştık. Kampanyalar düzenledik, reklamlar yaptık. Foça’daki bu durumun turizme etkisinin en az bir yıl süreceğini düşünüyorum. Bu tür talihsiz durumları engellemek için öncelikle uygulanan cezaların yaptırım gücü olmalıdır. Denizi kirletmenin cezasının artırılması gerekiyor. Bu kazalar sebebiyle Turizmcinin ve Türkiye’nin uğradığı zararı onlara ödettirmek gerekir” diye konuştu.

VATANDAŞIMIZ ÜLKE İÇİNDEKİ TURİZM ALANLARINA YÖNELDİ
Döviz artışının turizme olan etkilerine değinen Öncel,“Doların artmasının bize hem olumlu hem de olumsuz etkileri oldu. Yurtdışından çok fazla personel temin ediyoruz. Bu sene çok fazla ara güç elemanı, kat görevlisi ve diğer alanlarda değerlendirdiğimiz elemanları yurtdışından getirdik. Onların ücretlerini dolarla karşıladığımız için döviz artışı bizi bu anlamda kötü etkiledi. Dolar arttığı için yurt dışından gelen elemanların bize olan maliyetleri de arttı.  Sorunların çözülmesini temenni ediyoruz. Vatandaşımız ülke içindeki turizm alanlarına yöneldi” diye açıkladı.

ÇEŞME’DE TURİZM 12 AY DEVAM EDECEK!
Çeşme Alaçatı’da yapılması planlanan projeler hakkında önemli bilgiler veren Öncel, “Alaçatı güzel ve güzelliği korunarak daha da gelişiyor, reklamı iyi yapılıyor. Bu yüzden marka haline geldi. Amacımız Çeşme, Alaçatı’yı Avrupa’da marka haline getirmek.Bu doğrultudaki hedefimiz Çeşme’de termal turizmi canlandırmak. Çeşme’de çok değerli bir termal su kaynağı var. Bu termal suyunu tedavi amaçlı kullanmak için şirket kurduk. İki sene önce faaliyete geçti. İlk olarak aquapark yaptık, bu sene bu aqua parktan yararlanan 45 bin kişi oldu. 60 işadamı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi birlikteliğiyle termal tedavi merkezi yapacağız. Bu tesis 12 ay açık olacak. Ring servisler ile tüm konukları otellere yönlendirmiş olacağız. Bu proje ile çeşmede turizm 3 ay değil 12 ay devam edecek. Bunun ülke turizmine de katkı sağlayacağını düşünüyorum.Çeşme büyük bir turizm kaynağıdır. Bu yüzden Çeşme geliştirilmeli ve güzelleştirilmelidir. Ama Çeşme’yi geliştirirken Çeşme’nin dokusunu da korumalıyız” dedi.

VATANDAŞ MARKA DEĞERİNE PARA VERMESİN!
Son günlerde sıkça gündeme gelen; tatil beldelerindeki yiyecek içecek fiyatlarının artışı hakkında konuşan Öncel, “Vatandaşlarımız yiyecek içecek için o kadar para harcamasın. O kadar pahalı olan işletmeleri tercih etmesinler. Çünkü o kadar pahalı olmasının sebebi bulunduğu işletmenin marka değerinin olmasından kaynaklanmaktadır. Vatandaşımız gidip öyle yerlerde yemesin. Marka değerine o kadar çok para vermesin. Ama gidip yiyorsa da bunun eleştirisini sosyal medya üzerinden yapmasın” ifadelerini kullandı.

ÇEŞME EYLÜLDE BAŞKADIR
İzmir’in gözde tatil beldelerinden Çeşme ile ilgili konuşan Öncel, “ Eylül ayında tüm Çeşme severleri Çeşme’de ağırlamaktan mutluluk duyacağız. Eylül ayı içerisinde de turist sayımızın artacağını düşünüyorum. Şu anda da doluluğumuz iyi seviyededir. Eskiden hep ‘eylülde gel kampanyaları’ yapardık. Eylül ayında Çeşme çok güzel, fiyatlar daha uygun olur. Çeşme Eylülde bir başkadır” dedi.

TURİZM HAFİFE ALINACAK BİR SEKTÖR DEĞİLDİR
Direkt uçuşlar üzerinden turizm noktasında değerlendirmeler yapan Öncel, “Önceki yıllarda 60 bin kişi gemilerle İzmir’e geliyorlardı. Şimdi uğramıyorlar bile. O nedenle direkt uçuşların her zaman faydası vardır. Bu seferler daha da artırılmalıdır. Direkt uçuş olduğunda turistlerin de tercihi artacaktır. İzmir’e direkt uçuşlar çok konmuyor. Turizm hafife alınacak bir sektör değildir. Ülkemiz zor günlerden geçiyor. Böyle zamanlarda ülkemiz için turizm can simididir. Şu anda masaya yatırılması gereken konuların başında gençlerin turizme yönelmemesi geliyor. Bu ülkemizin de dengesini bozuyor. Bir diğer konu da kredilerdeki ödeme sıkıntısı. Faizler konusunda destek olunmalı, gerekirse başka krediler de çıkarılmalıdır. İZTAV’da küçük bütçelerle çok iyi tanıtımlar yapıyoruz. Bu tanıtımlar da gelen turist sayısının artmasını sağlıyor. Elimizdeki veriler bunu gösteriyor. Türkiye olarak bir çok güzelliğe sahibiz, bunu yitirmemeliyiz” yorumlamasında bulundu.

ŞARAP ŞİŞESİ BİLE AÇAMIYORLAR
Ayrıca Öncel, “ Kabuk değiştirmemiz gerekmektedir. Turizme olan bakış açımızı tamamen değiştirmeliyiz. Üniversite ve liselerde turizm bölümlerinde okuyan öğrencilerin yüzde 60’ı mezun olduktan sonra bu işe yönelmiyorlar. Turizmde iyi olmak için, temelde personelimizin iyi olması gerekir. Bu da eğitimden gelir. Okullardaki turizm eğitimlerinin de yetersiz olduğunu düşünüyorum. Öğrenci şarap şişesi açmayı bilmiyor, servisi yapamıyor. Çünkü okullarda şarap açmak yasaktır. Aşçılık okulundan mezunların hemen yemek yapması gerekirken, 3-4 yıllık bir çalışmanın ardından yapabilir düzeye geliyorlar. Çünkü okullardaki eğitim yeterli değildir. Bizim personeli 6 ay çalıştırdıktan sonra da çalıştırmaya, eğitmeye devam etmemiz gerekir. Bu konuda da devletin bize destek olması gerekir. Otellerin hep çok fazla kazandığı söyleniyor. Ama bir gelir gider hesaplaması yapıldığında otellerin kazancı yüzde 20 bandına düşüyor. Oteller rezidans, hastane, okul olmaya başlıyor. Olmamalıdır. Otelleri korumalı, onlara iyi bakmalıyız” ifadelerini kullandı.