İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Anık: Ekstradan taksi ihtiyacımız yok!

EGEDESONSÖZ - İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Celil Anık, SonSöz TV'de gazeteci yazar Muhittin Akbel'in sorularını yanıtlandırdı. Taksici esnafının sorunları ve sektörde yapılan yenilikler hakkında değerlendirmelerde bulunan Başkan Anık, yeni yasaklar ve kısıtlamalar sonrasında taksici esnafının işlerinin azaldığına vurgu yaptı.

"Haziran’daki normalleşmeden itibaren, son bir aya kadar işlerimiz iyiydi. Pandeminin tekrar o en ağır günlerine dönüşle birlikte bizim işlerimiz de azaldı. Gece işi tamamen kapandı. Çünkü dükkanlar saat 20.00'de kapanıyor. Trendin yükselmesi, hastalığın yaygınlaşması, can kaybının yüksek çıkması sokakların boşalmasına sebep oldu. Böyle bir ortamda insanlar ne taksiye biner, ne de toplu taşımaya. Bugünleri elbet atlatacağız. Beklemedeyiz. Geçen Mart ayından beri sürekli olarak esnaf odamızın önünde dezenfektasyon hizmeti veriyoruz. Vatandaş taksilerimizin temiz ve güvenilir olduğunu biliyor. İki tane dezenfektasyon makinemiz var, Büyükşehir’in elemanıyla birlikte bizim de bir görevlimiz, taksilerin dezenfekte işini yapıyor. Ekonomik yönden bir yıldan beri sıkıntılarımız var, bir takım tedbirler alındı ama geçen süreçte kredilerin ödeme vakitleri geldi. Biz esnaf odası olarak üzerimize düşeni yapıyoruz. Burada asıl görev, ülkeyi yönetenlerde. Ulaşım sektöründe tek biz yokuz, minibüsler, otobüsler var herkes dertli. TESK yeni bir genelge yayınladı, 23 bankayla anlaşma yaptı. Bu da bir takım sıkıntılı arkadaşlarımıza çare olabilir, diye düşünüyorum. Oda esnafa yardım yapamaz, prosedür yok, maddi imkanı da yok. Bir kere mevzuatı bilmeniz lazım, kafanızdan ben aidat almayacağım, diyemezsiniz. Odalar, aidatla ayakta durur. Bir üye İzmir’de günlük 1 lira ödeme yapıyor. Ayda 30 lira... Bizim, ben bu aidatı almıyorum, demek gibi bir durumumuz yok. Bakanlık, ben odalara yardım yapacağım, siz aidat almayın, derse almayız."

KISA MESAFE 10 LİRA UYGULAMASINDA SORUN YAŞAMIYORUZ
"Kısa mesafe uygulamasınI 10 lira yapmıştık. Bu kuralın işlerimizi olumsuz yönde etkilemedi. Taksiye binen müşterimize bir haksızlık yapmadık. En yakın yer zaten 7 lira tutuyor, biz bunu düz 10 lira yaptık. İstanbul’da, Ankara’da, Gaziantep’te bu uygulama var zaten. Müşterilerimizden anlayış bekliyorum. Yakın mesafe diye yolcu almayanlara karşıyız. Eğer böyle bir ret olayıyla karşılaşırlarsa, vatandaşlarımız bize bilgi versin, biz de gereğini yapalım."

BU İŞ, 20 ÖNCESİNİN KURALLARIYLA YAPILAMAZ
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi, taksicilikte yeni bir modele geçmek istiyor. 6 bin yeni taksi plakası ihalesi için UKOME'deen onay bekliyor. İstanbul’daki bu hadise, 2- 3 yıldan beri gündemde. İstanbul’da küresel firmanın çalıştığı dönemde aralarındaki sıkıntı ortamı geriyordu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu göreve geldikten sonra yeni bir proje üzerinde çalışmaya başladı. Kiralık 6 bin araç vereceğim, dedi. Sözlerinde iddialı, keşke anlaşsaydı iki taraf... Bunu düzenlemek, yerel ve genelin elinde. Bir başı bozukluk varsa, bu düzeltilir. Esnaf arkadaşlarımız da haklı, başkan da haklı. Başkan İmamoğlu'nun orada söylediği sözler var; ben ulaşımda dijitalleşmeye gideceğim, diyor. Tabii biz böyle tehlikeleri zamanında öngördük ve beklemeden gereğini yaptık. Taksici arkadaşlarıma şunu söylemek istiyorum; eğer siz düzensizliğe devam eder, bu işi 20 yıl önceye göre yapacağım derseniz, olmaz. Ben bunu kendi esnafım için söylüyorum. O zaman, birileri gelir, doğru düzeni oturtmak için tepenize biner. İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bu konuda isyan ettirmemek lazım. İstanbul’da sistemin oturmamasından bu sorunlar yaşanıyor. Taksi durak sistemi değişik, taksi durakları şahıslara verilir. İzmir’de böyle bir şey yok. İstanbul’da odaların da bir kontrolü yok. Herkes ayrı bir grup olmuş, karman çorman. Biz de öyle değil, sorumluluk bizdedir; o yüzden de biz bunun tedbirini zamanında aldık."

2823 TAKSİMİZLE İZMİRLİLERİN HİZMETİNDEYİZ, SORUN YOK
"İstanbul’da 16 bin taksi var. İzmir’de taksi sayımız yeterli. 3 dakikada taksiye erişebiliyorsunuz. 2bin 823 tane taksimiz var İzmir’de. Biz burada İzmir Büyükşehir Belediyesi’yle uyum içerisinde çalışıyoruz, benim görev anlayışım iyi diyalog yaparak, iyi ve güzeli bulmak. ENtaksi’yi hayata geçirdik ve bu süreçte bizi tehdit edenler bile oldu. Her şeyin bir bedeli var, sen eğer sisteme, dijitalleşmeye girmezsen, olmaz. Sınırdan Bulgaristan, Yunanistan’dan geçseniz görürsünüz. Bizim esnafımız bu uygulamayı benimsedi, eğer benimsemeseydi ,esnafımla şu an kavga ediyor olurduk. Şu an sistemimiz açık, çalışıyor. Bizim sıkıntımız yok, tüm mal sahiplerime teşekkür ediyorum. Yaptığımız iş ve arabalarımızın değerine bakıyorum, iyi ki yapmışız, diyorum. Bu konuda Büyükşehir hep yanımızda durdu. Başkanımız Tunç Soyer'e, Genel Sekreterimiz Dr .Buğra Gökçe'ye ve diğer yetkililere teşekkür ediyorum. Başardık ve sadece bir eksiğimiz var; eğitim çalışmamız eksik. İnşallah bir hafta, 10 gün içerisinde duraklarda bunun eğitimini vereceğiz. Hem sistemi kullanma, hem de yolcuyu karşılama anlamında, ciddi eğitimler vereceğiz. Yolcuyla iletişime geçemeyen arkadaşlarımız olabiliyor. Pandemiden dolayı toplantı yapmak da zor oluyor. Şu an bir ekip oluşturduk, duraklara gidip yerinde eğitim vereceğiz. Bulduğumuz çıkar yol bu, geçen sene marttan bu yana biz sistemi açtık. Pandemi başladı. Bizzat duraklara giderek, öğreterek bu sıkıntıyı aşacağız."

SANAL KART UYGULAMASINI BAKANLIK İSTİYOR
"Bakanlık, çıkardığı genelgede sanal kart kullanılmasını istediğini belirtti. Şu an ENtaksi programını indiren kişi, uygulamadan, ineceği yerde ödemeyi yapıyor. Arkadaşımız da 24 saat içinde tahsil edebiliyor. Bu olmazsa olmazımız. Öyle ya da böyle, bunu uygulamamız lazım. Komisyon olduğu için şikayet eden oluyor, normal. Sana müşteri veriyor sistem; yüzde 6 çok bir rakam değil. 100 lira alırsan müşteriden, 6 lirasını sisteme veriyorsun. Bunu sorun etmemek lazım. Yurtdışında bu iş nasıl yapılıyor, git bir gör. Adam çıkıp körü körüne konuşuyor. Kim olursa olsun, bu sistem olacak. İzmir’deki düzeni, rahatlığı görüyorsunuz. Belediyeye, odaya kafa tutmaya çalışanlar var. Ben kimseyle kavga etmiyorum. Ben esnafın hakkını da en iyi şekilde koruduğuma inanıyorum. Kurtuluşumuz yok, bu sistemi yaygınlaştıracağız. Bu konuda bize büyük destek veren Büyükşehir'e çok teşekkür ediyorum. Bu sistem yakında, İZUM’un içine giriyor. Önümüzdeki günlerde billboardlarda reklamlar olacak. Büyükşehir'in de bizimle birlikte çalışması çok güzel. ENtaksi uygulamasını bilmeyen vatandaşlarımız varsa, bu birliktelikle o sorunu da aşacağız. Şehrin belirli noktalarında panolara girip, eğitim çalışmaları yapacağız. Örneğin üniversiteler kapatıldı, biz buralara taksi kuponu dağıtacaktık. 20 liralık... Bu parayı biz vereceğiz, bu işin kabullenilmesi için. Şirketin ve bizim çalışmamız var. Bu kuponun çalışmasını yapacağız."

İZMİR'DE MEMNUNİYET ORANI, YÜZDE 80'İ BULDU
"Diğer illeri az çok biliyorum ama İzmir'de vatandaşların taksicilerden memnuniyet oranı yüzde 80'i buldu. Yüzde 20 gibi memnuniyetsizlik var. Bu da normaldir. Biz büyükşehirlerin içinde memnuniyet oranı bakımından, ya birinciyiz, ya da ikinci sıradayız. Ufak tefek arızalar olabiliyor, yeni düzenlemeler yapıyorum. Hello kornalar var, taksilerde. Belediye bunu kontrol edebiliyor, rahatsızlık veriyor vatandaşa. Ruhsat karşılığında taahhütname veriyorsunuz. Takma bu kornayı kardeşim! Kılık kıyafet konusunda biraz sıkıntılarımız oluyor. Bununla ilgili çalışmalar yaptık. Bizim yönetmeliğimiz çok sıkı bir yönetmelik. Belediye trafik zabıtası durdurup işlem yapabilir. Mecbur kalınca çalınır korna ama çok çalındığını biliyorum. Bir de yüksek sesli kornolar rahatsızlık veriyor. Aklı başında kişi, bu kornaları kullanmaz. Önümüzdeki günlerde kılık kıyafet konusunda denetimler olacak. Temiz giyinin, tıraşınızı olun, yeter. Tek tip giyinin, demiyoruz. Belediyenin kontrol etme yetkisi var. Kirli sakal bırakmakla, 2 ay sakal kesmemek farklı. Ne diyor İstanbul? Kravat taktırıp kontrol edeceğim, diyor. İzmir Büyükşehir Belediyesinin bizi tenkit etmesine izin vermemiz gerekiyor."

300 TAKSİ DURAĞIMIZ VAR, HER DURAKTA EN AZ 7 ARAÇ BEKLİYOR
"Yeterince taksi durağımız var İzmir'de. Şehrin yeni gelişen yerlerinde yada yeni açılan AVM, hastane gibi yerlere yeni duraklar açılabiliyor. İzmir’de duraksız araba yok. 300 durak var, her birinde 7’şer araç var. Her durağın bir masrafı vardır. 3 sene durağına gitmeyen araç oluyor. Zamanın getirdiği alışkanlıktan, durağını terk eden kişiler oluyor. Yardımcı olmamızı istiyor. Biz de elimizden geleni yapıyoruz. İzmir’de duraklarının sahibi, esnaf odamıza bağlıdır. Bize göre çalışma ruhsatları konusunda sorun yok, ama esnafın bir kısmına göre sorun var. İçişleri bakanlığının kameralarla ilgili kararlar var; sadece taksiyi kapsamıyor, bu kamera konusu. Bunu taktıran bakanlık; şoförler odası yada Büyükşehir değil. Bakanlık bir ton özellikleriyle nasıl bir kamera olması gerektiğini yazmış. Bakanlık süreci uzattığı için 1 yıllık, bu konu uzuyor. Belediye ruhsatları da bu uzatma sebebiyle beklemede. İç kamerayla ilgili komisyonda acele edilmiyor. 300 arkadaşımız kamerayı taktırdı, faydasını gören arkadaşlarımız var. Ne devletle, ne belediyeyle kavga ederim, elimizi taşın altına koyarız biz. İstanbul’daki, Muğla’daki ne yapıyor, beni ilgilendirmez. Bu yılbaşında ruhsatlarımız yenilecek. Kamera takılacak derse 2 yıl, demezse 1 yıl... Bizde belediyenin verdiği ruhsatın bedeli, 15 lira. Buna itiraz ediyorlar. Oysa Ankara'da bu rakam 1500 lira, Antalya'da 1500 lira, İstanbul'da 4 bin 800 lira... Sağladıkları bu kolaylık nedeniyle Büyükşehir'e bir kez daha teşekkür ediyorum."

O TARTIŞMADA BİLE BAŞKAN OLARAK BENİ SUÇLU GÖRÜYORLAR
"Havalimanına kayıtlı olmayan taksicilerin, havaalanına yolcu getirdiklerinde, buradan yolcu almalarını yasaklayan bir bakanlık genelgesi var. Bunun önüne geçmek mümkün değil, çünkü Türkiye genelinde alınan bir karar. Vatandaşa baktığın zaman, bunu başkan yaptı diyenler bile var. Bu konuda kazandığımız bireysel davalar var. Bunları da göstererek anlaşmaya vardık ama genelge hala geçerli. Hiç kimse bundan kendine fayda çıkarmasın. Yarın öbür gün, bu karar kaldırılır, kaldırılmaz, bilemem. Bu sıkıntının olacağını bilerek, genelgeye dava açtık. Geçmişe takılanlar, çok şey kaybeder. Doğru bildiğim her şeyi yönetim kuruluyla yaparım. Şu an, isteyen meslektaşım arabasını VIP yapabilir. Allah nasip ederse yılbaşına kadar ilk arabayı ben koyacağım."