İzmir’de acil serviste kaybolan kadından hala haber yok!

Geçen cuma günü saat 13.30 sıralarında, Karşıyaka İlçesi'ndeki Zübeyde Hanım Caddesi üzerindeki evlerinde eşiyle oturan Ayşe Bilir, bir süredir gördüğü psikolojik tedavinin de etkisiyle kriz geçirdi. Eşi 67 yaşındaki Remzi Bilir'in yardım istediği 112 sağlık ekibi, eve gelip Ayşe Bilir'i, sakinleştirmeye çalıştı. Ancak sakinleşmeyen Bilir'e iğne vuruldu. Ardından sedyeyle ambulansa alındı.
 
Remzi Bilir de eşinin durumunu sağlık görevlilerine anlatıp ambulansa binmek istedi. Ancak kendisine refakatçi alınmasının yasak olduğu söylenip, Bilir'in binmesine izin verilmedi. Karşıyaka Devlet Hastanesi'nin acil servisine götürülen Ayşe Bilir'in, nabız, tansiyon ve ateşi ölçüldü. Ardından kendi haline bırakılan Ayşe Bilir, görevlilerin gözleri önünde, ayakkabısız, yalın ayak ve bir süre önce beline takılmış olan metal korsesiyle acil servisten çıkıp kayıplara karıştı. Beş dakikalık farkla arkadan gelen Remzi Bilir ile yakınları, acil servise girip eşini sorduğu anda, kaybolduğu ortaya çıktı.
 
6 GÜNDÜR ARANIYOR
İlk olarak hastanenin çevresinde arama yapan yakınları Ayşe Bilir'i bulamadı. Kayıp başvurusunda bulunulmasıyla polis ekipleri de kentin her yerinde Bilir'i aramaya başladı. Gelen her ihbar değerlendirildi ama bunlardan da yine bir sonuç alınamadı. Geçen cuma gününden beri kendisinden haber alınamayan Ayşe Bilir'i arama çalışmaları devam ediyor. Bilir'in eşi Remzi Bilir, herkesi kendilerine yardım etmeye çağırdı. Eşini görenlerin hemen polise haber vermelerini istedi.
 
"HASTANIN KAYBOLMASI KABULLENİLEMEZ"
Konuyla ilgili açıklama yapan, Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı ve CHP İl Başkan Yardımcısı Dr. Ülkümen Rodoplu, yaşanan olayın kabul edilemez olduğunu söyledi. Rodoplu, "Hasta 112 ambulans arandığı andan itibaren sağlık sistemine emanettir. Dolayısıyla güvenliği, sağlığı, mahremiyeti tamamen sistemin sorumluluğuna girer. Bütün dünyada böyledir. Ambulansla geldikten sonra acil servise girip de hastanın koybolması kabul edilemez. Bu bir bütündür. Aktörler değişse de sistem birdir. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı sorumludur. Bu konuda anlaşıldığı kadarıyla, hasta yakını ambulansa kabul edilmemeiştir. Ambulanslarda, hekimlerin çekilmiş olması ve ambulansların birçoğunda deneyimi kısıtlı arkadaşlarımızın çalışması bu ve buna benzer sorunlara yol açmaktadır. Öyle hastalıklar vardır ki, hasta yakınları bize yardımcı olur. İşte bu vakada da hasta yakını eğer ambulansta bulunsaydı, belki de bu yaşanmayacaktı. Sağlıkta iki kere iki her zaman dört değildir. Önemli olan amabulansları ve acil servisleri yönetenlerin, inisiyatif alacak, hızla karar verebilecek, değişen durumlara göre hastaya hizmet edebilecek donanımda olması gerekir" dedi.  (dha)